Tebuk seferinden dönüþ mü?


ABD adýna tezler üreten siyasi uzmanlar ve ABD politikacýlarý 1979 yýlýnda farklý bir kulvarda baþlayan maratonunu býrakýp, bundan sonra yeni bir rotaya mý girmek istiyor? Bu soruya cevap bulmak þu an için zor olabilir. Ancak hissedilir tavýrlar sergilemeye baþlanmýyor da deðil.

ABD’de yayýnlanandýðý bildirilen bir araþtýrmada Ýran Ýslam cumhuriyeti’nin nükleer tesislerine doðrudan yapýlacak bir saldýrýnýn Ýran’ýn nükleer silah edinme azmini daha da arttýracaðý endiþeleri taþýyýp bu noktada ABD’li politikacýlarý uyararak’’ Amerika veya Ýsrail saldýrýsýnýn Ýran rejimine duyulan halk desteðini arttýracaðýný ve Tahran’ý BM’nin nükleer gözlemcilik rolünü kesmek zorunda býrakabileceðini“ ileri sürmesi bir yana…

Ýsrail ve Amerika baþta olmak üzere Avrupa devletlerinin de bilmiyor olmadýklarý bir hakikat olarak, Ýran’ýn yeryüzünde bozgunculuk çýkartacak hiçbir eyleme, mensubu olduðu dinin yüklediði sorumluluk gereði baþvuramayacaðý 60/8 Ýlahi mesajýn kod açýmý olan Ýslam anayasasýndaki 14. maddesidir.

Bunun dýþýnda ‘‘Ýslam öncüsü’’nün baðlayýcýlýðý, yorum ve tartýþma kabul etmeyen net açýklamalarý, Ýslami halklar adýna öncü olduklarýný iddia edip halka kabul ettirmek isteyen politikacýlarýn anlamak istememesi bir baþka gerekçe taþýyor olsa da.

Ýsrail’in 1981 deki Irak tesislerine saldýrýsý ile ayný sonuçlarý vermeyecek olan Ýran’a karþý olasý saldýrýya binaen deðerlendirilmesi zorunlu olan birkaç konuyu baþta Ýsrail ve ABD olmak üzere, Ýslami halklarýn da iyi bildikleri bazý konularý þu þekilde sýralayabiliriz.

1-     Ýran Irak deðil
2-     Tahran hükümetinin hedefi ile Baðdat’ýn hedefi ayný deðil.
3-     Yýl 1981 ve Ýsrail de 1981 döneminin Ýsrail’i deðil!
4-     Ýsrail’in Irak’ýn nükleer tesislerine saldýrdýðý dönemde, Irak Irana karþý batý adýna verilen fiili savaþýn içinde idi.
5-     Saddam Irak halký adýna verilmeyen bir savaþýn yapay öncüsü idi.
6-     Bugün bölgede Ýsrail’e karþý özellikle HÝZBULLAH ve bir de Hamas var.
7-     Suriye’nin tutumu 1981 döneminden farklý olacaktýr.
8-     Ýran savunma sanayi batýnýn gördüðünün çok ötesindedir.
9-     Ýran savunma teknolojisi dýþa açýk olmadýðýndan dolayý içeriðine vakýf olunmamýþtýr.
10-     Evrensel Ýslami hareketler 1981’e göre farklý bir evrededir.
11-     Ýran halký “adanmýþ” bir halktýr.
12-      “Öncü” kavramý Ýran halkýna farklý bir sorumluluk yükler!
Siyonistlerin, Ýran cumhurbaþkaný Sayýn Mahmut Ahmedinecad'ýn 14 aðustos 2008 de Türkiye'ye yapacaðý ziyaretten ötürü Ýsrail’in Türkiye yi protesto eden mesajýnýn altýndaki asýl endiþe "Holocaust“ masalýndan ziyade Türkiye ile Ýran arasýndaki dostluk ve komþuluk iliþkilerinin gereði olarak, olasý Teknoloji ve nükleer enerji bilgi akýþýnýn karþýlýklý/tek taraflý aktarýmlarýndan ötürü olmadýðýný kim bilebilir ki?
Ayrýca Ýsrail’e göre; Sayýn Mahmut Ahmedinecad'ýn Türkiye ziyaretini “Türkiye Baþbakaný Tayyib Erdoðan'ýn Ýran ile Amerika arasýnda arabuluculuk giriþiminde bulunduðu için Ýran ile daha yakýn iliþkiler içine girdiðini, bu durumun da Ýsrail'de büyük rahatsýzlýk yarattýðýný…” þeklinde deðerlendirmesini ne denli gerçekdýþý ve mantýða sýðmaz olduðunu, iki ülke (Türkiye/Ýran) arasýndaki köklü iliþkilerin derinliklerinde yatan deðerlerden kaynaklandýðýný görmemek; Ýsaril’in, Türkiye ye karþý açýkça ihanet veya gaflete dayanan bir tutumudur.
Ýran’ýn bu tür tavýrlarýna karþý ise, batýnýn kendi kontrolünde tutmak istediði ‘‘güç kaynaklarý tek-el-inin’’ elinden çýkmasýna zemin hazýrladýðýndan ötürü batý direniyor. Ancak “direncin, azmin karþýsýnda yenildiðini’’ Ýran biz Türkiyelilere olmak üzere, dünyadaki güç kaynaklarýndan yoksun mahrumlara gösterdi”
Þu halde;
Ýsrail’in yeniden 90 adet F-161 savaþ uçaðý satýn almasý, daha önceden sahip olduðu nükleer baþlýk taþýyan denizaltýlarýna ek olarak, Almanya’dan 2 yeni denizaltý daha satýn almasý, Ýsrail’in HÝZBULLAH Karþýsýndaki yenilgisinden ötürü kendisine yeniden moral depolama aktivitesinden öteye bir þey kazandýrmayacak.

Ýsrail’in Ýran’a olasý saldýrýnýn sonuçlarý üzerinde yorumlarda bulunmaktan ise; Ýran’ýn bu tür olasýlýklara karþý tavrý ne oldu?
Küresel güç diye adlandýrýlýp dünyaya dayatýlmak istenen ABD. Ýsrail –ABD öncülü batýnýn hedefindeki Ýran, son olarak gerçekleþtirdiði ‘‘Büyük Peygamber-3’’ isimli tatbikatýnýn “Ya Resulullah” þifresi ile baþlamasýnýn sýrrýna kilitlenmeden geçmiþle ilintilemeye çalýþalým.
Tarihte yaþanmýþ ve tarihe yazýlmýþ bir hakikat olarak, Tebuk seferinin þartlarý oluþtuðunda kimin ne zaman ve nasýl davranacaðýný zamanýmýz bize göstermedi mi? Nitekim Ýslam Peygamberinin Tebuk seferinde söylediði nakledilen “Ben bir aylýk uzak yerdeki düþmanýn kalbine korku salmakla yardým olundum” hadisi de zamaný yakalamak adýna ne tür eylemler de bulunulmasý gerekiri bize ne yi çaðrýþtýrdýðýný biraz olsun anlamaya çalýþmak düþüncenin doruklarýna ulaþma gerekliliklerinden olmalý deðil mi?

Muhammed CAN
Frankfurt 09.08.08
mcan313@yahoo.de