..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Gerçeði arayan bir insan, öncelikle her þeyden gücü yettiðince kuþku duymalýdýr. -Descartes
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Yazarlar ve Yapýtlar > Levent




3 Nisan 2009
Neyzen Tevfik  
tanýmak gerek..

Levent


1930’lu yýllarda, ekonomik destek olsun diye, Vali ve Belediye Reisi Muhiddin Üstündað'ýn giriþimi ile Konservatuvar'da görevlendirildi. 1940’lý yýllarda doktoru olduðu kadar dostlarý da olan Mazhar Osman ve Rahmi Duman'ýn aracýlýðý ve Valiliðin oluru ile Bakýrköy Akýl Hastahanesi'nin 21 nolu koðuþu ona ayrýldý. Ýstediði zaman gelir, yatar, dinlenir ve çýkar giderdi.


:BBGD:
http://www.kimkimdir.gen.tr/kimkimdir.php?id=2921 adresinden alýntýdýr.


24 Mart 1879’da Bodrum’da doðan Neyzen Tevfik’in asýl adý Tevfik Kolaylý’dýr. Babasýnýn memleketi Bafra'nýn Kolay nahiyesi olduðu için soyadý kanunuyla "Kolaylý" soyadýný almýþ. Babasý Rüþtiye Mektebi muallimi Hasan Fehmi Bey, Annesi Emine Haným’dýr. Kendine özgü yergileri ve yaþam biçimiyle adýný duyuran Neyzen Tevfik, babasýnýn görevli bulunduðu Urla kasabasýnda, usta bir neyzen olan Berber Kâzým'la tanýþtý ve ondan ney dersleri almaya baþladý. Ayný günlerde de, ilk sar'a nöbetini geçirdi.


Bu arada okulu býrakan Neyzan Tevfik’i babasý yatýlý olarak “Ýzmir Ýdadisi”ne yazdýrdý. Ancak sar’a nöbetlerinin yeniden baþlamasý üzerine okulu tamamen býraktý. Ney’e duyduðu derin sevgiyle Ýzmir Mevlevihanesi’ne girdi. Neyzen Tevfik, burada Tokadizade Þekip, Tevfik Nevzat, Ruhi Baba, ve Þair Eþref gibi pek çok ünlü isimle ile tanýþtý ve onlardan Türkçe'nin yaný sýra Arapça ve Farsça dersleri aldý. Þair Eþref, yalnýzca dostu ve hocasý olarak kalmayarak ona hicvin kapýlarýný da açtý. Ýlk þiiri bu günlerde, 13 Mart 1898'de “Muktebes” dergisinde yayýmlandý.


1898 yýlýnda, babasý medrese öðrenimi için Neyzen’i Ýstanbul'a gönderdi ve Fethiye Medresesi'ne yerleþtirdi. Ama Neyzen Tevfik, zamanýný daha çok Galata ve Yenikapý Mevlevihanelerinde geçirdi. Bu arada Mehmet Akif Ersoy'la tanýþtý ve Mehmet Akif, dönemin seçkin müzisyen ve edebiyatçýlarý ile tanýþmasýný saðladý. 1901 yýlýnda, medrese giyimi olan cüppe ve þalvar yerine Akif'in verdiði setre pantolonu giymesi, akþamlarý medrese dýþýnda kalmasý ileri-geri konuþmalara yol açýnca, Fethiye Medresesi'nden ayrýldý. Önce Fatih'teki Þekerci Haný'na, sonra da Çukurçeþme'deki Ali Bey Haný'na yerleþti. Bu arada babasýný tanýyan ve daha sonra Þeyhülislam da olan Musa Kazým Efendi onu kendi derslerine kabul etti.

Onun sayesinde Neyzen Tevfik, Ahmet Mithat Efendi, Muallim Naci, Þair Þeyh Vasfi gibi edebiyatçýlarla tanýþtý. Mehmet Akif'le dostluðu süren Neyzen, Mehmet Akif'e ney öðretti; Mehmet Akif de Neyzen'e Arapça, Farsça ve Fransýzca öðretti. Dost çevresi içinde artýk Ýbnülemin Mahmut Kemal, Tevfik Fikret, Uþakizade Halit Ziya, Ahmet Rasim, Tanburi Cemil, Hacý Arif Bey, Yunus Nadi de vardý.


1900 yýlýnda, gramofon ticaretini ilk yapanlardan Gülistan Plâk Maðazasý sahibi Hâfýz Âþir Bey'le bir plâk doldurma giriþimi oldu. Neyzen aþýrý içkili olduðu için güçlükle doldurulan plâklar yine de basýlýp piyasaya verildi. 1949'da yayýmlanan Azâb-ý Mukaddes'e yazdýðý önsözde belirttiðine göre, "yüze yakýn plâk" doldurmuþtur.


Öte yandan istibdata karþý olan gençlerle Sirkecideki Ýstasyon Gazinosu ve Güneþ Kýraathanesi'nde bir araya gelir; yurt sorunlarýna iliþkin ve istibdat karþýtý konuþmalar yaparlardý. Güneþ Kýraathanesi'ne gelip gidenlerden Ziya Þakir, bir gün, sözü Eþref'ten açýp Jön Türk hareketinin önderlerinden Ahmet Rýza'ya getirerek Neyzen Tevfik'i konuþturdu ve tüm düþüncelerini öðrendi, ardýndan da ihbar etti. Gözaltýna alýnan Neyzen, sýkýntý dolu bir sorgulamadan geçirildi. Bu arada, daha önce tam otuz beþ kez jurnal edilmiþ olduðunu öðrendi. On beþ gün sonra da serbest býrakýldý.


Serbest kaldýktan sonra kendisini Beyoðlu meyhanelerine attý. Bu esnada Sütlüce Bektaþi Tekkesi'ne devam ederek Þeyh Mümin Baba'dan nasip aldý. Siyasi baskýnýn artmasýndan sonra yurt dýþýna gitmeye karar verdi ve 1902 yýlýnda Mýsýr'a gitti.


Neyzen Tevfik'in Mýsýr'da geçen yýllarýna iliþkin olarak gerçekle gerçek olmayaný birbirinden ayýrmak neredeyse imkansýz. Ama geçimini neyi ile saðladýðýný ve hicvetmeye devam ettiði biliniyor. Mýsýr’da bir arkadaþý ile Neyzenler Kahvehanesi açýp iþletti. Özbekiye Saz Bahçesi'nde çalarken plâk da doldurdu. Jön Türklerle iliþkili, bir dost toplantýsýnda sarhoþlukla tabancasýný ateþlediði ve duruþmada yargýca "haksýzlýk yapýyorsunuz" dediði için altý ay hapse mahkûm edildi. Ancak yaptýðý itiraz kabul edildiði için bir buçuk ay yattýktan sonra özgürlüðüne kavuþtu. Bu arada Feride adlý Lübnanlý bir kadýnla iki ay birlikte yaþadý.


II. Abdülhamit için yazdýðý "Abdülhamid'in Aðzýndan Bir Nutk-ý Hümâyun" adlý hicvini Ýstanbul Kýraathanesi'nde okuyunca tutuklanmak istendi fakat çevrenin iþe karýþmasý ile kurtuldu. "Türk Aydýnlarýnýn Mýsýr Hidivi Hakkýndaki Düþünceleridir" baþlýðý ile gazetelerde yayýmlanan yazý nedeniyle hakkýnda tutuklama kararý verildi. Kurtulmak için de "Kaygusuz Sultan" adlý bektaþi tekkesine sýðýndý.

II. Meþrutiyet'in ilânýyla Mýsýr'dan ayrýldý ve Ýzmir'e döndü. Daha sonra da Ýstanbul’a geçti. Çemberlitaþ'ta bir han odasýna yerleþen Neyzen Tevfik, seyretmek için gittiði ve Ferah Tiyatrosu'nda sergilenen "Sabah-ý Hürriyet" adlý oyunun Ýttihat ve Terakki'ce yasaklanmasý üzerine yaptýðý konuþma yüzünden tutuklandý. Ardýndan kýsa bir süre sonra da serbest býrakýldý.
Neyzen Tevfik 1910 yýlýnda "sarýklý bir zâtýn kýzý olan Cemile hanýmla", kardeþinin ve babasýnýn karþý çýkmasýna karþýn, annesinin ýsrarý ile evlendi ve bir kýzý oldu. Ancak yürümeyen evliliði, kýzý Leman henüz üç aylýkken kayýnbabasýnýn eþini alýp götürmesiyle son buldu.

I. Dünya Savaþý yýllarýnda, Askeri Müze'nin kurucusu Muhtar Paþa'nýn emrinde ve Mehterbaþý olarak askerlik yaptý. Düzenle baþý hoþ olmayan Neyzen Tevfik, herhangi bir meseleden dolayý Muhtar Paþa ile kavga etti ve askerden çýkarýldý. Daha sonra, dönemin Harbiye Nazýrý Enver Paþa'nýn yalýsýnda Mehter takýmýnýn verdiði konseri izleyen Almanya'nýn Romanya'daki Kuvvet komutanýnýn ilgisini çekti. Bazý kaynaklarda da onun çaðrýlýsý olarak Romanya'ya gittiði yazýlýr. Romanya'da piyano eþliðinde konser verdi.


1919 yýlýnda, ilk kitabý “Hiç”i yayýnlandý.


1923 yýlýnda Ankara'ya gitti ve kardeþi Þefik Kolaylý'nýn yanýnda 4-5 ay kaldý. Ulusal Kurtuluþ Savaþý'ný ve Mustafa Kemal'i yücelten þiirler yazdý bu sýrada. 1924 yýlýnda, arkadaþý Hasan Sâit Çelebi'nin de yardýmlarý ile yazdýklarýný “Azâb-ý Mukaddes” adý altýnda forma forma yayýmlamaya kalkýþtý ancak giriþim baþarýlý olmadý ve iki formadan sonra noktalandý.

1926 yýlýnda Atatürk'le tanýþan Neyzen Tevfik, 1927 yýlýnda sa'ra nöbetleri ve alkol yüzünden artýk sýk sýk gideceði Toptaþý Týmarhanesi ve Zeynep Kâmil Hastanesi'nde tedavi görmeye baþladý. 1928 yýlýnda, eski dostu Mehmet Akif'i görmek için tekrar Mýsýr'a gitti ve bir yýla yakýn bir süre yanýnda kaldý.


1930’lu yýllarda, ekonomik destek olsun diye, Vali ve Belediye Reisi Muhiddin Üstündað'ýn giriþimi ile Konservatuvar'da görevlendirildi. 1940’lý yýllarda doktoru olduðu kadar dostlarý da olan Mazhar Osman ve Rahmi Duman'ýn aracýlýðý ve Valiliðin oluru ile Bakýrköy Akýl Hastahanesi'nin 21 nolu koðuþu ona ayrýldý. Ýstediði zaman gelir, yatar, dinlenir ve çýkar giderdi. Rahmi Duman, Neyzen Tevfik'le ilgili þunlarý yazmýþ; "Onu yakinen tanýmak mazhariyetine 1932’de erdim. O tarihte genç bir asistan olarak Bakýrköy Akýl Hastahanesi'ndeki 18 numaralý serviste (ehline) açmýþ olduðu þiir ve felsefe kürsüsünün hevesli ve usanmak, yýlmak bilmeyen bir talebesi olmuþtum."


9 Mart 1946'da, basýn yararýna düzenlenen bir konserde ney çaldý ve yaptýðý taksimlerle izleyicileri büyüledi. 1949 yýlýnda, dostlarýndan Ýhsan Ada, Neyzen Tevfik'in eserlerini, onun gözetimi altýnda, “Azâb-ý Mukaddes” adý ile kitaplaþtýrdý. 1951 yýlýnda “Onu Affettim” adlý bir filmde önemli bir rolde gözüken Neyzen Tevfik, “Aðlayan Þarký” adlý bir baþka filmde ise, Suzan Yakar'la oynadý.


1952 yýlýnda, arkadaþlarýnýn ýsrarý ile Þehir Komedi Tiyatrosu'nda jübilesini yaptý. 1930'larda Ýstanbul Belediye'sinin baðladýðý yardým aylýðýný saymazsak Neyzen'in düzenli bir geliri hiç olmadý. Neyzen Tevfik'in söylenceleþen yaþamý 28 Ocak 1953'de son buldu. Cenaze namazý Beþiktaþ'ta Sinan Paþa Camii'nde kýlýndý. Caminin avlusundan taþan kalabalýk; ana caddeleri, kahveleri, yolun karþýsýndaki Barbaros Bulvarýný doldurdu. Memurlarýn, profesörlerin, ileri gelenlerin yaný sýra kýlýklarýna çeki düzen vermeye çalýþmýþ sarhoþlar, sokak serserileri ve bin bir çeþit insan bir arada uðurladýlar Neyzen'i bilinmeyene. Kim bilir belki de hiçlikten hepliðe…

Ne hayatý, ne dünyayý, ne de kendisini "hiç" kavramýyla ifade etmek deðildi onun yaptýðý. O, karþýtlýklarýn birbirini var ettiði algýlayýþýmýzda, var oluþ derinliðinin sarhoþluðu içinde arayýþýný sürdürürken “Hiç” olaný fark etmiþti. Para-pul, mal-mülk, þan-þöhret elinin tersiyle ittiði þeylerdendi. Adaletsizliðe, çýkarcýlýða, kör inançlara, baskýya, otoriteye, din istismarýna sert ve etkili bir üslupla hicivlerinde ve hayatýnda baþ kaldýrdý. Boynunda eski yazýyla “Hiç” yazardý.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn yazarlar ve yapýtlar kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Levent ile Röportaj!
Melnibone'lu Elric

Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Osman Pamukoðlu Denen Adam
Gevþeyelim - Starcraft2

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Barbar Conan'ýn Ölüm Þarkýsý [Þiir]
Her Ýnsan Öldürür Sevdiðini [Þiir]
Tatlý Sert [Öykü]
Zeytin Karasý [Öykü]
1996 Yýlý [Öykü]
2012: Ölülerin Ýntikamý [Öykü]
Ufuklar: Kýrmýzý Bölge - 18 [Öykü]
Althar'ýn Akýncýlarý: Altýngöl ve Ejderha (9. Bölüm - Son - ) [Öykü]
Kovan Savaþlarý (1. Bölüm) [Öykü]
2012: Ölülerin Ýntikamý (3) [Öykü]


Levent kimdir?

Fantazyada büyü, teknoloji ve aksiyon Ýldar'da buluþuyor. 07/10/2017 tarihinde þimdi diyebilirim ki neredeyse 2 senedir tek kelime yazmadým. . . 2 senedir yazar tarafým ölü. oysa oldugum þeyler içinde olmayý en sevdiðim þey yazar olmaktý :) Topraðý bol olsun.

Etkilendiði Yazarlar:
Süpermen, Robert E. Howard, Tolkien, Salvatore, Jules Verne, Battalgazi, David Eddings, Michael Moorcock.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Levent, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.