..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir gün karþýma biri çýkacak ve bana: "Herþey olmasý gerektiði gibi olmaktadýr, efendim" diyecektir. -A. Aðaoðlu, Yazsonu
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Sevgi ve Aþk > Burcu Yýldýzer




25 Haziran 2009
Düðümün Katran Ko (R) Kusu  
Burcu Yýldýzer
Söylesene kim benzeyecek sana?


:AFEE:
“… ve þimdi her þey yazgýsýnda bozuluyor düþerken gözlerinin sahiline…”


Meraklý bir bekleyiþ benimkisi.. Bir þehrin yakýnlýðýnda uzanamýyorken yaralarýmýza, diðer bir þehrin bedenlerimizi içine aldýðý kalabalýðýn tatlý telaþýnda, -aslýnda beklenmedik bir randevuda- uzanacaðýz, biriken, tortulaþan; ama içimizden hiç kaybolmayacak yaralarýmýza…
Sonra an gelip geceden düþtüðümüzde ve kendi evlerimize çekildiðimizde, hiçte yabancý olmayan sahneleri yaþayacaðýz. En fazla tütsüye ve sigara dumanýna sarýlacak efkar… Kulaklarýmýza dokunacak müziðin ayarý, henüz oturmadan ayarlanacak karalamalarýmýza…
Aþkýn akordunu yapmaya çalýþýrken, tellerin parçalanmýþlýðýný kalem ucuna koyacak ve sonra sessiz yalnýzlýklar büyüteceðiz.
Sessiz ve yasak…
Kimse bilmeyecek gidenlerin ardýndan tutulmuþ yaslý sözcükleri.. Ýçimizde bir yerde, o saklý parça hep olacak.. Beyaz kaðýtlara düþen incinmiþ, beli bükülmüþ harflerin aðýdýný, bizden baþka kimse duymayacak..

***

- Ýyi bir yer olsun…
- Denerim..sen merak etme…

***


Yýllar… yan yanalýðýnýn elinden küçük bir çocuk gibi tutmuþ. Öylesine kýrýlgan ve öylesine parçalanmýþ ki aþk.. Hüzünlü gözlerimizde bir buruk telaþ, bedenlerimizde resimsiz bir gölge.
Uzaktasýn..
Sanki, buðulu gözlerinin arkasýnda, çoktan kimliðini kendinden uzaklara teslim etmiþ bir adam saklý.. Baktýkça kendimden geçiyorum ve dilimin ucuna gelip de oracýkta, hani sana dediðim yerde, sýkýþýp kalan bir heyecanýn üzerini, ellerinin sýcaðýyla geçiþtiriyorum. Bilsen, az sonra devrilecek zamanýn, yitirilmiþ onca dakikanýn hesabý ne zor sorulur özlemlerimizden.. ve yine bilsen böyle bir akþamda kar tanelerine neleri bir bir saydýðýmý…

Küçük bir aralýkta, saatin sýnýrlý konukluðuna gelmiþtin oysa.. Bense, kaç gece önceden ýsmarlamýþtým Tanrý’dan uzun uzun yanýmda olmaný... Koyduðum yerde miydin; yoksa deðiþen bir þeyler mi vardý? Ansýzýn dalýþlarýmda, “ne düþünüyorsun?” dediðinde, aklýmdan geçiyordun ve neden seni geç kalýþlarýma eklediðimi anlamaya çalýþýyordum… Derinliðine, hiçbir yokluk böyle kaçamazdý, böyle savuþturulamazdý.. nasýl olduysa meraklarýný, az da olsa gülüþlerini, en sevdiðin yemeklerin isimlerini ve o hiç gelmeyen sendeliðini, hep yaný baþýmda tutmuþtum…Anladým ki içimde ‘sana özel’ bir sen vardý… Hayýr bu yeni bir itiraf deðildi kendime ettiðim; bu yalnýzca gözlerini gözlerime ayýrmadan baktýðýn anlarda son bir nefes için bakýþlarýmý senden her kaçýrdýðýmda önüme çýkan bir düþünceydi…
Gözlerinin altýna yerleþmiþ koyu rengi ve orada sakladýklarýný bulmaya çalýþýrken, pencereye yansýyan siluetine elimi uzatýrken, ara sýra yanaðýma dokunurken, içindeki enerjiyi kendi tenime hapsederken, durmaksýzýn kareleri odaklarken aslýnda ben içindeydim yitirdiklerinin. Hayat bir parça soluk aldýklarýmýzsa ve bir parça da tüketilmiþliklerse, o an ikimiz de birbirine geçirgen duygularýn göz hapsindeydik…
Seni öyle çok özlemiþim ki!!
Hep isteyip de bir türlü fýrsat bulamadýðým, zamansýzlýklara ve tesadüfsüzlüklere eklenmiþ bu buluþmada, varlýðýnýn o hüzünlü dokusuyla, yýlýn ilk karýna birlikte þahit olduk..

Telefonun her çalýþýnda içinden fýþkýran aceleciliðinle, “ Eee anlat, neler yapýyorsun” la baþlayan ve bana, kaybolan anlarýmýzý anýmsatan bu cümlenle ve omuzlarýna düþen yýlýn ilk soðuðunun telaþýyla, yanýmda olduðunu bir kez daha gözlerime itiraf edebiliyorum…
O sendin!!
Þiir tutkusunu kalemime küçük bir akrostiþle iþlememe sebep olan…


Ufak tefek isteklerim vardý sen gelmeden önce… Kelimelerim henüz sen gelmeden dokunuyordu dilimin ucunda..
Apar topar bulmaya çalýþtýðým kaðýt parçalarý arasýnda karaladým sana yazacaðým ilk cümleyi.. Giydirmesi ne zordu o uzak þehirden getirdiðim sana dairli cümleleri.. Bir gece vakti, kumsaldaki izlerine bakarken, o çok sevdiðim yazýlarýndan birindeki gibi dinledim, sevdiðin þarkýyý bir kez daha içimden..

Siyah beyaz bir fotoðrafa bakar gibiydi bazen gözlerim.. Bilmiyorum, daha neyi bekliyordu is dolu perdelerde, katlanmýþ havlularýn burukluðunda, bir türlü kapanmayan bavullarýn bekleyiþinde, kýzýl saçlarýn tutkusunda, neredeyse çeyrek asýrlýk o adam… Daha kaç þýrýnga morfin salacaktý sancýlarýna? Korkularýnýn alt yazýsýný kim görebilecekti? Daha kaç defa davetkar intiharlarý sessizce izleyecekti, aynalarýn ardýndan ? Gitmek için daha kaç kez kaçacaktý, kýsa ömürlü kangren aþklarýndan..?
ve gitmenin acýsýný, kim bilir kaç kez daha iþleyecekti yalnýzlýðýna…

Issýzlýðýnýn da elbet bir nedeni vardý.. uzaklaþtýðýný sandýklarýnýn.. Alýþkanlýklarýný yüklediði küflenmiþ, her biri kendi içinde çözülen infazlarýnýn, elbet bir nedeni vardý.
Þimdi, o intiharlarýn gölgelenmiþ bakýþlarýyla, yudum yudum içine doðru yol alan serinliðin mayalý tadýnda, býrakýyordun dudaklarýný.. ki dudaklarýn mühürlenmiþ sözlerin kaçamak bakýþlý yalnýzlýðý… nöbetlerinin suskunluðu…

Söylesene kim benzeyecek sana?


“… ve þimdi her þey tutanaksýz bir suçun saatini bekliyor…”


Ýki günlük yorgunluða düþüremedim seni. Oysa oracýkta sýzabilirdi ve bütün güzelliðini kaybedebilirdi; hani o “ kýrk yaþýný düþündüm de, sen çok güzel bir kadýn olacaksýn” dediðin kadýn… Arnavut kaldýrýmlara insanlar basýp geçerken ve kar geceyi inceden inceye süslerken cama yansýyan yuvarlak ýþýklarýn içine sakladým beklentilerimi… Senden baðýmsýz…
Bu gece Ýstanbul’un göðsüne lodos düþecek, yedi tepeli þehir, ismine denk bir sýcaklýða karýþacaktý.. Kýsa mesajlarýnda hayatýn bu yazýyordu ve bunu ikimizden baþka hiç kimse bilmeyecekti…

- Kalemini verir misin?
- Tabii..
- Ne oldu?
- Hiç… sadece günün birinde bu kaleme benden baþka kim dokunacak diye düþünmüþtüm de..
- …

Ne yazdýðýný bilmeden, katlayýp duygularýný kenarlarýndan, bana verdin tiryakiliðini ellerinin.. ve ben de sana her gidiþinin sonrasýnda, ufak çiziklerle hediye ettim onu…
Söylenmeyeceklerin arasýna sýkýþtýrmak isteyip de bakýþlarýndan kaçýramadýðým cevaplarýmý býraktým o masada..

Yýllardýr oradaymýþýz gibi geldi bir an.. Zamaný beklenen düþlerin, açýlmýþ , zarftan çýkarýlmýþ samimiyetiyle…
Huzurlu olduðunu söylüyordun; oysa bir yanýn hiç durmuyordu.. Yanýmdaki sandalyede oturduðunu görmesem “yine gitti” derdim; ya da “hiç gelmedi”. Ama bir gün, yine gidecektin!! Önce rotasýný çizdiðin bir yolculuðun düðümlerini açacak, valizlerini toparlayacak, sýnýrlarýn ötesinde götürecektin içindekileri..



“…ve þimdi her þey, küçük bir balýðýn kýrmýzýyla renklendirilmiþ sýcaklýðýnda ,yavaþça ödüyor hesabýný…”

Merdivenleri her adýmda geride býraktýkça aklýmdan geçen tek þey “iyi ki geldin” oldu.. Meðer ne çok ortaðý olmuþsun geride býraktýklarýmýn…

Son bir kare daha…
Yola çýkmadan önce…

***

Soðuk…
Senden bir parçanýn içine hapsettim, üþüyen yanlarýmý.. Önce biraz tereddüt etmiþ; sonra, ayný þeyin düþüncesini taþýdýðýmýz için sevinmiþtim…
Sýkýca sarýldým…

Kalabalýk umurumda deðildi.. Gecenin nedense hiç bitmeyeceðini hissediyordum, az sonra gidecek olsan bile…
Kaç adýmda daðýtýlmýþtý o uzun yol? Hangi sözcükler mýrýldanmýþtý dudaklarýmýzda?
Oysa buluþma yerine giderken bir türlü bitmek bilmemiþti yolculuk.. Biliyor musun, geleceðini söyledikten sonra, orada seni beklerken, bir an telefonumun çalacaðýný ve “gelemiyorum” diyebileceðini bile düþündüm, gülümseyerek… Altý üstü bir tek sana yakýþabileceðini düþündüðüm ertelenmiþliklerden birisini daha yaþayacaktým.. Sonra bütün özlemlerimi ayaða kaldýrýp yavaþ yavaþ uzaklaþacaktým oradan…

***

- dursana biraz..
- …
- Yýlýn ilk karýný al bakalým. Sakla saklayabilirsen..
- Belki eriyip gitmesine engel olamam ama; tenimde hissettirdiði duyguyu, yaþadýkça saklayabilirim.
- Biliyor musun sabaha kadar bunun etrafýnda yürüsek, hiç kimse fark etmez.. düþünsene..
- Sabaha karþý fark edenler olabilir…
- Belki..


Ýnsaný gülümseten bir dönüþtü bizimkisi.. gecenin ritmi, uzun bir aradan sonra bir araya getirdiði iki insanýn sýcaklýðýný, ayaklarýmýza taþýmýþtý sanki..
Yan yana…

Sonra an geldi, rüzgar ve soðuk seni benden almamak için yarýþtýlar. Yüzündeki öfkeyi görüyordum, bu bile sýcaktý…
Tanrýdan ýsmarlanmýþ birkaç saat verilmiþti düþlerime…
Sessizlik bile güzeldi…

Artýk gidiyordun…


Bu geceden bana kalan her þeyi, týpký diðer gecelerde olduðu gibi yanýma alýp, uzaklaþtýk…
Kýrk beþ derecelik bir açýyla yollarýmýz ayrýlýyordu.
Yürüdüm…
Hiçbir þey düþünmedim…
Karþýya geçmeden arkamý dönüp baktýðýmda gerçekten “gitmiþtin”…

***

Þimdi, bütün kalýþlarýn dökümünü yapsak ve bütün gidiþlerin… Aynaya düþen yüzümüzün, hangi yerinden akardý yalnýzlýklarýmýz.. Ya da yalnýzlýk gerçekten akabilir bir þey miydi?

Bu geceyi katlýyorum; kaç hamle yaptýðýmý saymadan...







Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Burcu Yýldýzer kimdir?




yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Burcu Yýldýzer, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.