..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Öylesine ciddiye alacaksýn ki yaþamayý, yetmiþinde bile mesela zeytin dikeceksin. -Nâzým Hikmet
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Söyleþi > Mehtap ALTAN




20 Temmuz 2010
Yelda Karataþ ile Þiir Üzerine Söyleþi  
Y.Karataþ: Ben ‘ rengârenk’im. Büyüyünce Can Yücel’in kelamýyla Renkahenk olacaðým… Uyumsuzluðun belki de hiç görülmemiþ uyumu.

Mehtap ALTAN


M. Altan: Sanat alanýnda her zaman kötü satýcýlar ve kötü alýcýlar olacaktýr ’ Afþar Timuçin” Sanat alanýnda iyi satýcý iyi alýcý nasýl olmalýdýr ki kötü olan çoðalýmýn çizgisini silme gücüne sahip olsun?


:BFDE:
M. Altan: Yelda Karataþ’ý ben önce yüreðindeki çýplak tebessümlerin ýþýðýnda tanýdým… Siz bize kendinizi kendi renklerinizle anlatabilir misiniz?

Y.Karataþ: Ben ‘ rengârenk’im. Büyüyünce Can Yücel’in kelamýyla Renkahenk olacaðým…

Uyumsuzluðun belki de hiç görülmemiþ uyumu.

Mavinin özgürlüðüne inanýrým; özgürlük tanýmým hiç örtüþmez çoðu insanla, denizle öpüþür ama.

Eþitlik olmadan kardeþliðin olmayacaðýna olan inancýmla; beyazý, çoðu rengin önüne koysam da ille kýrmýzý.

Hayatým dediðimiz þey ne haltsa ben iþte orada tastamam bir MOR beneðim.


M. Altan: Dilin anlamla kurduðu iliþki ile üslubun anlamla kurduðu iliþki arasýndaki farklarý ve doðacak paralelliklerin þiire artýsýný sorsam?

Y.Karataþ: Dil ile üslup ayrýlamaz. Bir paralellikten çok, neden sonuç iliþkisi vardýr aralarýnda.

Anlam asýldýr hayatta ve sanatta. Çaðýnýn ürünü insan varoluþunun nedenlerini ve sonuçlarýný farklý tanýmlýyor her yüzyýlda.

Yanýtlarýný deðiþik üsluplarla verse de soru hep ayný: Neden buradayýz?

Þiir þairin gerçeklik karþýsýndaki duruþunun üslubudur bir bakýma.

M. Altan: ”Entelektüel uçlarýný sürekli abartan bir þiir sonunda yapmacýlýða/ züppeliðe dönüþebilir kolaylýkla.” Ahmet OKTAY

Þiirde uçlar risk konumuna geldikçe amaç çizgi dýþý seslere dönüþebiliyor… Amaç hangi konumda þiiri çoðaltmak yerine köreltir Sayýn Karataþ?

Y.Karataþ: Biçimsel denemeler hakkýnda ‘ahkâm kesilmesi’ çok rahatsýz eder beni. Hangi biçimde isterse öyle yazar þair; yazdýðý þiir olduðuna göre.

Þairlik boyna asýlmýþ ömür boyu geçerli bir yafta deðil. Her þiiriniz yenidendir.

Öyle þiirler vardýr ki ‘kolay algýlanýr olduklarý için dönemlerinde dillerden düþmezler ama moda olan üslup geçtikçe, ( sanatta moda yoktur çünkü, olsa olsa, anlayýþlar vardýr! ) þiir unutulur. O yalýn diliyle hala okuduðumuz Yunus, çaðýna göre ‘en entelektüel’ diyebileceðimiz þiirler yazmýþtýr. Þair ne anlaþýlmama ne de anlaþýlma derdiyle yazar.

Yalýnlýða ancak entelektüel birikim sonucu ulaþýlýr. Burada Ahmet Oktay; þiir entelektüalizm arenasý deðildir demek istiyorsa, bunu açýkça söylemeli ve þiire bir entelektüel uç ekleyip, entel bir uçluk yapmamalý diye düþünüyorum.

Yapmacýklýk da ancak bilgisizlikle iliþkilendirebileceðimiz bir tavýrdýr.

Entelektüel birikim, kiþisel övünmelere, gerçekliðe karþý keyfi tutunmalara yol açmaz, aksine onlara karþý durur.

Entelektüel görünümlü cahiller ise kol gezmektedir, dünyanýn her bir tarafýnda.

Bu ikisini ayýrmak lazým diye düþünüyorum.

Kaosu bilmeyen, düzeni anlamaz!

Sanata sorumlulukla deðil ahlaki bakýþla yaklaþýrsak, fazla entelektüellik gibi saçma sapan kaygýlar üretiriz. Kimin entelektüelliði kiminle ölçüþecek yahu?

Kim biliyor kimin ne kadar entelektüel olduðunu. Türkiye’de entelektüel insan var mý? Hatta aydýn sayýsý kaç tane? Parmakla bile sayamýyorum ben.

Bizim bakkal anlasýn diye bir çabayla mý þiir yazacaðým; entelektüellik tehlikesi alarmýný yakýp þiirime ayýklama mý yapacaðým. Þiire böyle ahlaki kaygýlar yüklemek korkutuyor beni.

Züppecilik bilgisizlikten doðar. Gerçek bir entelektüel birikim insaný ‘aydýn’ yapar!

Ýnsani deðerleri anlamanýn yolu aydýnlanmadan ve toplumsal materyalizmden geçer. Bu bilince sahip olmak için de ‘entelektüel’ olmak þarttýr!


M. Altan: Sanat alanýnda her zaman kötü satýcýlar ve kötü alýcýlar olacaktýr ’ Afþar Timuçin”

Sanat alanýnda iyi satýcý iyi alýcý nasýl olmalýdýr ki kötü olan çoðalýmýn çizgisini silme gücüne sahip olsun?


Y.Karataþ: Afþar Timuçin’in satmak ve almak kelimelerini metaya iliþkin deðil, þiirin öznesine iliþkin söylediðini düþünüyorum.

Sanatý metalaþtýran kapitalist toplum; deðil þiire deðer vermek, onu öldürüyor. Metalaþtýrmaya çalýþtýrdýðý bütün sanat dallarý arasýnda en son þiir var. Þairler hep baþýna bela çünkü. Toplumsal hareketlerin ilk tetikleyicisi ve habercisi þairlerdir. Bunu bizim insanýmýz pek bilmiyor ama burjuvazi çok iyi farkýnda.

Kötü manzumeleri, þiir gibi satmaya çalýþýyor demek istiyor yanýlmýyorsam Afþar Timuçin.

Ama yine biliyoruz ki gerçekliði ‘ kendi hesabýna yeniden yaratan ‘ sanatçý, bütün çaðlara seslenir. Þiir olmayan bir þeyin insanlýk tarihinde yaþama þansý olabilir mi?

Yeniden sunduðu gerçekliði, ( bazýlarý ‘yalan’ da diyor) gerçeðin önünü aydýnlatmak için yaratan yanýlsatan bir þairin þiiri yalan söyleyebilir mi?

Çaðlar boyu garip bir içgüdüyle gerçeðin peþinde koþan insanoðlu, istese de istemese de sadece ‘sanat’ olabileni yaþatacaktýr tarihin bilincinde.

Burada alýcý ve satýcý varsa eðer, istedikleri gibi olabilirler: Sanat satýlabilen bir þey deðildir!


M. Altan: Türkiye’de edebiyat üzerine yapýlan son çalýþmalar sizi pozitif ya da negatif anlamda hangi duygu daðarcýðýnda birleþtiriyor? Son dönem çalýþmalarýn edebiyat dünyasýna kattýklarý ve bunlarýn iyi kötü yansýmalarý hakkýnda fikirlerinizi alabilir miyiz?


Y.Karataþ: Sokrates’in neden baldýran zehirini bir ödülmüþ gibi içtiðini her gün biraz daha iyi anlýyorum sadece…

M. Altan: “Hayata Sýðamayanlar” denemenizi okudum… Onlar hayata sýðamazken anlara nasýl sýðýyorlar sormak istedim…


Y.Karataþ: Anlara sýðmýyorlar, anlarý üretiyorlar; Tanrý aþktýr çünkü!

Hayat bir çerçevedir bir çoðuna göre, çerçevesiz hayatlar vardýr, ipsiz sapsýz hayatlar,. Bilgeliðin eþiði varsa eðer orada baþlar. Bilgeliðin an’ý ise sýðma üzerine deðil, sýðýþmamama üzerine kuruludur: Kurulmanýn da kendisine baþkaldýrarak.

O nedenle ölüm anýna bile sýðamaz onlar!

M.Altan:

ANKA’DAN KALMA

Nar yarasý gecenin ortasý

Ýnce aylardayým karanfiller çaðýnda

Bir damla kan oturuyor kalbimin sol yüzüne

Orada bir kül var Anka’dan kalma diyorlar

Nerde görsem aksimi dert yanýyorum güneþe

Ah! Þairler bile aþký inkâr ediyor

Þimdi silah çekiyorum aþk yerine


Yelda Karataþ

Güneþe dert yanan eller atlasýn sýrrýnda þiir þiir kanadýkça çoðalacak dizelerin endamý geleceðe… Sizce þair ruhunda þiire deðen hangi gizi korudukça geleceðe çaðlayacak?


Y.Karataþ: Giz yok! Gerçek var. Gerçeðe dayanamayan yürek giz arar ve hatta yaratýr onu. Gerçeðin peþinde koþmak özellikle çaðýmýzda çok acýtýcý. Son çaðý bu sömürünün çünkü. Çünkü çok kanlý ve sanýldýðýnýn tersine giz deðil, ayan beyan…

Þair bilincini, korudukça insan olacaktýr. Ýnsan olunmadan þair olunmuyor çünkü…

M. Altan: Kalbim Ege’de Kaldý, Aþklarý da Vururlar, Davet, Son Sardunyalar, Yarasý Saklým, Rakkas, Davet, Dert Faslý... Sezen Aksu ile birlikte çalýþtýðýnýz bu þarkýlarýn çoðu yaþamýn hüzün sokaðýnda doðmuþ gam kervanýn yaþam kaldýrýmlarýnda ýslak ýslak betimlenen çalýþmalar… Bunlardan bir tanesinin hikâyesini sizden dinlemek istiyoruz…

Y.Karataþ: Bu hikâyelerden hiç birini anlatmak istemiyorum.

M. Altan: Ýlk kitabýnýz "Ürperme" Orhon Murat Arýburnu þiir ödülünü aldý, ikinci kitabýnýz “Alacaydýnlýk” Dünya Globus þiir ödülünü aldý, "Enel Aþk, Bir Kadýnýn Kaleminden Þems ve Mevlana, Ýstanbul Bir Diþi Orospu, Hüzün Suretleri, Þahdamar - Þahdemar " diðer kitaplarýnýz. 2007 yýlýnda Japonya’da düzenlenen 10. Mainchi Uluslararasý Haiku Yarýþmasý Büyük Ödülün sahibi oldu…

Baþarýlarýnýz bir insanýn, bir kadýnýn, þiir üreten edebiyata soyunan bir ruhun geceye deðen güneþin kaçýnýlmaz ýþýðý gibi… Bu ýþýðý hiç sönmeyecek bir masal haline nasýl getirebiliriz?


Y.Karataþ: Yazmýþtým bir þiirimde: Masallar büyümez ki çocuklarla, masallar hep çocuk kalýr!

Ahmet Hamdi Tanpýnar da ‘masalý olmayan’ insanlara dayanamadýðýný söylüyor. Masal þiirdir bence, ilk sözü insanýn.

Yazmak beni öldürmeyen tek eylem! Yaþadýklarýmý öldürerek dirilttiðim bütün masallar sözlerim; eylemimden bir fazla ya da eksik deðiller.

Baþarý mý? Baþarý kelimesinin olmadýðý bir dünya istiyorum ben. Gerçek eþitliðin, farklýlýðýn sevinçle karþýlanýp tanýndýðý o dünyada bütün insanlar baþarýlý olacaklar.

O dünya için yazýyorum, þimdiyi ve dünü hep kalbimde düðümleyerek…

Bir masal bu: Gerçeðin masalý!

M. Altan: Aþaðýdaki verdiðim kelimeleri siz de uyandýrdýðý manada tek bir cümle ile tanýmlamanýzý istesem…


An… Topaç

Mevlana… Gül

Zait… Kalbim

Aþk… Biz

Mavi… Þems

Tek kelime yazmak istedim her kelimeye kardeþ ve eþ olan kendimce…

M. Altan: Samimiyetinizi þiirdeki edebi dünyadaki donanýmýnýzý yaþama bakýþ pencerenizden bana en canlý tonuyla sunduðunuz için teþekkür ediyorum…

Y.Karataþ: Sizi tanýmak ne güzel Sevgili Mehtap. Ben teþekkür ederim soruþmaya deðer bulduðunuz için. Hoþkalýn




Enel Aþk

Biliyorum beni yalnýz karanlýk taþýr
Acýlarýn resmi çýkmýþ yüzüme
Öyle diyorlar
Sana benzediðimi ya da benzettiðimi seni kendime
Benzemek nedir ki
Hiçbir diken benzer mi dokunduðun güle...


Yelda Karataþ


Ol’ama’dýklarým

Masmavi bir gökyüzü olamadým mesela
bir damla yaðmur ansýzýn
bozuyor kalbimi

gölde balýk da olamadým
hiç tersine akan ýrmak sularýný özlüyor gözlerim

korkulu bir sevdanýn perçemi olamayacaðým
ki sevda:
korsan yürekli þairlerin zamanýna yazýlý
toprak üste ay’la
benim ki
hiç silinmeyecek.

Mavi kanadýna martýnýn düþen bir damla
kanlý intikam ben olamadým.

Küçük vaadlere sýðan
büyük sözlere hayran olmadým
büyük yaþamlarýn küçük sözlerle baþladýðý zamanlara
aktý ömrüm delik deþik
ki bu kargýnýn kýrýk parçasý ölüm,
yaþamýmdan büyük deðil
ne yapsam
Eylemimden bir fazla söz olamadým.


Yelda Karataþ



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn söyleþi kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
. Ayþenur Yazýcý ile Þiir Üzerine Söyleþi

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Göðün Kalbi [Þiir]
Sona Soyunuþun Aðlak Bestesi [Þiir]
Maskeli Masallar [Þiir]
Sen Silsilesi [Þiir]
Þakaðýma Deðer Mavi Uçurtman [Þiir]
Þafaða Taþýnýr Gecenin Gözleri [Þiir]
Umudun Delikanlý Duruþu [Þiir]
Gam Damýtýr Suskum [Þiir]
Gazze'de Çocuk/tum [Þiir]
Topraðýnda Gök Masalý [Þiir]


Mehtap ALTAN kimdir?

Yaþamý kaleminin ucunda ve yüreðinin duvarlarýnda keþfeden sessiz çýðlýk. . Belki de Atlasýn Gelini. . .


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mehtap ALTAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.