Hayatýn hedefi insandýr. Hayat insanýn dünyadaki misafirliðini kolaylaþtýrmak ve onu bir þekilde Yaratýcýsýna ulaþtýrmak üzere dizayn edilmiþtir…
Kaht-ý rical (adam kýtlýðý) içinde kývranan caným Türkiyem’e Aksiyon insan nedir diye soranlara bende soruyorum? Neden Mehmet Âkif’ler, Necip Fazýl’lar artýk yetiþmiyor?

12 Mart istiklâl Marþý’nýn Kabulü Mehmet Âkif bu þiiri niçin yazmýþ ve Safahâtý’na koymadýðý sorulduðunda o büyük insan: O benim deðildir. Ancak milletimindir." diye cevapta bulunmuþtu. Ayný zamanda müsabaka için ayrýlan (500) TL. o zaman fakir çocuk ve kadýnlara örgü öðretmek, bir geçim saðlamak emeliyle teþekkül etmek üzere bulunan Darü’l Nisaiyye’ye teberru etmiþtir.Yakýn arkadaþlarýndan, Ankara Baytar Müdürü’nün anlattýðý palto hikâyesine göre. Millî Mücâdele sýrasýnda. Ankara Baytar Müdürlüðünde bulunmuþ olan bir zât. Dil ve Tarih-Coðrafya Fakültesi konferans salonundaki bir konuþmasýnda þöyle demiþti:
Mehmed Âkif’in giyecek bir paltosu yoktu. Tâceddin Dergâhi’ndan Büyük Millet Meclisi’ne kadar paltosuz olarak yaya giderdi. O zamanlar Ankara’nýn soðuðu çok þiddetli idi. Ben daireme gelir, paltomu Mehmed Âkif’e gönderirdim. O da giyer Meclise giderdi, Ýstiklâl Marþý için verilen parayý geri vermesinden dolayý kendisine, Mehmed Âkif üzerinde bir palton yok, verilen parayý da almazsýn, dedim. Bunun üzerine, bana darýldý, paltomu da kabul etmedi. O soðuklarda paltosuz olarak Büyük Millet Meclisine gitti, geldi.

Mehmed Akif’in buna benzer þahsýna has daha birçok meziyetleri vardýr. Dürüsttür, hattâ Harb-i Umûmî içinde kardeþinin evinde çayý þekerle içtiklerini görünce, milletin yemediðini siz nasýl yiyorsunuz, demiþ ve bir müddet kardeþinin evine bile gitmemiþtir.

Mehmed Âkif’in rahatsýz bulunduðu Alemdaðý’nda son günlerde içlerinde Târýk Us’un da bulunduðu bir grup üstadýn ziyaretine gitmiþler, Mehmed Âkif bitkin bir hâlde yataðýnda yatýyordu. Konuþma esnasýnda söz Ýstiklâl Marþý’na intikâl ettirilmiþ, gelen ziyaretçilerden biri:

Acaba Ýstiklâl Marþý yeniden yazýlsa daha iyi olmaz mý? demiþ, bu söz üzerine yataðýnda bitkin bir hâlde yatmakta olan Akif; birdenbire baþýný kaldýrmýþ ve ona:

Allah bir daha bu millete Ýstiklâl Marþý yazdýrmasýn!

Ýþte Âkif, Türk milletine, cesaret, metanet, sabýr aþýlamak, daha doðrusu onda mevcut bulunan bu duygularý harekete getirmek üzere kaleme aldýðý þiirine "korkma" sözüyle baþlýyor. "Al sancak" yâni bayrak, bir milletin istiklâlinin sembolüdür. O elden ele dolaþan bir meþ’ale gibi nesilden nesile sönmeden, yere düþürülmeden devredilecektir.

Aksiyon insaný olmak düþünmek, tefekkür etmek demek, bazen vefâlý bir vatan evlâdý olmak demek, hareket eden; plânlayan demek hareketten düþünceye, düþünceden harekete irade ve mantýk mekiðini rahat kullanmasýný bilen ve kendi ruh ve mânâ alemini kavrayan insan demek..

Ruhi varlýðýmýzýn amaçladýðý sonsuzluða açýk tek yol, aksiyon yoludur. Aksiyon,
bütün insan hayatýdýr. Aksiyon, Allah’ý düþünmektir, bilmenin, istemenin ve
varolmanýn arasýndaki uyumu aramaktýr. Kýsacasý aksiyon, insanýn hayatýyla,
tabiatla ve ilahî iradeyle olan münasebetinin sonucudur.Birkez daha Mehmet Âkif Ersoy:Cenâb-ý Hak rahmet etsin, ruhu þad olsun.

Sevgiyle kalýn