Pek çok doktorun yardýmý ile ölüyorum. -Büyük Ýskender |
|
||||||||||
|
Aydýnlama Çaðý’nýn çoktan baþladýðýný düþünürsek bir noktada hesaba katýlmamýþ bir çöküþü nasýl açýklarýz insanlýk olarak? Ya bizden öncekiler yeterince çalýþmamýþlardý, ya da biz onlarý yeterince anlama zahmetine katlanmadýk. Öncekileri suçlamak iþin en kolay yaný. Oysa ya kendimizi aydýnlatamadýysak. Evet, modern toplumumuzda “Septem Artes Liberalis” tarzýnda bir özgür sanat yolu artýk yoktur. Ýnsanlar böcek gibi ne yaptýklarýný bilmedikleri iþlerde niye böyle olmalý diye düþünmeden çalýþýyor artýk. Sadece parasal zenginlik ve rahatlýk amacýyla her gün kiþisel rahatlýklarýndan bir az daha taviz veriyorlar. Onlar kendi küçük dairelerinin içinde dönüp durdukça bir üst seviyede daha büyük bir kiþisel döngü kuruluyor ve iþler böylece sürüp gidiyor. Her küçük çark daha büyük çarklarýn dönmesinde bir etkendir. Hiç kimse yerine konulamaz deðildir. Kapitalizmin - ki, bu kapitalizm Sovyet toplumunda bile kendi görünmez aðýný kurmuþtu – temel deðeri insaný bir robot haline çevirmektir. Kapitalizm diðer sistemler göz önünde bulundurulunca insaný tümden deðersiz bir çark haline çevirir. Ýþler büyük ekonomi dâhisi Adam Smith’in öngördüðü gibi “görünmez el” tarafýndan yönetilmektedir. Bu “El” her zaman insan toplumunu doðru olan mizana getirecektir. Ne yazýk ki, büyük ekonomik çöküþ bunun her zaman geçerli olmadýðýný gösterdi. Dünyamýz dýþýnda bizi gözleyen zeki biri olsaydý eminim þöyle derdi: “Insan kadar garip bir tür görmedim, önce para için saðlýðýný harcýyor, sonra da saðlýðýný kazanmak için tüm parasýný. “ Kapitalizm insanýn içinde var olan açgözlülüðün bir sonucudur. Reklâm, Medya, gazeteler ve diðer her þey insaný açgözlülüðe yönlendirmektedir. Terminolojiye yeniden þekil deðiþtirerek girmiþ baþka bir sözcük ise “Satýþ”týr. Neredeyse sokaktaki esnaftan ev hanýmlarýna kadar her kes üretmekten daha çok satmak için teþvik edilir. Neredeyse eski klasik “nasýl ucuz alýnýp paha satýlýr” sorusu bile deðiþmiþtir. Paha bile alsam sata bilirim düþüncesi pahalýlaþmaya hak kazandýrýr. Kapitalistler yeni hileler düþünerek insanýmýzýn cebindeki son parasýný almakla yetinmez. Olmayan paralarýný almak için yeni araçlar uydurur. Kredi kartlarý, hediye puanlarý ve s. Ýnce düþünülmüþ hilelerdir. Toplum için gereken uyutulma teknolojileri çoktan hazýrdýr bile. Medya Televizyon Gazeteler bu iþ için biçilmiþ kaftan. Yeter ki, halk ne olduðunun farkýna varmasýn. En kötüsü ise bu iþden büyük paralar kazanacak olanlar sizin cebinizden son paranýzý alanlar deðildir. Onlar sadece birer mekanik çarktýrlar. Çünkü eðer bunu yapmazlarsa yarýn onlarýn ceplerindeki paralar alýnýr. Ýnsanýn bu kadar safsata arasýndan doðru þeyi seçmek için biraz durup düþünmesi gereklidir. Çünkü bilgi kirliliði o kadar büyümüþ ki, neye inanmak gerekir, kime inanmalýyýz belli deðil. Ne var ki, hala düþünen bir beyine sahip olduðumuz için insan diye isimlendiriliyorsak, bunun hakkýný vermemiz gerekir. Ne yaptýðýmýzý ve niye yaptýðýmýzý düþünmeliyiz. Ýþimiz aslýnda çok basit. Tek taraflý bilgilerden kaçýnmalýyýz. Özellikle televizyonda hangi bilginin ne amaçla verildiðini bilmeliyiz. Reklamlarýn altýnda yazan ve çok hýzlý geçen küçücük yazýlarý okumalýyýz. Kendimize karþý dürüst olmalýyýz. Televizyonda nefes kesici bir program baþka kanallardaki haber zamanýnda yayýnlanýyorsa, açýk oturuma çaðýrýlan kiþiler hep ayný tarafý temsil ediyorsa, iki diþ macunu reklamý dizi aralarýnda tavan yapmak için yarýþýyorsa, ekranda hep % iþaretleri uçuþuyorsa, diziler masal olarak medya patronu bir kahramaný veya holding sahibini ya da topraklarý olan aðaný reklam ediyorsa durup düþünmek gereklidir. Bize gösterilen küçük aile faciasý veya reality show’lar bizi nasýl ilgilendiriyorsa, aslýnda kapýmýzda olan çok büyük insanlýk faciasý da bizi öyle ilgilendirmelidir diye düþünüyorum. Asýl gerçek facia nedir? Bize gösterilmeyen ama ucundan kulaðýndan bilgi verilen küresel ýsýnma falan filan mý? Avrupa’nýn dayattýðý yanlýþ ekonomik politikalar mý? Okur yazar oranýndaki vahim sonuç mu? Eðitim faciasý mý? (Düþünmeði deðil test çözmeði öðreten.) Medyada “Bilim” diye yutturulan teknoloji masallarý mý? Ben çevreci deðilim, çevreci diye geçinenleri de sevmem. Ýnsan taným gereði zaten çevreci olmalý. Çevreye deðer vermeyen kendisine de deðer veremez. Çevreci olmak insan olmanýn þartlarýndan biridir. Bu yüzden bir insan olarak sizlere bazý bilgiler sunmaya borçluyum. Dünyadaki bildiðimiz bir sýra göller ya kurumuþ, ya da kuruma tehlikesi altýnda.Rakamlar verelim: Dünyadaki 5 milyon gölün yarýsýndan fazlasý kuruma tehlikesi altýnda. Çin’deki binden fazla gölden 969’u artýk mevcut deðil, Aral gölü þimdiden ikiye bölünmüþ ve sadece %10’u kalmýþ, Çad gölünden sadece %5-lik bir bölüm kalmýþ, Meksika’nýn en büyük gölü Chapala’nýn %20si kalmýþ, Kanada’daki göllerin çoðunluðu tehlike karþýsýnda. Permafrost’un erimesiyle daha kötü senaryolar da var. Tüm kuzeydeki göllerin bir anda tuzlu suya çevrilmesi. BM’in WWDR raporu dünyadaki insanlarýn %40-nýn minimum hijyen için gerekli temiz suya sahip olmadýklarýný gösteriyor ve önümüzdeki 20 yýl içinde bu oran daha da yükselecek. Uzayý daha uzay çaðýnýn 50 yýlý bile dolmadan kirletmiþ bulunmaktayýz. Kastettiðim gezegenimizin çevresi þimdiden roket atýklarýyla dolmuþ taþmýþ. Uzaya fýrlatýlan bir roketin sadece %5-lik kýsmý asýl kýsým, geri kalan kýsmý uzaya atýlýyor. Hiç bir ülke ekolojik felaketlerden sigortalanmýþ deðil. Yine hiç bir ülke eðitimsizliðin getireceði felaketlerden sigortalanmýþ deðil. Eðer bu gün bunu önlemek için kiþisel olarak hiç bir þey yapmýyorsak, yarýn baþka ülkelerin yardým malzemelerine gözümüzü dikmeye yüzümüz olmayacak. Eðer bu gün çocuklar eðitim alamýyorsa, düþünmek yerine sabah akþam test çözüp sonra gözlerinden rahatsýzlanýyorsa, bilim dendiðinde sadece cep telefonu, bluetooth, uzaylýlar, piramitlerle ilgili masallarý anlýyorsa astrolojiyle astronomiyi karýþtýrýyorsa, darwinizmle evrim arasýnda ayrým yapamýyorsa ve en kötüsü kalýplar içinde kalýp soru sormuyorsa ve her þeyi kabulleniyorsa bunun sorumlusu sadece bizleriz. Sadi Þirazi çok güzel demiþ: "Evlatlarýmýzý kuzular gibi büyütmeyelim ki, gelecekte koyunlar gibi yönetilmesinler. "
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Elþen Hudiyev, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |