..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Sevgi dünyadaki yaþam ýrmaðýdýr. -Henry Ward Beecher
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Sanat > Salih Zeki Çavdaroðlu




6 Ocak 2010
Tanburî Cemil Bey  
TÜRK MUSIKÎSÝNDE ÖLÜMSÜZ BÝR VÝRTÜÖZ

Salih Zeki Çavdaroðlu


Türk Musýkisinin önemli tanbur ve kemençe icracýsý, bestekâr Tanburî Cemil Bey' e iliþkin bir deneme...


:BFEF:

Türk müzik tarihinin, özellikle saz musýkisinde kendisinden çok söz edilen, efsane kiþiliði Cemil Bey’dir. Saz; özellikle tanbur ve kemençe icrasýnda o bir milâttýr. Tanbur ve kemençe dýþýnda lavta, rebab , viyolonselde de icranýn mükemmeliyet zirvesine ulaþýr. Ýcrada olduðu kadar saz eserleri besteciliðinde, yani, peþrev, saz semaisi ve taksim formlarýna yeni ufuklar açmýþ, modern anlayýþlar getirmiþ bir bestecidir. Yani Þarký’ da Hacý Arif Bey’in yaptýðýný, saz eserleri besteciliði ve icrasýnda o yapmýþtýr. Ondan sonra gelen saz eserleri bestecileri ve saz icracýlarýnýn en büyük þansý, Cemil Bey’in icralarýnýn kaydedildiði taþ plâklar olmuþtur.

Cemil Bey 9 Mayýs 1873 günü Hariciye’ci Tevfik Bey ve Zihniyar Haným’ýn oðlu olarak Ýstanbul’da doðar. Babasý imparatorluðun Tahran Büyükelçiliði’de bulunan bir yüksek bürokrattýr. Musýkiye oldukça yakýn bir kiþiliktir. Bu yüzden Cemil Bey çocukluðundan itibaren musýki meþklerinin içinde yetiþecektir.

Babasýný kaybettiðinde henüz 3 yaþýndadýr. Amcasýnýn gözetiminde büyümeye devam eder. Bu arada iki aðabeyi de baþta tanbur, deðiþik sazlar çalmaktadýr. Bu küçük Cemil’ in yaradýlýþtan mevcut büyük yeteneðinde bir kamçý olur.

Daha ilkokul yýllarýnda dönemin ünlü tanburîsi Bestekâr Ali Efendi’yi tanýr ve onun öðrencisi olur.

Hariciye Nezareti’ndeki memuriyet yýllarýnda ve müzisyenliðinin baþlangýcýnda tanbur icracýlýðý kimilerince tanburu ud gibi çalýyor diye eleþtirilirken, kimilerince de virtüöz olarak nitelendirilir. Tanbura ilâveten yine o yýllarda Kemençeci Vasil’den kemençe dersleri alýr. Bir kaç yýl içinde hocasýný kemençe icrasýnda geride býrakýr.

Özellikle tanbur icrasýndaki statik yapýya getirdiði dinanizm ile, Cemil Bey tartýþmasýz tek ekol haline dönüþmüþtür. Klâsik kemençede de keza sað ve sol el tekniðini geliþtirip, o güne kadar gerektiði þekilde kullanýlmayan tellere kazandýrdýðý iþlevle , bu sazý icrasýnýn en üst sýnýrýna yaklaþtýrmýþtýr. Ýþin ilginç yaný kemençe çalmayý, tanburda virtüöz olduktan sonra öðrenmiþ olmasýdýr.

1826’ dan bu yana ülkede yerleþmesi için ýsrar edilen batý musýkisi rüzgârýnýn Tanburî Cemil Bey’ i etkilememesinden söz edilemez. Onun, ”…þedarâbân ve ferahfezâ saz semâileri..” nde bu etki belirgin bir þekilde hissedilir.(1)     
Cemil Bey’in Türk müzik arþivinde bulunan 200’e yakýn plâðýnýn 80 kadarý “taksim”formundadýr. Bunlarýn her biri de baþlýbaþýna birer, tanbur, kemençe, lavta ve viyolonsel “konçerto”su niteliðindedir. Bu plâklardaki tanburla yaptýðý Þedarabân, Sûzidîl, Nihavent, Niþaburek, Müstear, kemençeyle yaptýðý Evcâra, Sultanýyegâh, Acemaþiran, Hüseynî, viyolonselle yaptýðý Hüseynî ve Muhayyer,lavtayla yaptýðý Kürdilihicazkâr ve Uþþak, yaylý tanburla yaptýðý Yegâh ve Ferahfeza taksimleri halâ zevkle dinlenir ve saz sanatçýlarýnca örnek eserler olarak meþkedilir. Ancak bu garip çeliþkidir ki :

“… Tamburî Cemil Bey ilk plaklarýný yaptýðý ve musiki çevrelerinde tanýndýðý yýllarda, tamburda klasik tavrý bozduðu ve hercaileþtirdiði için haklý olarak tenkid edilmiþti; ne var ki bugün, devrinde Tamburi Ali Efendi tarafýndan temsil olunan klasik tambur tavrýný bilen ve hatýrlayan kalmadý denilebilir. …”(2)

Diðer 70 civarýnda plâðýnda ise, enstümaný ile ya bir soliste eþlik etmiþ veya diðer birkaç saz ile birlikte herhangi bir saz eserini yorumlamýþtýr. Bu plâklarý ona sadece Türkiye’de deðil geniþ bir coðrafyada büyük bir ün saðlamýþtýr.

“…Kendi arþivinde Tanburî Cemil’e ait 110 tane taþ plâk olduðunu söyleyen Karabey’e göre ,Tanburî Cemil ile kayýt sistemlerinin ortaya çýkmasý Türk müziði için bir þans: Kayýt cihazlarýný icad edenler, adeta ‘Osmanlý’ da Cemil Bey adýnda bir sanatçý doðdu, aman kayýt sistemlerini yetiþtirelim de onun sesini kayda alalým’dediler de güzel tevâfuk gerçekleþti…” (3)

Cemil Bey hayatý boyunca 8 peþrev, 7 saz semisi, 3 oyun havasý, 16 þarký, 2 ninni besteler. Ferahfezâ, Muhayyer, Mâhur, Þedarabân peþrevleri, Þedarabân, Ferahfezâ, Hicazkâr, Muhayyer saz semaileri, ”Görmek ister gözlerim her dem seni” sözleriyle baþlayan Hüseynî ve “Feryâd ki feryâdýma imdâd edecek yok”sözleriyle baþlayan Þehnaz þarkýlarý bu formun en tanýnmýþ eserleridir.

Tanburî Cemil Bey gerek irticalen yaptýðý taksimler ve gerekse bestelediði saz veya söz eserlerinde adeta bir kuyumcu titizliðindedir. Bunu, onun ney’ deki halefi diyebileceðimiz üstâd Niyazi Sayýn þu anekdotla dile getiriyor :

“…Tanburi Cemil ve arkadaþlarý bir akþam bir evde toplanmýþlar. O sýralarda da Cemil Bey, Þeddi Arabân Saz Semâisi’ni yeni bestelemiþ. O akþam Cemil Bey, tamburunu deðil de kemençesini getirmiþ meclise. Eseri, tambur için bestelediðinden, kemençe ile çalmakta bir hayli zorluk çekmiþ. Eserin dördüncü hanesine gelince durup tekrarlamýþ bu bölümü. Ýçine sinmeyince bir daha tekrarlamýþ, sonra bir daha… Sonra da’ yapamayacaðým’ diyerek izin istemiþ ve kalkmýþ. Anekdodu anlatan diyor ki :’Sabaha karþý evime giderken onun evinin önünden geçmem gerekiyordu. Üstâd, içeride halâ saz semâisi’ nin dördüncü hanesini kemençe ile çalýyordu..” (4)
Kültürümüzün önemli isimlerinden Hakký Süha Gezgin, Cemil Bey’i bize þöyle tanýtýyor :

“ Uzun; fakat eski Türk atlýlarý gibi, belden yukarýsý daha yüksek bir boy. Yürürken görünmez bir daðdan iniyormuþcasýna azýcýk öne doðru eðik duran bir endam. Ýnsan þefkat duygularý veren ince, nazlý omuzlar.

Solgun yüzünde bir gül durgunluðu vardý. Üst kapaklarý yumuk gözleri, size, içinde hiçbir hatýrlayýþ kývýlcýmý parlamadan bakardý. Zaten, kumral uçurumlarýn dibi görünmezdi ki. Þakaklarýndan tatlý, yumuþak bir süzülüþle inen yüz çizgisi, çeneye doðru az katýlaþýr keskin bir irade kuvvetini belirtirdi.

Geniþ alnýnda, düþünce sabahýnýn açtýðý derin izler olmasý, Cemil Bey’ de ilkin, çocuk hali bulabilirdiniz. Fakat derin ve büyük ilhamlarýn aðýrlýðý altýnda bükülüp katlanan bu alýn, sizi ansýzýn sarsar, gönlünüzü korkuya benzer duygularla doldurdu. Bunlara hafifçe titreyen uzun, asabî parmaklý, beyaz bir çift el de ekleyiniz. Tanburî Cemil’ i hayalinizde canlardýrmýþ olursunuz…

…Fizikçiler, her perdenin belli bir tel titreyiþinden doðduðunu söylerler. Fakat Cemil Bey’in mýzrabiyle yayýndan çýkan (do) lar, (mi)ler… Hiç kimsenin yine ayný sazdan çýkardýklarý (do) ve (mi) lere asla benzemez.

Yani þunu demek istiyorum ki, naðmelerin terkibi, makamlarýn istifi deðil, tek tek seslerde bile onun ölçüye sýðmaz bir ayrýlýðý vardýr…

Bir taksimini ele alýnýz. Onun mýzrabýndan dökülen her notanýn bir nur damlasý gibi parladýðýný ve gönlünüzün ufuklarýnda mahyalar kurulduðunu duyarsýnýz…

….Cemil, gerçekten de elleriyle aðlayan, parmaklarý hýçkýran bir deha idi…” (5)

1916 senesinde uzun süredir çektiði “verem” hastalýðý sonucu vefat ettiðinde henüz 45 yaþýndadýr.

Türkiye’deki olaðanüstü nitelikteki her kiþilik gibi Cemil Bey’in de kadir ve kýymeti ölümünden seneler sonra anlaþýlacaktýr. Devlet ve toplumun bu konudaki duyarsýzlýðý, ihmali ve nemelazýmcýlýðýný, Cemil Bey’ in hâtýrasýna bakýþýnda da bütün çýplaklýðýyla görebiliriz. Üstâd Niyazi Sayýn’ýn naklettiði bir anekdota göre :

“…Bir bayram günüydü. Tanburî Cemil Bey’in Aksaray Sinekli Bakkal’ daki evini yýkýyorlardý. Rica ettim, oda kapýsýný aldým. Üzerine kendisi kurþun kalemle fesli bir baþ, oðlu Mesud Cemil de bir musevî resmi yapmýþ. Sokak kapýsýnýn üzerinde sol anahtarý bulunan tokmaðýný aldým, iki pencere kafesini aldým. Hiç olmazsa hatýra olarak bulunsun diye… Kapýyý Necdet Yaþar’ a verdim…” (6)


K A Y N A K Ç A :
(1) Bülent AKSOY,”Cumhuriyet Dönemi Musýkisinde Farklýlaþma Olgusu”,Cumhuriyet’in Sesleri,Tarih Vakfý Yayýnlarý,Ýstanbul/1999,s.33
(2) A.Turan ALKAN,”Eðer Aþka Bir Ceza Verebilseydim”,Zaman Gazetesi,4 Mayýs 2002
(3) Burhan ESEN,”Tanburî Cemil Çalýyor Hâlâ Gramofonda…”,Zaman Gazetesi 19 Nisan 2002
(4) Burhan EREN, “ a.g.e “
(5) Beþir AYVAZOÐLU,”Edebî Portreler”Timaþ Yayýnlarý,Ýstanbul/1997,s.366,368
(6) Alpay KABACALI,”Türk Müziði Terk Edildi”,Cumhuriyet Gazetesi,20 Kasým 1989

http://ferahnak.wordpress.com/2010/01/06/tanburi-cemil-bey-%e2%80%9c-turk-musikisinde-olumsuz-bir-virtuoz%e2%80%9d/




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn sanat kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Þekip Ayhan Özýþýk
Ölümünün 25. Yýlýnda Hocalarýn Hocasý
Vefatýnýn Ýkinci Yýlýnda Özgün Bir Ses ve Üslûp

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Türkiye’ Nin Türrklük Ýle Alakasýz ‘beyaz Türk’ Meselesi
Türk Halk Musýkîsi Ezgilerini Derleme Çalýþmalarý Tarihçesine Kronolojik Bir Bakýþ
Her Sabah Martý Çýðlýklarý Ýle Uyanmak Doyumsuz Bir Senfonik Hadise
Yalnýzlaþtýça Agresifleþen Bir Toplum Ýçindeyiz
Prozodi Dediðin Nedir Ki?
"Bilge Mimar" Imýz Ayný Zamanda Bir Neyzen - Musýkîþinastý
Doðru Bir Osmanlý Musýki Tarihi
Avrupa" da Müzik , Türkiye" de Siyaset; Fazýl Say Her Zaman Bunu Yapýyor
Ýki Asýrlýk Mecburî Yol Haritamýz
Muhteþem Bir Þey...

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Vefatýnýn 67. Yýlýnda Ziya Osman Saba’ Yý Rahmetle Anýyoruz... [Þiir]
Ýki Bedene Tek Ruh [Þiir]
Adý Konulmamýþ Duygular [Þiir]
Aþk Bir Terennüm Ýse [Þiir]
Hayal Bazan Gerçeði Aþar [Þiir]
Sensizlik Beyitleri [Þiir]
Yaðmuru Beklerken [Þiir]
Her Þey Geçmiþte Kaldý [Þiir]
Vesvese [Þiir]
"" Mâzi Kalbimde Yaradýr "" [Þiir]


Salih Zeki Çavdaroðlu kimdir?

Otuz yýldan fazla bir süredir Geleneksel Türk Musýkisi eðitimi aldým. Üsküdar Musýki Cemiyeti' nde 20 yýl korist - solist olarak görev yaptým. Bu güz Türk Musýkisi üzerine makaleler yazýyorum. (bkz. www. musikidergisi. com)

Etkilendiði Yazarlar:
N.Fazýl , C.Meriç, B.Ayvazoðlu,


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Salih Zeki Çavdaroðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.