Bildiðim tek þey, ben bir Marksist deðilim. -Karl Marx |
|
||||||||||
|
-A,merhaba... -Nasýlsýn? -Eh, iþte... Sustular,söyleyeceklerini düþünüyor gibiydiler. Gelen adam,tedirgindi.Nasýl karþýlanacaðýný bilmediðinden ürküyordu.Bildiði ise,onu çok özlediði ve mutlaka görmek,bir anlýk ta olsa beraber olabilmek istediðiydi. Yýllardan sonra tekrar karþýsýndaydý iþte. Bu aný çok beklemiþti…Baþ baþa idiler, týpký eski günlerdeki gibi...Sevgi ve özlemle baktý karþýsýndakine. Ziyaret edilen ise rahattý, aldýrmaz görünüyordu. Böyle bir karþýlaþma için soðuk bile denebilirdi. Maðrur, küçümser bakýþlarla adama bakýyor, sadece ne söyleyeceðini merak ediyordu. Fakat ,sessizliði kendisi bozdu. -Deðiþmiþsin biraz. -Evet,öyle oldu. -Ne oldu peki ? -Boþ ver, uzun hikaye... Adamýn gözleri bir an daldý. Söyleyeceðini bulmuþ gibi konuþtu. -Ne tesadüf deðil mi ? Bunca zamandan sonra... -Tesadüf mü yani ? Bilerek gelmedin mi buraya? -Doðru, isteyerek geldim. Senden de bir þey kaçmý- yor, her zaman olduðu gibi... -Beni görmek istedin desene þuna... Özledim desene... -Evet, dün akþam dolaþýrken seni uzaktan gördüm. Bugün de yanýnda olmak, konuþmak istedim. -Hayrola,ne yapýyorsun buralarda? -Yaz tatili için geldik. -Anladým, eþin güzel kadýn. Önceden görmüþtüm. O karaman oðlun mu? -Sað ol, o dediðin de oðlum. -Nasýl gidiyor? Mutlu musun peki? -Mutluyum, öyle sayýlýr. Daha doðrusu böyle sorularý sormuyorum kendime artýk. Günlük hayatýn hayhuyu önüne katýp götürüyor insaný.Kendini ve hayatý sorgulamýyorsun. Fakat baba olmak müthiþ bir duygu, yaþamak lazým. Ayrýca, ayný kiþiyle uzun süre beraber olunca taþlar yerine oturmuþ oluyor. Duygusal fýrtýnalarýn yerini hayatýn gerçekleri alýyor.Bundan sonra saçmalamazsan, iþler iyi gidiyor. Ayný kiþi ile iyi ve kötüyü paylaþýp birlikte yaþlanmak ise güzel ve yüce bir duygu. -Tam sana göre bir hayat yani. -Sakin ve huzurlu bir hayatýmýn olmasýný hep isterdim. Belirsizlikler bana göre deðil. Bir dakika, sen de bizi mi gördün? -Evet, bugün öðlen vakti gördüm. -Eh, benden bu kadar. Sen neler yapýyorsun bakalým ? -Yalancý, asýl söylemek istediklerin bunlar deðil. Sýradan hayatýný ve sýradan sevgileri anlatmak için gelmedin herhalde? -Hayatýmýn sýradanlýðýna bir þey demem. Ama sýradan sevgilerde dur bakalým. Yalnýz seni sevince sýra dýþý mý olunur ? Sýradan dediklerin, hayatýn temeli. Çocuðunla birlikte uyuyunca anlarsýn sýra dýþý ve özel olaný. Yüce duygulara sýradan diyemezsin,tamam mý ? -Tamam, tamam. Bunlarý tekrar tartýþmayalým. -Ýyi olur. Öf ya, ben ne için geldim,neler konuþuyoruz. -Ne için gelmiþtin sahi ? -Bilmezmiþ gibi konuþma. Seninle baþbaþaolmak, eskileri konuþmak, geçmiþi paylaþmak istedim. Çok güzel günlerdi. -Ya, öyleydi. -Ýlk buluþmamýz nasýldý ama ? Beni beðenmen için ne dualar etmiþtim. Bütün bildiklerimi hatýrlamaya çalýþýyor, yanlýþ bir þey yapmaktan çok korkuyordum. Ne kadar da heyecanlý ve telaþlý idim. Kendimi beðendirmek için ne yapacaðýmý bilemiyordum. Sen ise beni izliyordun sadece. Tamamen kapalý bir kutu gibi idin. Umurumda bile olmadý bu. Ufacýk bir gülümsemenle, ''Olacak,beni beðendi galiba'' deyip havalara uçmuþtum. -Evet, tam bir aptal aþýktýn. -O belli bir þey de… Fakat merak ediyorum, beni hiç- mi sevmedin ? -Bilmem, onu sen bulacaksýn. - Aa,özür dilerim, her sorduðumda verdiðin bu cevabý unutmuþum. Daima ayný cevap... Seni karþýlýðý olmaksýzýn sevmiþim hep. Çok çetin bir iþti seni sevmek ve de ulaþabilmek. Sevilmeyi ve ulaþmayý bekleyerek geçti onca yýlým. Buna dayanmak çok zor bir þeydi. Bütün bunlara karþýn, senden ayrýlamazdým. Seni çok sevmiþtim ama, karþýlýðý kocaman bir hiç... -Haksýzlýk edip, konuyu çarpýtma. Kandýrýlmýþ duygu- larý sömürülmüþ adam rolünü oynamaktan da vazgeç.Birlikte olabilmek için deli oluyordun adeta. Bana yalvardýðýn günleri ne çabuk unuttun. Þimdi hangi yüzle beni suçlayabiliyorsun, anlamýyorum. Sanki ben kandýrýp,'Gel,birlikte olalým' demiþim gibi... Ýnsafsýzlýðýn ve piþkinliðin bu kadarýna da pes doðrusu. Ne oldu o meþhur dürüstlüðüne? Bu sözler karþýsýnda,sustu adam. Konuþan ne dese haklýydý. Boþ gözlerle öylece bakýyordu karþýsýndakine. -Tasalanma, dürüstlüðüm olduðu gibi duruyor. -Konuþtuklarýnla, öyle olmadýðý anlaþýlýyor ama. Büyük bir gizi çözmen gerektiðini, beni sevmenin çok zor olduðunu söylemedim mi ? Sana açýlmayacaðýmý, duygularýný paylaþmayacaðýmý söylemedim mi? Bana ulaþmanýn çok çaba ve zaman gerektirdiðini, bu yolda acýlar çekeceðini söylemedim mi ?Beni seveceksen, hayatýndaki baþka duygularý silip atman gerektiðini, bu konuda çok kýskanç olduðumu söylemedim mi ?Sadece ikimizin olacaðý bir hayat istediðimi söylemedim- mi? Üstelik sana inanýp, bana ulaþabileceðin yollarý da göstermedim mi ? -Doðru, ama yapamazdým ki. O zaman da söylemiþtim bunu. -Haklýsýn, bu da benim kusurum. Bir an seni yürekli sanmýþtým. -Kýrýcý oluyorsun ama, senin için nelere katlandýðýmý biliyorsun. -Hadi caným sen de.Sadece benim için olmadýðýný ikimiz de çok iyi biliyoruz. Birbirimizi kandýrmayalým. Fena zýlgýt yemiþti adam. Bu kadarýný beklemiyordu doðrusu. Onu çok özlediðinden gelmiþti. Niyeti hesap sormak, geçmiþ acýlarýn hýncýný almak deðildi. Ýstediði tatlý bir muhasebe ile karýþýk güzel bir sohbet idi yalnýzca... Fakat kendince ufak iðnelemeleri de araya sokmadan edememiþti iþte… Olmamýþtý, tatsýz bir hesaplaþmaya dönüþmüþtü bu güzelim karþýlaþma... Karþýsýndaki haklý olmasýna haklýydý ama.. Bunca yýl yaþadýðý sevginin hesabý da bu olmamalýydý. Tamamen haksýz da deðildi hani. Onun da haklý taraflarý vardý bu iþte... -Pekiyi, kabul. Fakat hiç mi haksýzlýk etmiyorsun ? Ýsteklerinin hiç bitmediðini, sevgimle ve yaptýklarýmla hiçbir zaman yetinmediðini niçin kabul etmiyorsun ? Daima isteyip te hiçbir þey vermediðini, bunlara karþýn seni sevmekten hiç vazgeçmediðimi ikimiz de bilmiyor muyuz ? Yaptýðým hiçbir þeyden memnun olmadýðýný, her þeye dudak büküp, sadece sýradaki isteðin için konuþtuðun zamanlarý unuttun mu? Onca çabam karþýsýndaki alaycý tavrýn da cabasý... Adamýn karþýsýndaki iç geçirerek : -Oo, geliþinin sebebi anlaþýlýyor. Yaþadýklarýndan piþmansýn anlaþýlan. -Hayýr,asla piþman olmadým. Fakat bunlarý yüz yüze konuþmamýz gerekiyordu o kadar. -Öfkeni kustun, rahatladýn mý ? -Hayýr,niyetim o deðil ki. Sadece , madalyonun bana bakan yüzünü de görmeni istedim biraz. -Bunlarý boþ ver, tekrar eski günlerden söz et. Fakat adam, bu hesabýn henüz kapanmadýðýný düþünüyordu. -Söyleyeceklerim bitmedi. Deðiþken ve güvenilmez halini unuttum. Güler yüzünün altýndan biranda kaplan diþleri çýkýverirdi sanki. Kýzdýn mý, sevindin mi, anlamak mümkün deðildi. -Off, sen anlamadýysan ben ne yapayým? Kýzdýðýmý belli ederdim ben. Tekrar söylüyorum, lütfen eski günlerden söz et. -Hemen zayýf tarafýma vuruyorsun. Pekala biliyorsun neler söyleceðimi. -Olsun, duymak istiyorum. Adam güzel þeylerden konuþacak gibi deðildi. Ýçini dökememiþti daha... Son darbeyi indirmemiþti. -Birlikte iken dünyada sadece ikimiz varýz zannederdim. Her buluþmamýz þölendi benim için. Mutluluktan kendimi kaybederdim. Geceler boyu kokunu içime çeker dururdum. Neler neler anlatýrdým sana. O vakitler biraz gülerdin iþte. ''Delisin sen Kara Çocuk '' derdin. -Ya, beni güldürürdün. - Fakat uzun sürmezdi bu güzel anlar. Kaplan diþlerin çýkýverirdi ortaya yine. Ýçindekileri döker dururdun. Üzüntümü, korkumu görmezden gelirdin. Hiç tanýþmamýþ gibi olurdun birden. Beni hiç tanýmamýþ gibi... Ýþte bu anlarda, seni Türk filmlerindeki kötü kadýnlara benzetirdim. Ben de, þehvet kurbaný adam... -Yeter ama. Baþýndan beri, bir sürtük demediðin kalmýþtý. Onu da dedin. Terbiyeni takýn, sýnýrý aþýyorsun. Benim ne olup, olmadýðým belli. Ama sen, þehvet kurbaný bile olamayacak kadar yüreksiz , güçsüz ve taþ kafalýsýn. Sustular, söylediklerinden utanmýþlardý. Adam bir sigara yaktý. Çanakkale Boðazý'na doðru bir gemi geçiyordu uzaktan. Dalgýn bakýþlarla gemiyi seyretmeye baþladý. Sigarasýnýn uzamýþ külü üstüne döküldü, farkýnda olmadý. -Kusura bakma maksadý aþtým galiba. -Ben de öyle, özür dilerim. Adamýn güzel sözlere devam etmesini istiyordu. Bunun için yol açtý. -Ne oldu, daldýn öyle? Adam, sigarasýný yere atýp ayaðýyla söndürdü. Eski güzel günleri, onu çok özlemiþti. Islaklýðý belli olan, sevgi dolu gözlerle baktý. Derin bir uykudan uyanýr gibi konuþtu. -Ayrýldýktan sonra kaç kez rüyama girdin kim bilir ?Tekrar beraber olsak, delikanlý gibi olacaðýmý biliyorum sadece. -Deme, yoksa yeniden mi? Heyecanlanmýþtý.Yüzü aydýnlandý,gözleri parladý. Karþýlaþtýklarýndan beri ilk defa böyle bakýyordu adama. Bu bakýþla, adamýn içinde hemen bir þeyler alevlendi. Tekrar baþlayacaklardý, daima birlikte… Hep ayný çýlgýn koku, hep ayný çýlgýn geceler… Oh, dünya varmýþ… Fakat adamýn hayatýnýn duraklarý, gözünde resmi geçit yaparcasýna canlandýlar ve büyü çok çabuk sona erdi. Çaresizliðin bitkinliði ve kýzgýnlýðý yüzünde kahýr olarak duruyordu. Soðuk, soðuk cevapladý. -Artýk ayartýlacak yaþý çoktan geçtim. Öyle hýnzýr hýnzýr bakma boþuna. -Ee, o zaman? Aniden yüzü asýlmýþ,gözlerindeki ýþýk kaybolmuþtu. Tekrar eski haline döndü. Adam ise aynýydý. Halâ sevgi dolu bakýyordu. -Eski bir dostumla konuþmak istedim sadece. Buna ihtiyacým vardý. -Benim için eski dost, eski arkadaþ yoktur. Sadece eski tanýdýk vardýr. -Anlaþýldý. -Sen adam olmayacaksýn. Beni ve sevgimi taþýyacak biri deðilmiþsin sen. Kendin için imkansýz olaný denemiþsin. Piþman deðilsin, tekrar baþlamanýn adýný bile ettirmiyorsun. Neden geldin öyleyse? Bir þey deðiþmeyecekse konuþmak niye? Adam, koltuk deðneklerinden destek alarak kalkýp, son kez baktý. -Ýnsanlýðýmdandýr, mazur gör. Ýnsanlýðýma ver gitsin eski tanýdýk, insanlýðýma ver. Bu, son görüþmemizdi. Allahaýsmarladýk. Yavaþça dönerek, koltuk deðnekleri yardýmýyla yürüyüp uzaklaþmaða baþladý. Arkasýndan kýzgýn alaycý sesi duydu. -Þuna bak, þuna .Ben hanginizin sevgisine karþýlýk vermiþim ki? Ama bunlarýn hepsi böyle anam, hepsi. Kendileri gelip bana sýrýlsýklam tutulurlar, sonra da kendileri ayrýlýrlar. Beraberken, beni hem çok sevip hem de kýzdýklarýný bilirim ben. Bu yüzden hiçbirine sormam neden ayrýldýðýný. Fakat dayanamazlar uzun süre. Mutlaka gelirler böyle. Bu yaz kaçýncý bu gelen, kim bilir? Ýstanbul Nisan 2003
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mustafa Þakarcan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |