Bir takým þeyler görürsünüz ve "Niye?" diye sorarsýnýz. Ben ise bir takým þeyler düþlerim ve "Niye olmasýn?" diye sorarým. -George Bernard Shaw |
|
||||||||||
|
O gün O, Horn burnunu dönmüþ , müthiþ bir iþ baþarmýþtý. Mesaj yaðýyordu siteye. Tebrikler,kutlamalar, heyecanlar , övgüler. Donup kaldým. Þems ile 40 gün 40 gece bir odada muhabbete dalan ve yüzü buz ile kaplanan Mevlana gibi oldum ben de. Ne yapýyordum ben ? Koca bir günü bir çýrpýda harcamýþ, aklým ve bedenim yorulmuþ enerjim tükenmiþ halde ekrana bakakaldým. Ýçim sarsýldý. 5 duyum bir an içinde olsa kaybolup eriyip gitti benden. Pencereden gökler az da olsa görünüyordu. Karanlýk ve soðuktu dýþarýsý. Ben ve Hakan ayný günü ne de farklý harcamýþ, yaþamýþtýk… Ve Hakana ( sonradan arkadaþ olduk ) aþaðýdaki satýrlarý yazdým hýzlýca… Biliyor musunuz Hakan Bey ? Bizler burada karalar üzerinde iþgal altýnda yaþýyoruz. Siz soðuyan magmaya diþini geçirmeyi baþarmýþ denizlerle beraberken biz karalarýn üzerinde benliðimize, varlýðýmýza,kiþiliðimize,günlük yaþantýmýza,özgürlüðümüze,insanlýðýmýza ve en önemlisi ruhumuza yapýlan bin bir çeþit saldýrýlarý göðüslemeye çabalýyoruz. Siz kiþiliðinizi geliþtirirken, ruhunuzu olgunlaþtýrýrken,özgürlüðünüzü yaþarken ve insan olduðunuzu an be an hissederken oralarda, biz burada iþgal altýndayýz. Adýna “para” denen iþgalci dürüstlüðümüzü, egomuzu,isteklerimizi,kontrol mekanizmamýzý ve vicdanýmýzý hedef seçmiþ kendine... “Ýnternet” denen sinsi ajan dostluklarý,sohbeti,arkadaþlýklarý ve paylaþmayý kanser gibi kemiriyor... Üst rütbeli subay “kariyer” ile komutaný “statü” hayat haritamýzýn üzerine kýrmýzý piyonlarýný gün geçtikçe daralttýðý çemberlere yeniden konuþlandýrýp duruyor. “Trafik” ise sadece bir provokatör. Her gün býkmadan usanmadan hepimizi her yerde provoke ediyor. “Kredi Kartý” denen varlýk sanki esir toplama kampý SS subayý. Ayaklara vurulan prangalar ise ev,araba,makine,giyim kuþam þeklinde... Düþman çok, sýðýnýlacak liman, mücadele edecek akýl yok. Kara insanlarý iþgal altýnda evrim geçiriyorlar. Ata kültürü,Ana mirasý artýk komik ve gereksiz geliyor esir insanlara. En büyük esir toplama kampý Ýstanbul’da 15 milyon esir yaþýyor. Ýþgal olaðanca hýzý,tüm vicdansýzlýðý,kocaman vurdumduymazlýðý ve televizyonlardaki karanlýk haberleri ile sürüp gitmekte... Bir tür matrix bu. Hepimiz tarlalardaki fanuslarýmýzýn içerisinde turuncu, yapýþkan jeller içerisindeyiz. Kafayý kaldýrmaya müsaade yok. Ýþgal ordularý baþ kumandaný “PARA” hayatý hepimiz için anlamsýz bir þaka haline getirmeye çabalýyor. Ölü dinozorlar ve tropikal iklim bitkileri 65 milyon yýl sonra petrol adý altýnda hortlayýp insan soyunu kontrol edebiliyor. Ahlak, bilgelik ve insanlýk artýk bitmek üzere olan yaðmur ormanlarýndan miras kaðýtlarýn üzerine yazýlan birer kelime sadece... Bilemiyorum Tanrý hala daha kendini göstermemeye kararlý mý bütün bu olan bitene karþýn insanoðluna? Yada tam yanýmýzda, karsýmýzda duruyor da biz mi göremiyoruz ? Ya da… Buralarda hayat adeta bir iþgal ilüzyonuna dönüþmüþken siz Magellan boðazýnýn oralarda yani mavi gezegenin uçlarýndan birisinde tek baþýnýza ne yapýyorsunuz Hakan Bey ? Siz Ýþgale direnen Hasan Tahsin gibisiniz. Kurtarýlmýþ ve yaptýklarý ile kurtarýlmayý bekleyenlere yardým eden Morpheus gibisiniz. Esir kamplarýndan yahudileri kurtarmaya çalýþan Schindler gibi. Küçükken Aaru toplama kampýndan kaçmaya çalýþan bir grup Alman yahudisinin filmini seyrettiðimi hatýrlýyorum. 9 yada 10 yaþýndaydým. Özgürlüðün ne demek olduðunu ilk o günlerde keþfetmiþ ve anlamýþtým. Doðup büyüdüðüm ve yaþadýðým þehirde esir olduðum gerçeðini ise Haldun Sevel’i okumaya baþladýktan sonra... Buralarda iþgal tüm þiddeti ile sürerken siz oralarda hayatýn ,var olmanýn,insan olabilmenin,nefes alýp vermenin deðerinin aslýnda nasýl bir þey olduðunu keþfetmek ile ve tanrýyý aramakla meþgulsünüz. Siz uðradýðýnýz her limanda kolayca ve içtenlikle ayný deniz dilini konuþarak anlaþan, özgürlüðüne düþkün, ruhlarý iþgal edilmemiþ denizci dostlar edinirken, alt komþusu ile yýllarca görüþme gereði duymayan ve adýný bile bilmeyen Ýstanbullu esir , ADSL baðlantýsýnýn hýzýný arttýrabilmek için yeni iþgalci paralarýn hükmüne girmiþ yaþýyor... Ýnsanoðlunun en büyük özelliklerinden biri olan “farkýndalýk” dinozorlar gibi soyu tükenmek üzere olan bir kavram artýk. Sanal dünyayý gerçek dünyasý olarak benimsemiþ öyle çok gönüllü esir var ki bilemezsiniz... Evimin çatý katýndan pencereyi açtýðýmda þehirden uðultu,denizden sessizlik ve huzur yükseliyor yukarýya. Denizlerde gönlü ve aklý iþgal edilememiþ 3-5 sevdalý ,yollarda otobanlarda ise 15 milyon esir hem arabalarýna hem de hayata... Siz farkýnda mýsýnýz ? Artýk bu esir kampýna dönemezsiniz ! Gezegeni dolaþýp bitirdiðinizde göreceksiniz ki benzer seyahatler için yüzlerce baþka neden ve onlarca farklý rota daha var. Mardekle 50 deniz milini hem de yelkenle, sessizce ,mavice,özgürce dümen suyunuzda býrakýrken harcadýðýnýz zamaný ; 5 kara mili için hem de bilmem kaç silindir hacimli onlarca sübaplý gürültü makinesi motorlarla ,grice ve tutsakça harcayabilecek misiniz ? Oralarda kendinizin ve hayatýnýzýn tek ve mutlak hakimi iken,buralarda esir kampý komutanlarýnýn izin verdiði kadarýyla yetinip böylece yaþamayý içinize sindirme ihtimaliniz olacak mý ? Sadece rüzgarýn dediðinin olduðu bir yerden karmaþanýn ve kakafoninin ortasýna dönebilmeyi genleriniz þifreleyebilecek mi ? Benim gibi iþgalin farkýnda bazý metropol esirleri dikenli telleri aþmanýn,bu saçma kamptan kaçmanýn ve tanrýyý bulup ona sýðýnmanýn yaþamýn rengini gri ve siyahtan maviye ve sarýya dönüþtürmenin peþindeler. Daha önce kamptan kaçmayý baþarmýþ SADUN BORO,HALDUN SEVEL kahramanlarý,umutlarý... Tabiatýn,suyun,denizin,güneþin,rüzgarýn,gölgenin,özgürlüðün olduðu yerlere tünel kazýyorlar. Hal böyle iken bu soðumuþ Magma bozuntusu üzerinde sanal metalarýn iþgali altýnda yaþamak mý ? Yoksa Magmanýn efendisi denizler üzerinde ve rüzgarlar ülkesinde özgür yaþamak mý ? Para tanrýsýnýn topraklarýnda esir gibi yaþamak mý ? Yoksa Hakan Oge imparatorluðunda tahtta kalmak mý ? Buralarda rüzgarýn sesi yok. Mandarlarýn direklere,çarmýhlara vurup výnlatmasý yok. Köpüklerin dalgalarýn hýþýrtýsý ,yapraklarýn titremesi,yaðmurun sesi de yok. Buralarda paranýn sesi var. Metallerin,motorlarýn gürültüsü var. Borsanýn açýlýþ ve kapanýþ gongunun sesi var. Arabalarýn klaksonlarý, ambulans ve polislerin siren sesleri var. Ýnsanlarýn esirlerin iniltileri, haykýrýþlarý,baðýrýþlarý duyulmuyor bile... Balýklar olta ucundan deðil deniz içerisinde çevrilmiþ esir çiftliklerinden... Su yaðmurlardan deðil, ozmos cihazlarýndan... Sebzelere su ve gübre deðil hormon ve ilaç veriyorlar... Meyveler kokmuyor. Tatlarý kendileri gibi deðil... Danalarý deli,tavuklarý grip,balýklarý semiz yaptýlar para için... Mavi sular yeþil ormanlar bitiyor. Bitsin diye Bankalar kredi verme yarýþýnda. Biten yere iþgalci baþka bir ýrk olan betonlar yerleþiyor. Etrafýmýz barut küpü. Sen oralarda Tanrýya ulaþmaya çalýþýrken tanrýya ulaþmanýn baþka yolunu bulmuþ gibi vücutlarý üzerinde bomba patlatýyorlar... Nereye gidiyorlar bilemiyorum... Büyük bir hayal kýrýklýðý yaþadýklarýna eminim ama... Atom bombasý yapmak isteyenler var... Zaten esir kampýndalar. Bide kampa bomba atacaklar… Kalplerdeki saflýk,beyazlýk kara korsanýn bandanasýnýn siyahlýðýna çalýnmýþ. SEVGILI HAKAN ÖGE ; BIZLER HENUZ MARMARADA YELKEN YAPMAYA YETERINCE FIRSAT VE ZAMAN YARATAMAZKEN ,AKDENIZ CUKURUNUN RESMINI SADECE HARITALARDA GOREBILIRKEN, ATLASI GECMEK NASIL BISEYMIS DIYE SOYLESILERDE DINLEYICI KONUMUNDAYKEN SIZ NERELERDESINIZ ... NERELERI GORDUNUZ NELER YASADINIZ !!! GIPTA MI ? EVET ! KISKANCLIK MI ? SAMIMICE EVET ! GURUR MU ADINIZA ? HEMDE NASIL... UMUT MU ADIMIZA ? BIRAZ BELKI... SIZ ORADA YASIYORSANIZ BIZ BURADA NAPIYORUZ ? YOK BIZIMKISI ISE HAYAT SIZINKININ ISMI NE OLACAK O ZAMAN ? OZLEM VARDIR MUTLAKA SIZDE.. AMA ONERIM HAKAN BEY, UZATIN UZATABILDIGINIZ KADAR YOLLARI ROTALARI.. RUZGARDA KOLAYINIZA GELMESIN HIC. GELMESINKI YOLUNUZ UZASIN DENIZDE KALACAGINIZ SURE UZASIN.. TEKNENIZLE BIRLIKTELIGINIZ UZASIN.. BIZ BURADA ONCA INSAN ORALARA GITMEYI HAYAL EDERKEN SIZ BURALARA GELMEYIN HAKAN BEY... GELMEYIN... SADECE AKLIMIZ VE YUREGIMIZ DEGIL, RUHUMUZDA MARDEKTE... ASLINDA ODA ARTIK MARDEK DEGIL.. ORDEKLIGI DE ODLEKLIGIDE KALMAMISTIR... MARTI OLMUSTUR , HATTA BEYAZ BASLI BEYAZ IKI KANATLI BIR KARTAL OLMUSTUR... BENIM GIBI ORDEKLIKTEN USANMIÞ MARTI OLMAK ISTEYEN O KADAR COK INSAN VAR KI ETRAFTA... GOZU GONLU ENGIN MAVILERDE KAYIP OLAN.. KULAKLARI MANDARLARIN SESINI ARAR GIBI... OLACAKMIYIZ BIZDE ORALARDA BI GUN ? SADUN BORODAN 60 HAKAN OGEDEN 20 YIL SONRA OLSADA... YOKSA BU HAYAT DENEN SERUVEN ,SEHRI ISTANBULDA BASLAYIP MI BITECEK ? YADA NAVIGANIN ,YELKEN DUNYASININ, YACHT WORLDUN SAYFALARI SAILING CHANELIN GORUNTULERI TESELLI MI OLACAK ANCAK BIZE? HER DENIZE CIKTIKTAN SONRA GERI DONUSU KABUS OLAN KARA HAYATINDAN GITGIDE UZAKLASAN, METROPOL YASANTISINI REDDEDEN, POPULER DUNYA KULTURU ILE VAHSI KAPITALIZMI KESISTIRMEYE CALISANLARDAN KOSE BUCAK KACAN BEN VE BENIM GIBILER HEP ORDEK OLARAK MI KALACAGIZ ??? HAKAN OGE SIZ YASIYORSUNUZ... PEKI BIZ ? "BAZILARI HAYAL EDER,BAZILARI YAPAR" YANI ? YANI, BAKARAK YASAYANLAR ,YASAYARAK YASAYANLAR... KIMIMIZ MADDEN ULASAMAYIZ. KIMIMIZIN ZAMANI YOKTUR. YADA SORUMLULUKLAR COKTUR. AMA TEKRARA,RUTINE HAYAT DEMEK NE KADAR DOGRU... HAKAN OGEYE 25 KASIM 2005 DEYINCE EN AZ 1 SAAT ANLATABILECEKTIR O GUNU.. YA SIZ ? O TARIHTE NE YAPTIGINI HATIRLAYAN VAR MI ARAMIZDA ? TRISTAN JONES'UN SON KITABINI "BUZ" U OKUYORUM.. 20 LI YASLARDA INGILIZ ORDUSUNDAN OMURILIK SORUNLARI NEDENI ILE ATILAN BAHRIYE DOKTORUNUN "DEGIL DENIZLERE ACILIP YELKEN YAPMAK YURURKEN BILE DIKKATLI OLACAKSIN" DEDIGI ADAM...SU UZERINDE KALABILEN AMA YUZMESI ICIN GEREKEN HARAKETLERI YAPAMAYAN ADAM... TEKNESINDEN BASKA SADECE BIR KÖPEÐE SAHIP BIR ADAM... 90 KUSUR YASINDA ÖLDÜÐÜNDE DEFALARCA ATLANTIK, PASIFIK GECISI YAPMIS KUZEY KUTBUNA GITMIS,DUNYAYI KENDI TEKNESI ILE DOLASMIS... YANÝ ? YANÝSÝ BAHANE DIYE BISEY YOKTUR. SADECE SECIM VARDIR... HAKAN OGEYI HERSEY BI YANA SECIMINDEN DOLAYI BILE KUTLAMAK GEREK...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © CENK ÞAHÝN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |