Bir Ulusun kaderi üzerine karar verme yetkisini elinde bulunduruyorsan önce yüz kez düþüneceksin. Yetmiþ milyonu karþýna alýp tek tek analiz edeceksin, âdil olacaksýn, serin kanlý olacaksýn. Ülkemde beþ milyondan fazla okuma/yazma bilmeyen garip vatandaþýmý düþüneceksin. Ankara'nýn göbeðindeki odanýzdan çýkýp yakýn bir Ankara köyüne gitseydiniz ve sade bir vatandaþýma 12 Eylülde Referandumda ne yapacaksýnýz, ne düþünüyorsunuz diye bir soru yöneltseydiniz ortadaki gerçek ve büyük sorunu görür ona göre EVET/HAYIR ya da TERCÝH mührünün dahi kötü seçilmiþ olduðunu anlardýnýz.
Sözlerim elbet Yüksek Seçim Kurulunadýr. Her sýnýfýn, her kültür düzeyinde vatandaþýmýn kolayca anlayacaðý bir mühürü düþünemediniz. Ýlle de Evet, Hayýr mý olmalý, Tercih mi olmalý? EVET/HAYIR yazan pusulanýn üstüne Evet ya da Hayýr mühürü vurulur mu? Sizce mantýklý mý?
Yazýlý ve Görsel basýný da suçlamak istiyorum. Referandum diye tutturdular. Beþbuçuk milyon okuma-yazma bilmeyen bir o kadar da ilkokul çýkýþlý garip vatandaþým Referandum sözcüðünden ne anlar? Bir sorsaydýnýz. HALK OYLAMASI diyemediniz. Yazýk..yazýk..
Esas sorun þu mühür iþinde. Kolay, basit, anlaþýlýr olmalýydý. En gerçekçi mühür, üstünde DOÐRUSU yazýlý bir mühür olurdu. O zaman sade vatandaþ da DOÐRUSU EVET ya da DOÐRUSU HAYIR der, görevini huzurla yapardý.
Baþtaki büyüklerimiz, Baþbakaným ya da Cumhurbaþkaným bir emir verse onbeþ gün kala bunu gerçekleþtirebilir. Ama biliyorum çok geç diyeceksiniz, deðil inanýn deðil. Biliyorsunuz ünlü meseli. " Bu millet isterse donanmasýný üç günde yapar, yelkenlerini atlastan, direklerini de þimþirden . "
Mührün en anlamlýsý DOÐRUSU olmalýydý. Israrlýyým.


(*) Özür: Yazýmýn sonundaki ünlü meseli, bir Padiþahýmýz, sanýrým Ýnebahtý yenilgisi üzerine Sadrazamýna söylemiþti. Doðrusunu hatýrlatan olursa sevinirim.

Saygýlarýmla,