Bilen sever. -Leonardo da Vinci |
|
||||||||||
|
Boþluk diye bir þeyin olmadýðý çoktan ispat edildi… Her taraf madde, enerji, ruh, atom; bunu biliyoruz… Ama ya içimizdeki tarif edilemez ve onarýlamaz bu garip yaratýk ne? An geliyor; bir ‘þey’, bir ‘madde’ alýp geçici pansumanlar yapmýyor muyuz o yaratýðýmsý boþluðumuza? Bazen de kendimizce ‘aþk’ alýyoruz bu sonsuz kere sonlu dünyadan… Ama o boþluk zamanla aþkýmýzý hatta kendimizi bile yutmuyor mu? Biliyorum birçok okuyan kendince itiraz edecek. Ýdealistler - ruhçular - senin ‘boþluk’ dediðin ‘ruh’tur diyecek. Materyalistler ise ‘tin’in maddeden sonra geldiðinden falan bahsedecekler. Hele idealizmin sonunun Tanrý olduðundan bile haberi olmayan yani o boþluðun minimum olduðu insanlarsa; malum boþluðu doldurmanýn ‘Tanrý’yla mümkün olabileceðinden bahsedecekler, en azýndan içinden geçirecekler ya da en kötü yazýyý öyle anlayacaklar. Varsýn olsun… ‘Boþluk’ herkesin içinde öylece durduðu sürece bu ‘anlama’ sorunsalýnýn ve sýrasýz ‘yargý’larýn ne gibi bir önemi olabilir ki… Okuyan bu boþluk meselesinde kendini kandýrmakta, yazan ise çözüm üretmemekte sonsuza kadar özgürdür… Önemli olan bu özgürlüðü saðlayan en önemli þeyin o ‘boþluk’ olduðunun farkýnda olmaktýr… Varoluþçularýn yaptýðý gibi yapýp bu ‘boþluk’ dediðimiz þeyi fark etmenin, onun nasýl oluþtuðunu anlamanýn önemini sýfýrladýðýný düþünürsek; geriye ne kalýr? O boþluðun nasýl oluþtuðunu sorgulamadan nasýl insan olunur ki, nasýl yaþanýr ki? Derdimiz; boþluða kendimizce çareler bularak, yapay ve geçici bir biçimde onu kapatmak yani her þeyi ertelemek mi olmalýdýr yoksa insan olmanýn, medeniyetin ilk ve vazgeçilmez þartý olan ‘sonsuz sorgulamadan’ asla vazgeçmemeliyiz? Bu boþluk, bu yalnýzlýk, bu hayat… Yukarýdaki metni anlamaktan aciz bir okurun boþluðu ile boþluðuna ürettiði çareler ve sorduðu sorular arasýnda ‘öfke’den baþka nasýl bir bað olabilir ki? Anlayacaðýmýz: Öfke, kin, nefret, savaþ; çaresizliðin ve vazgeçilen anlam arayýþýnýn yadsýnamaz sonucudur… Not: Bu yazý bir ‘sözde insan’ eleþtirisidir…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Necat Dilaver, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |