..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Baþka dillerle ilgili hiçbir þey bilmeyenler, kendi dilleriyle ilgili de hiçbir þey bilmiyorlar. -Goethe
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Sinema ve Televizyon > rey'an yüksel




18 Mart 2008
Jeux D'enfants - Cesaretin Var mý Aþka?  
rey'an yüksel
Sophie was back in the game! Pure, raw, explosive pleasure! Better than drugs, better than smack! Better than a dope-coke-crack-fix-shit-shoot-sniff-ganja-marijuana-blotter-acid-ecstasy! Better than sex, head, 69, orgies, masturbation, tantrism, Kama Sutra or Thai doggy-style! Better than banana milkshakes! Better than George Lucas's trilogy, the muppets and 2001! Better than Emma Peel, Marilyn, Lara Croft and Cindy Crawford's beauty mark! Better than the B-side to Abbey Road, Jimmy Hendrix and the first man on the moon! Space Mountain, Santa Claus, Bill Gates' fortune, the Dalai Lama, Lazarus raised from the dead! Schwarzenegger's testosterone shots, Pam Anderson's lips! Woodstock, raves... Better than Sade, Rimbaud, Morrison and Castaneda! Better than freedom, better than life!


:AJEFA:
Filmin Künyesi
Yönetmen: Yann Samuell
Senaryo: Yann Samuell,Jacky Cukier
Görüntü Yönetmeni: Antoine Roch
Kurgu: Andrea Sedlackova
Yapýmcý: Christophe Rossignon
Yapým yýlý ve ülkesi: 2003, Fransa
Tür: Romantik-Komedi
Süre: 93 dk.

Oyuncular:
Guillaume Canet (Julien)
Marion Cotillard (Sophie)
Thibault Verhaeghe (8 yaþ. Julien)
Josephine Lebas-Joly (8 yaþ. Sophie)


Her ne kadar Türkçeye “Cesaretin Var mý Aþka?” olarak çevrilmiþ olsa da Jeux d'enfants -"Çocuk
Oyunu" adýna yakýþýr, masalsý, deli dolu, inatçý, hastalýklý ölçüde ýsrarcý, çift sonlu bir film.

Her ikisi de çocuk kalmak konusunda kendilerinden emin iki çocuðun ailelerinin ya da okullarýnýn
onlara uygun gördüðü yaþam modellerini reddedip, kendi sorunlu dünyalarýný renklendirmek için
uydurduklarý, kendi dünyalarýný yaratýp onun haricindekileri istedikleri gibi algýlamayý seçtikleri, bir
teneke kutuyla baþlayan, baþlangýçta eðlence dolu görünse de sonrasýnda tamamen hastalýklý olan,
cesaret oyunun, tüm hayatlarýnýn anlamýný oluþturacak bir trajedi haline dönüþmesinin öyküsü.

Kutu kimdeyse görevi o verecek diðeri de yapacaktý. Basit ve adil bir oyun. Yeri gelecek minik Julien
müdür'ün karþýsýnda zevkle çiþini edecek (hem de müdür disiplin üstüne nutuklar atarken), yeri
gelecek abla düðününde örtüler çekilip pastalar yerlere saçýlacaktý, ne olursa olsun kural ve sýra
bozulmayacaktý. - Cap Pas Cap? (var mýsýn?) - Cap (varým)

Öylesine dürüst ki oynadýklarý oyun görüþemedikleri anda bile verdikleri söze sadýk kalýyorlardý:

Julien, Sophie’nin teneke kutuyu verirken “bir saat boyunca tek ayak üzerinde zýplayacaksýn” demesi
üzerine, hastane odasýnda ölüm döþeðindeki, kanser hastasý annesinin yanýnda beklerken bile tek
ayak üzerinde zýplamaktan vazgeçmiyor. Tek farkla:

Julien’in annesi için dileði “iki karo atlarsa iyileþecek, üç karo atlarsa tamamen iyi olacak dört karo
atlarsa eve gelecek” dilekleriyle. Anne ne yazýk ki eve gelemiyor ve iddiada hiçbir zaman üçüncü bir
þahsýn iyiliði için bir þey yapýlmýyor.

Aradan yýllar geçtiði halde oyundaki kural da sýralama da, sadizm ve mazoþizm bozulmuyordu:

-Beni üzmeye mi çalýþýyorsun, beni asla üzemezsin!
diyen Sophie Julien tarafýndan dört yýl sonra feci halde üzülebiliyor.


Bunu Julien, çocukça, obsesifçe ve saçma sapan bir inat uðruna yapýyor ve film inandýrýcýlýktan
uzaklaþýyor. Ayný obsesif hali tren geldiði ve Sofie’nin ezilme tehlikesine karþýn tek kelime etmeyerek
de gösterebiliyor.



Masallarýn inandýrýcýlýðý yoktur evet ama yine de insan masalýn içinde kendisini Hansel veya Gratel
görüp o çikolata evin tadýna bakmak ister. Burada o duyguyu alamýyorsunuz. Askýn gerektirdiði ne
tutkuyu, ne sadakat, ne de birine kendinden daha fazla deðer verme güdüsünü hissetmiyorsunuz ve
sonuçta ortaya çýkan bana göre AÞK olmuyor hastalýklý ve sosyopat iki kiþiliðin birbirleri karþýsýndaki
iddia savaþýndaki kazanma hýrslarý oluyor.


Bu filmde ben "AÞÞÞK"ý hissetmedim, sosyopatik, takýntýlý, obsesif bir þey vardý ortada ama adý aþk
deðildi bence. Bu hastalýklý yaný Julien bir on yýl daha beklemesi gerektiðini anlatýrken
kurduðu “Racine’in trajedileri gibi” cümlesinde aslýnda ne kötü bir durumda olduðunu özetlemekte ve
kendi öz eleþtirisini de yapmaktadýr. Jean Racine, Fransýz yazar, yazdýðý 12 eserin 11’i trajedi 1’i
komedi türündedir.
Racine’in karakterleri de kontrolüne alamadýklarý tutkularýnýn sarmalýnda anlatýlýr

O her þeye raðmen iyiydi, hepsi bu..
On yýl boyunca hiç görünmedi,
Üç bin altý yüz elli iki gün
ve üç bin altý yüz elli üç gece..
Oyun bitti, oyunlar;
Benim var oluþ nedenlerim bitti..
Hayat Racine'in bir trajedisindeki gibiydi;
Hangi acý, hangi sevinç beni kendime getirebilirdi?
Nerdeyim, N’apmýþtým ve N’apmalýydým?
Beni nasýl bir deðiþim ve hüzün bekliyordu?
Oyun oynamaktan hoþlanýyor muydum?
Sofi beni öldürmüþtü, gebertmiþ, boðazlamýþ, becermiþ
ve beni mahvetmek için her þeyi yapmýþtý.
Geçmiþi düþünmekten vazgeçtim
ve var oluþumun mutluluðunu yaþadým.

Filmde aklýmda kalan birkaç sahneden en önemlisi ve muhteþemi, Julien'in on sene sonra kendini
tanýmlarken kullandýðý '10 yildir sahibini bekleyen kopek gibiyim' benzetmesi sonrasý, kapýdan giren
kadýný Sophie'ye benzetip ona Sophie derken ve bakarken ve sonrasýnda gelenin Sophie olmadýðýný
anladýðýndaki gözündeki o ifade o müthiþ bir vurgu.


Sophie'nin doðallýðýný da beðendim ve Edith'in þarkýsý bu kadar çok çalýndýðý için 2007'deki La Vie en
Rose yönetmeninin Edith rolunu Marione dýþýnda kimselere vermemesi de bence oldukça iyi bir seçim
olmuþ.
bakýþlarýmý düþüren gözler,
dudaklarýnda kaybolan o gülüþ,
iþte su katýlmamýþ portresi
ait olduðum adamýn.
kollarýna aldýðýnda beni,
sessizce bir þeyler fýsýldadýðýnda,
ah ne denli pembe görüyorum hayatý.
aþk sözcükleri söylüyor bana,
her zamankinden,
ve bir þeyler oluyor sonra bana.
giriverdi iþte kalbime
mutluluðumun ortaðý
sebebini bildiðim.
benimsin sen dedi.
bense onun,
yaþam boyu,
söyledi bunu bana, hatta yeminler etti hayatý üstüne.
ve onu gördüðüm ilk andan bu yana
hissediyorum
deli gibi çarpan bu yüreði
hiç bitmeyen aþk gecelerini
yerini bulan yüce bir mutluluk
sorunlar, yaslar, evreler.
mutlu yine de, ölümüne mutlu.
kollarýna aldýðýnda beni,
sessizce bir þeyler fýsýldadýðýnda,
ah ne denli pembe görüyorum hayatý.
aþk sözcükleri söylüyor bana,
her zamankinden,
ve bir þeyler oluyor sonra bana.
giriverdi iþte kalbime
mutluluðumun ortaðý
sebebini bildiðim.
benimsin sen dedi.
bense onun,
yaþam boyu,
söyledi bunu bana, hayatý üstüne yeminler etti.
ve onu gördüðüm ilk andan bu yana
hissediyorum
deli gibi çarpan bu yüreði.


Yönetmenin ilk filmi olmasýnýn eksiklerini hissettim bolca, hem diyaloglarda ve hem de kurguda. Ona
karþýn görsel efektlere ve görüntülerin geçiþlerine bayýldým. Özellikle de Âdem ile Havva sahnesindeki
kurgulamaya ve hayatýn gözlerinin önünden geçme sahnesine. Patlayan bir arabadan nasýl kafada bir
sýyrýkla çýkýlacaðýna ve de nasýl tek yumrukla öbür tarafa gidilip dönüleceðine þaþýrdým.

Filmin iki sonu var demiþtim, ben ikinci sonu tercih ettim. Ýlk sonda ise bence Sophie ve Julien’in o
hastalýklý taraflarýyla savaþmaktan yorulmalarýndan kaynaklý olabilir.



2003’te Grand Prix Asturias En Ýyi Senaryo, 2005 Golden Trailer En Ýyi Romantik film ödülüne aday
gösterildi.
2004’te Newport Beach Film Festivali’nde Jüri Ödülü kategorisinde Drama bölümünde, En Ýyi Aktris
Ödülünü Marion Cotillard ve En Ýyi Film ödülünü kazandý.
2005’te Palm Springs Uluslar arasý Film Festivali’nde John Schlesinger Ödülünü filmin yönetmeni
Yann Samuell kazandý.




...

Sophie was back in the game! Pure, raw, explosive pleasure! Better than drugs, better than smack!
Better than a dope-coke-crack-fix-shit-shoot-sniff-ganja-marijuana-blotter-acid-ecstasy! Better than
sex, head, 69, orgies, masturbation, tantrism, Kama Sutra or Thai doggy-style! Better than banana
milkshakes! Better than George Lucas's trilogy, the muppets and 2001! Better than Emma Peel,
Marilyn, Lara Croft and Cindy Crawford's beauty mark! Better than the B-side to Abbey Road, Jimmy
Hendrix and the first man on the moon! Space Mountain, Santa Claus, Bill Gates' fortune, the Dalai
Lama, Lazarus raised from the dead! Schwarzenegger's testosterone shots, Pam Anderson's lips!
Woodstock, raves... Better than Sade, Rimbaud, Morrison and Castaneda! Better than freedom, better
than life!

...

Ýyi seyirler.

reyan yüksel



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sinema ve televizyon kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Delicatessen - Þarküteri
C. R. A. Z. Y.
À La Folie... Pas Du Tout / He Loves Me... He Loves Me Not / Seviyor... Sevmiyor...
Kader
Hard Candy - Lolipop
Suçlu Çocuk Girdabý "Tanrý Kent / Cidade de Deus"
Transamerica
Identity / Kimlik
Adaptation

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Felsefik Þiir [Þiir]
Metronom [Þiir]
Kör Nokta [Þiir]
Bulanýk Þiir [Þiir]
Oyun Gibi [Þiir]
-miþ [Þiir]
Kaptan I [Þiir]
Soðuk Þiir [Þiir]
Maratoncu [Þiir]
Kurdeleli [Þiir]


rey'an yüksel kimdir?

Aslýnda her ne kadar Türkçe yazmayý çok sevsem ve onun gerektirdiði tüm yazým kurallarýna son derece dikkat etsem de ismimi küçük harfle baþlatýyorum uzun yýllardýr ve sonralarý öðrendim ki e. e. cummings de öyle yapmýþ, sevinmeli mi ya da yine birileri benden önce düþündüklerimi uygulamýþ diye üzülmeli miyim bilmiyorum. Militan ruhluyum ve bir gün ismimin içindeki bir harfi attým bir kýzgýn anýmda, harfin yerine konacak bir apostrof çýktý sonra "ben buradayým" diye, onu da berime aldým ve reyan oldum, öðrendim ki meðer rey'an Osmanlýca'da herþeyin öncesi demekmiþ, reyhanýn fesleðen olduðunu bilirsiniz. Yazýn dilinde bu ismi kullanýyorum ve bir çok dostum beni böyle bilir.

Etkilendiði Yazarlar:
Yaþar Kemal ve Cemal Süreya


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © rey'an yüksel, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.