..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bilinç ruhun sesidir, tutkular ise bedenin. -Rousseau
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Yazarlar ve Yapýtlar > Salih Zeki Çavdaroðlu




13 Mayýs 2009
Necip Fâzýl" da "Peygamber" Aþký….  
Salih Zeki Çavdaroðlu
Büyük þair, edip ve kültür adamý Necip Fâzýl Kýsakürek' in Hz. Muhammed (s.a.v) aþký iþlniyor...


:HBEE:


26 Mayýs 1983 tarihinde ebediyet’ e uðurladýðýmýz Türk kültür ve düþünce hayatýnýn en önemli þahsiyetlerinden Necip Fâzýl Kýsakürek’ in, karakteristik vasýflarýnda sayýlamayacak kadar zenginlik vardýr.
Ancak kendisine de saðlýðýnda sorulsa idi, herhalde bütün bu zengin daðarcýðý içinde en önde gelen hasletinin, Cenâb-ý Hak ve Hz. Muhammed (s.a.v) e duyduðu büyük “ aþk” ý gösterirdi.
Onun hayatý boyunca yazdýðý herbiri yüzlerce sayfalýk yýðýnla kitabýnýn büyük bölümünde de, ya doðrudan doðruya veya dolaylý olarak , bu aþk’ ýn bütün tezahürlerini okuyoruz.
Þiirlerini topladýðý “ Çile” deki binlerce þiiri ve yazdýðý sayýsýz makalelerinin çoðunun temasý, Allah ve Peygamber sevgisi ile doludur.” Çile” de bu anlamda “Peygamber”, “Allah'ýn Sevgilisi”, “Ölçü”, “O” , “Rütbe” v.d. baþlýklar altýnda Hz. Peygamber'e yazýlmýþ müstakil þiirler olduðu gibi, baþka temalarla yazýlan bir çok þiirinde de, Hz. Peygamber ismen geçmekte, veya onun þahsiyetine atýflar yapýlmaktadýr.
Allah sevgisini “Her þey, her þey þu tek müjdeye / Yoktur ölüm Allah diyene / Caným kurban baþý secdede / Ýki büklüm Allah diyene” kýt’ asýnda, Peygamber aþkýný: “ Sen, fikir kadar güzel; / Ve tek, birden daha tek! / Itrýný süzmüþ ezel; / Bal sensin, varlýk petek... “ kýt’ asýndaki emsalsiz dizelerinde bariz bir þekilde görüyoruz.
Gerek þiirleri , gerekse sayýsýz makalelerinde Hz. Muhammed (s.a.v) den,Gaye insan; ufuk peygamber, Efendim, Peygamberim, Müjdecim, Kurtarýcým, gibi özel hitaplarla bahseder.
Ýþte, “Çile” deki bir beyti. O beyitteki kullandýðý tâzim dolu hitaplar ve “O” na olan itaatýnýn hudutsuzluðu ne güzel ifade ediyor :
“Müjdecim, kurtarýcým, efendim, peygamberim,
Sana uymayan ölçü, hayat olsa teperim. “

Bu düþüncelerini sadece kitaplarýnda deðil, günlük hayatýnda da olanca yoðunluðuyla yaþar. Bir gün Kadýköy’ den vapurla Karaköy'e geçerken yanýna biri yaklaþýp :

- “Üstad !... biz kendimiz yolumuzu bulabilirdik, Peygamberlere niçin ihtiyaç duyuldu?..” diye sorunca :
Üstâd okumakta olduðu kitaptan baþýný kaldýrýr ve þöyle cevap verir :
- Karþýya yüzerek geçseydin ya ; ne diye vapura bindin ki, cevabýný verir.
"Esselâm" ve “ Çöle Ýnen Nur” isimli kitaplarýnýn konusu Ýslâm Peygamberidir. Bunun dýþýnda, derlediði hadisleri, 1948 yýlýnda “Nur Harmaný”,1951 yýlýnda manzum olarak “ 101 Hadis ”,1968 yýlýnda “Peygamber Halkasý” , 1970 yýlýnda “ Ýslâm Tarihi, Efendimiz, Kurtarýcýmýz, Müjdecimizden Nur Harmaný” isimleriyle yayýmladýðý kitaplarýnda da Resulullah’ ý konu alýr. Ayrýca “Ýhtilâl” ismini taþýyan kitabýnýn 30 sayfalýk kýsmýnda “ O” nun yaptýðý “inkýlâp” larý anlatýr. “Ýman ve Ýslâm Atlasý” gibi kitaplarýnda da, Peygamberinden her vesile ile coþku ile sözeder.
Önce yazdýðý ve 1973 yýlýnda yayýmladýðý “Esselâm” adeta Süleyman Çelebi’ nin “Vesiletü’n Necât”ý gibi mevlîd benzeri, nazým olarak yazýlmýþ , naat formunda uzun bir eserdir. Kendi diliyle bu kitabýn yazýlýþ hikâyesini ve amacýný þöyle anlatýr :
“… Bu eser, hasret derecesini termometrelere ifade ettirmekten aciz olduðum bir ruh çilesi içinde 1960-1961 hapsimde yazýlmaya baþlandý; ve ondan sonra, haþîn hayatýn zalim çarklarý arasýnda tekrar gaflet tüneline giren ruhumun kasvet ikliminde 11 yýl uyuyup 1972 Ramazan ayýnda ve ötesinde, belki daha yakýcý bir çile dürtüsüyle tamamlandý.
Umulur ki; bir gün Türk edebiyatý, bu eseri, yeni zamanlarýn Ýslâmî tahassüste ilk temel kitabý saysýn... Ve destanlýk çapta cehd sarfetmenin ne demek olduðu bu vesileyle görülsün...

Binyediyüz küsur mýsralýk, kemmiyette küçük bir destan... Fakat keyfiyette, her kelimesi bir beyin törpülemesine mâl olduðuna göre bilmem ne?..

Dâva o Nura yaklaþmak... O Nur ise insaný ve idrâki bir an içinde yakýp kül edici küvette... O halde eser hakkýnda verilecek hüküm, bu yanýþ ve kavruluþ borcunda hangi derecenin tutulabilip tutulamayacaðýnda... Keyfiyet hükmü, ancak böyle bir ölçüyle verilebilir.

Allah'ýn ‘teslim olunuz!’ emrini verdiði Gaye-Ýnsan ve Ufuk-Peygambere, bildiðiniz veya bilmediðiniz, haberini aldýðýnýz veya almadýðýnýz, anlayabildiðiniz veya anlayamadýðýnýz her tarafýyla ve her zerrenizle teslim olmaktan baþka gayeniz olmasýn!..
Bu kitapta üstâd, Efendimiz’ in 63 yýllýk hayatlarýný esas alarak , eserini 63 adet manzume ile sembolleþtirir. Ancak yazarý bu kitabý için okurundan hakettiði ilgiyi pek göremez.
Ýþte “Esselâm” dan çarpýcý dizeler :
Yok bile yokken O vardý;
O bir nur... Ki mutlak saffet.
Âdem, Allah'a yalvardý;
O nur için beni affet!

Âdem'in alnýnda bir nur;
Derken öbür Peygamberde.
Âyet ki, çýplak okunur;
Ne bir harf, ne zarf, ne perde.

Geçti bilmem kaç nesilden,
O nur, Ýlâhi daire...
Ýbrahim'den Ýsmail'den,
Vesaire vesaire...

O nur, o nur, elde sancak;
Aktarýlýr, nebî nebî.
Bir beklenen var ki, ancak,
Nurun ezelden sahibi...

Nur sýrdýr, ýþýk üstü sýr;
Vurduðu eþya gölgesiz.
Onsuz insan kör ve saðýr;
Ülkeler onsuz, ülkesiz.

Son Peygamber, son Peygamber!
Ýlk olunca sona geldi.
Nur, fezayý tutan çember,
Ondan gelip O'na geldi.

“Esselâm” ýn yayýmlanmasýndan 8 yýl sonra, bu kez nesir olarak, yine Hz. Muhammed (s.a.v)i, muhteþem cümlelerle anlattýðý bir edebiyat þaheseri olan “ Çöle Ýnen Nur” u daha önce yazdýðý metinleri geliþtirerek 1981 yýlýnda tamamlar.
“Çöle Ýnen Nur” un Prof. Orhan Okay’ ýn anlatýmýyla ( 1 ) oldukça uzun bir sürece uzanan yayýn macerâsý vardýr.
Bu eserin ilk metni, 1946 yýlýnda BÜYÜK DOÐU Dergisi’ nin Aralýk/1946 tarihli, 57 no.lu sayýsýnda yayýmlanmaya baþlar. Kýsa bir aradan sonra Hükümetçe derginin kapatýlmasý sonucunda tefrika da biter.
Üstâd’ ýn kendi ifadesine göre , daha sonralarý yine Büyük Doðu’ da olmak üzere, 1952 senesinde “ Allah’ýn Sevgilisi” , 1956’ da “ O” baþlýðýyla çok az bir bölümünü neþreder.
1961’ e gelindiðinde , ilk defa kitap olarak “O ki, O Yüzden Varýz:Kâinatýn Efendisi’ nin Hayatý”ismiyle yayýmlanýr.
Çöle Ýnen Nur ismiyle ilk kez 1969’ da basýlýr.
Mart/1948’ de dergi yeniden açýlýr. Sadece 3 sayýsýnda tefrika edilirse de, bir türlü tamamlanamaz.
Kitap olarak basýlmadan önce, birkaç kez deðiþik yayýn organlarýnda tefrika edilir. Gerek her tefrikada ve gerekse kitapta, bir önceki metinlere, üstâd bazý ekleme ve çýkarmalarda bulunur.
Bu eserinde, Allah Rasûlü'nün hayatýný, nûr-ý Muhammedî'nin yaratýlýþýndan vefatýna kadar bir bütünlük içerisinde anlatýlmaya çalýþmýþtýr. Peygamberine duyduðu büyük sevgi, saygý ve edepte o kadar zirvelere çýkmýþtýr ki, eserin baþlangýcýndan bitimine kadar “ O” na ismiyle hitap etmeye cesaret edemez ve Muhammed( s.a.v) ismini her seferinde “M…” rumuzu ile yazar.
“ Çöle Ýnen Nur” dan çarpýcý satýrlar :
“Sen, mukaddes hedef; Haktan gelen aþkýn hedefi!..
Sen, en ileri rütbe; Allahýn Sevgilisi olmak mertebesi!..
Sen, en güzel insan; güzeller güzeli insanoðlunun en güzeli!..”( Büyük Doðu Yayýnlarý, Ýstanbul 2004 , 29. Basým, s. 9 )
“O ki olmasaydý, topyekûn oluþ olmayacaktýr.
Ýþte O...
O kadar evvel ve o kadar üstün...
Bir arada sebep ve netice...
O KÝ, VARLIK O YÜZDEN...”(a.g.e. s. 28)
Kitap hakkýnda Türk edebiyatve düþünce dünyasýnda oldukça geniþ deðerlendirmeler yapýlmýþ ve yorumlar getirilmiþtir.
Bu yorumlarý örneklersek :
1)“…Necip Fâzýl eserinin temelini ‘ Levlâke..’ hadîsii kudsîsine dayandýrdýðýný ifade ederek, yaratýlmýþ bütün varlýklar adýna peygamberi minnetle övmeye baþlar. Derin bir aþk, azc ve günah hissi, þefkat niyazý bu baþlangýçta, yeryer coþkun bir lirizme ulaþan cümlelerle ifade edilmiþtir…”( 2 )
2) “…Eserin keyfiyeti hususunda Üstad Necip Fazýl, eserinin hemen baþýnda kitabýnýn bir ilim deðil, san’at eseri olduðunu özellikle vurguluyor. Tabiî ki san’at eseri olmasý ilimden yoksun ve mesnedsiz olduðu anlamýna gelmiyor. Ýslâm âlimleri tarih boyunca Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hayatýyla ilgili eserler kaleme almýþlar, tek tek nakillerini sahih kaynaklardan göstermiþlerdir. Þüphesiz ki ilmî siyer kitaplarý, yani hadislerin, haberlerin, rivayetlerinin kaynaklarýnýn gösterildiði siyer çalýþmalarýnýn da kendi içinde bir deðeri var ve yayýnlanmalarý gerekiyor da... Ancak günümüzde Allah Resulü’nün hayatýný belli bir fikre muhatap olarak, o’nun hayatýný bir dünya görüþü projesinin ana merkezine koymak, bunun fikri örgüsünü kuran eserler çýkarmak ise ayrý bir kýymet…”( 3 )
3)“… Necip Fazýl, Çöle Ýnene Nur’a bir alt baþlýk eklemiþ: “Çöle ve bütün zaman ve mekâna”. Bu alt baþlýkta, þairin kendi deyiþiyle “baþ eseri”nin ruhunu, yazýlýþ sebebini okumak mümkün: Necip Fazýl, Efendimiz’in (sas) hayatýný klasik bir siyer usulüyle deðil bir sanat eseri olarak ortaya koyuyor ve daha çok olaylardan deðil durumlardan el alarak anlatýyor. O En Güzel Hayat’ý “inanmýþ ve teslim olmuþ sanat tavrýyla” dile getiren Çöle Ýnen Nur, unutulmaz bir sofra betimlemesiyle açýlýyor: “Sofra… Etrafýnda Allah Resûllerinin dizildiði sofra… Ve bu sofrada baþköþe… Sen!” Necip Fazýl’ýn O ve Ben, Kafa Kâðýdý gibi kitaplarýný anýmsatan bu bölümün benzerlerine kitap boyunca rastlýyoruz. Allah Resulü’nün hayatýndan bir kesiti anlattýðý pek çok yerde Necip Fazýl araya giriyor ve bir bakýma, nesrinin en billurlaþmýþ haliyle O’na (sas) yazýlmýþ en güzel Türkçe metinlerden birini kaleme getiriyor. Çöle Ýnen Nur’da genel çizgileriyle Asr-ý Saadet var, Efendimiz’in peygamberlik vasýflarý var, Ýslam’ýn ilk yýllarýna ait þaþýrtýcý bilgiler var ama bütün bunlarýn yanýnda Necip Fazýl’ýn O’nu bulmakla sonuçlanan manevî yolculuðunun izdüþümleri var. “Çile” gibi, “O An” gibi Necip Fazýl literatürüne aþina olanlarýn sýk karþýlaþtýðý terimlerin Çöle Ýnen Nur’da bölüm baþlýklarý olmasý bundan. Kitabýn Abdülhakim Arvasi’ye ithafý da onun niçin Necip Fazýl’ýn “baþ eseri” olduðunu iþin ehline anlatýyor zaten…” ( 4 )
4)“… Çöle Ýnen Nur’ un; Necip Fazýl külliyatý arasýnda apayrý bir yeri bulunduðu hususu üzerinde de ayrýca durulmasý gerekiyor. Eserin yazarý bizatihi Çöle Ýnen Nûr için ‘ gâye eserim’ demiþ olsa bile,yüz cildi aþan bir külliyat arasýnda, bu eserin yeri gene de iyi tayin edilmiþ görülmüyor…”
( 5 )

KAYNAKÇA :
(1) M.Orhan OKAY, “ Çaðdaþ Bir Siyer Denemesi : Çöle Ýnen Nur”,Yedi Ýklim Dergisi, Mayýs/2005, sayý:182
(2) M.Orhan OKAY, (a.g.e ,sayfa:3)
(3) Osman AKYILDIZ “Farklý Bir Siyer Çalýþmasý: Çöle Ýnen Nur”, Yeni Furkan Dergisi, Mart 2006, Sayý: 2
(4) Can Bahadýr YÜCE, “Þair Kaleminden Peygamber”,www.kitapzamani.com
(5) Necmettin TÜRÝNAY, “ Söylenmemiþ Cümlenin Hasreti: Çöle Ýnen Nur”, Yedi Ýklim Dergisi,Mayýs/2005, sayý:182,sayfa:9

.Eleþtiriler & Yorumlar

:: Tebrikler
Gönderen: Muhsin Altun / , Türkiye
2 Aðustos 2009
Üstad Necip Fazýl Kýsakürek için yapmýþ olduðunuz bu çalýþmanýzý tebrik eder, Resulullah aþkýyla yanan gönüllerden biri olmanýzý cenab-ý Hak'tan niyaz ederim.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn Ýnceleme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Mukaddes Kitabýmýz’daki Âyetler ile Tarihî Veriler Iþýðýnda: Türkiye’de Yahudicilik Hareketleri
Cumhuriyet' Ýn Radikal 'Ýnkilâplarý '' Sürecinde Tarihi Musikimiz de Payýný Almýþtý
2. Adam Ýsmet Ýnönü' Nün Müzik ile Ýliþkisi
Endülüs Ýslam Devleti Medeniyeti Ýçinde Elbette Musýki de Vardý
Bir ‘uç Beyi’ : Münir Nureddin Bey
Osmanlý Düþmanlýðý Cumhuriyet Hükümetine Osmanlý Arþiv Belgelerini Dahi Hurda Kaðýt Deðerinden Sattýrmýþtý
Yazýlýþýnýn 600. Yýlýnda Süleyman Çelebi" Nin "" Mevlîd" Ý
1930’ Lu Yýllarda Musýkimize Yönelik Tasfiye ve Ayar Sonrasý Aralanan Kapý Ýle Tanýþýp Dost Olduðumuz Arap Musýkisi ve Arap Filmleri Maceramýz
Ezan Bundan Tam 70 Sene Önce Tekrar ‘rab’ Ça Okunmaya Baþlanmýþtý.
‘ 2. Adam ‘ Ýsmet Ýnönü’ Nün Cumhurbaþkanlýðý Döneminde Kültür, Sanat ve Musýki

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Vefatýnýn 67. Yýlýnda Ziya Osman Saba’ Yý Rahmetle Anýyoruz... [Þiir]
Ýki Bedene Tek Ruh [Þiir]
Adý Konulmamýþ Duygular [Þiir]
Aþk Bir Terennüm Ýse [Þiir]
Hayal Bazan Gerçeði Aþar [Þiir]
Sensizlik Beyitleri [Þiir]
Yaðmuru Beklerken [Þiir]
Her Þey Geçmiþte Kaldý [Þiir]
Vesvese [Þiir]
"" Mâzi Kalbimde Yaradýr "" [Þiir]


Salih Zeki Çavdaroðlu kimdir?

Otuz yýldan fazla bir süredir Geleneksel Türk Musýkisi eðitimi aldým. Üsküdar Musýki Cemiyeti' nde 20 yýl korist - solist olarak görev yaptým. Bu güz Türk Musýkisi üzerine makaleler yazýyorum. (bkz. www. musikidergisi. com)

Etkilendiði Yazarlar:
N.Fazýl , C.Meriç, B.Ayvazoðlu,


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Salih Zeki Çavdaroðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.