Dinden uzak cahiliye toplumlarýnda, insanlarý dini yaþamaktan alýkoyan pek çok telkin yerleþmiþtir. Bu telkinlerin en tehlikelilerinden biri, dini yaþamanýn zor olduðu þeklindeki gerçek dýþý inanýþtýr. Bu kimseler, dini asýl kaynak olan Kur’an’dan ve Peygamberimiz (sav)’in sünnetinden öðrenmedikleri için, din adý altýnda birçok hurafe ve kulaktan dolma asýlsýz inancýn ‘din’ olduðunu zannederler. Dinin, hayatlarýný zorlaþtýracak kýsýtlamalar getireceðine inanýrlar. Oysa bu inanç insanýn apaçýk düþmaný olan þeytanýn bir taktiði ve aldatmacasýdýr. Þeytan bu planýný sinsi ve sessiz bir þekilde uygulamaya koyarak, insanlarý kendi yoluna çekmektedir. Kuran’da, “O, size ancak kötülüðü, hayasýzlýðý ve Allah’a karþý bilmediðiniz þeyleri söylemenizi emreder.” (Bakara Suresi, 169) ayetiyle þeytanýn bu telkinlerine dikkat çekilmektedir. Gerçekte ise Allah’ýn dinini yaþamak, ve emirlerini yerine getirmek son derece kolaydýr.

Rabbimiz "... Allah, size kolaylýk diler, zorluk dilemez..." (Bakara Suresi, 185) ayetiyle bu gerçeði tüm insanlara haber vermektedir. Hüküm verenlerin hakimi olan Allah, tüm emir ve hükümlerini insanlarýn fýtratlarýna en uygun þekilde yaratmýþtýr ve hiçbirinde bir zorluk yoktur. Ve Rabbimiz’in sýnýrlarý içinde yaþayan bir kiþi, fýtratýna uygun en güzel hayata sahiptir.

Yüce Allah, Kur’an’da din ahlakýnýn kolay olduðunu, iman edenlerin iþlerini kolaylaþtýracaðýný, "Biz seni en kolay olana kolayca ileteceðiz." (A’la Suresi, 8) ayetiyle haber vermektedir.

"… O sizi seçti ve dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi…" (Hac Suresi, 78)

Ýnsanlarýn dinde zorluk olarak gördükleri uygulama veya inançlar ise, dine sonradan müþrikler veya insanlarý dinden uzaklaþtýrmak isteyen inkarcýlar tarafýndan eklenmiþ ve gerçek dinmiþ gibi insanlara aktarýlmýþtýr. Asýl zor olan, Allah’ýn bildirdiði sýnýrlarý tanýmayan insanlardan oluþan bir toplumda yaþamaktýr. Bu tarz bir hayat, son derece kötü sonuçlara da yol açar.

Peygamberimiz(sav) de; “Kolaylaþtýrýn, zorlaþtýrmayýn” sözleriyle insanlarý uyarmakta ve "Din kolaydýr. Kimse dine karþý þedid olamaz. Zira dine maðlub düþer. (Yani dinin kolaylýðýna intibak etmeli. Sýký tutayým diyen aciz kalýr.) Hattý hareketinizi doðrultun, (hududa) yakýn olun." (RamuzEl-Hadis, 1. Cilt, s.98) hadisiyle de Rabbimiz’in sýnýrlarýný aþmamayý hatýrlatmaktadýr.

Bediüzzaman Said Nursi de bu konuyu þu ifadelerle açýklamýþtýr:

"Küfür yolunda yürümek, buzlar üzerinde yürümekten daha zahmetli ve daha tehlikelidir. Ýman yolu ise, suda, havada, ziyada yürümek ve yüzmek gibi pek kolay ve zahmetsizdir." (Mesnevi-i Nuriye s.71)

Ayrýca Þualar isimli eserinde insanlarýn samimiyetle dini yaþamalarý halinde kolay ve güzel bir yaþama sahip olacaklarýný þu sözlerle ifade etmiþtir:

“Ýman ve tevhid yolu, gayet kýsa ve doðru ve müstakim ve kolaydýr. Ve küfür ve inkâr yollarý gayet uzun ve müþkilâtlý ve tehlikelidir. Demek bu istikametli ve hikmetli ve herþeyde en kýsa ve kolay yolda sevkedilen bu kâinatta, elbette þirk ve küfrün hakikatlarý olamaz ve îman ve tevhidin hakikatlarý, bu kâinata güneþ gibi lâzým ve vâcibdir. Hem ahlâk-ý insaniyede en rahat, en faydalý, en kýsa, en selâmetli yol ise sýrat-ý müstakimde, istikamettedir.” (Þualar Sf.490)

Kur’an tüm insanlýða aydýnlýðý, estetiði ve güzelliði anlatýr. Ancak karanlýk zihniyetli cahiliye insaný ortaya adeta bir kabus tablosu çýkarýr. Kendi kafasýndaki ve ruhundaki karanlýðý anlatýr bu kiþi, o din deðildir. Gerçek din pýrýl pýrýl aydýnlýktýr, huzur ve ferahlýktýr. Samimi müminler için kesintisiz bir mutluluk ve huzurla dolu olan Allah’ýn aydýnlýk ve dosdoðru yolu, yaþamlarýndan sonsuz ahirete uzanýr.

Allah’a iman edip ona sýmsýký sarýlanlarý ise (Allah), kendisinden bir rahmet ve lütfa kavuþturacak ve onlarý kendisine varan doðru bir yola iletecektir. (Nisa Suresi, 175)