..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Mektubum sanýrým fazla uzun oldu, çünkü daha kýsa yazmak için yeterince vaktim yoktu. -Pascal
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Ýliþkiler > sedat




2 Mayýs 2010
Söz Gümüþse, Sükut Altýndýr.  
sedat
Ýnsanlar, sessizliðinizi kendilerine karþý takýnýlmýþ olumsuz bir tavýr olarak görüyorlar çoðu zaman. Ya da canýnýzýn bir þeye sýkkýn olduðuna karar veriyorlar. Siz sessiz kaldýkça durmadan mantýk yürütüyorlar. Durmadan bu sessizliðin ne anlama geldiðini düþünüyorlar. Sonra da sizin kendi düþündükleri þeyi yapmakta olduðunuzdan emin oluyorlar. Bundan bir an olsun þüphe duymuyorlar. Sizin sessizliðinizi bir þeye yoruyorlar ve sonra onun öyle olmasý için bilinçsizce ellerinden geleni yapýyorlar. Ayný þeyi dünyaya da yapýyormuyuz ? Dünya sessizce kendini sunuyor bize, ama bizler sadece kendi yorumlarýmýzýn yansýmalarýný görüyoruz dünyada.


:BBFC:

Beþeri kanunlarý yalnýz iki kiþi çiðner ; deli ve dahi. Halil Cibran

Neden yeni tanýþtýðýmýz insanlarla sürekli konuþmak zorunda hissederiz kendimizi?
Yeni tanýþtýðýmýz bir kiþi ile konuþmadan, sessiz bir ortamda baþbaþa bulunma cesareti gösterebildiniz mi hiç ? Karþýlýklý konuþmadan ne kadar bir süre birlikte olabilirsiniz ? Þimdi hemen tepki vereceksiniz biliyorum. Olur mu öyle þey ! Madem konuþmuyorsunuz, neden beraberce oturuyorsunuz ? Aklýnýzdan zorunuzmu var ? diyorsunuzdur içinizden.

Ýnsanlar, sessizliðinizi kendilerine karþý takýnýlmýþ olumsuz bir tavýr olarak görüyorlar çoðu zaman.
Ya da canýnýzýn bir þeye sýkkýn olduðuna karar veriyorlar. Siz sessiz kaldýkça durmadan mantýk yürütüyorlar. Durmadan bu sessizliðin ne anlama geldiðini düþünüyorlar. Sonra da sizin kendi düþündükleri þeyi yapmakta olduðunuzdan emin oluyorlar. Bundan bir an olsun þüphe duymuyorlar.
Sizin sessizliðinizi bir þeye yoruyorlar ve sonra onun öyle olmasý için bilinçsizce ellerinden geleni yapýyorlar. Ayný þeyi dünyaya da yapýyor muyuz ? Dünya sessizce kendini sunuyor bize, ama bizler sadece kendi yorumlarýmýzýn yansýmalarýný görüyoruz dünyada.

Ýnsanlar neden kendilerini konuþmak zorunda hisseder. Özellikle de herkesin bildiði þeyleri söylemenin ne faydasý olabilir. Mesela "trafik felaket" , "hava çok sýcak"... vs vs. Sanki konuþmazlarsa çeneleri sonsuza kadar kapalý kalacaðý korkusu vardýr."

Kendimize ait bir benlik tanýmýmýz var. Her durumda bu benlik tanýmýmýzýn karþýmýzdaki kiþiye empoze edilmesine ihyiyaç duyarýz. Bu benlik tanýmýmýzýn onaylanmadýðý her durum bizim için ölümle yüzleþmek gibidir. Aslýnda, derin düzeyde hepimiz onun salt bir taným olduðunu ve somut bir gerçekliði olmadýðýný biliyoruz. Benliðimizin, var olduðuna ikna olmamýz için, ihtiyaç duyduðumuz onaylanmayý elde etmek için karþýmýzdaki insanlara kendimizi anlatmak zorunda hissediyoruz. Karþýnýzdaki kiþiyle konuþarak kendimizi yeniden ve bir kez daha onun gözünde oldurarak , olduðumuz durumu ve kendi tanýmlamamýzý saðlamlaþtýrmaya yönelik bir çabaya gireriz.

Böylece, yaptýðýmýz tanýmlamayla kendimizi güvende ve saðlam bir zeminde hissederiz.
O nedenle sesiz kaldýðýmýz zaman, kendi benliðimize zarar verdiðimiz duygusunu yaþarýz.

Sessizlikle ilgili çarpýcý bir örnek vermek gerekirse, o da mezarlýktan geçme anýmýzdýr. Hepimiz biliriz ki mezarlýklardan geçerken sessizlik bizim için kabul edilemez. Muhakkak ses çýkarmamýz gerekir; ya ýslýk çalarýz, ya þarký söyleriz... Bu þekilde korkumuzu bastýrdýðýmýzý sanýrýz. Ama ne yaparsak yapalým korku gene içimizde barýnmaya devam eder. O halde ses, korkudan kurtulmanýn bir can simidi özelliðini taþýmaktadýr. Ýþte bu durum tüm yaþantýmýzda da kendini hissettirir. Diðer bir deyiþle her þartta konuþmak zorunda olmamýz, aslýnda bilnçaltýndaki korkumuzun yarattýðý sanal bir olgudur. Ýki kiþinin konuþmadan durabilme becerisi, kendinle ve çevreyle uyumlu olmanýn bir ifadesidir.

Yazýmýzýn baþýnda sorduðumuz sorunun cevabý belkide Etienne Bonno de Condillac’ýn (1715-1780) kuramýnda gizli.

Ünlü Fransýz düþünüre göre, duyu algýlarýndan kaynaklanan gözlemlerin, bilginin kaynaðý olduðu ilkesine dayalý bir duyumculuðu benimseyen Condillac, tüm bilgilerin þekil deðiþtirmiþ birer duyum olduðunu savunmuþtur. O, bilginin de ötesinde, insanýn tüm zihinsel faaliyetlerini dýþ dünyaya iliþkin duyumlara indirgemiþ ve bu tezini kanýtlama yollarýný aramýþtýr.

Ünlü düþünür Etienne Bonnet de Condillac, duyularýmýzý incelemek için bir heykel tasarlar;
bu heykel insanlarýn bütün alýþkanlýklarýndan yoksun taþtan bir heykeldir. Duyular tek tek verilecektir. Önce koku duyusu verilir, sadece koku duyusu olan bir heykel ne bilebilir? Bir menekþe kokusu uzatýlarak deney baþlatýlýr, salt menekþe kokusuna haiz ve bundan baþka bilgisi olmayan heykelimizin deðiþimler hakkýnda henüz bir düþüncesi yoktur. Haz, onu, hiç bilmediði acýdan ne kadar korkutamazsa, elem de ona hiç bilmediði bir tadý arzu ettiremez. Þimdi heykelimize bir gül koklatýrsak karþýlaþtýrma baþlayacak ve biri, þimdiki duyumla, öteki artýk varolmayýp izlemini süren, iki varolma biçimi içinde bulunacaktýr.

Artýk eskiden varolmuþ olduðundan farklý durumda olduðunu duymaya baþlamýþtýr. Ýþte ilk bilgi budur. Kokularýn çoðalmasý bilgileri de çoðaltacaktýr. Soyutu bulacak, geçmiþle ve gelecekle baðlantý kuracaktýr. Sadece tek duyu bile heykelimizin aþýk olmasý için yeterli olacaktýr. Hatta kin güdebilir, umuda kapýlabilir. Condillac'a göre, insaný harekete geçiren ilk düþünceler, haz ve elemdir. Böylece umut, korku, haz, tiksinme hepsi aþký doðuran ayný ilkeden kaynaklanýrlar.

Ve sorumuzun cevabý bu deneyde gizli... Duyularýnýzýn illa sese ihtiyacý yoktur. Sessiz de varolursunuz ve haz duyarsýnýz...

Acaba hiç baþka insanlarýn yanýnda sessiz kalmayý denediniz mi ? Ben denedim. Ama insanlarýn hayret dolu bakýþlarýyla karþýlaþtým. Ýnanýyorum ki, herhalde ya acýdýlar, zavallý tozutmuþ diye düþündüler, ya da çok sýkýntýsý, üzüntüsü var, bunalýmda dediler. Nadiren de olsa bu sessizliðime sessizce karþýlýk veren insanlar oldu. Sessizce vakit geçirdik. Bu insanlarýn çok hafif ve akýcý insanlar olduklarýný belirtmeliyim... Sükutun altýn olduðunu söyleyen atasözümüzü desteklemiyor mu bu yaklaþým. Cesaretiniz varsa sizde deneyebilirsiniz !



.Eleþtiriler & Yorumlar

:: ..........
Gönderen: Kâmuran Esen / ,
30 Ekim 2014
Baþarýlý bir anlatým. Savunduðunuz konuyu dayandýrdýðýnýz temeller de öylesine saðlam ki. Beðendim, naçizane. Devamýný dilerim. Sevgiyle.

:: :-) Güzel bir konuydu
Gönderen: Müþerref ÖZDAÞ / , Türkiye
2 Mayýs 2010
Yanýnýzda kim olursa olsun ne kadar çok söz kullandýðýnýz, ne uzunlukta cümle kurduðunuz deðildir ömnemli olan. Bazen hiç sözsüz, sadece bir tebessümle bile orada oluþunuz çok þey ifade eder. Sessizlikte huzur vardýr. Güzel bir saptamaydý aktardýklarýnýz. Teþekkür ederim.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn Ýliþkiler kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yapay Hayatlar
Bayram Ziyaretleri
Aynalar
Neden Saçmalarýz?

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Alýþýlmýþýn Dýþýna Çýkmak
Kutlamalar Hakkýnda
Din ve Ahlâk Üzerine (Japon
Aðlamak
Altýn Diþ
Mektubu Bitirmek
Saygý
Karþýlaþtýrma/kýyaslama
Yoksula Yardým Etmek Mi, Yoksulluðu Ortadan Kaldýrmak mý?
Kendi Hapishanemiz

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Beyaz Yalanlar,siyah Yalanlar,pembe Yalanlar... [Eleþtiri]


sedat kimdir?

Yazýlarýmda çevremizdeki insan manzaralarýný yansýtmaya çalýþtým. Aslýnda tüm amacým belki de kendi kendimi yeniden yaratabilmek,zihinsel de olsa dinginliðe eriþebilmek. Belki de hiç bir amacý yok. Sadece vakit geçirmek için belkide. Belki de yapmak isteyipte yapamadýðým yaþanmamýþ hayatýmý dile getiriyorum kimbilir. Bilemiyorum inanýn.

Etkilendiði Yazarlar:
J.Kriþhnamurti,A.schopenhauer,I.Yalom,H.Cibran,D.M.Ruiz.Ý.Arabi.Y.N.Öztürk


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © sedat, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.