Bir ülke baðýmsýz olmadan, baðýmsýzlýk da erdem olmadan ayakta duramaz. -Rousseau |
|
||||||||||
|
Ýçki verilmesine tepki gösteren AKP 'li Belediye Meclis Üyesi Bayram Baþelma, þöyle dedi: - Bugün Tekirdað’ ýn kurtuluþ gününü kutladýk. Bugün Tekirdað’ýmýzýn her karýþ topraðý kanla bulanmýþken, þehitlerimiz bizim burada rahat yaþamamýz için canlarýný seve seve vermiþken, resepsiyonda içki verilmesi beni yaralamýþtýr. Ben de sayýn baþkana bunun doðru olup - olmadýðýný sordum. Bireysel tepkimi ortaya koydum. Bundan sonra içkinin verileceði resepsiyonda bulunmayacaðým. Ýçki verilmesini protesto ediyorum...( Gazeteler) Bu haberi okuyunca ; yolsuzluðu, hýrsýzlýðý, adam kayýrmayý, halk arasýnda kutuplaþma yaratanlarý, 10 Kasým’ a özel anlam yüklemeyin diyenleri protesto etmeyenlerin, neden sadece içkili toplantýlarý protesto ettikleri sorusuna yanýt aradým. Sonra, þöyle yakýn geçmiþe döndüm ve iktidar patisine mensup veya bu partiye yakýnlýðý olan kiþilerle ilgili þu haberleri anýmsadým. Sigara böreðinin adý deðiþtirilsin. Haným Göbeði adlý tatlýnýn adý deðiþtirilsin. Oyuncak bebekler, çok tahrik edici. Vatandaþ, içkili yerlerden rahatsýz oluyor. Bu birimler þehir dýþýna çýkarýlsýn. Bir baba olarak, kýzýmýz yedi yaþýna bastýktan sonra, kucaðýmýza alýp sevemiyoruz. Daha sonra, dün akþam Ýstanbul’ da katýldýðým ve içkinin de bulunduðu aile yemeðini anýmsadým. Yemek sýrasýnda birkaç yudum içki alanlar da vardý. Bu kiþiler ne nara attýlar, ne sarhoþ oldular, ne de bizi rahatsýz ettiler. Bunlarý düþünürken uyuyakalmýþým. ” Derviþin fikri neyse, zikri de o olur.” hesabý ; gece korkunç, sýkýntýlý ve saçma bir rüya gördüm. Rüyamda hastanede açýyorum gözlerimi. Bedenim trafo gibi. Çünkü her yerimde elektrik kablosu gibi hortumlar var.Yakýnlarým, gözlerimi açtýðýma çok seviniyorlar. N’ oldu bana diyorum, bir gazete tutuþturuyorlar elime iç geçirerek. Ýþte bu gazeteyi okuyunca, olan olmuþ sana. ” Ben, böyle bir Türkiye’ de yaþamak istemiyorum.” diye not býrakýp, iki kutu hap içmiþsin. Ölümden döndün, diyorlar. Alýyorum gazeteyi elime, intihar giriþimime sebep olan haberleri sesim titreyerek okuyorum: Biz, baþý açýk olan kadýnlarýn bulunduðu mekânlara girmeyiz. Çünkü, tahrik oluyoruz. Namaz kýlmayanlarýn yaptýklarý yemeði yemek, haramdýr. Aksi halde, dinden çýkmýþ olursunuz. Düðünler artýk , kadýnlar ayrý - erkekler ayrý olmak üzere iki birimde yapýlacak. Damat, erkeklerin bulunduðu gruba; gelin de kadýnlarýn bulunduðu gruba ev sahipliði yapacak. Aile ortamýnda ; kadýnlar ayrý, erkekler ayrý odada oturacak. Telefonda, kadýnýn kulaðýna erkek sesi gelirse, bu kadýn zina yapmýþ gibi olur. Cami giriþlerinde, alkol testi yapýlacak. Kadýn doktorlar erkek hastalarý muayene edebilecekler ama ; kadýnlarýn, erkek doktora gitmesi yasak. Telefonunuzu mecbur olmadýkça kullanmayýn, kullanmak zorunda kaldýðýnýzda ise kýsa konuþun. Telefon konuþmalarýnýzý dinleyen arkadaþlar, hýzýna yetiþemiyorlar. Lütfen, onlarýn iþini kolaylaþtýrýn. Kýzlarla erkekler, ayný sýnýfta eðitim göremeyecek. Bayan öðretmenler, erkek öðrencileri okutamayacak . Ancak; erkek öðretmenler, kýz çocuklarýný okutabilecek. Þu saçmalýða bir bakýn hele. Gerçeklerle uzaktan yakýndan ilgisi yok. Dedim ya, saçma bir rüya iþte. Gazete baþlýklarýný okuyunca, baþlýyorum baðýrmaya: ” Neden beni kurtardýnýz ? Ölmek istiyorum ! Böyle bir ülkede yaþamak istemiyorum ! ”….Bir titreme alýyor beni, yattýðým karyola 9.8 þiddetindeki depreme yakalanmýþ gibi titriyor. Bir hýrsla karyoladan kalkýyorum, hortumlarý söküp atýyorum. Odadakilere saldýrýyorum. ” Neden beni hastaneye getirdiniz? Ölmek benim hakkým. Yaþasýn özgürlük ! ” diye baðýrýyorum. Bayan doktor geliyor, bana üzgün bir yüz ifadesiyle bakarak þöyle diyor: “Zavallý kadýn !Þeytan girmiþ içine. Hastanýzý, Kurtar Beni Baba Türbesi’ ne götürün. Orada iki gece misafir olsun, þeytaný uçar ve bir þeyciði kalmaz.” Doktor haným cümlesini bitirir bitirmez üstüne atlýyorum. Ýkimiz yerde alt alta - üst üste debelenirken uyanýyorum. Bir bakýyorum , sýcak yataðýmdayým. Rüyamý bir arkadaþýma anlattým telefonda. Dedi ki bana: “Arkadaþým ! Sen rüya deðil, Türkiye’nin yakýn geleceðini görmüþsün.” Allahýn salaðý - afedersiniz- ! Hiç böyle konuþulur mu telefonda. Yakýnda görecek gününü. Telefonlarýmýzý dinlediklerine göre, bugün – yarýn ifadesini alýrlar. Kaç kez söyledim oysa. ” Telefonda þifreli konuþ, baþýmýzý belâya sokma.” dedim. Þiþþþþttt ! Siz de sessiz olun. Susun ! Susmazsanýz, bir gün sýra size gelecek.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |