..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Herþeye imgelem karar verir. -Pascal
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Toplum ve Birey > hAtÝcE gÖk




8 Ocak 2008
Þimdi Reklamlar  
hAtÝcE gÖk
Sürekli maddi harcamalar yapmak için sömürülüyoruz. Geleneksel sömürgecilik anlayýþý olan askeri istila ve sömürülen halklarýn güç kullanýlarak köleleþtirilmesinin yerine, yeni bir sömürgecilik anlayýþý geliþti artýk. Bu yeni sömürgecilik anlayýþýnda, sözde ve görünüþte hiçbir zorlama yok! Herkes özgür iradesiyle hareket ediyor! Koþullarda eþitlik olmadan nasýl bir fýrsat eþitliði oluyorsa ki uzun bir tartýþmaya açýk bir konudur bu; hepimiz özgürüz, zira fýrsat eþitliði var!


:BCJH:
ÞÝMDÝ REKLÂMLAR

“Her yerde ve hiçbir yerde! Herkesin ve hiç kimsenin kitabý!”

Herkese ve her yere, oldukça uzun bir zamandýr bu tanýmlamaya uyan bir durum sürekli çarpýp durmakta.

“Kýsa bir ara; þimdi reklâmlar” söylemiyle radyo ve televizyondan gelen bir ses. Anavatanlarýndan biri olan alýþveriþ merkezlerinde, yürüyen merdivenlerde bile yürürken tutunmak için elinizi tuttuðunuz yere bile, içinize iþlenmek üzere yazýlmýþ davetiye yazýlar; belediye otobüslerinde düþmemek için tutundunuz yerlere bile yerleþtirilmiþ o küçücük yazýlarla kulaklarýnýza fýsýltý þeklinde haykýrýlan: Al beni! Harca beni! mahiyetli yazýlar.

Reklâmýn terimsel tanýmýný yapmak gerekirse:

Reklam:Ýnsanlarý gönüllü olarak belli bir davranýþta bulunmaya ikna etmek, belirli bir düþünceye yöneltmek, dikkatlerini bir ürüne hizmete, fikir ve kuruluþa çekmeye çalýþmak, onunla ilgili bilgi vermek, ona iliþkin görüþ ve tutumlarýný deðiþtirmelerini veya belirli bir görüþü ya da tutumu benimsemelerini saðlamak amacýyla oluþturulan; iletiþim araçlarýndan yer ya da süre satýn almak yoluyla sergilenen veya baþka biçimlerde çoðaltýlýp daðýtýlan ve bir ücret karþýlýðý oluþturulduðu belli olan (diðer bir deyimle parasal destek saðlayan kiþi ya da kuruluþlarýn kimliði açýk olan) duyuru"dur.(Tanses Gürsoy, Reklam Terimleri ve Kavramlarý Sözlüðü, I. Basým, Ýst.: Adam, s.9)


Neden bu kadar bir yoðun bir satýn alma davetiyle karþý karþýyayýz?
Neden sürekli harcamak ve tüketmek zorundayýz?
Neden beþ tane elbisemiz olmak zorunda?
Bu ve benzeri durumlar nedeniyle kendimizden ne kadar uzaklaþtýðýmýzýn farkýnda mýyýz?
Özgür irademiz ne kadar var?

Sürekli maddi harcamalar yapmak için sömürülüyoruz. Geleneksel sömürgecilik anlayýþý olan askeri istila ve sömürülen halklarýn güç kullanýlarak köleleþtirilmesinin yerine, yeni bir sömürgecilik anlayýþý geliþti artýk. Bu yeni sömürgecilik anlayýþýnda, sözde ve görünüþte hiçbir zorlama yok! Herkes özgür iradesiyle hareket ediyor! Koþullarda eþitlik olmadan nasýl bir fýrsat eþitliði oluyorsa ki uzun bir tartýþmaya açýk bir konudur bu; hepimiz özgürüz, zira fýrsat eþitliði var!

Herkes istediðini satýn alýr, herkes istediðini yer, herkes istediði yerleri gezme hakkýna sahip. Tatile gidersiniz ve harcayacaðýnýz zamanýn bedelini, bilmem ne kredi kartýna 12 taksit yaparak parça parça ödersiniz. Ýstediðimiz þeyleri yapmak için elimize her türlü imkân veriliyor görüldüðü üzere. Ýstememek diye bir þansýmýz yok maalesef.

65 yaþýnda kaybettiðimiz halk ozanýmýz Kul Ahmet (Ahmet Kartalkanat):

" Gönlümde bir yol var insana gider
     Varýp hayvanlara köle olmam ben
     Aslým bir cevherdir bin kýymet eder
     Gidip karýþamam her bir pula ben”

Þeklindeki yüreðinden dökülmüþ dizeleri, aslýnda anlatmak istediðim her þeyi içinde barýndýrýyor. Kapital sömürü düzeni bize bizi unutturdu. Her þeyin tüketim üzerine kurulduðu bu düzen kesinlikle hak ettiði yerde. Deðer denilince akla gelen tamamen duygusal olma yerine parasal olmuþ durumda. Sevgililer günü, anneler günü gibi özel günler yaratýlarak; insanlar birbirlerine olan sevgilerini birbirlerine aldýklarý hediyelerle anlatmaya çalýþýyor. Ne kadar pahalý hediye alýnýrsa o kadar çok sevginin olduðu hissine kapýlýyor insanlar. Sadece güzel bir söz ya da bir bakýþ yetmiyor bu yaratýlmýþ özel günlerin hakkýný vermek için. Yani bu tür günler tamamen parasal bir eyleme dönüþtürülmüþ durumda.

Kapital sistem, bizim için birtakým harcama kurallarý yaratýyor ve sadece yaratmakla da kalmayýp ayný zamanda bize dayatýyor. Duygularýmýz var; ama onlarýn bir de bedeli var. Yukarýda belirttiðim günlerde ve buna benzer yaratýlmýþ özel, tüzel, bilmem ne günlerinde alýþveriþ merkezleri dolup taþýyor. Evet sevdiklerinize armaðan vermek kesinlikle güzel bir þeydir. Armaðan vardýr yürek titretir, armaðan vardýr yürek bahþidir. Ama nedense armaðan denilince bir güzel söz bir güzel bakýþ akla gelmez de, tek taþ bir yüzük, en pahalýsýndan alýnmýþ kocaman bir demet çiçek ya da çok þýk bir elbise vb. akla gelir. Çünkü günümüzde iþleyen ekonomik düzen duygularýmýza kýsa bir ara verir. Bu kýsa aranýn süresi ise çaktýrýlmadan yavaþça artýrýlýr ve bir süre sonra da yok edilir. Artýk ortada sözler ve gözler yerine yeþil, turuncu, mor renkli kâðýt paralarýn hâkimiyeti vardýr. Onlar ne derse o olur. Durum bu kadar açýk ve nettir.

Ama oluþturulmuþ bu sistem de kendine göre haklýdýr. Her çarkýn dönmesi için yaratýlmasý gereken küçük çarklara ihtiyaç vardýr. Yoksa çark ne kadar büyük olursa olsun o küçük parçalar olmadan dönmez. Eðer o küçük çarklardan olmak istemezseniz sonunuz bellidir. Yok olmak.

Fransýz Devrimi ertesinde, Babeuf, devrimin emekçi halk kitlelerine hiçbir þey getirmediðini, yalnýzca sömüren sýnýfýn deðiþtiðini söylediði vakit Direktuvar hükümeti tarafýndan idam edilmiþtir. Oluþmuþ sistem karþýtý her söylem bir “ötekidir” ve yok edilmeye mahkûmdur. Bu kural yüzyýllardýr deðiþmez bir þekilde varlýðýný sürdürmektedir..

Ey reklâmlar!
Kapital sistemin en güzel çarký!
Sen olmasaydýn ne yapardýk?
KÝM olurduk?

















Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
"Oðuz Atay" Ontolojisi [Ýnceleme]


hAtÝcE gÖk kimdir?

baþý ve sonu belli olan yaþamýn ortasýný doldurmaya çalýþyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Oðuz Atay, Murathan Mungan, Ývan Gonçarov,J. P. Sartre, Alev Alatlý, Ursula Leguin, Bilge Karasu, Tostoy, Orhan Veli ....


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © hAtÝcE gÖk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.