..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir sanatçý baþarýsýz olamaz; sanatçý olabilmek bir baþarýdýr. -Charles Horton Cooley
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) > Mehmet Önder




11 Aralýk 2010
Size Çýktý  
Mehmet Önder
Orta yaþlý sayýlýrlar, biri bay biri bayan; üniversiteden geliyorlarmýþ. Bizim mahallede çekiliþ yapmýþlar, ikramiye bize çýkmýþ. Yani durduk yerde. “Buyurun” dediler, kazandýðýnýz porselen tabak.


:ACFC:






SÝZE ÇIKTI


Orta yaþlý sayýlýrlar, biri bay biri bayan; üniversiteden geliyorlarmýþ. Bizim mahallede çekiliþ yapmýþlar, ikramiye bize çýkmýþ. Yani durduk yerde. “Buyurun” dediler, kazandýðýnýz porselen tabak.
Hoþuma da gitmedi deðil. Ne de olsa, bir kutu kaðýt mendil için otuz gün kupon toplayan bir ýrkýz. Yeter ki bedava olsun, severiz böyle þeyleri. Ayný gazeteden sekiz tane alýp, birine bile göz atmadan, kuponlarýný kesip attýðýmýz az mýdýr? Öyleyse, hiç masrafsýz ödüle sevinilmez de ne yapýlýr?
     …

Ama, durduk yerde eniþte öpücüðü gibi gelen ödül de iþkillendirmiyor deðil. Baþýmýza bir iþ açmayalým!
Evde konuklar var; “Ýstemem, hadi gidin!” de diyemedim. Israrcýlar da. Baþladýlar anlatmaya. Neymiþ, bizim halkýmýz þansa inanmazmýþ. Ama gerçek öyle miymiþ? Bak iþte, mahallede bir çekiliþ yapýlmýþ, neden gerek duyulduysa, hoop diye bize çýkmýþ. Demek ki, oluyormuþ. “Bana çýkmaz” deyip uzakta durmamak gerekirmiþ. Ben geri geri gidiyor olmalýyým, erkek olaný tutup tutup kendine çekiyor.
      Erkek çekiþtiredursun, bayanýn elindeki porselen tabak da kýpýrdadýkça göz kýrpýyor. Mutluluktan uçmam mý gerekiyor, yoksa burun kývýrmam mý, bilemiyorum.
Konuklar takým tutar gibi arkamda. Gýptayla bakýyorlar. Ýçlerinden “Seni gidi þanslý namussuz” diye geçirdiklerine hiç mi hiç kuþkum yok. Gözleri kýskançlýkla parlýyor. Aralarýnda, “Bizim mahallede çekiliþ yapýlmayacak mý?” diye soranlar, açýk adres verenler var.
Bayan, kazandýðýmýz porselen tabaðý elime tutuþtururken, erkek de çantadan baþka þeyler çýkarmaya baþladý: “Beleþ porselen tabaðý aldýk ya, bir iki alýþveriþ de yaparmýþýz artýk!” demek istiyor. Baktým, fiyatlar bayaðý besili. Kabataslak sekiz on kat var.
Þimdi ikramiyeyi de almýþ, daha doðrusu aldýrýlmýþ bulunduk, bir þey satýn almazsak þýk olmaz, diyorum ama, neredeyse düzinesini alacaðýmýz parayla tekini alacaðýz. Ýster istemez kývýrýyorum:
- Para yok, alamayacaðým.
Satýcýlar bir yandan “Taksit yaparýz, senet de olur” gibi sözlerle ikna etmeye çalýþýrken, bizim konuklar da çok gerekliymiþ gibi onlardan taraf oluyorlar:
- Caným imzalayýver bir senet. O da para!
- Kaç paralýk þey?
- Üzme insanlarý þimdi! Ýkramiyeyi götürürken iyi miydi?
     Sonunda bütün yüzsüzlüðümü takýnýp alamayacaðýmý söyledim. Satýcýlar gözleri elimdeki porselen tabakta kala kala uzaklaþýp gittiler.

     …

Bu arada konuklar da, çekiliþe belki kendi mahallelerinde devam edilir, diye, hýzla evlerinin yolunu tuttular.

Onlar giderken, eþikte, alt katta oturan Safiye teyze bitti. Yüzünden gülücükler saçýlýyor:      
- Tam on dört ayak. Sen böyle bir þey duydun mu hiç?
Söylediðinden de bir þey anlamadým ya, “Duymadým” dedim.
Elinde, çýplak gözle ne iþe yaradýðý anlaþýlmayan, küçük bir alet:
- Bak, dedi, bu elimdeki çok yararlý alet üç yüz lira, ama aslýnda bu da hiç önemli deðil.
Dikkatlice baktým, hiç bir þeye benzemiyor.
- Doðru, dedim, gerçekten önemli bir þeye benzemiyor.
O da zaten para mara vermemiþ, küçük bir kaðýda imzasýný almýþlar o kadar. Aslýnda onu da almayacaklarmýþ da, büyük hediye saðlama alýnsýn diye almýþlar.
Kapýya gelenler ne olduðu belli olmayan þeyi üç yüz liraya satýp, bir de çekiliþ numarasý vermiþler. Safiye teyze heyecandan ölecek:
- Çekiliþ, dedi, hemen hafta sonu; tam ondört ayak.
- Ne ondört ayak?
- Buzdolabý.
- Ondört ayak mýymýþ?
- On dört. Sizinki kaç ayaklý?
- Bizimki eski model, dört ayaklý.
Safiye teyze verdiðim yanýta çok güldü; kendisine de buzdolabý çýkacaðýndan emin. On dört ayaklý buzdolabýnýn nasýl bir þey olduðunun heyecanýný yaþýyor bir yandan. “Öyle kýrkayak gibi buzdolabý olmaz” diyecek oldum, dinlemiyor. Zaten danýþmaya deðil, mutluluðunu paylaþmaya gelmiþ.

     …

Sonunda bizim porselen tabak gözüme iliþti. Tam da, bizim nasýl para vermeden aldýðýmýzý, pahalý eþyalarý da satýn almadýðýmýzý örnek vereyim derken, az önce porselen tabak hediye edenler çýktý geldi:
- Amca sizin burasý kaç sokak, kaç numara oluyor?
- 532 sokak, 20 numara!
- Yanlýþ olmuþ, ikramiye 523 sokaðýn 20 numarasýna çýkmýþ, hediyeyi gerçek sahibine vermemiz gerekiyor; haksýzlýk olmasýn.
Alýp gittiler. Gittiler de, Safiye teyze herkesin hediyesine göz koyduðumu düþünmüþ olmalý. Beni þöyle tepeden týrnaða bir süzdü; yüzünden on dört ayak buzdolabýný bir fýrsatçýnýn elinden kurtarmanýn mutluluðu okunuyordu.
Tek bir söz söyledi:
- Kaptýrmam dolabýmý fýrsatçýlara!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.



Mehmet Önder kimdir?

30. 11. 1959'da Ýzmir'in Bayýndýr ilçesine baðlý Furunlu Köyü'nde doðdum. Ýlkokulu köyde, lortaokulu Çýrpý Mustafa Adanýr Ortaokulu'da okudum. Bayýndýr Lisesi'nde bir dönem okuduysam da devam edemedim. Sonra radyo tamirciliði baþta olmak üzere birçok iþte çalýþtým. Ege Týp Fakültesi'nde memur olarak iþe baþladým. Buradaki on bir yýla yakýn çalýþmam süresinde önce Ýzmir Namýk Kemal Akþam Lisesi'ni, ardýndan Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdim. Ýlk Beþ yýlýný Ýzmr merkezde, kalanýný Bayýndýr'da olmak üzere yirmi iki yýla yakýn bir süredir serbest avukatlýk yapmaktayým. Evliyim, Alp Deniz adýnda sekizinci sýnýf öðrencisi bir oðlum var.

Etkilendiði Yazarlar:
Aziz Nesin, Rýfat Ilgaz, Muzaffer Ýzgü


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mehmet Önder, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.