(-2-)

Bir trafik karmaþasýdýr almýþ baþýný gidiyor ülkemizde. Araba kullanmayý bilmem. Ancak eþimin yanýnda yýllarca otura otura arabanýn ‘týk!’ demesinden bir terslik olduðunu anlarým. Bu ülkede her konuda olduðu gibi insan yaþamýný ilgilendiren bu kadar önemli bir konuda bile bir baþýboþluk, bir lakaytlýk utandýrýyor insaný, ülkesi ve ülkesinin insanlarý adýna.




Sahil yolunda ilerliyoruz. Her þey çok güzel. Deniz, insanlar, doða… Yakamoz vurmuþ denizin üstüne. Radyoda Türk Sanat Müziðimizin duayenlerinden Behiye Aksoy , ‘ Ýnan, inan ki kimse seni benim kadar sevmedi’ þarkýsýný söylüyor. Anlayacaðýnýz kimseye zararýmýz yok, hýz yapmýyoruz, korna çalmýyoruz, kural dýþý hiçbir hareketimiz yok. Mest-i naz demlerinde üst beynin yorgunluðunu atmaya çalýþýyoruz.



Bir korna sesi… Yanýmýzdan hýzla geçen bir araba, tüm büyüyü bozuyor. Arabadan ne olduðu anlaþýlmayan sadece gürültü kirliliði oluþturabilecek kulaklarý saðýr eden bir müzik sesi geliyor. Biraz sonra kýrmýzý ýþýkta durmak zorunda kalýyor araba. Eþim: ‘Al iþte, ne oldu? Bizimle ayný yerde durmak zorunda kaldýn.’ diyor, ters ters bakarak delikanlýya. Yeþil ýþýðýn yanmasýyla ok gibi fýrlýyor, padiþaha kelle yetiþtirecek ya, büyüklerinin tabiriyle… Biz hýzýmýzý deðiþtirmeden ilerliyoruz; ancak yine kýrmýzý ýþýkta birlikteyiz!.. Eþim dayanamýyor arabanýn camýndan verip veriþtiyor delikanlýya. Delikanlý saçlarýný jölelemiþ, gayet afili. Altýndaki arabanýn modelinin farkýnda. Herkes farkýnda olsun istiyor belli. Bu nedenle trafiði allak bullak eden bizmiþiz gibi kavgaya hazýr. Bir þeyler söylüyor Allah’tan anlamýyoruz; ancak mimiklerinden belli kavgaya hazýr olduðu. Eþimin tansiyonu gittikçe yükseliyor, tutuyorum kolundan: ‘Allah aþkýna uyma þuna! Bu ülkenin trafik polisi var. Býrak geçsin gitsin, baþýný derde sokma!’ diyorum. Ancak vicdaným hiç rahat deðil. Bu hýzla ya birinin baþýný derde sokarsa?!….



Anlattýðým olayýn aman aman olaðanüstü bir olay olmadýðýný biliyorum. O kadar sýk rastladýðýmýz þeyler ki bunlar artýk alýþtýk neredeyse. Hele motosikletliler, ‘Aman Allah’ým!’, evlere þenlik… Ýki tekerin üstünde -canlarýný sokakta bulmuþ gibi- arkalarýna bindirdikleri turist bayanlara ne kadar önemli(!) olduklarýný kanýtlamak için motosikleti delice sürmeleri- hayýr!- yanlýþ oldu, uçmalarý çileden çýkarýyor insaný.Böyle olunca da gün geçmiyor ki bir kaza haberi duymayalým, gün geçmiyor ki trafik canavarýnýn aldýðý canlardan söz etmeyelim. Alkollü araba kullananlarýndan, hýz meraklýlarýna kadar… Neyse biliyorsunuz siz zaten bunlarý.



Her þeyde olduðu gibi trafikte de ayný karmaþa. ‘Kurallar ihlal edilmek üzere konulmuþtur!..’ Ne yazýk! ne acý!.. Ne anlamsýz!… Ýnsan yaþamý bu kadar deðersiz mi? Sevdiklerimizi kaybedivermek bu kadar kolay mý? Alkollü araba kullanýrken ne kadar sosyalleþtiðini düþünür insan, hýz yaparken ne kadar modern olduðunu? Kavga ederken, küfrederken, yumruk yumruða girerken haksýz yere baþkalarýnýn canýný acýtýrken ne kadar mutlu olur?



Siz ne kadar dikkatli olursanýz olun karþýnýzdaki kurallara uymadýktan sonra kaza kaçýnýlmaz hale geliyor. Artýk öyle bir ülke haline geldik ki insanlar size þu mesajý veriyor: ‘Ben yanlýþ yaptýðýmda sesini çýkarmayacaksýn. Görmemezlikten geleceksin –daha da ileri gidersek , ben yanlýþ yapsam da yine suçlu sen olacaksýn, ezileceksin; ancak sen yanlýþ yaptýðýnda asla affetmem!’ Bu kadar bencil hatta bu kadar sadist olmayý nasýl baþarabildik? Ýnsanlarýn acý çekmesine bu kadar kolay tahammül edebilmeyi, ‘Benim dýþýmda herkes haksýzdýr!’ diyebilmeyi nasýl öðrendik.



Bu bir yaþam felsefesi haline gelmiþse tehlike çanlarý çalýyor demektir. Bu ülke iflah olmaz bir cehennem kazanýnda haklýnýn haksýza karýþtýðý bir kargaþa içinde bunalýmlardan, psikolojik rahatsýzlýklardan daha çok çekeceði var demektir. Sosyalleþmeyi edepsizlikle karýþtýrdýðýmýz sürece daha çok fýrýn ekmek yememiz gerekecektir…