Hayatým hep basmakalýp. Kütüphane, ev, annemin yemekleri, salak dedikodu programlarý; ertesi akþam þarkýnýn nakaratý.

O gün iþe giderken elimdeki simide dilimle cinsel taciz faaliyeti içindeyken ve simidin efendi ye beni kadýnsýzlýðýný bende þekilleþtirme sitemleriyle karýþýk halisünasyonik otobüs bekleyiþim. Zýnk diye duran ve simitle diyalogumu kesen geçmiþimden tiksindiðim bir ses.

- Vay Rýfat naber lan. Ýnek tanýmadýn mý beni? Benim çetin.

Tanýmam mý. Üniversite hayatýmý uzak Anadolu kasabasýndaki panayýrýn korku tüneline çeviren paralý zombi. Babasýnýn hüplettiði banknotlarý hatunlara yedirip rayting yapan, beni rezil etmeyi hoby sanan sünepe gergedan. Kantindeki geyik ortamlarýn bir numaralý malzemesi halindeydim sayende. Ýþte söylüyorum içimden yüzüne karþý:”senden nefret ediyorum”.

- Bakma öyle mal mal bu akþam seni alýrým. hayýrsýz eski günleri yad ederiz.

Erken mi çýksam. Of hiç karþýlaþmak istemiyorum bu evcil týrtýlla. Niye verdim ki adresimi. Arýk çok tecavüz kaçýnýlmaz Rýfat. Yum gözünü.

- Atla olum bu yeni babam aldý. Nasýl süper dimi. Sende yok galiba. neyse çalýþ olur belkim 250 yýl sonra. Nasýl hala çok iyi espriler yapýyom di mi.

Burada neresi. Kulaklarý, Filistin askýsýna asýp elektrik verilen bir ortamda Türk örf adetlerini peynir markasý sanan erkekler; kýlýk kýyafet yerine, birbiriyle uyumsuz renkli bez parçalarýyla vücutlarýnýn yuvarlak kýsýmlarýný kapatan turistlik deve modundaki parayý verenin bindiði kadýnlar. Ortamda bir ben takým elbiseli. Erkek cinsel organý gibi hissediyorum kendimi.

Uzakta sigara dumaný yüzünden sisli bir sahnede müzik yerine torna tesviye atölyesi sesleri çýkaran bir orkestra; daha kötüsü bizim Rýzanýn eþeðinin lezzet ikizi. Solistin anýrtýlarý ayný. Bir saniye arkadaki baterist kýzý tanýyorum ben. Koordinatlarýný belirleyip odaklanýyorum ki o verilen aradan istifade podyumda. Ýnanýlmaz. Bütün erkeksi gözler üzerinde. Küt kýzýl saçlar. Kulaklarýna body building çalýþmalarý için taktýðý çeþitli metalik aðýrlýklar. Nazar etme ne olur silikon taktýr sesinde olur atasözüne örnek göðüsler. Herhangin bir erkek dergisine orta sayfa güzeli olacak kadar diri bir vücut. Hadi olum bu yürüyüþ bu bel kýrýþ yabancý deðil sana.

Ve sonunda masamda afrodit. Merhabayý müteakip el uzatýþým. Taný ulan þu zümrüt gözleri.
- Tanýmadýn galiba . Benim Gizem fakülte arkadaþýn. Demek Çetinciðim’in sürprizi sendin.

Ben salyalarýmý peçeteye silerken sen Çetinin dudaklarýnda slalom halindesin. Hatýrladým. Fakültenin en güzel, en ateþli kýzý. Bütün erkeklerin ve hatta bazý diþilerin rüyalarýnýn vazgeçilmez erotik fantezi malzemesi. Gecenin ilerleyen saatlerinde içtiðim votkadan mý bilmiyorum yoksa olimpostan Zeus’un senelik izne çýkardýðý ilham perimden mi masada mizah faaliyetindeyim. Anlayamadýðým þekilde dudaklarýmdan dökülen seni kahkahalar içinde býrakan Aziz Nesin’den , Ferhan Þensoy’dan, Hüseyin Üzmez’den ve birçok mizahçýdan çalýntý espriler. Galiba okuduðum mizah kitaplarý iþe yaradý. Güldüðünde daha güzelsin birde diþinin arasýndaki öðlen yemeðinden kalan yeþil þey olmasa. Kimi el þakalarýný takip eden kýrýntý iltifatlar.

- Seni hiç böyle tanýmazdým Rýfat. Çok tatlýsýn. Uzun zamandýr bu kadar çok gülmemiþtim. Okulda hiç böyle deðildin. Çok salakça dururdun. Galiba ben fark edemedim bu yeteneðini. Çetin bak caným kýzma ama senin esprilerin Rýfat’ýnkilerin yanýnda buzdolabý gibi kalýyor.

Çizilen karizmasýný kurtarmak için masadan kalkan Çetin ve tabi sen. Ateþli gözlerinde kaybolduðumda “seni tekrar görmek isterim” deyiþin ve etli dudaklarýnla tenimin ilk temasý. Yanaklarým çok mutlu.

Uyku yok gözümde. Sabah doðru kültürel cezaevine. Susun. O kitabý sanat bölümüne koyun. Hayýr üye olun öyle kitap alýn.

Bir hafta sonra kapanmaya yakýn kapýdan giren ve içimi titreten ýlýk bir akdeniz esintisi.

- Merhaba Rýfat. Geçiyordum uðrayayým dedim þu hayýrsýza. O günden sonra çaldýðým yere hiç gelmedin de.

Dördüncü kattan mý geçiyordun. Neyse. Bu cezaevi hiç bu kadar hararetlenmemiþti. Gülüþmeler. Hatýralar. Çetinin salaklýklarý. Özel günler için çekmecemde sakladýðým viski. Beyaz pet bardaklar viskinin kalitesine yakýþmasa da çokta umurumuzda deðil. Þiþenin yarýsýnda dudaklarýmda , dibinde kucaðýmdasýn. Sað göðsündeki minik kalp dövmesi tahrik edici. Artýk çok geç. Sabahýn ilk ýþýklarýna kadar süren masa üstü kamasutra öðretisinin tatbiki. Ýlk defa kütüphanemde çýðlýk atýp inleyen birinin susmasýný istemiyorum. Çaycýnýn “çay verem mi abi” sözleriyle gözlerim aralanýyor. Býrak git. Gizem’i arýyor gözlerim. Sadece sonunda dudak izleri olan bir not buluyor.

Sevgili Rýfat.
Çetin ile ay sonunda evleniyorum. Hayatým boyunca tek bir erkekle olacaðým. Üniversiteden beri sadece Çetin’i tanýdým. Mükemmel bir geceydi. Bu kadar iyi bir aþýk olduðunu bilseydim üniversitede seninle olurdum. Lütfen ümitlenme sadece merak. ELVEDA.

Yüzüm monalisa tablosu gibi. Yarý somurtuyor. Kendimi kasap vitrinindeki koyun butu gibi hissediyorum. Vücudum bir kadýnýn meraký yüzünden kullanýlmýþ ve yýrtýk bir kitap gibi kenara atýlmýþ. Yarý gülümsüyor. Çetin’den istesem bu kadar güzel intikam alamazdým. Öte yandan fakültenin en güzel kýzý cinsel yeteneðime geçer not vermiþ.

Ve daha ötesi gözlerimde yeni ufuklar.

Hayatým hep basmakalýp. Kütüphane devam ama anneme neden geceleri mesai yaptýðýmý anlatamýyorum. Bir de altýmdaki spor BMW ‘yi ve Çankaya’daki evi memur maaþýmla nasýl aldýðýmý.

Oysa çok basit. Kütüphaneden çýkýnca her devlet memuru gibi ek iþe gidiyorum. Geceleri sosyetik bir klüpte striptiz yapýyorum. Bazen ekstralar çýkýyor. Vücudumu devre mülk sanan bayanlara kiralýyorum. Belki de Ankara’nýn tek kültürel jigolosuyum.

Sisin sarmaþ dolaþ olduðu Farabi caddesinde geçmiþinin ezikliði,intikam arzusu ve bir kadýnýn ufak kaçamaðýnýn yoðurduðu þeytana kiralanmýþ bir ruhla dolanýyorum. Ve felekten bir gece çalma arzusundaki hýrsýz bayanlara sperm bankamda yatýrým hesabý açýyorum. Sizi de müþteri listemde görmek isterim.

Baþka bir arzunuz.
                                             
                                             Kasým 2001