Gençliðinde müzik öðrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon |
|
||||||||||
|
Bir ülkede yaþayan halkýn bir sosyolojisi, bir psikolojisi, en önemlisi yaþam karþýsýnda bir beklentisi vardýr. Bu sosyolojik ortam yaþam biçimini belirler, psikolojini dengeler ve beklentilerine cevap alabilmek için yeni giriþimlerde bulunmasýný saðlar. Ben bir sosyolog deðilim, psikoloji bir eðitimci olarak ilgi alaným. Yine de bana çok uzak olmayan, iç içe yaþadýðým ülkemin insanýnýn deðer yargýlarýný, yaþama biçimini ve beklentilerini –öznel de olsa- tahlil etmek isterim. Yýllar öncesine gidiyorum þimdi. Hükümetler, partiler… o günkü ortama vurgu yapmayacaðým ; çünkü üç aþaðý beþ yukarý her dönemde bu ülke insanýnýn þikayetleri bitmemiþ, beklentileri istediði cevabý bulamamýþtýr. Bizler seksen öncesine þahit olmuþ bir kuþaðýz. Seksen sonrasýný da adým adým yaþadýk. Seksen öncesinin ölümüne kardeþ kavgalarýnda bitaraf olanýn bertaraf edildiði insanlarýn doðru ve mutlu bir ülke arayýþlarýnýn içerisinde pek çok acý çektik. Anti parantez belirtmeliyim ki þu anki duruþum ne kadar nesnel olma çabasýnda ise o yýllarda da çok farklý deðildim. Bu nedenle de bir ateiste göre, inandýðým için dinci; bir solcuya göre, milliyetçi olduðum için faþist; Cumhuriyete düþman bir anlayýþa göre, Atatürk hayranlýðým için Kemalist; bir ülkücüye göre, ileri görüþlü olduðum için komünisttim . Seksen sonrasýnda sular duruldu. Daha doðrusu içine çekilmeye baþladý. Üniversitede son iki yýlýmýz daha rahat, daha güvenli geçti; ancak henüz vatan, bayrak, millet, din, baðýmsýzlýk gibi gelecek kaygýsý taþýyan söylemlerimiz, tartýþmalarýmýz tamamen son bulmamýþtý. Üniversiteden mezun olduktan birkaç yýl sonra okulumu tanýyamadým. Artýk çok farklý bir gençlik vardý karþýmda. Bizlerden çok daha rahat, bireysel kaygýlarýný öne çýkarmýþ, kolay para kazanma yollarýný konuþan, eðlenmeyi, gülmeyi ve aþký yaþam biçimine dönüþtürmeye çalýþan gençliðin ilk kývýlcýmlarýydý önüme çýkan. Çok üzülmüþtüm o zaman. Mesleki anlamda, genellikle bizim kuþak öncesi aðýrlý bir yekün tuttuðu için, gizliden gizliye seksen öncesinin izleri taþýnmaya devam ediliyor, insanlarýn siyasi görüþleriyle ilgili bir iþaret aranýyor, etki/ tepki konusunda gruplaþmalar varlýðýný sürdürüyordu. Geçen zaman yavaþ yavaþ özel yaþamýmýzýn sorunlarýna yönelik kaygýlara býraktý yerini. Daha iyi yemek, daha iyi giyinmek, daha çok para kazanmak, itibarlý olmak, kariyer elde etmek ….Siyaset, partiler bazýnda oy kullanmak ve bireysel çýkarlarýmýzda iþimizi yaptýrabilmek için bir araçtý artýk, amaç olmaktan çýkmýþtý. Sol, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliði’nin daðýlmasýyla kan kaybetmiþti. Milliyetçilik kapitalist bir anlayýþla varlýðýný sürdürüyor, liberalizmin tohumlarý ekilmeye baþlanýyordu. Süreç içinde insanlarýn en önemli kaygýsý ekonomikti. Bu nedenle de ekonomik krizler, hayali ihracatlar, yatýrýmcýsýný dolandýran bankacýlar hükümetler düþürüyor, hükümetler çýkarýyordu. Amerika’yla iþbirliði yapmak , Amerika’nýn istediklerine cevap vermek el altýndan yürütülen, halkýn tepkisini topladýðý için açýkça dillendirilmeyen siyaset çýkmazlarýydý. Mustafa Kemal Atatürk, ilke ve inkýlaplarýyla öne çýkarýlýrken yavaþ yavaþ bu ülke insanýnýn elinde oraya buraya çekiþtirilmeye baþlamýþ, nesnelliðini kaybetmiþ, hepimizin deðil, birilerinin olma yolunu tutmaya baþlamýþtý. Bu arada din türban tartýþmalarýyla yeniden ikilemler doðurmuþ, bizi yönetenlerin halkýn inançlarýna ne kadar saygýlý olduklarý sorgulanýr olmuþtu. Yýllarca bu ülke insanýnýn belini büken terörün bir türlü sona erdirilememesi ise vatan- millet söylemlerinin yara almasýna neden olmuþ, beklenilen ‘zafer’ kazanýlamamýþtý. Kýsacasý artýk ülke insaný iþinden gücünden arta kalan zamanlarda kendisini aþan bu sorunlar karþýsýnda duyarsýz kalmayý tercih eder olmuþtu. Dünya ülkelerinin ortaya çýkardýklarý bizim de adým adým takip ettiðimiz siyasi, felsefi ve sosyolojik anlayýþlar çok hýzlý bir deðiþim içindeyken ayak uydurmamýzýn ne kadar zor olduðu gerçeði ne yazýk ki ortaya çýkmýþtý. Bezginlik, yýlgýnlýk, azmimizin kýrýlmasý kan kaybetmemize neden oluyordu. En önemlisi gençliði kaybetmeye baþlamýþtýk. Artýk gençlerimizin doðruyu bulmalarý, bir takým deðerlere sahip çýkmalarý gittikçe ailelerin kontrolünden çýkýyor, aileler kolay yolu seçip gençleri güvenilir bulduklarý ellere emanet ediyorlardý….
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Hilâl Erboyacý, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |