Damda bok kürüyorum, “bu kanlý bayramýn en sevdiðim yaný, geniz yakan kokularýyla geçmiþimi canlandýrmasý mýdýr nedir?” diye düþünürken ineðin biri temizlediðim yerlere umursamadan sýçmaya devam ediyor. Suratýma bakýyor manasýzca, ben de ona bakýyorum ve ne yaptýðýnýn farkýnda olmadýðýný görebiliyorum. “Kokunun aðýrlýðýndan” gözlerim doluyor. 15 yaþlarýmdayken süt saðardým ineklerden, o iþ de pis gelirdi o zaman, þimdi büyüdüm bok kürüyorum, bu iþte daha beter bir pislik var biliyorum, biliyorum ama pisliðe bulaþmadan olmuyor, iþler yürümüyor.

Ýnsanýn burnu her kokuya alýþmýyor söyledikleri gibi, bir süre hissetmesen bile yeni kokular tazeliyor sürekli mide kaldýran gerçeði; inekler umarsýzca sýçýyor, neresi olduðuna bakmadan. Onlarý eðitmeye çalýþtýðým zamanlar oldu, saçmalýðýnýn ve gereksizliðinin farkýnda olmadan hem de, kendimi ineklere tuvalet dersi verirken buldum. Baþarýsýz oluþumun suçunu üstlenerek, baþka inekler de denedim. Vücutlarýndan sarkan topaklarý görmezden gelerek, bakýþlarýndaki boþluðu saflýða yorarak, savurduklarý tekmelerden bir bir kurtularak ve tekmelerine hiç karþýlýk vermeden, sabýrla denedim. Ýnek kesip bayram yapan bir Hindu’nun manyaklýðýna ulaþtým, yine de yýlmadým, çünkü hýrslýydým ve umutluydum.

Ýþleri bitirip bir parça karla ellerimi ovuþturdum. Onlarca ineðin pisliðini, bir avuç karýn beyazýyla söküp attýðýma inandým. Kar kirlendi doðru ve ellerim soðuktan pembeleþti, temiz gibi göründüler birden… Gerisini çok düþünmek istemedim ama, ellerimin çizilerine yerleþmiþti pislik, bunu görmek için bir falcýya gerek yoktu. Geleceðimde pislik vardý, geçmiþimde olduðu gibi.

Ýçeri girip sýcak sobanýn baþýna oturdum, üzerindeki demlikten bir çay doldurdum. Pisliðimle kimse ilgilenmiyordu, ineklerin eðitimini kimse sormuyordu, neyle uðraþtýðýmý kimse bilmiyordu, onlar için pisliðim benim bir parçamdý ve öyle kalacaktý. “Boklar bitti mi?” diye sordular sadece, “þimdilik bitti ama arkasý geliyor” dedim. Mide bulantým geçti, hýrsýmý bir kenara býraktým, inekleri kabullendim ve yalnýzca içtiðim çayý düþündüm… Yine de çayý aðzýma götürdüðümde, elimin kokusu midemi bulandýrýyordu.