..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ama gene de dünya dönüyor! -Galilei
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Beklenmedik > Ýnci Fügen Yýlmaz




18 Mart 2008
Dört Erkek Bir Böcek  
Ýnci Fügen Yýlmaz
Karýsýnýn “Sultan haným çabuk koþþþ! Kakalak!...” diye haykýran sesini duyduðunda günlük gazetelere göz gezdirmekteydi Kudret. Kakalak lafýný duyunca midesi aðzýna gelir gibi oldu. Hanýmýnýn çýðlýðýný iþiten deneyimli hizmetçi mutfaktaki iþini yarým býrakarak yanlarýnda bitti ve elindeki ilacý, lüks eþyalarla döþenmiþ odanýn, kaliteli seramiklerle kaplý zemininde saða sola koþturan böceðe püskürtmeye baþladý


:BGFI:
DÖRT ERKEK BÝR BÖCEK

KUDRET…
Karýsýnýn “Sultan haným çabuk koþþþ! Kakalak!...” diye haykýran sesini duyduðunda günlük gazetelere göz gezdirmekteydi Kudret. Kakalak lafýný duyunca midesi aðzýna gelir gibi oldu. Hanýmýnýn çýðlýðýný iþiten deneyimli hizmetçi mutfaktaki iþini yarým býrakarak yanlarýnda bitti ve elindeki ilacý, lüks eþyalarla döþenmiþ odanýn, kaliteli seramiklerle kaplý zemininde saða sola koþturan böceðe püskürtmeye baþladý. Baþýna geleceklerin farkýna varan hayvanýn; bedeninden uzun antenlerini sallayarak üzerine doðru gelmesi tedirgin etmiþti adamý. Gayrý ihtiyari ayaklarýný yerden kaldýrarak koltuðun kolçaklarýna öyle bir yapýþtý ki parmak eklemleri de yüzü gibi bembeyaz oldu. Sabah saatlerinin sükunetini bozan baðýrýþlar ve böceðin çirkin görüntüsü, panik ataðýný tetiklemiþ, hemen oralardan kaçýp kuytu bir köþeye saklanma isteði duymuþtu ama karýsýndan, çocuklarýndan ve hatta Sultan hanýmdan utandýðýndan öylece kalakalmýþtý. Üzerine bol miktarda ilaç boca edilen hayvan önce hedef þaþýrtan, hýzlý adýmlarla kaçýþtý sonra yavaþladý en sonunda durup sýrt üstü devrildi. Bir süre hareketsiz kalan kakalak, kýmýl kýmýl titreyen altý adet bacaðýyla havayý döver gibi hareketler yaparak can çekiþtiðinde az önce yediði mükellef kahvaltýyý çýkarmamak için kendini zor tuttu Kudret…
Cesur Sultan haným tarafýndan bir peçete ile alýnýp çöpe atýlan kakalaðýn milyonlarca yýldýr hiçbir deðiþikliðe uðramadan bugüne kadar geldiðini bir belgeselde izlemiþti Kudret. Her sene evi ilaçlattýðý halde bir türlü kökünü kazýyamamýþtý. Bir hamam böceði türü olan bu sevimsiz mahlukat, insanlarýn görmekten en nefret ettikleri forma ve muazzam bir dayanma gücüne sahipmiþ. Kýrk dakika kadar nefessiz kalabilirmiþ. Yaþamýnýn yüzde yetmiþ beþini dinlenerek geçirecek kadar tembelmiþ. Koku alma hassasiyeti sayesinde ev sahiplerini misafirlerden ayýrt edecek, aðzýný saða sola oynatacak, bir ay boyunca aç kalacak özelliklere sahipmiþ ve söylendiðine göre atom savaþý çýksa yeryüzünde kalacak nadir canlýlardan biriymiþ. Daha neler neler… Saygý duyulacak bütün yeteneklerine raðmen iðrençti, nefret ve korku uyandýrýcýydý. Ayný Muhittin gibi… Ayný o þerefsiz, tembel ve asalak Muhittin gibiydi…
Kalbi normal ritmini bulana dek kýmýldamadan oturduðu koltuktan zorlukla ayaða kalktý. Kudret’in dýþýndaki herkes bu son derece sýradan olayý unutarak günlük yaþama dönmüþ o ise Çeþme’nin Dalyan Köyünde muhteþem bir manzaraya hakim evinin verandasýnda sakinleþmeye çalýþýyordu. Yaþanan kakalak krizi onu baþka bir zaman dilimine götürdüðünden ne önünde uzanan denizi ne marinaya baðlý birbirinden þýk ve pahalý yatý ne de doðanýn cömertçe sunduðu diðer güzellikleri görecek durumda deðildi. Þu an gözlerinin önünde geçmiþte beynine kazýnmýþ yalnýzca bir tek film karesi vardý; gençlik günlerinin kabusu Muhittin’in eski model bir station arabanýn arkasýndaki iki büklüm görüntüsü… Onu, üzerinde kahverengi pantolon ve göðüs kýsmý kanlý soluk renkli bir gömlekle yatarken gördüðü an “Sýrtüstü dönmüþ bir kakalaða benziyor” diye düþünmüþtü. Gözleri ve ince dudaklarý sýkýca kapanmýþtý. Ölüsü bile korkunçtu. Her an ayaklanacak ve üstüne saldýracak gibi görünüyordu. Düþmanýný ortadan kaldýrmak için dünyanýn parasýna anlaþtýðý adamlardan biri bagajýn kapaðýný cesedin üzerine kapatýrken Muhittin’in bacaklarýnýn da aynen Sultan Haným tarafýndan öldürülen iðrenç mahlukunki gibi seðirdiðini görmüþtü de o zaman da kusmamak için kendini zor tutmuþtu…
Nihayet gebermiþti Muhittin. Onun cansýz bedeni karanlýk mazisinin üzerine çekilmiþ kalýn bir sünger gibiydi. Zamanýnda yaptýðý hatalar ve iþlediði günahlar yüzünden tehditle, þantajla parasýný yolan, ona hayatý zindan eden iblis artýk yaþamýyordu. “Öldürün onu!” demiþti Kudret. Hiç acýmadan, hiç düþünmeden aynen böyle demiþti. “Öldürün onu!”... Ayný bugün karýsýnýn korkup, tiksindiði için öldürttüðü kakalak gibi yok edilmiþti Muhittin. Sýrt üstü dönmüþ ayaklarý havada yatýyordu.
Zaman geçtikçe içini kemiren vicdan azabýnýn yürek daðlayan yükünü; “Ortadan bir pislik kalktý” gibi teselli sözcükleriyle hafifletmeye çalýþýp, bazý geceler çýðlýk çýðlýða ve ter içinde yataktan fýrlamasýna ve doktorlara avuç dolusu para ödemesine karþýn bir türlü kurtulamadýðý bu meret hastalýða yakalanmasýna raðmen artýk kuþlar kadar özgürdü. Dönüp arkasýna bakmak bile istemediði bu olaydan sonra önü açýlmýþtý. Dünya güzeli bir kadýnla evlendi. Sevimli çocuklarý, denize karþý malikanesi, Ýzmir Çiðli’de týkýr týkýr iþleyerek ihracat yapan, emrinde yüzlerce kiþinin çalýþtýðý bir fabrikasý oldu. Bu arada kayýnpederi de sað olsundu…
Her ne kadar bu olayý hiç yaþanmamýþ gibi maziye gömmeye çalýþsa da yaþamýnýn; Muhittin’den önce ve Muhittin’den sonra diye ikiye ayrýlmasý gibi benliði de ikiye bölünmüþtü Kudret’in. Adýna yaraþýr kudretli kimliði, korumaya uðraþtýðý varsýllýðý, çeþitli derneklerdeki üyeliði, çevresindeki saygýnlýðý, hatta siyasi partilerden aldýðý teklifler bir tarafa, unutmaya çabaladýðý cinayet bir tarafa… Bir insanýn öldürülmesi için verdiði karar; kendini ne kadar haklý görmeye çalýþsa da sanki kalbine saplý kalmýþ bir tornavida gibiydi. Hatýrlasa da hatýrlamasa da oradaydý. Günlük hayatýn telaþlarý içerisinde bazen aylarca aklýna düþmese de sanki o görünmez tornavidanýn koca sapý, iki kürek kemiði arasýnda duruyordu… Onun ölümünü anýmsadýðý böyle anlarda, hele de þu iþi havale ettiði adamlar, bazen senede bir bazen iki kez uðrayýp “Saygýlar abi, hatýrýný sormak için uðradýk, halledilecek baþka bir iþin varsa emrindeyiz” dediklerinde o koca tornavida kanýrta kanýrta kalbini oyuyor, kuytu bir köþeye saklanýp ana rahmindeki bebek gibi büzüþüp yatmak istiyordu. Sýrrý ortaya çýkacak diye korkuyordu Kudret. Çok korkuyordu…

AYDIN VE LEVENT…
Rutubet, ter ve tuvaletten gelen hafif çiþ kokusunun birbirine karýþmýþ hali tanýdýk bir yerde olmanýn yarattýðý güven duygusu verir, burada baþarýlarý övülür, önemsenirler o yüzden de spor salonlarýnda kendilerini her yerden daha mutlu hissederlerdi.
Aðýrlýk kaldýrma aletinin altýna yatan Levent yeni bir kiloyu denerken, Aydýn da ona destek oluyor, farklý aletlerle çalýþarak kaslarýný biraz daha geliþtirirken bile aynada ayný karede görünüyorlar, birbirilerini incelerken aslýnda kendilerini süzüyorlar, çocukluklarýndan beri birlikte olan bu iki adam, yaþamýn yapýþtýrdýðý ikiz kardeþler gibi her þeyi birlikte yapýyorlardý.
Antrenman sonunda duþ almak arka tarafa geçtiler. Adaleli omuzlarýný ortaya çýkaran bir örnek beyaz tiþörtlerini benzer hareketle, tek elle enseden yakalayýp çýkartýrken Aydýn, Levent’e “Bugün Kudret’e uðrayacak mýyýz ” diye sordu. “ Baþka çaremiz var mý? diye yanýtladý Levent “ Yine beþ parasýzýz”…
Vücut geliþtirmenin dýþýnda istikrarlý olduklarý baþka bir meþguliyetleri olmamýþtý. Beden kuvveti gerektiren iþlerde çalýþmýþ, kendilerinden daha güçlü aðabeylerinin ayak iþlerine bakmýþ, çek senet tahsilinden, kiþisel korumaya, üniformalý güvenlik elemanlýðýndan, karanlýk iþlere yataklýk etmeye kadar pek çok iþe girip çýkmýþlar ama hiçbir zaman zengin ve þöhretli olamadýklarý gibi, pusuya düþmelerine ramak kalmasýna raðmen yakalanmamýþ, tutuklanmamýþ, hapishane çýkýþýnda “ Türkiye seninle gurur duyuyor” nidalarýyla omuzlara da alýnmamýþlardý. Sýfatsýzdýlar… Hep kýyýlarda dolaþtýklarý, artanlarý toplayýp yemlendikleri derin devlet kadrosunda fazla derin olmayan iþlerinde çalýþýp parayý bulduklarý anda ise fýstýk gibi Rus kýzlarýyla yemekten baþka bir keyifleri de olmamýþtý.
Kudret’le spor salonunda tanýþmýþlardý. Nefret ettiði birinden kendini korumak için güçlenmek derdinde olan, parasý bol bir züppeydi. Üçkaðýtçýydý, kaçakçýydý ama oldukça zeki biriydi. Antrenman sonrasý gittikleri bir barda, aç karnýna yuvarladýðý biralardan sonra dili çözülmüþ, bütün gece, baþýndaki büyük beladan; Muhittin’den bahsetmiþti. Onu dikkatle dinleyen iki kafadar göz göze bakýþarak anlaþmýþlar ve filmlerde izledikleri mafya aðabeylerinin aðýr tavýrlarý ile “Rahat ol kardeþ biz hallederiz” demiþlerdi.
Levent ve Aydýn hayatlarýnýn en büyük iþine kalkýþmýþlardý. Bugüne kadar hiç cesaret edemedikleri bir görev, aldýklarý en büyük risk, yaþamlarýný dört duvar arasýnda çürütecek kadar tehlikeli ve pis… ama baþarmýþlar ve o güne kadar hayal bile edemedikleri kadar yüklü bir servet kazanmýþlardý. Büyük belasýndan kurtulan Kudret tak diye ödemiþti parayý. Sýrtlarýný sývazlamýþ, minnettar kalmýþ ve “Bundan böyle yollarýmýz ayrýlacak, hoþça kalýn” demiþti.
Kudret’in hoþça kalmasý ile bizimkilerin parayý birbirinden güzel kýzlarla ve kumar masalarýnda har vurup harman savurmasý, para bitince yine eski hayatlarýna dönüp malum iþlerine biraz daha derinden dalmalarý dört seneden fazla sürmüþtü. Aslýnda Kudret; iþi çýðýrýndan çýkarýp Egelife dergisinin sosyete sayfalarýnda malikanesinin dudak ýsýrtan dekorasyonu önünde güzel karýsý ile poz veriyor olmasaydý daha da uzun sürecekti.
Onu dergide gördükleri an “ Herifi dertten kurtarmak için canýmýzý ortaya koyduk, o sefada biz cefada” demiþti Levent, Aydýn da ona hak vermiþ bir de okkalý küfür savurmuþtu. Tam unutmuþken onlarý yeniden karþýsýnda gördüðünde hafif bir þok geçirmiþti Zýpýr... Paniklemiþ, alný ve dudak üstü terlemiþ, sekreterine telefon baðlamamasý ve kimseyi odaya almamasý için talimat vermiþ, korkudan ödü kopmasýna raðmen iyi ve kibar davranmaya çalýþarak “aman kimseler duymasýn” tavýrlarý içerisinde kýsa sürede yanýndan ayrýlmalarý için elinden geleni yapmýþtý. Profesyonel namussuzdu kerata…
Üzerlerinde önemli iþlerde giydikleri ve onlarý daha da heybetli gösteren siyah takým elbiseleri ile fabrikanýn merdivenlerinden inerken birbirilerine bakýp gülümsediler. Bu Kudret’i tam beþinci ziyaretleriydi. Ceplerinde onlarý uzun bir süre daha idare edecek yeni bir dolar çeki, gözlerinin önünde ödlek zibidinin eli ayaðýna dolaþmýþ hali ve hayallerinde birazdan buluþacaklarý dört Rus dilberinin nefes kesen güzelliði vardý…

     
KAKALAK…
Doðduðundan beri bu sefil gecekondudaydý yavru kakalak. Annesi, anneannesi, hatta büyük annesinin annesi bile bu evde yaþaya gelmiþlerdi. Rahatlarý yerindeydi, güvenden yana hiçbir sorunlarý yoktu ama yiyecek bulma konusunda oldukça sýkýntý çekiyorlardý. Anneannesinin anlattýðýna göre bol malzemenin bulunduðu lüks evlerde yaþayan akrabalarýnýn baþýna; ilaçla telef edilme, üzerilerine basýlarak ya da süpürge ile öldürülme gibi türlü çeþit felaket geldiðinden onlar hallerine þükretmeliydiler ama bu þans karýn doyurmuyordu, çok açtý. Yaþadýklarý evin sahibinin günler önce yemek yediði gazetenin üzerindeki kýrýntýlara bile razýydý ama onlar da tükenmiþti. Ortalýk pislik içinde ve daðýnýktý. Bir kez tadýna baktýðý ama hiç beðenmediði kýrmýzý sývý þiþeleri adamýn yerdeki daðýnýk yataðýnýn yanýnda saða sola devrilmiþlerdi. Ýçip içip sýzar, sabah geç saatlere kadar uyur, yýkanmaz, yemek piþirmez leþ gibi kokardý adam. Annesinin dediðine göre birilerinden kaçmýþ, yýllardýr saklanýyormuþ. Senede bir kere bir yerlerden para geliyormuþ bu adama. Ýþte o zaman ziyafetin tadýna doyum olmadýðýný anlatýrdý annesi ama küçük kakalak henüz bu þöleni hiç yaþamamýþtý. Antenlerini oynata oynata evin içinde dolaþtý. Sývasý dökülmüþ duvarlara týrmandý, içi talan edilmiþ pis tabaklarla dolu lavaboya týrmanýp musluktan damlayan sudan içti, belki bir þeyler bulurum umuduyla dolabýn üstüne çýktý, yarýsý yýrtýk bir zarfýn kenarýndan içeri sýzdý. Üzeri plastik kaplý kaðýdýn üzerinde ayaklarý kayarak yürüdü. Geri döndü, kaðýdýn üzerinde adamýn resmi vardý. Okumayý yeni yeni çözüyordu minik kakalak. Heceleyerek kimliðin üzerindeki adý okudu M U H Ý T T Ý N …






Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn beklenmedik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Hayalde Aþk

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýlk Kitabým Tüm Kitapçýlarda
Babadan Oðula Atatürk Sevdasý

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Masal [Þiir]
Hergele Meydaný [Deneme]
Ýki Sevgili [Deneme]
Ýyiliðim Kötülüðüme Denk Mi? [Deneme]
Kendimi Oldukça Güzel Buluyorum [Deneme]
Anýlara Uçmak [Deneme]
Yalnýzlýk [Deneme]
Hayallerinizin Resmini Çizin... [Deneme]
Mutlulukla Ýlintili Þeyler [Deneme]
Öðrencinin Kulaðý Kapalý Olamaz [Deneme]


Ýnci Fügen Yýlmaz kimdir?

Araþtýrarak, gözlemleyerek ve deneyimleyerek yaþadýklarýmý, düþünce duygu ve anýlarýmý yazýp biriktirmeyi seviyorum. Birike birike bir gün taþacaklarý günü hayal ediyorum. Umarým olur.

Etkilendiði Yazarlar:
Türk edebiyatýndan etkileniyorum.


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ýnci Fügen Yýlmaz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.