Zeki çocuklar mý? Matematik konusunda zeki olan çocuklara özel ilgi göstermek demek, dýþarýda uyuþturucu satýcýlarýnýn para hesabý yapmasý demektir. Matematik dehalarý ile atom bombasý eþ anlamlýdýr. Uyuþturucu ve silah satýcýlarý onlardan meydana gelir. Pi sayýsýnýn bilmem kaçýncý basamaðýný ezberlemek, 1 Amerikan Dolarýnýn üstündeki milyonlarca defa küçültülmüþ Siyonist ideolojiyi çözmek demektir. Yani, çalýþmadan 1 Ytl kazanmak isteyen insanlar, yaþlarý kaç olursa olsun, belanýn içinde yüzerler.

Kendin için yaþa, bir baþkasý için deðil!

Norah Jones dinliyorum. Kadife sesli jazz þarkýcýsý. Parlement Cinema Clup’ta cýngýl þarkýsýný O mu söylüyordu bilmiyorum, bunu araþtýrmam lazým.

Daha çok þey öðrenmeliyim…

Mesela, salon danslarýný düþünüyorum. Her þeyin bir hikâyesi olduðunu biliyorum. Bir meyvenin nasýl olduðunu, arýlarýn nasýl bal yaptýðýný ve evrendeki bitkilerin hayata gelmesinde ne kadar çok iþ yaptýklarýný, bazý hayvanlarýn kendilerini ve yavrularýný korumak için nasýl gizlenmiþ olduklarýný biliyorum. Hayatta kalabilmek için, hayatýn içine bir kelebeðin kanat çýrpýnýþlarý kadar etki býrakabiliyorsak eðer, bu kanat çýrpýnýþlarýnýn bile bir hikâyesi olmalý diye düþünüyorum.

Ama dünyada olup biten her þey bir düzen içinde olmalý, ayrýlýklar ve sýra dýþýlýklar bile kendi içinde kurallý ve bir düzen içinde olmalýdýr.

Fakat aklýmýn almadýðý, insanlarýn ruhu bu kadar özgürse, neden herhangi düzenin dümen suyuna gider?

Öyleyse, olmaz denilen þey olur. Yasak denilen þey delinir, bilinmemesi gereken þey muhakkak bilinir!

Salon dansý demiþtim. Tango… Bir salon dansýdýr uzaktan bakýldýðýnda, þaþaalý ýþýklarý olan, yüzlerce insanýn önünde, parlak laminant parkelerin üzerinde, belli hareketler çizerek yapýlýr. Fakat bu dansýn geçmiþine bakýyorum, Hint-Avrupa kökenli Ýspanyol çingenelerinin baþkaldýrý dansý olduðunu biliyorum.

Bastýrýlmýþ cinsel dürtülerin, insanýn beynini köleleþtirmesine inat, ruhun insana, insanýn da dýþa vurumudur. Tango ruhun isyanýnýn en somut örneðidir aslýnda. Ýzlemesi keyif verir, dans ederken insan kendinden geçer. Ýþin ilginç yaný da, bu dansta bile kurallar zinciri vardýr. Düzenin saðlanmasý, erkekçe dürtülerin anlamlandýrýlmasý, kadýnlýðýn ayakta durma mücadelesi vardýr. Kadýn adýmlarýný sýkýca basar parlak laminantta, erkeðe baþ kaldýrýr, kendi kendine var olmak ister. Erkek geri çekilmez, hep peþinden koþar, inatla ve istekle, bir iktidar mücadelesidir sanki! Her iki tarafta sonunda isteklerine boyun eðer! Ýþte düzenin deðiþmez parçasý! Hem asidir insan, hem de düzenci! Neden? Sorduk mu asi ruhlarýmýza acaba?

Her düzenin içinde düzensizlik… Düzensizlikte bile, kocaman düzen silsilesi!

Kulaða gelen sessizlikte tek ses vardýr o anda, sadece gitar, keman, piyano bazen de saksafondur. Bütün bunlar, bu enstrümanlar da kurallarýnca çalýnmýyorlar mý?

Gördüklerimiz ise, görmek istediklerimiz deðildir. Daha çok hýrçýn olsun isteriz, daha çok davetkâr olsun, bizim yapamadýklarýmýzý yapsýn, baðýrsýn, haykýrsýn, itiraf etsin, içinde kalmasýn. Daha doðrusu bulduklarýmýzla yetiniriz, öyle deðil mi?

Kaybedilen ise, sadece geride kalan zamandýr. Pekâlâ, her þey avuçlarýmýzýn arasýndadýr. Biz göremeyiz. Unuttuklarýmýz, unutanlar ve geçmiþte üzerini karaladýðýmýz, pembe saydýðýmýz yalanlar.

Bütün bunlarý harmanladýðýmda da, gördüðüm tek þey var. Öldüðümüzde, tabuta koyabileceðimiz, akýllý bir ruh olacaktýr, bundan eminim!

Anlattýklarýmý bir kenara ittiðimde, söyleyebileceðim bir þey var! Ne kadar kanat çýrptýysam, rüzgârým hep benimle! Ve rüzgâr nereden eserse essin, çýrptýðým kanatlarým varsa eðer, o beni gitmek istediðim yere götürecektir.

Ben, kendi hacmimi ve bu evrende kapladýðým yeri biliyorsam eðer, öz kütlemin bana verdiði gerçek deðer zaten bana yeter. Benim matematik hesabýmda bu, korkmaya gerek var mý bilmiyorum?

Bence korkulacak tek þey; bir dairenin içine üçgen çizerek, o üçgenin iç açýlarýnýn toplamýný M.Ö 5000 yýl önce bulan insanlar gibi olmak için çýrpýnan yaratýklardýr.

Kuralsýzlýk Böyle Bir þey… Tango ise, baþka bir dünyaymýþ!