Boþ beyaz kâðýda, sizi tanýmalarý için kendinizi çizersiniz. Çizgileriniz belli olur. Kendinizindir. Çizerken rahatsýnýzdýr. Yýllar geçtikçe gözü kapalý halde çizmeye baþlarsýnýz. Yaþantýnýzda çiziminizi görmek için can atanlar ve yüzlerine asýk ifade takýnýr halde olanlar karþýnýza çýkmýþtýr. Çiziminizi tamamlarsýnýz ve bir kenara konulmasý için býrakýrsýnýz. Þen þakrak gülüþler, samimi olmayan ama samimi görünen ucuz hareketler ve toplu nikâh töreninin gelinlikleriyle, damatlýklarý olduðunuz günler gelir geçer. Çizimini düzgün yapýp yapmadýðýný, sorgulayacaðýn günler de kapýný çalar. Çizimini görme isteðin, içinde cýlýz da olsa tutuþmaya baþlar. Laf, un öðüten deðirmen taþý gibi döner dolaþýr ve çizimini yaptýðýn yere gelir ve durur. Çizimini gördüðündeyse, çizdiðinin yerinde Çizmeli Kedi’yi görürsün.

Yaþadýklarýnýn roman olacaðýný söyler durursun. Durmakla kalmaz, romanýnýn da filmini çekeceðini ve Kýrýk Kalpler Sinemasýnda yayýnlanacaðýný da iddia edersin. Söylemlerinin ve iddialarýnýn cirit atacaðýný sandýðýn Dünya’da ancak kibrit çöpleri olabileceðini bilemezsin. Kibrit çöpüne özenenlerin de çizgilere özeneceðinden habersiz takýlýr durursun. Sevimli tavþan olmanla, yapýlý ayý olman arasýndaki ince çizgi farkýný da çocuklarýn neþesi olarak, onlarýn gülüþlerini gördüðünde anlarsýn. Baþrolünü oynadýðýn çizgi filminin galasýnda hazýr bulunmaný isteyen, süslü davetiyeni de alýverirsin.

Canýný sýkar durursun. Çizim yapamýyorum diye sýzlanýrsýn. Çizim konusundaki yeteneksizliðine kýzar ve sinirlenirsin. Yetenek avcýlarýnýn avý olmayý, kendine hedef seçersin. Hedefine ulaþmak için yollara koyulmaya baþlarsýn. Üzerine vazife olmayan iþlere karýþýrsýn. Bedeninin gerilmesine aldýrýþ etmez ve baþkalarýnýn derdini de geriniverirsin. Hamamda taslar dururken, bilmediðin konularda bilgiçlik taslar durursun. Berbat edilen incirlerin, hesabý senden sorulduðundaysa, süt dökmüþ çizmesiz kedi gibi olur ve bir köþeye sinersin. Elinin ve yüzüne bulaþanlarý da üzerindekine silerken, kariyerinin de çizilmeye baþlandýðýnýn haberini alýrsýn.

Aklýn yüksek olmayacak mesafedeyken, ayaklarýnýn olduðunu ve hareket ettiklerini unutursun. Haliyle de hareket halindeyken, ucu sivri bir yerlere sürter durursun. Sürtülen yerlerinin hafifçe yandýðýný ve iz kaldýðýný gördüðünde, çizildiðini anlarsýn. Acý çekmenin güçsüz kimselere ait olduðu masalýný, bir yana býrakmayarak, önemsiz tavrý yüzüne takýnýrsýn.

Çizgileri önemsemediðini ve salladýðýný herkes duysun diye, aðzýnda sakýz edersin. Sakýzýný da seni zorla dinleyen ama belli etmeyenlerin, pohpohlamasýyla þiþirir ve patlatýrsýn. Gece olunca sevdiðinin ricasýný ve isteðini kýramazsýn. Üç dakikalýk aslan kesileceðin ve kesildiðin de çizilmeyeceðini sandýðýn yataðýna da çizgili pijamaný giyer yatarsýn. Giydirme konusuna da baþka bir yazý da konu mankeni olursun.

Bir kereden bir þey olmaz cümlesini kuranlarýn ve uygulayanlarýn, pinokyosuyum. Gepetto babanýn da temiz kalbiyim.