Bir klasik herkesin okumuþ olmayý istediði ancak kimsenin okumayý istemediði eserdir. -Mark Twain |
|
||||||||||
|
Þems ile Mevlâna arasýndaki muhabbeti anlamayanlarýn yüzyýllara sevgi mirasý býrakan insanlarý üzdükleri gibi, bu günün frensizleri de gönül daðarcýðýný sevgi pýnarý ile doldurmuþ ya da o cihette gayret edenleri üzmektedirler. Mevlâna Hazretleri bu durumu göz önüne alarak: “Cahil yanýnda kitap gibi sessiz ol.” buyurmaktadýr. Sessiz olmak bir yol iken: “Ve o Rahman’ýn kullarý, onlar ki yeryüzünde tevazu ile yürürler ve cahiller kendilerine laf attýðý vakit: “Selametle” derler. (Furkan 63) “Selametle” demek bir baþka yoldur. Üçüncü bir yol ise, sabýr sürecini iyi deðerlendirip, frensizlerin frenini tamir etmek için eðitim ortamýný hayatýn ortasýna taþýmaktýr. “Felaketin baþý, hiç þüphe yok cehaletimiz, Bu derde çare bulunmaz –ne olsa- mektepsiz,” Bu üç yol birbirlerinin zýttý olmayýp birbirlerini tamamlayan unsurlardýr. Her yolu zamana yaymak ve usulü edibince kullanmak baþarýyý getirme olasýlýðýný kuvvetlendirmektedir. Ýlmi, edebi, ahlaki, yaþamsal nasihat, eðitim unsurunun parçalarýný oluþturduðunda baþarýya ulaþma noktasýnda önemli mesafe alýnmasý kaçýnýlmaz olur. Bu noktada cahil kimdir, cehalet nedir? Sorularý gündemimize yerleþmektedir. Cahilin tarifinin sýnýrý oldukça geniþtir. Büyük kaynaklara baktýðýmýz zaman etraflýca tarifler ile karþýlaþmaktayýz. Bu tariflerden ilginç olaný þudur: Cahil: Bir þeyi bilmeyen deðil, var olan konu ile ilgili ilmi, içtimai ve kültürel bilgiler karþýsýnda cesurca, fütursuzca ve baðnazca direnç gösterip makul olana karþý çýkma eylemidir. Bu eylemi iþleyen ferde de cahil demekte beis olmasa gerektir. Bu baðlamda Diyarbakýr’da bomba patlatan zavallýlar bu kategoride deðerlendirilebilir. Ancak cahil, cehaletini kabul etmez, kabul ettiði takdirde zaten o kategoriden çýkmýþ ve makul olana meyil etmiþ demektir. “Ýnsan bildiðinin âlimi, bilmediðinin cahildir.” görüþü de genel geçer tariflerdendir. Ýlmin, bilginin sýnýrý yoktur. Sýnýrý olmayan bilgiye sahip tek varlýk “Ýlim” sýfatýyla muttasýl Allah (c.c.)’týr. Âdemoðlunun en bilgilisinin bile bildiði denizde katre, atmosferde bir kar tanesi mesabesindedir. Hz. Ebu Hanife: “Eðer bilmediklerimi ayaklarýmýn altýna alsaydým, baþým göðe deðerdi.” diyor. Oysaki bugün insanlýðýn yolunu aydýnlatan, gönlünü ferahlatan hükümlerde onun birikiminin ve gayretlerinin büyük payý vardýr. Ebu Hanife’nin öðrencisi Yusuf da kendini fýkhi yönden yetiþtirmiþ erdemlilerdendir. Bir þahýs kendisine bir soru sorar. Ebu Yusuf da “Bilmiyorum.” cevabýný verir. Adam: “Bir de hazineden þu kadar para alýyorsun, utanmýyor musun?” der. Ebu Yusuf cevaben: “Ben hazineden bildiklerimin karþýlýðýný alýyorum. Bilmediklerim için alsa idim ülkenin hazinesi tamtakýr kalýr idi.” der. Günümüzde ilim ve teknoloji dallarý branþlaþmaktadýr. Branþlaþma ve iþbölümü ilmî derinleþmeyi getirmektedir. Ýlmî derinlik ise yeni kollarýn oluþmasýna vesile olmaktadýr. Cüzi bilgiye sahip olan âdemoðlu kendi branþýndaki bir konunun bile tamamýna etraflýca hâkim olamazken, alaný dýþýndaki bir konuda görüþ beyan etmesi ve bu görüþü ilmi gerçekler olarak sunmasý ne kadar gerçekçidir. Hele bir de “mektep medrese görmemiþ” olup da ahkâm kesenler yok mu? Mektep medrese gördüðü halde cehaleti insanlýða bela getiren kiþiler de mevcuttur. Tarihteki meþhur Kazýklý Voyvoda 5. Vlad, Fatih Sultan Mehmet ile beraber diz çökmüþ Molla Gürani’den ders almýþtýr. (Mustafa Armaðan, Ufuklarýn Sultaný, Timaþ Yay. S.197) En iyi hocalardan ders almak ya da en kaliteli eðitim kurumlarýndan mezun olmak erdemli adam olmaya yetmiyor maalesef. Erdemli kul olmak için kiþinin kendisiyle ve toplumuyla barýþýk, ölçülü, saygýlý, sözü ve özü bir, konuþma adabý kadar dinleme adabýna vakýf olmasý gerekmektedir. Mektep medrese görüp de ders geçmek için okuduðu zorunlu formal kitaplarýn dýþýnda kitap okumadan ahkâm kesenler yok mu? Veyl olsun onlara ki racon keser gibi ahkâm keserek ilmin önüne taþ koymaya çalýþmaktadýrlar. Selam ve muhabbetle.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Adem KALINSAZ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |