..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Aðlamak da bir zevktir. -Ovidius
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Aþk ve Romantizm > Fatih Mehmet Mirza




19 Nisan 2009
Natüralist Bir Aþk Hikâyesi II  
Devam Ediyor…

Fatih Mehmet Mirza


"...Malta’ya diyerek cevap verdi oðlan. Fevzipaþa’dan Malta’ya varmadan Akdeniz Caddesindeki ýþýklarda indi. Yürüyerek Malta çarþýsýnda yiyecek bir þeyler alýp evine gitmeyi düþünüyordu. Tam da düþündüðü gibi yaptý her þeyi. Evine vardý, kapýyý yavaþça açtý. Kapýyý açar açmaz sevimli kedisi Candide hemen kucaðýna atladý oðlanýn. Candide bir Ýran kedisiydi, derin bakýþlarý ile çoðu kez korku salardý etrafýna; ama çok sevimli ve saf gelirdi oðlana..."


:BJHA:

Ta ki o güne kadar…

Aradan bir hafta geçmesine raðmen oðlan kýzý aklýndan bir türlü çýkaramamýþtý. Cuma akþamý iþinden ayrýldýktan sonra kýzla oturduklarý yere gitmeyi kafasýna koymuþtu. Uzun bir yürüyüþten sonra Ýstiklal’in sonuna doðru Haliç manzaralý olan o muhteþem yere varmýþtý. Kýzla oturduðu yere oturdu, çok fazla kiþi yoktu etrafta. Bir el iþareti ile garson hemen bitiverdi oðlanýn yanýnda. Açýk bir çayýn kendisini rahatlatacaðýný düþündü. Çayý gelmiþ, oðlan Haliç’in eþsiz manzarasýna bakarken gözlerinde kýzýn efsunlu yüzü zuhur ediyordu. Uzun süre baktý, baktý, baktý… Gerçekten de Âþýk olmuþtu oðlan hem de hiç tanýmadýðý bir kýza. Ýçindeki sesi dinliyordu sadece. Bu sahne uzun süre devam etti. Sonra oturduðu yerden evine gitmek için doðruldu. Taksiye binmek için caddeye yürüdü. Ogün iþe araba ile gelmemiþti. Ýlk gelen taksiye bindi. Taksici:

“Nereye gitmek istersiniz Beyim?”

Malta’ya diyerek cevap verdi oðlan. Fevzipaþa’dan Malta’ya varmadan Akdeniz Caddesindeki ýþýklarda indi. Yürüyerek Malta çarþýsýnda yiyecek bir þeyler alýp evine gitmeyi düþünüyordu. Tam da düþündüðü gibi yaptý her þeyi. Evine vardý, kapýyý yavaþça açtý. Kapýyý açar açmaz sevimli kedisi Candide hemen kucaðýna atladý oðlanýn. Candide bir Ýran kedisiydi, derin bakýþlarý ile çoðu kez korku salardý etrafýna; ama çok sevimli ve saf gelirdi oðlana. Gecelerini kedisi ile geçirirdi evinde, oðlan için evin neþe kaynaðýydý. Annesi her seferinde istemese de kediyi, oðlu için onun yerinin çok farklý olduðunu bildiðinden sesini pek çýkarmazdý. Çok yorulmuþtu oðlan bugün, iþ mi yormuþtu yoksa kýzý düþünmek mi bilemiyordu. Aþk yükünün yüreðinde giderek arttýðýný hisseder hale gelmiþti. Kýz, hayatýnda farklý bir kapý açmýþtý. Yemek yerken, televizyon seyrederken, iþteyken… Kýz aklýna geldiðinde bir den dalýp gidiyordu uzaklara. Yataðýna uzandý, gözlerini kapadý ve Onu düþünürken rüyalar âleminde ki yolculuðuna biletini almýþ oldu.

Candide’nin kucaðýna atlamasýyla uyanmasý bir oldu oðlanýn. Saat geç olmuþtu, kendi kendine patronum ben, ne olacakmýþ bir gün geç gitsem diye kendisini teselli ediyordu. Kahvaltýyý dýþarýda yapmaya karar vermiþti. Ara sýra geç kaldýðýnda kahvaltý yapmak için uðradýðý yere, Þimal’e uðradý. Oðlanýn sevdiði mekânlardan bir tanesiydi Þimal. Bir zeytinli börek ve çay alarak oturdu masasýna. Pencereden yoldan geçenleri seyretmeye baþladý çayýný yudumlarken.

Aradan bir hafta geçmiþti. Tesadüflere inanmayan kýz, hayatýný planladýðý þekilde yaþamaya devam ediyordu. Ara sýra oðlan aklýna geliyordu; ama Aþk’ýn gücüne daha doðrusu eðer kadere inanýyorsam oðlan bir gün yine karþýma çýkacaktýr diye kendine telkinde bulunuyordu. Aþktý bu, nasýl dizginleyebilirdi ki duygularýný. Ýþinde baþarýlý bir kiþiydi, disiplinli ve kararlý, istediðini almasýný bilen ayný zamanda entelektüel bir kiþiliði bünyesinde barýndýrýyordu. Bütün kararlý duruþuna raðmen zaman zaman duygularýna engel olamýyordu. Sokaktaki çalýþmak zorunda kalan çocuklarý görünce yüreði burkuluyordu; ama bunu kimseye belli etmiyordu. Geceleri evindeyken pencerenin kenarýnda boðazýn eþsiz manzarasý eþliðinde gözyaþlarýna hâkim olamýyordu. Hayata karþý dik duruþunu bir kez olsun kaybetmemek için adeta kendine söz vermiþti. Güçlüydü, en azýndan öyle olduðuna inanýyordu. Ýþ yerine her gün erken gider çalýþanlarýndan önce iþ yerini o açardý. Çalýþmayý seviyordu; çünkü Onu özgür kýlan yegâne unsur bu idi. Belki de baþka duygularýný bastýrmak için bu yolu seçiyordu. Neþeli olduðu anlarda kimse onun kadar neþeli olamazdý. Bu gerçekten de böyleydi. Ýnsanlarý sever ve onlar için bir þeyler yapmayý isterdi sürekli. Cuma akþamý iþ çýkýþý arkadaþlarýnýn dýþarýda bir þeyler yeme teklifini çevirememiþ onlara katýlmýþtý. Arkadaþlarý haftada bir kez dýþarýda yemek yerdi. Þampiyon favori mekânlarýydý arkadaþlarýnýn, kýz orayý sevmese de arkadaþlarýný kýrmamak için ara sýra onlara eþlik ederdi. Yemeðini yedikten sonra arkadaþlarýndan müsaade isteyip yanlarýndan ayrýldý. Arabasýna bindi; fakat evine gitmeyi düþünmüyordu. Dolmabahçe Sarayýnýn yanýndaki çay bahçesinde kendini buluverdi. Uzun uzadýya baktý boðazýn serinliðinde geçen gemilere. Oðlan aklýna gelmiþti ve yalnýzca onu; ama yalnýzca onu düþünmek istiyordu. Ýlk karþýlaþmalarýndan ayrýldýklarý ana kadar her þeyi tamamen hatýrlýyordu. Aþk bu muydu diye sürekli içindeki kýz sorup duruyordu. Bir türlü cevap vermekten kaçýnýyordu, niye böyle yapýyordu o da bilmiyordu. Sonra kendi kendine oðlana söyledi sözleri tekrarladý ve nasýl böyle bir þey yaptýðýna inanamadý. Aþk buydu ama kýz farkýnda deðildi. Kýz oðlanýn karþýsýnda yüreðinin sesini dinlemiþti, duygularý yerini sözcüklere býrakmýþtý. Aþk bir kez daha galip gelmiþti o an, ilkelere ve ideallere karþý. Kýz arabasýna bindi ve uzaklaþýrken Aþkýný da yanýnda götürmeyi ihmal etmemiþti. Evine, o muhteþem boðaz manzaralý mekâna varmýþtý. Arabasýný garaja park etti ve evine girdi. Sýcak bir duþ alýp her zamanki yerinde, penceresinin önündeydi yine. Oðlaný düþünmeye kaldýðý yerden hýz kaybetmeden devam ediyordu. Evet, Âþýk olmuþtu, içselleþtirmiyordu Âþýktý hem de delicesine. Dakikalar dakikalarý, saatler saatleri kovaladý. Vakit çok geç olmuþtu. Kýzýn (prensesin) uykusu gelmiþti, yataðýna uzandý göz kapaklarý aðýrlaþtý ve eþsiz yolculuðuna doðru yol aldý.

Sabahý çok güzel bir þekilde karþýladý, güneþ tam da üzerine vuruyordu. Kýz aþaðýya indi, bahçeye çýktý. Çok güzel bir hava vardý o gün. Güneþ ýþýl ýþýl yüzü ile adeta kýza gülümsüyordu. Tam istediði gibi bir havaydý. Çalýþmak için harika bir gün dedi kendi kendine. Oysa hava tam da gezilecek, sevgili ile buluþulacak, Aþk þarkýlarý söylenip sevgi kabarcýklarýnýn patlatýlacaðý bir havaydý. Ýdealist kýzdý ne de olsa. O çoktan arabasýna binip iþin yolunu tutmuþtu. Kahvaltý yapmadan çýkmýþtý evden, iþ yerinde yaparým dedi, sonra bir anda nedenmiþ caným bugün de dýþarýda yapacaðým diyerek bir kahkaha patlattý. Ýþ yerinin oraya gelince arabasýný park etti ve kahvaltý yapacak bir yer bulmak için yürümeye baþladý. Saða sola bakýnýrken gözüne bir þey takýldý. Dikkatlice bakmak için cama doðru yaklaþtý ve gördüðüne inanamýyordu. Bu oydu, oðlanýn ta kendisi, karþýsýnda çayýný yudumlarken oðlanla göz göze geldiler. Kýz tesadüflere inanmazdý ve bunun bir açýklamasý olmalý diye mýrýldandý kendi kendine. Þaþkýnlýkla sevinci bir arada yaþýyordu; ama bunun adýný koyamýyordu. Çünkü onun adý AÞK’tý. Kelimeleri kifayetsiz býrakan, anlatmaya kimsenin gücü yemediði, tüm fanilerden uzun ömrü olan, her insanýn hayatýnýn bir evresinde ona bulaþtýðý tarifsiz bir þeydi. AÞK’tý bu nasýl anlatýlabilirdi ki? Hiç konuþmadan içeri girdi ve…

Oðlan kýzý karþýsýnda görünce adeta lal oldu tüm benliði. Sadece, ama sadece kýza bakýyordu, gözlerinin içine. Evet, bu oydu. Âþýk olduðu kýz þu anda karþýsýnda duruyordu. Ýyice aptallaþmýþtý oðlan, Aþk insaný ne hale düþürüyordu. Kýzýn içeri girmesiyle ayaða kalktý ve kýza doðru yürümeye baþladý; fakat O uçtuðunu zannediyordu. Kýzda ona doðru yürüyordu –uçuyordu-. Ve iki melek yeryüzünde buluþtu. Hem de tüm fanilerin gözü önünde. Ortalýðý hoþ bir koku sardý, koklayanlarý mest eden, etrafýna gülücükler saçtýran, saða sola tatlý bakýþlar serptiren bir kokuydu bu. AÞK’tý bu kokunun adý, saf ve tertemiz masum AÞK. Formülü çok basitti. Biraz sevgi, biraz inanç, biraz kader –kimileri için þans-, biraz da esrarlý bir þeyler kattýn mý içine alsana AÞK. Sevgi, inanç, keder –þans- belki bulunabilirdi; ama esrarlý bir þeyleri bulmak kolay deðildi. Buldun mu zaten orada AÞK vardý, yoksa orada AÞK’tan bahsedilmemeliydi.

AÞK bugün iki perinin kalbinde yerini buldu. Kim bilir belki yarýn senin kalbine bir peri yollar. AÞK efsunlu bir büyü, onu aramaya kalkma bulamazsýn, bulamayýnca yaþayamazsýn, býrak O seni bulsun çok geç olmadan.


Fatih Mehmet Mirza
11.02.2009
www.seniarayansesim.com



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn aþk ve romantizm kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Aþk Hüzünde Saklýdýr
Natüralist Bir Aþk Hikâyesi
Ýki Kelimelik Aþk I
Ýki Kelimelik Aþk II
Aþk Tutulmasý

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
90"larda Çocuk Olmak

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Son Sözümüzü Söyledik Konuþmadan [Þiir]
Sensizliktir Canýmý Acýtan [Þiir]
Beni Ben Yapana [Þiir]
Ýçindem Gelen Sesler [Þiir]
Bir Kadýn"ýn, Bir Sevgili"nin, Bir Aþk"ýn Anatomisi [Þiir]
Maðrur Bir Eda [Þiir]
Restore Etmeliyim Yýpranmýþ Duygularýmý [Þiir]
Aþk"la Karýþýk Aþk Tarifi [Deneme]
Aþkýn Yalýn Hali [Deneme]
Son Kez Yine Sana Yazýyorum [Deneme]


Fatih Mehmet Mirza kimdir?

Muhteþem bir maziyi, daha muhteþem bir istikbale baðlayacak köprü olmak isterdim, kelimeden, sevgiden bir köprü. Sanat düþüncenin, düþünce mukaddeslerin emrinde olmalý.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Fatih Mehmet Mirza, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.