Hiçbir þey yaþam kadar tatlý deðildir. -Euripides |
|
||||||||||
|
Rivayet edildiðine göre Ýsrailoðullarýndan birisi, kimsenin görmediði bir dehlizde kýrk yýl ibadet eder. Melekler amelini Allah’ýn katýna götürürler; fakat kabul edilmez. Melekler “Ey Rabbimiz! Ýzzetine yemin ederiz ki, sunduðumuz ameller haktýr” derler. Allah Teala þöyle buyurur: “Doðru söylüyorsunuz ey meleklerim. Fakat o kiþi, makam ve durumunun insanlar tarafýndan bilinmesini arzuluyordu!” Zunnun-i Mýsri Hazretleri der ki: “Ýhlâsýn alameti üçtür: Kulun gözünde halkýn kendisini övmesiyle yermesinin eþit olmasý. Amellerini görmemesi. Amelinin ahirette kendisine bir sevap getireceði düþüncesini aklýndan çýkarmasý.” Ýtibar ve hürmet görme isteði ihlâsý zedeler. Ýhlâs sahibi, amelleri karþýlýðýnda ne dünyada, ne de ahirette bir menfaat bekler. Onun tek gayesi Rabbi’nin kendisinden razý ve hoþnut kalmasýdýr. Bu hali ise ancak, Allah’tan gayrisini gözü görmeyen elde edebilir. “Kim için ibadet yapýyoruz?” Sorusuna kuþkusuz, “Elbette Allah için” deriz. Ama gerçekten öyle mi? Ýþin özünü kaçýrýyoruz bazen. Sohbetler, hizmetler, virt ve namazlarýn kim için olduðu unutularak, bir süre sonra sadece kabuklarý kalýyor. Tekrar soralým kendimize: Niçin ibadet yapýyoruz? Hakikaten Allah için mi, yoksa o isimleri sayýlan makamlara ulaþabilmek için mi? Mabudumuz Allah deyip, yönümüzü O’ndan çeviriyorsak, amellerimiz ibadet vasfýný yitirir. Dahasý o hareketlerin kendisinin de ilahlýða dönme tehlikesi olur. MENZÝLÝ UNUTUP, MANZARALARA TAKILMAYIN Ariflerden birisi der ki: “Kalbi Allah Teala’dan uzaklaþtýran þey, içinde saðlam ve kesin bir niyet olmaksýzýn, (kiþinin sadece) vücuduyla amel yapmasýdýr.” Niyet saðlam olmadýðýnda devreye nefis ve þeytanýn girmesi kaçýnýlmazdýr. Böyle bir durumda bulunanlarýn yaþadýðýný zannettiði hal’ler de istidrac (mümin olmayanlarýn yaþadýðý olaðan üstü haller) olabilir. Gerçeðini sahtesinden ayýrt edecek hakiki bilgiye ulaþmadýðýmýzdan, kendimizi cennette sanýrken, gerçekte çöplükte besleniyor olabiliriz. Perdeler kalktý, ilimler akýyor sanýrken, faydasýz bilgiler çöplüðüne düþebiliriz. Hedef Allah’sa, aradaki manzaralardan gözümüzü çevirelim. Yoksa inilmemesi gereken duraklarda yýllarca oyalanabiliriz hedefe ulaþtýk zannýyla. Menzili unutarak manzaralara takýlýrsak, onlarýn dibinde kalýrýz bir yere kýpýrdayamadan. Sandalýmýz direðe takýlýr, biz orada kürek çekeriz büyük bir þevkle, habire gittiðimizi zannederiz büyük bir hýzla. Oysa kürek boþa çekiliyordur. YERÝLMEK DE ÖVÜLMEK DE ÝNSAN ÝÇÝN BÝR OLMALI Bir baþka alim de ihlâsý; “Kulun zahirdeki ve batýndaki (gizli ve aþikâr) bütün fiillerinin eþit olmasýdýr” diye tanýmlar. Mesela insanlarýn arasýnda hizmet yapýlýp da, insanlar ayrýlýnca yapýlmýyorsa ya da insanlarýn arasýndayken iyi, insanlar gittikten sonra baþtan savma yapýlýyorsa, o hizmet kimin içindir? Ýnsanlarýn arasýndaki namaz tadili erkâna riayetle, ama yalnýzken dikkat edilmeden kýlýnýyorsa, o namaz kimin içindir? Gizlide ve açýkta, özde ve sözde; ahlâk, hareketler ve ibadetler deðiþiyorsa ihlâs sorunludur. Yine pofpoflanýlan yere koþulup, iyi karþýlanýlmayan yere yüz buruþturularak gidilmesi ihlâstaki eksikliktendir. Maksat Allah için gitmekse ve eðer niyetinde samimiyse “yerilmek de övülmek de” insanda bir fark oluþturmamalý. ÝÇERDEKÝ VE DIÞARIDAKÝ ÝLAHLARI YOK ETMELÝ Bir kiþi ne derece elde etmiþse ihlâsý, ibadeti o derece Allah için olur. Ve onun hakikatine, Ýmam Rabbani’nin ifadesiyle; “içerdeki ve dýþarýdaki ilahlarý yok etmeden”, kalpte sadece Allah’ý býrakmadan ulaþmak mümkün deðil. Fakat her aþamada renk-þekil deðiþtiren, adeta kendini yeniden programlayan virüs gibi, karþýmýza dikilen amansýz düþman nefisle cenk etmek; putlarýný devirmek öylesine zor ki. Üstelik gönlümüzün her bir yeri, ayrý bir savaþ tekniði isteyen, tanýmlayamadýðýmýz putlarla doluyken. Onlarý teker teker yere sermeden zirvedeki ihlâsý elde etmek ise imkânsýz. Zirvedeyse; artýk ne “haller” önemlidir, ne “desinler” kaygýsý. Orada tüm ölçüler Allah’a aittir. Kiþinin kendisini bile unuttuduðu o yerde, baþkalarý nasýl hatýrlansýn yapýlan amellerde… O yolda yere serilen her put, ihlâsý elde etmede bir derece kazandýrýr kiþiye. Yeter ki putlarýmýzla nasýl cenk edeceðimizi bilen komutanýn talimatlarýna uyalým!.. NÝYETÝNÝZÝ SORGULAYIN Velilerden biri “Bin yýl ömrüm olsa; dokuzyüzdoksandokuzunu ihlâs tahsiline, riya ve ucubtan uzak kalmayý öðrenmeye hasrederdim, bir yýlýný da ihlâsla amel etmeye ayýrýrdým” der. Ýhlâs bu kadar önemli olunca niyet sorgusu da önem kazanýyor. Bunun için büyüklerimizin de belirttiði gibi her adýmda, her ibadetinde niyetini yeniden tazelemek gerekiyor.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Rabia Suluk, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |