..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsan kendini bilmeli. Gerçeði keþfetmeye yaramasa da, yaþamayý öðretiyor. Ve bundan daha güzel birþey yok. -Pascal
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Fantastik > Güngör Demir




16 Ocak 2009
Palto  
Güngör Demir
Savaþ'tan dönen bir gencin ailesine kavuþmasý...


:BJCE:
Kurumuþ ve sararmýþ yapraklar, hýþýrdayarak son þarkýlarýný söylüyordu. Onlarý dalýndan koparan soðuk rüzgar, kýþýn habercisiydi. Gökyüzünü esir alan sis, güneþi kovmuþtu sanki.

Genç bir adam, adý Ceyhun, sisin içerisinde ilerliyordu. Uzun, kahverengi paltosuna sýkýca sarýlmýþ, yanýndaki arkadaþýyla konuþuyordu.

“Seni fazla bekletmem. Ýstersen sen de içeri gel.”

Arkadaþý: “Hayýr, olmaz, sen rahatýna bak. Ben seni beklerim.” , dedi.

Ceyhun minnetle arkadaþýna baktý.

Az ileride, üç katlý, muhteþem baba ocaðý, onu bekliyordu. Ne de çok anýsý vardý burada. Her köþesinde baþka bir tane. Çok özlemiþti burayý. Evin bahçesini çevreleyen çitin ortasýnda bulunan kapýya yöneldi ve açtý. Kapý gýcýrdadý. Ceyhun durakladý. Sað yanaðýndan bir damla gözyaþý süzüldü. Anýlara daldý. Çocukken, her akþam, bu sesi duymayý dört gözle beklerdi. Çünkü bu ses, babasýnýn geliþini haber veriyordu. Kapý gýcýrdadýðý an, hemen bahçeye koþar ve onun kucaðýna atlardý. Bu kez, kapýyý açan kendisi olmuþtu.

Evden süzülen müzik sesi, hýçkýrýklara boðulmasýna neden oldu. Tam otuz beþ yýl öncesine döndü. O zamanlar henüz üç yaþýndaydý. Barýþ Manço’nun, at kiþnemesiyle baþlayan bu þarkýsýný dinlemekten hiç býkmazdý. Bittiðinde, o incecik bebek sesiyle ‘Baba bitti’, derdi ve babasý, parçayý tekrar baþa alýrdý. Hala da çok seviyordu. Göz yaþlarýný silerek, sözlerini hatýrlamaya çalýþtý.

Bir süre sonra sessizce mýrýldandý:

Urfa, Diyarbakýr gezdim,
Hele hele yar yar.
Otuz iki sancak saydým,
Hele hele yar yar.

Neslihan derler güzelin,
Adýný duydum breh breh,
Gül yüzünü görmeye geldim.

Kalk gidelim küheylan,
Uçalým gayrý oy.
Neslihan’a varalým gayrý.

Eski þarkýlar çok daha saf ve temizdiler. Dünya, artýk yaþanacak bir yer olmaktan çýkmýþ, güzelin, iyin nesli tükenmeye baþlamýþtý.

Dönüp arkadaþýna baktý Sabýrla bekliyordu.

Bahçe kapýsýndan içeri girdi ve yürümeye baþladý. Eve ulaþtýðýnda zile bastý ve bekledi. Heyecandan, kalbi yerinden fýrlayacak gibiydi.

Ýçeriden bir ses: “Aman Allah’ým!” , diye baðýrdý.

Bu, annesinin sesiydi. Bir yandan babasýna ve kardeþlerine seslenirken, diðer yandan da kapýnýn kilitlerini açýyordu.

“Yýlmaaaaz! Oðlum gelmiþ, Ceyhun’um gelmiþ! Çocuklar koþun, Abiniz gelmiþ!”

‘Aile olmak çok güzel.’ , diye düþündü Ceyhun ve derin bir nefes aldý.

Kapý açýldý. Ýþte oradaydýlar. En önde annesi. Hemen boynuna atýldý. Öylece kaldý. Sonra sýrayla babasýna, erkek kardeþine ve. kýz kardeþine sarýldý. Herkes aðlýyordu.

Tam beþ yýldýr görüþmemiþlerdi. Vatan savunmasý için güney cephesindeydi. Gece-gündüz demeden oradan oraya koþturmuþ ve düþmanlarla savaþmýþtý. 2014 yýlýnda, üçüncü Dünya Savaþý çýktýðýnda, gönüllü olarak gitmiþti cepheye. Yüz yýl aradan sonra tarih yine tekerrür etmiþ ve bir asýrdýr pusuda bekleyen düþmanlar, yine saldýrmýþlardý Vatana, ama bu kez durum farklýydý. Maddi imkansýzlýklar yoktu, hatta Dünya’nýn en eðitimli ve güçlü ordusuna sahiptiler. Bir avuç Vatan topraðý bile kaybedilmedi. Her türlü saldýrý baþarýyla savunuldu ve neredeyse hiç þehit verilmedi. Sonunda düþman devletlerin yenilgiyi kabul edip geri çekilmesiyle, savaþ sona ermiþ,. böylece, Ceyhun da eve dönmüþtü.

Salona geçip oturdular. Özlemle birbirlerine bakýyorlardý. Sessizliði babasý bozdu:

“Aslan oðlum benim! Seninle gurur duyuyorum. Beþ yýldýr, sana bir þey olacak diye her gün ölüp dirildik, ama þükürler olsun ki, sað saðlim geri döndün. Vatan, senin gibi yiðitlerin sayesinde ayakta duruyor.”

Oðluna sarýlýp aðlamaya baþladý. Ceyhun’un içi sýzladý.

Annesi: “Tamam Bey! Aðlama artýk. Bundan sonra hep güleceðiz. Oðlumuz geri döndü iþte.”, dedi.

“Doðru söylüyorsun Haným. Zaten bunlar mutluluk gözyaþlarý. Çabuk kururlar. Kötü günler geride kaldý. Sen bana bakma oðlum.”

Ceyhun gülümsedi. Annesine ve kardeþlerine baktý.

“Oðlum, yoldan geldin sen. Aç mýsýn? Bir þeyler hazýrlayayým sana.”, dedi annesi.

“Sað ol Anne, gerek yok. Aç deðilim.”

“Ýstersen odana çekilip dinlen. Hala býraktýðýn gibi duruyor.”

“Yok anne, böyle iyiyim, ama odama bir göz atmak isterim.”

“Tabii, nasýl istersen.”

Ceyhun ayaða kalktý ve üst katta bulunan odasýna doðru yürüdü. Kardeþleri de onu izlediler. Odasýnýn kapýsýna vardýðýnda durdu.

“Ben birkaç kez senin yataðýnda yattým Abi. Umarým kýzmamýþsýndýr.” , dedi, kendisinden on beþ yaþ küçük erkek kardeþi.

“Sana neden kýzayým ufaklýk?” , diye karþýlýk verdi ve yanaðýný sýktý.

“Ben de bir kez yattým.” , dedi arkadan bir ses. Ceyhun’un kýz kardeþiydi. Erkek kardeþiyle ayrý yumurta ikiziydiler.

“Sen de mi Prenses? Gel buraya, gel. Abiniz kurban olsun size.”

Ýkisini de kucakladý ve öpüp kokladý.

“Yataðýnda uyursam, belki özlemim biraz azalýr diye düþündüm de ondan.” , dedi kýz kardeþi.

“Ama daha kötü oldum. Bir daha da odana girmedim. Bizi yine býrakýp gitmeyeceksin deðil mi?”

Ceyhun sessiz kaldý. Odasýnýn kapýsýn açtý ve etrafý süzdü. Hiçbir þey deðiþmemiþti. Ýçeri girip yataðýna oturdu. Kardeþlerine döndü:

“Gelsenize yanýma.” , dedi.

Gittiler. Biri saðýnda, diðeri solunda, sardý onlarý.

Kýz kardeþi: “Üþüyor musun?” , diye sordu.

Ceyhun: “Hayýr. Neden sordun?” , diye cevapladý.

“Paltonu çýkarmýyorsun da.”

“Ha... O mu? Ýyiyim böyle.”

Baþýný pencereye doðru çevirdi ve dýþarý baktý. Hava kararmaya baþlamýþ, sis iyice yoðunlaþmýþtý. Arkadaþý, bahçe kapýsýnýn yanýnda onu bekliyordu.

“Haydi aþaðýya inelim.” , dedi kardeþlerine. Yataktan kalktýlar ve onu sabýrsýlýkla bekleyen annesiyle babasýnýn yanýna indiler.

Annesi: “Oðlum, neden hala paltonu çýkarmýyorsun? Ýçerisi soðuk mu?.” , diye sordu.

“Ben de söyledim, ama dinlemedi Anne.” , dedi kýz kardeþi.

Ceyhun üzgün gözlerle annesine baktý.

“Anne. Ben gidiyorum.”

Annesinin yüzü buruþtu. Endiþeyle:

“Nasýl yani? Nereye gidiyorsun? Ne diyorsun Oðlum sen?” , dedi.

Ceyhun, baþýyla dýþarýsýný iþaret etti.

“O bekliyor. Fazla zamaným kalmadý.”

Herkes þaþkýn bir þekilde pencereden dýþarý doðru baktý. Bahçe kapýsýnýn yanýnda bekleyen karaltýyý gördüler.

“O kim yavum? Hiçbir þey anlamadým.” Soru soran gözlerinde, çaresizlik ve acý vardý.

“Anne. Ben þehit oldum.”

Annesi çýðlýk attý. Babasýyla kardeþleri dehþetle onlarý izliyorlardý.

“Ne!”

“Sizi bir kez daha görüp, veda edebilmem için bana son bir þans verdiler. Hakkýný helal et Anne.”

“Þaka mý yapýyorsun Oðlum? Ne olur söyle bana, þaka yapýyorsun deðil mi?

“Hayýr Anne. Doðruyu söylüyorum.”

“Nasýl olur Oðlum? Karþýmda duruyorsun iþte.”

Ceyhun aðlamaya baþladý.

“Caným Annem! Bu paltoya neden sýký sýkýya sarýldýðýmý biliyor musun? Ýþte bu yüzden.”, dedi ve paltosunun önünü açtý.

Üzerindeki gömlek delik deþik olmuþ ve kana bulanmýþtý. Göðüs ve karýn bölgesinde onlarca kurþun deliði görünüyordu.

“Þimdi anladýn mý Anne?”

Annesinin yüzü bembeyaz oldu. Düþmemek için babasýna tutundu. Kimseden ses çýkmadý. Adeta donmuþ gibiydiler.

“Sakýn aðlamayýn. Ben þehit oldum Anne. Ýçim çok huzurlu. Siz bu vatanda rahat yaþayýn diye canýmý verdim.”

Boynundaki künyesini çýkartarak erkek kardeþine uzattý.

“Al ufaklýk. Bu artýk senindir.” , dedi ve ona sýmsýký sarýldý.

Sonra kýz kardeþini kucakladý. Annesiyle babasýnýn önüne geldi.

“Vakit doldu. Artýk gitmeliyim. Hakkýnýzý helal edin. Hepinizi çok seviyorum.”

Sarýldýlar. Hiç ayrýlmak istemediler, ama yapacak bir þey yoktu. Ceyhun geri çekildi ve ardýna bakmadan, hýzla kapýdan çýktý. Ailesi, pencereden onun gidiþini izliyordu. Dýþarýda bekleyen karaltýnýn yanýna ulaþtýðýnda, son bir kez dönüp baktý ve gülümseyerek el salladý. Sonra birlikte sisin içine doðru yürüyerek, gözden kayboldular.


SON



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn fantastik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýçimdeki Baþkasý
Dað Evi

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Gece Yarýsýndan Sonra
Yolcu

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Terk Ediliþ [Deneme]


Güngör Demir kimdir?

Ben aslýnda bir Çevirmenim, ama iþim, bir dildeki yazýyý, diðer bir dilde yeniden hayata geçirmek olduðuna gör, ben de bir nevi bir yazarým. Ýlk kez çevirilerimden yola çýkarak, kaynak dil olmadan, sýfýrdan yazmaya bu düþünceyle baþladým.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Güngör Demir, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.