..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Hemen yüzüne gül suyu seperek Leyla'yý ayýlttýlar." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Toplum ve Birey > Emine Piþiren




15 Ocak 2009
Kadýnýn Özü O Yasak Kelime  
Emine Piþiren
Ýsviçre’de –sanýrým- yapýlan araþtýrma kadýnýn vajinal kaslarýyla 25 kg taþýyabileceði yönünde bir kas kullanýmýndan bahsediyor.. Çalýþtýrýrsa tabii…Peki kapasitesi bu kadar yüksek olan bir organýn , ben sadece 3 dakika erkek tatmini için olduðuna inanmýyorum.. J, G noktasý gibi þeylere de inanmýyorum.. Olay aslýnda iþte orada sapýtýyor.. Sahip olunan güç ve enerji daha yaratýcý ve önemli..Yaþamsal hatta…


:BDJB:

Bu konuda bir kadýn yazar olarak, bayaðý sýkýntý yaþamaktayým. Bazen de "tek" kaldýðýmý da görüyorum. Alkýþ tutmadýðým için. "Cim" li ve "cum" lu sözcükleri kullandýðýmda bu yalnýzlýk bir þekilde yaþanmadýðýna da tanýk gözlerim. Asi oluyorum, iþte bu zamanlarda. Ýmitasyon iltifatlar hiç de þýk durmuyor kii...

Þimdi "saadede gel Emine Haným" diyeceksiniz deðil mi?

Hadi buyrun bakalým bir kadýn yazar bir dergiye cesurca bir yazý yazmýþ.

Her düþünce her fikir her ortamda paylaþýlmaz ama edebiyat adýna paylaþýmlara da saygýmýz olmalý deðil mi?

En derin saygýlarýmla...

Emine Piþiren/Yeþil Bursa/2009


Kadýnlýk Bir Bilinçtir. Özdedir. Öz Ýse O Yasak Kelimedir: “Vajina”


Konu cinsellik, cinsel birleþme, seksi etkinlikler deðil, baþtan vurguluyorum, okumak istediðiniz yatak iliþkileri ve tensel temaslar ise ve ne, nasýl, ne þekilde ve hangi süreçler içinde olmalýdýr hakkýnda satýrlar ise üzgünüm… Ben gerekenin ne olduðunu vurgulamak amacýndayým. Konu bence iliþki aþamasýna gelmeden baþlamasý gereken bir süreç. Bir bilinç… Kadýna verilmesi gereken bir bilinç. Ben bu bilincin, erkeðin de bilincini etkileyeceðinden eminim. Erkeði doðuranýn da kadýn olmasý ve kayýtlarýn anneden bebeðe aktarýlmasý nedeniyle. Tabii bu bilinç, nasýl asýrlarca, yavaþ yavaþ kazýndýysa belleklerden, öyle pat diye de yerine geri konamayacak… Zaman alacak…

Benim vurgulamakta ýsrarlý olduðum konuya gelince, kadýn cinsi için daha küçük yaþlardan itibaren, kaþ, göz, saç, bacak, kol gibi, vajina kavramý da, tabusal hale getirilmeden doðal oluþla öðretilmeli… Nasýl burnunu silmeyi öðretiyorsak, nasýl okumayý yazmayý, nasýl týrnaklarýný kesmeyi, nasýl zamaný gelince kiþisel bakýmlarýný öðretiyorsak, küçük yaþtan itibaren vajinal kaslarýný nasýl egzersizle güçlendireceðini öðretmeliyiz ebeveyn olarak …”AA NE AYIP” tepkisi verilmeyen bir konu, minicik bir dimaðda da öðrettiðiniz anlamý kazanýr ancak eþittir iþareti karþýna gelen izah olarak… Nasýl ki, din ve tabularda da beyne angaje edilenleri doðal görüp, aksini düþünememe durumunu yaratmanýn yolu beyinlerini küçük yaþlarda yýkamaktan geçiyorsa , ayný yöntem bu konuda da uygulanmalý…Vajinasýný bilen ve kontrol edip kullanabilen bir küçük hanýmefendiye, nerede bu konuyu dillendirip dillendirmeyeceði de, bu bölgenin mahremiyetine saygý da öðretilebilir.. Ama sadece mahremiyete ve kiþisel haklarýna saygý… Asla yasak, ayýp, günah vb. deðil… Ve bu vajinal bölgesinin kontrol ve hakimiyetinin, onun hayatýndaki artýlarý, ileriki yýllarda idrar kaçýrabilme ihtimalinden, doðum yapmaya ve doðum sonrasýndaki toparlanma sürecine ve elbette bir cinsellik yaþadýðýnda da, vajinal gücünün kontrolünün ona nasýl doðru etkilerle yansýmada bulunacaðýna dair normal ve çok doðalca öðretilecek pek çok bilgi … Olmadýk bir patavatsýzlýk yaþanmamasý için de nasýl onlara, bazý konularýn ancak bazý yerlerde ve ancak bazý kiþilerle konuþulacaðý öðretiliyorsa, bu konunun da özel zamanlamalarla anne ile veya bir uzman ile vb. konuþulacaðý öðretilebilir.

Ben bir geliþim sürecini ve etkisini savunuyorum… Yaþanmasý herkes için mutlak olan doðal gerçeklik, cinsel iliþkinin uygulanýþ çeþidi yanlýþýyla veya doðrusuyla, kadýn veya erkek ancak o iki kiþiyi veya kiþileri etkiler, benim konu olarak seçtiðim, o aþamaya dek geliþmesi gereken bir anlayýþ, bilinç ve kiþisel hakimiyet. Bunun kadýna ve topluma katacaklarý hakkýnda iddia sahibiyim..

Konu uygulamalar deðil zaten… Kaç dakika sürmüþ, ne olmuþ, nasýl olmuþ deðil… Konu bence, neden kadýnýn bu konuda bu kadar bilgisiz, bilinçsiz ve asýl odak olmasý gereken ama hep varlýðýndan bile habersiz kaldýðý cinsel uzvundan kopuk olduðu…

Dinler bu konuda en büyük tabularý yaratmýþ, hep kadýn tabu, kadýn bilmez, hissetmez, görmez… Tek Tanrýlý dinlerden sonra , din adamý kisvesi altýnda erkeklerin toplumda yarattýðý kaos, kadýnýn gücü karþýsýnda ,var olunalý beri kaldýklarý aczin intikamýný kadýndan almak için kendilerince yorumlar, açýklamalar anýlar,hikayeler vb. vb. yaratmalarý… Ve hep etnik kültürlerde tanrýsallaþtýrýlan veya gücüne deðer verilen varlýk kadýnken, tek tanrýlý dinlerde olay tam terse dönmüþ. Tüm tek tanrýlý dinlerin peygamberleri erkek… Olmamalý mý? Haþa… Konu bu deðil… Burada ifade etmeye çalýþtýðým konu , dinlerde kadýna ve anneliðine yapýlan övgülerden sonra, toplumsal hayatýn dýþýnda tutulan, ikinci plana itilmeye çalýþýlan ve din adamý bile olamayan kadýnýn pozisyonundaki dengenin dengesizliði…Ben burada, ilkel toplumlarýn kadýnýn bilgelik kapasitesi, dayaným gücü, aklý, yaratýcý yeteneði, planlama özelliði vb. pek çok özelliðine verdiði deðeri ve saygýyý hatýrlamadan geçemiyorum bilgilerimizin arasýndaki tarihsel gerçeklerden bize yansýmýþ olan… Erkekler için sadece çalýþma, koruma, savaþma yeteneði olmasýna bakýyorum sonra…. Ancak zaten doðadaki toplu yaþayan hayvanlarýn komün yaþamýnda bile DÝÞÝ öncelikliyken, tek tanrýlý dinlerle beraber, yani tüm medeni toplumlarda, erkeðin, gerek din adamý, gerek devlet adamý ve gerekse aile ve toplumun kilit pozisyonlarýnda olmasýný bu DNA’sýna kadar iþlemiþ olan komplekslerinden kaynaklandýðýný düþünüyorum… Din adý altýnda cennet analarýn ayaklarý altýna serilirken, hadis adý altýnda kadýn þeytanidir denmesini anlamak akýl dini olan Ýslam’ýn yorumlamalarla, naklediliþlerle saptýrýlarak aktarýldýðýný düþündürüyor nedense… O nedenle akýl ile ödüllendirilen insanýn araþtýrýp okumak yerine, kendisine bahþedilen beyni kullanmak yerine, dini tarikatlarla aracýlarý seçtiðine ,hele bu modern yüzyýlda bile þaþmamak mümkün deðil… Kaldý ki eski veya cahil toplumlarda, çok daha kolay toplumsal bilinçlerle oynamak … Ben en eski ilkel toplumlarda gerçeklerin öz haliyle varlýðýna inanýyorum… Doðallýk her zaman gerçeði yansýtýr… Her toplumu araþtýrdým diyemem ama gerçekten de kadýnýn üretkenliði, yetenekleri, zekasý, programlama, hissedebilme, yönetebilme vb. vasýflarý cidden farklýlýklar taþýr.. Toplumda kadýnýn bu yönü týrpanlanarak erkeklere bir alan yaratýlmýþ medeniyet adý altýnda…

Erkek bedeni ve doðumsal yapýsý, dayanýklý deðil… Patlayýcý kuvvetler ona göre
o nedenle, kardio çalýþmalarda baþarýlý, aðýrlýk kaldýrmak için baþarýlý.. Savaþýr…

Ama dayanýmý çok zayýftýr…

Kadýn ise inanýlmaz dayanýklýdýr, güçlüdür, akýllýdýr, pratiktir. Erkek egosu burada dibe vuruyor testesteronun ve ostrojenin etkisi belki ama gerçek…

Arýlar ve karýncalar gibi en düzenli ve çalýþkan hayvanlar da hep kadýnýn gücüne iþçilik ediyor, kadýn zekasýna, kadýn üremesine… Erkekler sadece çalýþan, savaþan.. Bu doða dengesinde var.

Vajinanýn kutsal kase olma yorumu ve bunun Hýristiyanlýkta din adamlarýnca nasýl planlý alt edildiði hakkýndaki Leonardo da Vinci’nin þifresini okudunuz mu? Ben
hayretle okudum okudukça ne kadar kafamdakilerle tamamlandýðýný gördüðüm için hayretle okudum…Tabi bu da benim anlattýklarým gibi akýla uyan bir varsayým…J)

Ama olaya tek iliþki yönünden bakmamak lazým..
Vajinasýnýn varlýðý kadýn için, belki de erkeðin o durup durup “acaba yerinde mi” þeklindeki -altbeyin þartlanmasý mý desem ne ise-, o dürtüyle “þey”ini yoklamasý gibi bir þeyden öte…

Biz yoklamadan varlýðýný anlayabiliriz. Kimseye gösterme zorunluluðumuz da yoktur. Penis boyu için tedirgin olurken erkekler, biz derinliði için endiþe duymayýz ama varlýðýný bilirsek tabii… Oysa yasak olan ve tabulaþmýþ kadýn cinsel organýný hem bekaret baskýsýna alýp, hem tatminde, kullanýlýp, sonra da erkek orgazmý bu kadar denip, bebeklikten 3 yaþýndan beri neredeyse kendini zaten tanýyan kadýný o þekilde tatmine -klitoral-çalýþmak kadýn için sürekli eksik kalan bir þeylerin birikmesi demek… Erkek daha muhteþem bir þeyi sunabilmeli. Ama bu güce sahip olabilmesi için önce komplekslerinden sýyrýlmasý lazým.

Ýsviçre’de –sanýrým- yapýlan araþtýrma kadýnýn vajinal kaslarýyla 25 kg taþýyabileceði yönünde bir kas kullanýmýndan bahsediyor.. Çalýþtýrýrsa tabii…Peki
kapasitesi bu kadar yüksek olan bir organýn , ben sadece 3 dakika erkek tatmini için olduðuna inanmýyorum.. J, G noktasý gibi þeylere de inanmýyorum.. Olay aslýnda iþte orada sapýtýyor.. Sahip olunan güç ve enerji daha yaratýcý ve önemli..Yaþamsal hatta…

Çünkü olayýn asýl þehveti beyinde. Kadýn aslýnda her zaman sevilmek ve güç ister, doðasý gereði de kavramak..Bu sýnýrsýz güç kullanabilme ve derinlik, kadýný aslýnda beyinde bitirir orgazm olarak.. Sadece belli hareketlerle -ki bunlar özel pelvic pilatesle beraber yapýlýrsa daha da anlamlýdýr-yani dokunmadan bile cinsel uzuvlarýna kadýn beyinde yakalar zaten orgazmý ama bunu sevdiði insanla paylaþmak önemlidir kadýn için… Erkek ile bu kullaným standardýný paylaþabilmesi önemli… Ama paylaþabildiði anda “vay o…. nereden öðrendin bunlarý” denen kadýnýn yaþadýðý toplumumuzda bu mümkün mü? Elbette hayýr.. Ama “bunu” yapan bir baþka kadýn için erkek evini terk etmiyor mu çok zaman. Bunu yapan kadýn çok mu güzel? Hayýr belki çoook çirkin… Ama cazibe… Cazibe tuhaf bir öz güven…
bu özgüveni yaratan vajinadýr kim ne derse desin… Bu bilinci varsa kadýn inanýlmazdýr zaten… Iþýk saçar.. Duruþu baþkadýr… Hayýr, seksomanyak da olmaz… Akla bu gelmesin… Ama o istediði an vajeni kullanmak, kullandýðý özel enerji yüklü bölgeden gerektiðinde bir hayat dünyaya getirebilmek yetisi inanýlmaz bir özgüvendir… Erkekte bu yoktur. Hatta inisiyatifi olmadan erekte olabilen bu uzvunu nereye sokacaðýný þaþýrdýðý anlar hayatýnda çoktur… Ama hep sýrtý sývazlanýr… Ben bunu evin küçük çocuðuna benzetiyorum. Utanýr ve utanmamasý için yüreklendirilir. Aslýnda büyük kardeþ biliyordur neyin ne olduðunu ama küçüðü kazanmak için ona destek verir o da. Doðanýn da bence büyük çocuðu kadýn, küçük çocuðu erkektir.

Aslýnda kadýn demek toplum demektir, kadýnýn mutluluðu da toplumun mutluluðu… Bakýn, erkek egemen toplumda, daha doðrusu aslen ANAERKÝL olduðu halde ATAERKÝL gibi baskýlana gelmiþ toplumumuzda, kadýnýn cinselliði ve kadýnýn mutluluðu ile ilgili olabilecek her konu, özellikle cinsel konular tabu olmuþtur. O kadar tabu halindedir ki, genç kýzlýða giriþten itibaren ayýp- günah vb. kavramlar ile üzerinde dahi konuþulmaz. Modern günümüz hayatýnda dahi, daha cinselliði hiç bilmeden, daha kendi cinselliðini tanýmadan, nerede ve hangi organýnda ne olmasý gerektiðini bilmeden evlenen kýzlar var. Bu cehaletin boyutlarý, cinsel hayatýnda kadýnýn mutluluðu ve orgazmý bilemeden yýllarýný geçirmesine sebep olacak kadar ciddi boyutlarda…

Ama bakire kýz isteyen erkek kadýnýnda tatmini bulamadýðýnda da bunu dýþarýda aramakta. Oysa kadýn bu aþaðýlanmayý hak etmediðini hissetse de bir þey yapamýyor, kendine, kadýnlýðýna güvenini kaybediyor. Kendine güveni olmayan bir kadýn ise güzel olsa dahi güzel olduðunu hissetmiyor, güzel olduðunu hissetmeyen kadýn zaten güzelliðini de kaybediyor. Çünkü o ýþýðýný kaybediyor. Hele bir de doðum yapýnca, cinselliðini iyice kaybettiðini düþünüyor çünkü cinsel iliþkisi eþiyle eskisi gibi bile olmayabiliyor, ama kadýnýn gittikçe üst düzeylere çýkan hormonlarý var, buna, cinselliðe de ihtiyacý var, ama….

Daha da kötüsü, özellikle hamilelik sonrasý ki normal doðum yapmasa dahi, özellikle iç karýn basýncýnýn ani arttýðý hallerde, yani öksürük, aksýrýk, kahkaha vb. hallerde idrarýný kaçýrabiliyor. Bu durum utanç verici geldiði için bunu kimseyle elbette doktorlarla da paylaþmýyor. Yaþ ilerledikçe bu durum gizlenemez hallere de gelebiliyor. Artýk ameliyatlar vs.. baþlýyor ama o aþamaya gelinmeden de, bu sorun yaþanmadan bertaraf edilebilirdi diyorum ben.

Pelvic Bölge kadýnýn en önemli bölgesi bence… Kadýnýn kadýnlýðý, kendine güveninin kaynaðý iþte bence burada. Bu da çirkin olarak görüp deðerlendirdiðimiz pek çok kadýnýn nasýl olup da bu kadar cazip olabildiðini açýklýyor. Çünkü bedeninin en gizli bölgesine tamamen hakim olmanýn ona, hormonlarýna ve psikolojisine kattýklarý yadsýnamaz.

Her kadýnýn daha genç kýzlýktan itibaren, otururken, WC’ de, çalýþýrken, araba kullanýrken, film izlerken dahi yapabileceði çok basit egzersizler var ve bunlar zor olmadýðý gibi dýþarýdan da belli olmuyor. Bu egzersizleri yapan kadýn, doðumda da, sonrasýnda da ne cinsel hayatýnda, ne de idrar kaçýrma konusunda-tabii idrar kaçýrma psikolojik deðilse veya baþkaca bir sorundan dolayý kaynaklanmýyorsa- herhangi bir sorun yaþamadýðý gibi, orgazm olabiliyor çünkü kendi bedenine hakim, bu ona mutluluk veriyor, mutlu kadýn dünyayý deðiþtirebilir…,


Yazar: Jale Dural
Ýndigo Dergisi - Kasým 2008
BB>



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn toplum ve birey kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Deðerli Yazým Dostumuz Sayýn...
Hadi Yýkayalým Ruhumuzu!..
Yoksa Öldüm de Cehennem de mi Yaþýyorum Ben Anne?
Sinerji... (- I - )
Ben Yaþarken Ölmüþüm de Haberim Yokmuþ!..
Utandým Ýnsan Oluþumdan
Anasýný Öpen Kadý Olursa...
Acýdan da Zevk Alýrýz
Yüzlerce Hayattan Biri...
Hiçbir Þey Göründüðü Gibi Deðildir

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yarým Somun Yemek Ýçin Orospuluk
Entellektüel Kadýnlar Nasýl Bir Erkek Arar?
Yoksa Canýnýz Hoþaf mý Çekti?
Allah'ýn Laneti Üzerlerine Olsun!..
Her Ýkisi de Bir Þairin Asil Yüreðine Sahiptiler
Eh, Burasý Türkiye
Atatürk'e Duyulan Bu Öfke, Bu Nefret Nedendir?
Havada Bok Kokusu Var Baba
Siz Böyle Yanmýyor Musunuz? - 2 -
Kýsa Kes Aydýn Havasý Olsun!..

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Adamdan Saymýþýz [Þiir]
Ah Ulan Istanbul! [Þiir]
Çekinme Söyle [Þiir]
7. Didim Þiir ve Þairler Buluþmasý [Þiir]
Yaðmur Kuþu Suskunluðu [Þiir]
Hangi Dua Ýle Sana Gelelim? [Þiir]
Ýsterdim [Þiir]
Davetsiz Konuk - 1 - [Þiir]
Madem ki... [Þiir]
Git Demene Gerek Yok [Þiir]


Emine Piþiren kimdir?

Yazmayý, okumayý ve birikimlerimi paylaþmayý seven biriyim. Edremit'in yerel bir gazetesinin köþe yazarýyým. Bazý web sayfalarýnda da edebiyat adýna paylaþýmlarým yayýnlanmaktadýr. Sevgi ve ýþýk sizle olsun.

Etkilendiði Yazarlar:
Mehmet Emin Yurdakul, Nazým Hikmet, Aziz Nesin, Victor Hugo, Balzac, Leo Buscaglia, Eric Frrom, Irvýn Yalom, Dale Carneige, Doðan Cüceloðlu, Haluk Yavuzer...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Emine Piþiren, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.