Zamanýn yolcusudur insan, eðer bir oyunun içindeyse… Adýna ne diyorsak diyelim: ister mutluluk oyunu, ister çocuk oyunu, ister hayat oyunu… Hiç fark etmez. Oynadýðý nesnelerden ne kadar yararlanýyor olduðu da önemsizdir.

Sabýrlý bir meydan okuyuþ gerektirir her oyun. Kiþinin kendisine raðmen, bir baþkasý olmasýný gerektirir. Yaþamak, konuþmak ve diðer tüm eylemler, özen ve dikkat ister. Hüzün sokaðýndan geçerken, dudaðýmýzda tebessüm provalarýyla selamlýyoruzdur hayatý. Çocukluk, elma þekeri tadýnda olursa güzeldir.

Oyun demek; boþluk ve bilinmezliðin verdiði ürkekliðin bilincinde olmak demektir biraz da. Kendi ruhumuzda kaybolmak, amaçsýz bir yolculukta da, bir anlam olduðunu fark etmektir. Derinliðimizde olaný anlamaya çalýþarak; tüm beceriksizliðimizle hayatta kalmaya çabalamaktýr. Bildik bir duaya eðreti tutunarak; her fýrsatta tanrýyý selamlamaktýr.

Yaþama sanatýný sergiler oyuncu. Bir resim karesinden deðiþik imgeler çýkarýr. Ýçgüdülerini, yeteneklerini dahasý tüm yaþamýný bir oyunun içine sýðdýrýr. Gittikçe parçalanan maskesini ellerinin arasýna alarak; hýrpalanmýþ ruhuyla, insanlarýn arasýndaki rolünü en iyi þekilde oynamaya çalýþýr. Hayatta olmanýn sýrrýna erer. Hayatýn sýrrýna erer. Geçmiþten kalma hüzünleriyle, geleceði selamlarken, ruhundaki sayýsýz benliðin fýrtýnasýyla baþ eder.

Mutluluk ve acýyý dengeleyerek, ortaya güzel bir oyun çýkarma telaþýndadýr oyuncu. Kendi yaþadýðý hayatýn ötesine geçerek, bir baþkasý olabilme sanatýna erendir. Hayýr, hayýr! hepsi bu deðildir aslýnda. Baþka biri olmanýn verdiði bir kýpýrtý, bir sevinç… Baþka biri olmanýn açmazlarýný ve umutsuzluklarýný duyumsayýp, bunlardan yeni acýlar üretendir ayný zamanda. Ya da olaðanüstü anlarýn ve güzelliklerin sürekliliðini yakalamak için, sonsuz bir savaþýn içinde bulandýr kendini.



Deðil mi ki Tanrý “Dünya oyun, oyalanma yeridir” buyurmuþ. En iyi oyuncudur insan. Umut yanýyla cenneti selamlayýp, zulüm yanýyla cehenneme göz kýrpan... Çocuksuluðuyla sokakta top koþtururken; bilgeliðiyle hayatýn yitip gitmelerine meydan okuyan… Yaþam oyununun ustasýdýr insan, yazgýsýnýn bir parçasý. Cennet aðacýnýn meyvesinin tadýndaki merak kadardýr insan. Düþerken dünyaya; kendini bir oyunun içinde bulan…

Lal-i handan