Ýsrail devletini oluþturmak için Avrupa'daki yerleþik Yahudileri  Filistin’e göç etmeye ikna edemeyen Yahudi milliyetçilerin (Siyonistlerin), II. Dünya Savaþý boyunca Nazileri—ve diðer pek çok faþist hareketi—destekleyerek zoraki bir göç saðladýklarý hakkýnda savlar vardýr.

Bugün Ýsrail’in politikalarýna, hatta varlýðýna karsý çýkan "anti-Siyonist" bazý Yahudi yazarlar ve gruplar bu savlara ve tarihsel olgulara  dikkat çekerek  Ýsrail’in  Yahudiler için kurtuluþ deðil, tam tersi, en büyük tehlike olduðunu savunmaktadýrlar. Bunlardan Roni Margulies Ýsrail devletinin “insanlýk niteliðini” yitirdiðini vurgulayarak þöyle diyor:

“Tarihin ne ilginç bir cilvesidir ki, Yahudileri Avrupa'da karþýlaþtýklarý ýrkçýlýktan ve faþizmden kurtarmak amacýyla kurulan Ýsrail devleti, bir baþka halký yok sayarak kurulmuþ olduðu için, bugün ve on yýllardýr bir Yahudi'nin yaþayabileceði en tehlikeli yer! Hem insanlýðýný kaybettiði, hem her an ölümle burun buruna yaþadýðý yer. Dahasý, Ýsrail devletinin iþlediði insanlýk suçlarý ve uyguladýðý sýnýrsýz vahþet, dünyadaki tüm Yahudileri tehlikeye atýyor. Dünyadaki her bir Yahudi'nin saðlýðý ve huzuru için, Ýsrail devletinin yerini bölgedeki tüm halklarý kucaklayan bir devlete býrakmasý gerek.
Roni Margulies, Türk vatandaþý Yahudi þair”
 (NEWSWEEK TÜRKÝYE http://www.newsweekturkiye.com/haberler/detay/24291/Yahudiler-icin-buyuk-tehlike-Israil)
 
Margulies “Ýsrail devletinin iþlediði insanlýk suçlarýndan” ve “sýnýrsýz vahþetten” söz ediyor. Kimse de onu antisemit ya da Yahudi düþmaný diye suçlayamýyor, çünkü kendisi zaten Yahudi !

YAHUDÝ SOYKIRIMI ÝDDÝALARI NE ZAMAN BAÞLADI?
Nazilerin toplama kamplarýnda sistemli bir soykýrým yürüttüðü, Yahudilerin  sabun, yað ve gübreye dönüþtürüldüðü yolunda ilk savlar  1942 yýlýndan itibaren ortaya atýlmaya baþlandý. Bu savlar  II.ci Dünya Savaþýnýn bitiminden sonra, 1945den itibaren  daha da güçlendi. Çünkü müttefik ordularý bazý kamplarda, özellikle Polonya'da, binlerce tutuklunun korkunç durumdaki cesetleriyle karþýlaþmýþlardý. Bunlarýn fotoðraf ve filmleri dünya medyasýnda yayýnlanýnca bunlar soykýrýmýn açýk kanýtlarý sayýldýlar.

Ancak, bazý araþtýrmacýlar söz konusu ölümlerin sistematik bir soykýrým uygulamasýndan deðil, tifüs salgýný ve savaþýn son aylarýnda Alman demiryolu aðýnýn çökmesi nedeniyle  doðudaki kamplarda baþ gösteren açlýktan kaynaklandýðýný ileri sürdüler.    Batýdaki kamplarda durumun daha iyi olduðunu iddia ettiler. Salgýn hastalýklar veya diðer nedenlerle ölenlerin cesetleri bir önlem olarak gömülmeyip krematoryumlarda yakýlýyordu. Ortaçaðlarda Avrupa'da meydana gelen veba salgýnlarýnda ölenler de genellikle gömülmeyip meydanlarda yakýlýyordu.

HOLOKOSTUN SORGULANMASI
Yahudi soykýrýmýnýn gerçekten olup olmadýðýnýn araþtýrýlmasý ve sorgulanmasýna 1960'li yýllarda baþladý. Ýlk önce ABD M.I.T. üniversitesinden yüksek lisanslý   Prof. Arthur R. Butz, Fransa Lyon Üniversitesinden Prof. Robert Faurisson, Ýngiliz tarihçi ve yazar David Irving Yahudi soykýrýmý hakkýndaki birçok savýn geçersiz, yanlýþ ve düzmece olduðunu iddia ettiler.
  
Bunu üzerine ortalýk karýþtý. Bir çok ülke hemen kanunlar çýkartarak bu konudaki araþtýrmalarý engellemeye baþladý. “Holokost veya soykýrým olmamýþtýr” demek yasalara göre aðýr bir suç oldu. Bu konularý araþtýranlarýn, kurcalayanlarýn akademik ünvanlarý iptal edildi, üniversitelerden kovuldular, çeþitli para ve hapis cezalarýna çarptýrýldýlar. Ama tüm bunlara raðmen bu araþtýrmacýlar ýsrarla savunduklarý görüþlerin arkasýnda durmayý sürdürdüler. Neyse ki ülkemizde böyle yaptýrýmlar yok. Yoksa “henüz yok” mu demeliydim?
 
Çok tuhaf deðil mi ? Hayýr hayýr deðil. Gayet normal. 3-5 ukala ortaya çýkýp da densizlik yapýyorsa koskoca dünya tarihini mi deðiþtirelim yani? Dünyanýn resmi tarihinin egemen güçler tarafýndan insanlýða dikte edildiðini bilmiyor musunuz? Yoksa bugün benzer taktik ve yöntemler “Ermeni soykýrýmý” iddiasýyla Türkiye için mi uygulanmaktadýr ?

1965 yýlýndan baþlayarak Ermeni soykýrýmý iddiasýný tanýyan ülkeler Uruguay, Kýbrýs Rum Kesimi, Arjantin, Rusya, Kanada, Yunanistan, Lübnan, Belçika, Ýtalya, Vatikan, Fransa, Ýsviçre, Slovakya, Hollanda, Polonya, Almanya, Venezuela, Litvanya, Þili, ABD, Ýsveç'tir. Bu ülkelerden bazýlarý soykýrým iddialarýný reddetmeyi ve tartýþmayý yasalar çýkartarak yasakladýlar. Bunlarýn çoðu bizim kapýsýndan girmek için yýllardýr bekletildiðimiz Avrupa Birliði ülkeleri ! En son 4 ve 11 Mart 2010da ABD ve Ýsveç'in de kabul etmesinden sonra Ermeni soykýrýmý tanýyacak ülkelerin sayýsýnýn hýzla artacaðýný bekleyebiliriz.
 
2006 yýlýnda Fransýz yazar ve eski uygarlýklar uzmaný Jean-Michel Thibaux, Ermeni soykýrýmý hakkýnda Türkiye’ye yapýlan suçlamalarý büyük haksýzlýk olarak görmüþ, düþünce ve araþtýrma özgürlüðünü kýsýtlayan yasalarýn çýkarýlmasýna karþý çýkmýþ, bu konularýn bilimsel bir ortamda tartýþýlmasýnýn gerektiðini belirtmiþtir. Tarihteki en büyük soykýrýmý kimlerin yaptýðý hakkýnda bakýn ansiklopediler ne diyor:
  
“Tarihteki en büyük soykýrým, belki de Amerikan yerlilerine karþý Avrupalý fatihler ile onlarýn çocuklarýnýn yaptýklarý soykýrýmdýr. Bu soykýrým özellikle Amazon gibi bölgelerde olduðu üzere günümüzde de sürdürülmektedir. Amerikan yerlilerine yapýlan soykýrýmda çeþitli araçlar kullanýldý: Sistemli bir biçimde öldürme,  geleneksel geçim kaynaklarýný yok etme (Kuzey Amerika’daki bizonlarýn öldürülmesi gibi), dar toprak alanlarýný aðýl haline getirmek, alkolizmi teþvik, kasten mikrop bulaþtýrma ve zehirleme.” (Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, Ýstanbul, Librairie Larousse, 1986, Cilt 21, Soykýrým maddesi, s: 10713)
 
Kimmiþ bu "Avrupalý fatihler ile onlarýn çocuklarý" ? “Sistemli bir biçimde öldürme,  geleneksel geçim ve yaþam kaynaklarýný yok etme,  kasten mikrop bulaþtýrma, zehirleme” gibi yöntemleri bugün acaba hangi ülkeler, kimler için ve nerelerde uyguluyorlar? Bakýn dikkat edin ansiklopedi "soykýrým (...) günümüzde de sürdürülmektedir" diyor.

Bu baðlamda dünya halklarýný köleleþtirmek için daha baþka bir çok iðrenç ve insanlýk dýþý planýn ve komplo kuramýnýn olduðunu biliyoruz. Hiroþima ve Nagazaki'ye atom bombasý atarak iki kenti yok ederek yüzbinlerce insanýn ölümüne yol açanlardan her türlü kötülük ve insanlýk dýþý eylemi beklemek herhalde mantýksýz olmaz.

Tabi bu yaptýðým alýntý ansiklopedinin 1986 baskýsýndan. Yeni baskýlarýnýn mutlaka gereði gibi düzeltileceðini, ABD veya küresel güçleri rencide edebilecek söylemlerin metinden çýkarýlacaðýný, hatta bu konuda bundan böyle yeni kanunlarýn yürürlüðe gireceðini varsayabiliriz.