Geçmiþ ölmedi. Henüz geçmedi bile. -William Faulkner |
|
||||||||||
|
- Kýzlaaaaaarrrrrr ! Obama’ yý gördünüz mü ? - Aaaa ! Obama yine mi Türkiye’ ye gelmiþ ? Yaþasýýýýn ! Nerde nerde ? Hadi biz de gidelim, yakýndan görelim. - Yok caným, ne gelmesi ! Daha minderi bile soðumadý. Hani geçen hafta gelmiþti ya , görmediniz mi? - Gördük gördük. Ayyy ! Ne kadar yakýþýklý. Þöyle azýcýk kilo alsa, daha yakýþýklý olur. Çok deðil, iki – üç kilo yeter. - Bence de……..Hem alçak gönüllü , hem yakýþýklý, hem tatlý dilli. Süper bir adam, süper. Süper güce süper baþkan nasýl da yakýþmýþ. - Erdoðan’ a ne kadar samimi davrandý, bir ara elini bile tuttu, uzun süre býrakmadý. Övgüler yaðdýrdý Erdoðan ’ a. Artýk sýrtýmýz yere gelmez Obama sayesinde. Bizi çok seviyor. - Benim Hüseyin çok mutlu. Obama’ yý pek sevdi. Kocam öyle herkesi sevmez. - Neden mutlu ki ? - Neden olacak, sebep Obama …..Adaþým adaþým deyip duruyor Obama için. - Adaþým mý ? - Evet, adaþým…Obama’nýn göbek adý Hüseyin’miþ ya, eee bizim beyin adý da Hüseyin deðil mi , o nedenle mutlu. Adam’ ýn adý yeter, deyip duruyor. Barak HÜSEYÝN Obama, Barak HÜSEYÝN Obama diyor da baþka bir þey demiyor…. Barak Hüseyin Obamalaþtýrabileceklerimizden misiniz, Barak Hüseyin Obamalaþtýramayabileceklerimizden misiniz , diye bir tekerleme bile uydurmuþ. - Sokak kedisini sevdi, eliyle okþadý. - O bir þey mi ? Camiye girerken, adamcaðýz ayakkabýlarýný çýkardý. Çorapla dolaþtý camide. - Caným yaaaaaaa ! Keþke biraz daha kalsaydý Türkiye ’ de. Belki, bizim kasabaya bile gelirdi. - Çok Müslüman adam. Ezan vaktini bile dikkate aldý konuþurken. Hacc ’ a bile gider mutlaka, ya da Umre’ ye. Hamdolsun ki Müslüman bir ABD baþkanýmýz var. - Top seslerinden ürkmüþ garibim. Ýnsan, bir haber verir adama. Ne ayýp þey…Ýnsan; ” Sayýn Obama, þimdi þerefinize top atýþý yapýlacak, boþ bulunup da sakýn korkmayýn.” demez mi ! Caným yaaaaa, nasýl üzüldüm haline. Adamcaðýz nasýl zýpladý korkudan. Eðer kýrk güne kadar ölürse Allah korusun, o topçulardan bilirim. Hiç misafire böyle kabalýk yapýlýr mý ! Cýk cýk cýk ! O sýrada bir tv kanalýnda haberler baþlamýþtýr. Spikerin sesi duyulur: “ ABD baþkaný’nýn Türkiye’den 4 isteði var. 1) Heybeliada'daki Ruhban Okulu'nu açmanýzý bekliyoruz. Zaten AB sürecinde bu yolda gidiyorsunuz. 2) Ermenistan sýnýrýný açmanýzý bekliyoruz. Bunu yapmanýz çok þýk olur. 3) Ermeni meselesi ve soykýrým iddialarý konusunda tarihinizle yüzleþin. Her ülkenin geçmiþinde sorunlar vardýr. Bunda kötü bir þey yoktur. 4) Türkiye'nin Kürtlerine eðitim ve diðer imkânlarýn saðlanmasýný bekliyoruz. Bugüne kadarki olumlu açýlýmlara ekler yapýlmalý.” - Kesin yalan haber….Erdoðan’ý n “ Almayýn, okumayýn ” dediði medyanýn uydurmasýdýr. Obama bunlarý isteseydi, hepimiz duyardýk. Kameralar, gazeteciler sürekli peþindeydi. Böyle þeyler isteseydi Türkiye’ den, mutlaka birileri duyardý. Kim bilir belki de tercüman kýz yanlýþ tercüme etti. Spikerin sesi: “ Devlet Bakaný Said Yazýcýoðlu, Meclis’ te Heybeliada Ruhban Okulu’ nun açýlmasýný net þekilde dile getiren Obama’ ya, “ Onun söylemesi bir þeyi deðiþtirmez. Bu, bizim sorunumuz ” dedi. - Þiddetle kýnýyorum bakan beyi .Türkiye’nin kedisini bile seven adama böyle þey denir mi ? Ne ayýp. - Madem istiyor Obama, açsýnlar ruhban okulunu. Okulun kötüsü olur mu hiç ! “ Bir okul açmak, bin hapishane kapatmaktýr.” derler. Spikerin sesi: ABD Baþkaný Obama’nýn Afganistan’da savaþacak 800 - 1000 Mehmetçik istediðini söyleyen Türk - Amerikan Konseyi Baþkaný James Holmes, " Paylaþýlan risk ve sorumluluklar dikkate alýndýðýnda ABD’ nin muharip asker istemesi mantýklýdýr " demiþ. Holmes , bu konunun gündemde olduðunu söylemiþ. - Ýftira atýyorlar. Siz kendi aðzýndan duydunuz mu Obama’nýn ? Ben duymadým….Ayyyy ! Þu basýn, çok uydurukçu , çok !....Obama inþallah duymaz bu yalan haberleri. Kahrolur zavallýcýk. Hem küser bize, bir daha da gelmez. Kadýnlar, Obama’nýn eþini eleþtirmeye baþlamýþlardý ki, bir baktým benim köþemdeki yerim dolmuþ. Ben de ayaðýmý yorganýma göre uzatýyorum, sözlerimi burada noktalýyorum. Bir atasözü aklýma geldi : “ Karaman’ýn koyunu, sonra çýkar oyunu. “…Ne alâkasý varsa.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |