..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Gerçeði arayan bir insan, öncelikle her þeyden gücü yettiðince kuþku duymalýdýr. -Descartes
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Politik Olaylar ve Görüþler > M.Nazým Güler




17 Nisan 2009
Ha Gazze, Ha Kandil; Ýkisi de Çözüm Deðil!.. 2 (*)  
M.Nazým Güler
Birinci yazýmýn asýl amacýný doðru anlayabilmek için ve ilgili olaylarý doðru okuyabilmek için, önce kendimizi, duygusallýktan arýndýrýp, olgulara, objektif bakmaya alýþtýrmak gerekir.


:BBED:
HA GAZZE, HA KANDÝL; ÝKÝSÝ DE ÇÖZÜM DEÐÝL!..2 (*)


Birinci yazýmýn asýl amacýný doðru anlayabilmek için ve ilgili olaylarý doðru okuyabilmek için, önce kendimizi, duygusallýktan arýndýrýp, olgulara, objektif bakmaya alýþtýrmak gerekir.

Olaya ve konuya bir Müslüman olarak mý, bir Türkçü olarak mý bakýyorsunuz? Bir kere bunu netleþtirmek gerekiyor. Bir Müslüman olarak bakýyorsanýz; öncelikle þu Türkçülükten kendinizi soyutlayýp arýndýrýn ki, ayný olaylarý yaþamakta olan, her ýrktan halklarýn acýlarýna eþit, adil ve objektif bakabilesiniz.

Zulüm, zulümdür ve “zulme karþý susan dilsiz þeytandýr”. Kendi sýnýrlarýnýzýn uzaðýndaki halklarýn acýlarý için hamasi nutuklar atarken; gazaya gider gibi her ýrktan Müslümanlarý, dýþýnýzdaki bir cihada ýsýtýrken; öte yandan, kendi sýnýrlarý içinde veya bitiþiðinizdeki mazlum bir halkýn ayný acýlarýný görmemeðe çalýþmak veya görmek isteyenleri de kandýrmak için, olaylarý çarpýtýp, dinimizi ters yorumlayarak, mazlumu, zalim; maðduru da gaddar göstermeye çalýþmak; dilsiz þeytan olmaktan çok, dilli þeytan konumuna girmek, tehlikesiyle karþýlaþmayacak mýyýz?

Ben, Hamas’a veya Filistin halkýnýn haklý davasýna karþý olsaydým, yazýmýn baþlýðýný “Ha Gazze. Ha Kandil” diye baþlatmazdým.. Bundaki mesajýmla, baþta Erdoðan’a ve sözde “Ýslamcý”, gerçekte” Türkçü”lere; “neden bu çifte standart, böylesi iki yüzlü politika niçin?!” diye sorarak baðýrmak istedim. Sesimi duyan “Müslüman” Türkler, mesajýmla irkilip, sarsýlýp, doðrulmak yerine, günahýmý da alarak suçlarýný ikiye katlamayý tercih ettiler. Müslüman iseniz, Kürtlere karþý bu ýrkçý duruþ ve sorunlarýna kör bakýþýnýz nedendir? Türkçü iseniz, “Ýslamcý “ maske kullanmaktaki ýsrarýnýz nedendir? Filistin var diyebiliyorsanýz ve bu adilse; ayný þekilde neden "Kürdistan"ý görmüyor ve Kürtlerin acýlarýný yok sayýyorsunuz? Müslümanca bakýyorsanýz, gözleriniz, her yeri olduðu gibi doðru görmelidir, demek istiyorum.

Bir yere dürbünle bakarak ve gerektiðinde orayý mercek altýna alýrken; diðer yere (Kürt Bölgesine) gözlerinizi kapatarak bakmayýnýz.. Gerçeklerden gözlerinizi artýk kaçýrmayýnýz; biz, buradayýz ve sizleri gözetliyoruz. Sizlere güvenmek için, müslüman kardeþliðinizin ciddiyetini merak ediyoruz. Bunu, somut olarak görmek istiyoruz.

Evet, seçtiðim konu ve yazýmdaki asýl hedef Hamas deðil, Kürtlere karþý ýrkçýlýða ve “Ýslam” kisvesindeki ikiyüzlülüðe dikkat çekmekti. Deðer verdiðiniz Ýslami yön ise, artýk uyanmanýzý istiyorum; çünkü biz müslüman Kürtler, uyanmýþýz (belki örgütlü deðiliz); ancak gerçek yüzünüzü sizlere de hatýrlatacak kadar uyanýk duruyoruz. Sizler de gerçek din kardeþlerimiz iseniz, siz de uyanýnýz da artýk bize objektif bakýn, diyorum.
Filistin saflarýnda þehit olan pek çok Kürt olmuþtur; acaba orada þehit olan Türkler olmuþ mudur?..

Yani Filistinli kardeþlerimize kýzýyor veya onlarý kýskanýyor deðilim; sizin çifte standart tutumunuza kýzýyorum, anlamak istemediðiniz budur. Hedefi saptýrmayýnýz lütfen..

Hamas’a olan eleþtirim, sadece, kendi içindeki sorunlarýný halletmeden, askeri ve siyasi olarak güçlerini birleþtirememiþken, askeri bir savaþa kapý açmasý, hem taktik, hem stratejik hataydý diyorum. Öyle de çýkmadý mý?.

Hamas için þunlarý demek istedim; El fetih ile birlikte iki baþlý iktidar duruþunuzla, (karþýlýklý olarak) Filistin halkýnýn birliðini de bölüyorsunuz; acil çözüm bekleyen sorununuz bu olmalýdýr. Bu da, El fetih ile demokratik, diplomatik ve siyasi diyaloglar yoluyla olmalýdýr. El Fetih karþýsýnda, Filistin halkýný yanýnýza çekmek için, silahlý propaganda mantýðýný benimsemeyin; yani Ýsrail ordusunu, kendi masum ve korumasýz halkýnýzýn üzerine saldýrtacak yolu seçmeyin, diyorum. Bunu demekle, Filistin halkýna karþýymýþým gibi anlaþýlmam ne kadar mantýklý olabilir ki?..

Ýlk yazýmýn ana tema’sý, Erdoðan’ýn çifte standart tutumunu deþifre etmek olduðu için, bu yöne çok özet dokunmuþtum; bunun tersine olacak bir yorumum da yoktur.. Sorun, okuyanýn niyeti ve bakýþ açýsý sorunudur, baþka deðil…

Sonuçta, El Fetih veya Hamas arasýnda bir tercih yapmak veya onlarý uzlaþtýrmaya zorlamak Filistin halkýnýn önündeki bir görevdir. Oraya akýl vermek veya onlarýn örgütlerini dizayn etmek,elbette ki bize düþmez. Bize düþen, bulunduðumuz yerde, yani TC sýnýrlarý içerisinde, Filistin davasýna nasýl destek olabiliriz veya en azýndan onlara zarar vermekten kendimizi alýkoyabiliriz, olmalýdýr. Baþta gelen görevimiz de, Ýsrail ile stratejik askeri antlaþmalarý iptal etmek; yani, hükümetimizden bunu talep etmemiz gerekir, diye düþünüyorum. Baþbakan’dan bunu talep ettiniz mi; onu buna zorladýnýz mý? Sizler çaba sarf ettiniz de ben, size karþý mý geldim? Hayýr, aksine, onun Davos’taki çýkýþýný abartarak onu, göklere çýkardýnýz; bense eleþtirdim. Hangimiz yanlýþ yapýyoruz?

Yandaþ olduðunuz partilerin veya egemen güçlerin her dediðini, üzerinde hiç düþünmeden ve sorgulamadan, alkýþ tutmak zorunda mýsýnýz? TC’deki “Ýslami” kesimin, eðer Filistin halkýna desteði olacaksa, onlarýn aleyhindeki bütün antlaþmalarýn iptalini, kendi baþbakanýndan istemek olmasý gerekmiyor muydu? Peki sizlerin yaptýðý bu mu olmuþtur? Hayýr. Birini alternatifsiz görüyorsunuz diye, onun yanlýþlarýný hoþ göremezsiniz..

Filistin ile "Kürdistan"; Arap ile Kürdü belli ki, benzer görmüyorsunuz; ancak bu, konuya tersten baktýðýnýz içindir ki, bence yanlýþ deðerlendiriyorsunuz. Vardýðýnýz bu tespit ve teþhis, bana göre, ne Ýslâmidir, ne insanidir ve ne de vicdanidir. Bu þaþý bakýþýnýz ve acýmasýz yorumlayýþýnýzla gözümüzde, ileri sürdüðünüz Ýsrail’in tutumundan da beter bir konuma düþüyorsunuz, farkýnda deðilsiniz belki. Neden mi?

Çünkü, TC’nin kuruluþundan bugüne deðin, Kürtlere karþý oluþan ve geliþen, imha ve inkârcý resmi politikadan farklý bir alternatif olamadýnýz; sadece, onlarýn dindar maskeli bir versiyonu olabildiniz. Birleþtirici bir kardeþlik ve karþýlýklý bir güven saðlamaktan uzak oldunuz hep.
Nasýl mý; birlikte karþýlaþtýralým:

Ýsrail devleti suni olarak oluþturuldu ve Müslümanlarýn topraklarýný iþgal etmiþ bir güçtür (mü) diyorsunuz. Türkiye’nin TC oluþu, çok mu daha eskidir; Ýsrail’in devlet oluþuyla kendi arasýnda, sadece çeyrek asýrlýk bir zaman dilimi vardýr. TC , 29 Ekim 1923 yýlýnda; Ýsrail 14 Mayýs 1948 yýlýnda devlet ilan edildiler.

Özetle, 14 Mayýs 1948’de BM paylaþým planý uyarýnca David Ben-Gurion tarafýndan Ýsrail Devleti’nin kuruluþu ilan edilmiþtir. 24 saat sonra, Mýsýr, Ürdün, Suriye, Lübnan ve Irak ordularý saldýrýya geçerek Ýsrail topraklarýna girmiþlerdir.

1949 yýlýnýn ilk aylarýnda BM nezdinde Ýsrail ile onunla savaþan Arap ülkelerinin her biri (belki Irak hariç) arasýnda doðrudan müzakereler düzenlenmiþ ve bunlarýn sonucunda bir ateþkes anlaþmasý imzalanmýþtýr. Ateþkes anlaþmasý uyarýnca sahil þeridi, Celile ve tüm Necef, Ýsrail’e; Yehuda ve Samiriye (Barý Þeria) Ürdün’e; Gazze, Mýsýr yönetimine ve Kudüs’ün, Eski Þehrin de dahil olduðu doðu kýsmý Ürdün’e; batýsý da Ýsrail’e býrakýlmýþtýr. Ýsrail'in, baþýndan beri mahrum býrakýlan Filistinliler ile olan gerginliði ise hala sürmektedir.

Yahudiler, Kenan diyarýndaki Yakupoðullarýdýr. Kenan Diyarý, günümüzdeki Ýsrail, Filistin ve Lübnan topraklarý ile Ürdün, Mýsýr ve Suriye'nin kýyý kesimlerini kapsar. Yani Yahudiler ýrksal olarak, Araplarla ýrkdaþ ve ülkesel olarak, onlarla hep sýnýrdaþ olmuþlardýr. Neden Araplar ile Yahudiler/Ýsrailoðullarý, birbirlerini karþýlýklý kabul edip, barýþ ve huzur içinde, ayný bölgede yan yana yaþamasýnlar?!.. Bence, halklara býrakýlýrsa bu mümkündür; bu gerçekliðe karþý olanlar bu iki halkýn dýþýndaki (bölgedeki ve bölge dýþýndaki belirli) çýkar güçleridir..

Dahasý; Ýsrail Yahudilerden oluþuyor ve sizler, onlarý suni oluþmuþ bir devlet/millet olarak niteliyorsunuz. Bu doðru bir gerekçe ise, peki, TC’yi sorgulamak, hiç aklýnýza gelmiyor mu, ey ” Müslüman kardeþlerim”; TC, Anatolia’da 72,5 milletten asimilasyon ve süngü gücüyle “Türk” adýyla suni yeni bir millet halinde yaratýlmadý mý? Bu yüce milleti “yaratan”ýn, Yüce Atatürk olduðu söylenmiyor mu hep? Yani, “Tek dil, tek millet, tek devlet” sloganý hala bu zoru dayatma ve hatýrlatmak deðil de, nedir? Bu söylem, somut gerçeði ifade etseydi, ikide bir baþbakan aðzýndan, hala tehdit uyarýlarý þeklinde niye meydanlarda baðýrtýlsýn ki?. Buna bir itirazýnýz hiç oldu mu tarih boyunca? Hayýr.

“Ýslamcý” sandýðýmýz güçler, bu devleti oluþturan egemen güç, Ýttihat ve Terakki’nin sadece“dini biraz daha öne çýkaran koludur, o kadar; yoksa onlarla ayný þekilde devletçi ve ayný kararlýlýkta Kürt karþýtýdýrlar. Rejim dýþý bir siyaset deðildirler; çeliþkileri sunidir ve halklarý kandýrmak ve onlarý daha kolay asimile etmek için, ýrkçýlýðý mý, dini mi kullanalým, gibi suni bir çeliþkiden ibarettir. Bu kollardan birinin, ýrkçýlýðý öne çýkarmasý; diðerinin dini kisvedeki “milli”liði öne çýkarmasý sadece taktik düzeyinde bir farktan ibarettir.Daha önce neler vardý; ” Milli Türk Talebe Birliði “(MTTB), “Millî Görüþ”, “Milli Nizam Partisi”, Milli Selamet Partisi” vs.. hepsi de “millî” ve elbette sadece Türk’ün milliliðini vurgulayan bir milli söylem olmuþtur; Kürt, Çerkez, Laz, Arap, Azeri vb. halklarýn kimliklerini tanýmak yerine, onlarý, Türk yapmak için kullanýlmýþtýr. Yani, Türkleþtiren bir millileþtirme dayatýlmýþtýr. Eleþtiri olunca da, bazen, “biz, milli derken, millet-i Ýbrahim”i kast ediyoruz, demeleri sadece bir uyutma ve eleþtiriyi geçiþtirme taktiði olduðu inkâr edilemez bir gerçek olarak, yaþanarak görülmüþtür.

Kýsaca, Ýsrail, belki yeni bir devlettir; ama Yahudi milleti, tarihsel olarak, Araplar gibi bölgenin yerleþik halkýdýr.

TC de yeni bir devlettir; ancak Türk milleti tarihsel olarak, Kürtler gibi bu bölgenin yerleþik bir halký deðildir; bölgedeki geçmiþleri bin yýlý doldurmazken; sorunlarýný göremediðiniz (varlýklarýný da ne yazýk ki, o, çok karþý olduðunuz-kontrolü kimin elinde olsa da- sonuç olarak, PKK olaylarý sayesinde telâfuz etmeðe mecbur kaldýðýnýz) Kürtler, Nuh tufanýndan beri bu bölgede yaþayan, yerleþik bir halk olduðu halde, bir türlü bu gerçekleri hazmedemediniz.

Þimdi siz “Ýslami” bir bakýþla, kucaðýnýzdaki Kürt sorununu görmezden gelip, ta dünyanýn öteki ucundaki Müslümanlarýn (sadece Filistin olayýyla sýnýrlý olmayan) sorunlarýný tek önümüze koyduðunuzda, size öfkelenmeyelim de ne edelim; yaptýðýnýz bize hakaret deðil de nedir? Müslümanlýk bu mudur; buna nasýl dindaþ kardeþlik diyebiliriz, söyler misiniz?

Filistin’de katliam oluyorsa; "Kürdistan"da olmuyor mu?
Filistinlilere napalm bombalarý yaðdýrýldý; Kürtlere yaðdýrýlmadý mý; Cudi’de, Gabar’da, Kandil’de; napalm atýlmadý mý, kimyasal silahlar kullanýlmadý mý?
Filistinliler, kitlesel öldürülüyor da; Kürtler kitlesel öldürülmedi mi; Aðrý’da, Koçgiri’de, Dersim’de…
Zilan ve Munzur nehirleri Kürt kanýyla kýrmýzý akmadý mý? Bir de Saddam’ýn Halepçe ve Tufeylî Kürt katliamlarý, vs. zamanýnda hiç deðinmek istemediðiniz vahþetler vardýr.. Binlerce Kürt bir anda imha edildiler.. Sizler sustunuz; Arafat bile, kendi saflarýnda, davasý için þehit olmuþ Kürtleri unutarak, bu konuda görüþlerini soran bir gazeteciye; “ben Arabým” diyerek Saddam’a arka çýktýðýný ima etmiþti..

Þimdi sizler de ABD ile "Güney Kürdistan"ýn çýkarlarý uyuþtu diye, sýrf Kürtler biraz egemenlik kazanýyorlar diye, onlarý ABD ile bir tutup ve kendi ülkenizin de bir NATO ülkesi olduðunu unutarak, Kürtlere “ ABD uþaðý” diye saldýrýyorsunuz. Gazze’yi bombalayan pilotlarýn Konya’da eðitimden geçmiþ olabileceðini unutarak, "Federal Kürdistan"a, hakaret anlamýnda “Küçük Ýsrail” demeði reva görüyorsunz. Böylesi “Ýslam kardeþliði”niz, düþmanýn baþýna olsun!..

Kürt sorununun varlýðýný “terör”le örtbas edip durdunuz; þimdi Ergenekon davasý gösteriyor ki, terörü yaratanlar, kutsal TC devletinin derin güçleridirler. Ama sizler, hala inatla gözlerinizi gerçeklere kapatýyorsanýz, bu sizin “Ýslami” samimiyetiniz olabilir mi; yoksa doðanýzýn mayasý olan ve kopmamakta ýsrar ettiðiniz Türkçü ýrkçýlýðýnýzdan mýdýr? Hiç bu yanýnýzý sorguladýnýz mý? Ergenekon, PKK vb. “terör” ile ayrýlýk tohumlarýný ekiyorlarsa; sizlerin, birleþtirici ve güven saðlayýcý alternatifiniz hiç oldu mu ki? Hayýr, hiçbir parti, grup veya cemaatýn aklýndan bile geçmedi.. Bunu dile getirmiþ olan, Bediüzzaman Said- i Nursî’yi bile tahrif ettiniz. Bu konuda devletten daha devletçi oldunuz, zulme alkýþ tuttunuz; yapýlanlara dini kýlýflar uydurdunuz.. “Devletimiz var olsun”,” milletimiz var olsun”,” askerlik peygamber ocaðýdýr” vb. asimile edici laflar aðzýnýzdan hiç düþmedi. Bir öz eleþtiriye niyetiniz olabilir mi? Sanmýyorum.

Bütün Müslüman kardeþtir,derken; Müslüman Kürt halkýný da kendinize kardeþ kabul ediyor musunuz ey Müslüman Türk kardeþlerim! Kendinizden emin misiniz; kardeþliðinizde ciddi misiniz?

Sizin iddianýzda ciddi olmanýz için; biz Kürtlerin de sizlerden emin olmamýz gerekmiyor mu sizce? Bu güven ortamýný saðlamak için ne yaptýnýz; halkýmýzý hep suçlamaktan baþka?!

Ortada bir Filistin sorunu var ve sizler, bu konuda maþallah bülbül kesiliyorsunuz? (Ergenekon’dan icazetli olduðunuz için midir bu?) Ancak, daha derin ve daha ciddi duran Kürt sorununda neden sesiniz hiç çýkmýyor?( Ergenekon’dan icazet alamadýðýnýz için midir?)

Peki ey dini bütün Müslüman Türk kardeþlerim, Ortadoðu’da 22.Arap devleti olarak, (var olan sorunlara raðmen) bir Filistin Devleti de kurulduðu halde, hala “Filistin haklarý” diyerek susmuyorsunuz ve “Müslüman kardeþlik” adýna ( belki halkýmýzý da o saflara sürmek adýna) 22 devletli Arap milleti için hala baðýrabiliyorsunuz da; neden, Ortadoðu’nun orta yerinde ve bir parçasý da kollarýnýzýn arasýndaki mengenede mahpus olan; “Ýslam ümmetinin yetimi”,”Avukatsýz halk Kürtler” in ülkesini aklýnýza bile getiremiyorsunuz?! Neden; imanýnýz mý el vermiyor; yoksa Ergenekon mu henüz size ruhsat vermedi de ondan mýdýr? Irak’taki parçasýna bile tahammül edemiyorsunuz; kendi içinizdekilere nasýl doðru kardeþlik yapabileceksiniz ki? Hal bu ise; Müslüman Kürtler, size niçin ve ne diye inansýnlar?!

Kürt sorununu, terörize ederek sorumluktan kurtulma bahanelerinize kendiniz iman ediyor musunuz? Bizi, kandýramadýðýnýzý bilmenizi istiyorum ama!..

Görülüyor ki, yazýmdaki hedefim, ne Filistin halký, ne de Hamas’týr; bana dert olan, sizin Ýslam adýna, bize karþý sergilediðiniz ikiyüzlü politikalarýnýzla, bizleri “saf” yerine koyan piþkin duruþunuzdur. Filistin uzaðýmýzda ve bu yazýlarýmý, belki hiçbiri okumayacak; oysa biz, burada, biz bize Türkçe yazýþarak muhatap oluyoruz. Filistin olayýnda olduðu gibi, içimizdeki sorunlara da objektif ve tutarlý olabilseydiniz, hiç dert etmeyecektim bile.

Filistin bu kadar uzaðýnýzda ve Kürdistan elinizin dokunduðu yerdeyken, (çifte standart) ahlakýnýzý terk etmeniz daha Ýslami olmaz mýydý sizce?

Eðer ülkedeki “Ýslamcý” kanat, kendine düþen görevi, doðru üstlenseydi, bu ülkede, belki bu kadar “terör” estirilemezdi; toplumlarýmýz, doðru bir biçimde kaynaþarak, sorunsuz ve huzur içinde bir yaþamý çoktan yakalamýþ olurdu.

Milliyetçiler, milli yanýmýzý iðdiþ ederken; Ýslamcýlar da dini yanýmýzý iðdiþ ederek, bizi, kimliðimizden etmek için, görev paylaþýmý ve yarýþýna girdiler adeta. Umarým, Ergenekon olaylarý herkesin gözünü açar ve oluþacak açýk, þeffaf ve demokratik ortam ile acýlar son bulur. Ülkede barýþ, huzur ve gerçek bir kardeþlik geliþir.

Yorumlarýmýn, saðduyuyla ve üzerinde düþünülerek deðerlendirilmesi umuduyla.
Selam ve sevgiyle..

M.Nazým GÜLER -01.03.2009

(*) NOT: Bu yazýdaki muhataplarým sitedeki üyelerimiz deðildir; genel olarak, kamuoyuna hitap edilmektedir. Site dýþýndan duyarlý kimi dostlarýn da eleþtirileri ve yorumlarýna (deðer vermek adýna) cevap olmasý için ve ilk yazýmdaki tespitlerime biraz daha açýklýk katabilsin diye, bu ikinci yazýyý kaleme almak ihtiyacýný duydum. Saygýlarýmla.. M.N.G.

http://www.mnazim.com/showthread.php?tid=212

http://www.mnazim.com/showthread.php?tid=373

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Kolaycýlýk ve Popülerlik
Gönderen: Eren Çakým / , Türkiye
18 Nisan 2009
Bu benzetme oldukça yavan, temelsiz... Pek tabii ki fikrine saygý duyuyorum ama bu sitenin bir üyesi olarak ve barýþ için mücadele etmeyi kutsal bir görev addeden birisi olarak, ben de eleþtirimi yazmak zorundayým...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn politik olaylar ve görüþler kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bu Ülkede Barýþý Ýsteyen Var Mýdýr?
Hatip Dicle Olayý, Açýlýma ve Çözüme Çomak Sokmak Mýdýr?
Demokratik - Kürt Açýlýmý Nereye Kadar?
Kocaman Bir Asýr Heba Edildi; Neden veya Kimler Ýçin?
Kürtleri Temsil Sorunu ve Çözüm Sürecine Dair
Bilge Köyü Vahþetinin Gerçek Sorumlularý Kimlerdir?
Seçimin Sonucu, Halklar Arasý Barýþ ve Diyaloðu Dayatýyor
Bölgemizdeki Elektrik Sorunu, Neden Kesin Bir Çözüme Kavuþamýyor?
Kürd Sorunu Yoksa; Kürdistan Sorunu Olabilir mi?
4+4+4, Bir Gündem Saptýrma Mýdýr?

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sadece Yazmak, Yazarlýk Mýdýr?
Tahammülsüzlük, Gelecek Korkusundandýr!
Kendi Ýrademiz Varsa Özgür Olabiliriz.
Seçim Sürecinde "Demokratik" Yalanlar Yarýþý Baþlayacaktýr!..
Yeni Anayasa, Son Anayasamýz Olmayacaktýr.
Tarihsel Aþklar ve Sevgi Üzerine
Kürt Sorunu ve Yerel Seçimler
Van Depremi, Sosyal Yaralarýmýzý Sarabilecek Mi?
Erdoðan: "Ben Kabile Reisi Deðilim"
Ev Bir Okuldur; Eðitim, Oradan Baþlar!.

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yüreðime Lehimliyorum Seni [Þiir]
Veda Edemem! [Þiir]
Seni Arýyor Gözlerim [Þiir]
Uyan Ey Zergan Deresi! [Þiir]
Daðlar Yüreðimi, Bu Daðlar! [Þiir]
Esirin Olmuþum [Þiir]
Tu Her Bijî Yilmaz Guney [Þiir]
Sende Buharlaþmaktayým [Þiir]
Ben, Kendim Olmak Ýstiyorum. [Þiir]
Zor Kabulleniriz [Þiir]


M.Nazým Güler kimdir?

www. mnazim. com ------- M. Nazim Güler Kitap okumak, Þiir yazmak, Resim yapmak özel zevklerim arasýndadýr. Vücudumu zinde tutacak ve koruyacak kadar spor yaparým. .

Etkilendiði Yazarlar:
Yoktur, kimsenin günahýný almayayým.


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © M.Nazým Güler, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.