Geçmiþ ölmedi. Henüz geçmedi bile. -William Faulkner |
|
||||||||||
|
Evimiz Ulus'ta ahþap eski Ankara evlerindendi. Küçücük iki odasý vardý. Okulumda tarihi ahþap bir binadan yapýlmýþ Ankara’nýn en eski okullarýndan olan Atatürk Ýlkokuluydu. Okula yeni baþladýðým zaman bir kaç gün annem de benimle beraber okula gidip gelmiþti. Sonra kendi baþýma gitmeye baþladým. Ben oldum olasý aceleci bir yapýya sahiptim. Yerimde duramazdým. Düþünüyorum da okula gitmek için bile saatler öncesinden hazýr olurdum. Benim için okul demek, oyun demekti. Bazen annem evden çýktýðýmý bile görmezdi. Derste ise saatler geçmek bilmezdi. Zil çaldýðý andan itibaren yerimden hemen fýrlar, okuldan ilk çýkan çocuk olmaya çalýþýrdým. Zaten derslerim de pek iyi deðildi. Evimiz küçüktü. Yatýlý misafirlerimizde hiç eksik olmazdý. Bu nedenlerden ne kitabýn yüzünü açar, ne de ders, çalýþabilirdim. Ama okumayý öðrendiðim andan itibaren, hikaye kitaplarýný, çizgi romanlarýný evde kuytu bir yer bulur büyük bir keyifle okurdum. Bazen evdeki dolaplarýn içerisinde bile kitap okuduðum olurdu. Havalar yavaþ yavaþ serinlemeye baþlamýþtý. Ev sahibinin oðlu bir maðaza da tezgâhtarlýk yapýyordu. Anneme: “ Abla kara kýzýna uygun mantolar geldi, bir ara gel de bak.” dedi. Ben okula gidip, geliyor siyah önlüðümün içine kalýn kazaklar giyiyor üzerime hiç bir þey almýyordum. Okula koþa koþa gittiðim için üþüdüðümün farkýnda bile deðildim. Bir gün öðretmenim: “Kýzým teneffüste öðretmenler odasýna gel!” dedi. Öðretmenler odasýna gittiðimde masanýn üzerin de yeþilli kýrçýllý kalýn bir kumaþ vardý. Öðretmenim: “Bunu annene ver de sana manto diktirsin, bak kýþ geldi. ”dedi. Ben kumaþý þaþkýnlýk içerisinde eve götürdüm. Annem: “Niçin sana bu kumaþý verdiler ?” diye sordu. Bende: “ Bilmiyorum” dedim. Ablam: “Kumaþ güzelmiþ, ben buna bir ceket diktireyim.” dedi. Babam akþam eve geldiðinde durum ona da anlatýldý. Annem: “ Havalar soðumadan ben kýza bir manto alalým demiþtim. Bak çocuðu fakir zannedip eline mantoluk kumaþ vermiþler.” dedi. O an çok üzüldüðümü hatýrlýyorum. Ben fakirliðin ne demek olduðunu bilmiyordum. Bana acýnarak verilmiþti bu kumaþ demek! Ertesi gün, þimdi yerinde yeller esen, Modern Çarþýya gittik. O zamanlar çarþýnýn üst katýnda giyim maðazalarý vardý. Ev sahibinin oðlu benim için düþündüðü mantolarý gösterdi. Ben, kýrmýzý, yakasý siyah kürklü, ponponlarý olan mantoyu beðenmiþtim. Çok güzel bir manto idi. Onu giyip okula gittiðim gün, tüm çocuklar etrafýmý sarmýþtý. Ýlk defa giysim için bu kadar iltifat almýþtým. Öðretmenim de doðal olarak bana verdiði kumaþý geri istedi. Ben de gururla, kumaþý geri iade ettim. Buna ablam biraz üzüldü, onun ceket hayali suya düþmüþtü. O kumaþ daha sonra bir baþka arkadaþa palto olacaktý. Kýrmýzý mantoyu bir kaç gün giydikten sonra öyle bir mantomun olduðunu bile unuttum. Bir gün annem bana: “ Kýzým manton nerede?”dedi. Bilmiyordum. Evden okula, okuldan eve oyun oynayarak gittiðim için, bir mantomun olduðu aklýma bile gelmemiþti. Hem öðretmen de benim mantom olduðunu biliyordu artýk. Bana kumaþ falanda vermezdi. Fakirlik ne ise, biz fakir de deðildik. Annem manto iþinin peþine düþtü. Benimle bir gün okula geldi. Öðretmenime mantomun kaybolduðunu söyledi. Öðretmenim de:” sýnýfta unutulan eþyalar hademe tarafýndan idareye verilir, burada unutmuþ olsaydý bulunurdu.” dedi. Sonra tüm sýnýfa mantoyu görüp görmediklerini sordu. Bazý çocuklar biraz zorlanarak, mantonun nerede olduðunu bildiklerini söylediler. Sýnýfta ki bir arkadaþýmýzýn okul saatleri dýþýnda bu mantoyu giydiklerini görmüþler. Öðretmenim mantomu alan çocukla konuþup durumdan emin oldu. Bana da; “Okul çýkýþýnda arkadaþýnla beraber almaya gidersiniz.” dedi. Arkadaþým benim mantoyu sýnýfta unuttuðumu görünce ertesi gün geri getirmek için askýdan almýþ ve evine götürmüþ. Geri getirmeyi de unutmuþ. Onun söylediklerine inanmýþtým. Ben mantomun olduðunu bile unutuyorsam O da pekala getirmeyi unutabilirdi. Sonra O arkadaþýmla evlerine gittik. Mantomu aldým. Evde arkadaþýmýn aðabeysi ve ablasý bize bakýp bakýp güldü. Bu gülüþmelerden rahatsýz oldum. Annesi de “Ben de kaç kere götür kýzým diyordum ama çocuk, unutuyor iþte.” dedi. Annesinin söylediklerine içimden kýzmýþtým. Çünkü; O kýzýnýn yaptýðý ve benim annemin asla affetmeyeceði þeye göz yumuyordu. Çocuðuna, doðruyu- yanlýþý öðretmiyordu. Anneme göre, arkadaþýmýn annesi mantoyu kýzýnda görür görmez okula getirmeliydi. Tabii bizim haftalar sonra mantonun kayýp olduðunu fark etmemiz kabahat deðildi. Böylece, benim kýrmýzý mantom, bir baþka çocuk tarafýndan da bir süre olsun giyilmiþ oldu. Sonra ben bu mantoyu giymek istemediðimi söyledim anneme, en azýndan okula giderken giymek istemiyordum. Çocuklarýn imrenerek baktýðý hatta uðruna hýrsýzlýk ettikleri bu þeyi giyemezdim. Annem çok þaþýrdý. Hani, ben fakirliði bilmiyordum ya zengin görünmeyi de oldum olasý hiç sevmemiþimdir. Annem: “Peki sana yeni manto mu alalým?” diye sordu. “Hayýr yeni bir þey istemiyorum.” dedim. Baþkalarýnýn bana acýmayacaðý kadar üzerime giyebileceðim bir þey olsun yeterdi. Bunun üzerine aðabeyimin küçülen yeþil, baþlýklý parkasýný giymeye baþladým. Benim için kýrmýzý manto sayfasý da böylece kapanmýþ oldu.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © BÝLGEPERÝ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |