Önce sürahi ile bardak, çift kaþarlý dost gibiydik. Sonra deniz kenarýndaki bir masada bir örtüydün sen, ben ise üzerindeki çiçeklerdim. Daha sonra sen yeþil bir gözdün, ben içindeki bir ýþýk... Sen gözdün mavi ya da siyah... Ben göz kapaklarýnda kirpiktim. Sen saçtýn, ben rüzgar... Sen neþeydin, ben gülüþ... Sen bahardýn, ben çiçekli bir dal... Ben bir denizdim, sen derinliðimde sedef içinde bir inci... Ýçi içe ya da yanyanaydýk. Ben bir vazoydum, sen rengarenk çiçek... Ben bir duyguydum, sen gözyaþý... Ben kalptim, sen kan... Ben bir bedendim, sen ise can... Varlýðýmýzý birbirine katardýk. Sonra gök itti bulutlarý, yaðmur yaðdý denizlere. Kabardý sular, dalgalar yýktý hayallerimizi. Aldý götürdü, sandallarýmýzý deniz. Sýðýndýðýmýz bütün koylar, fýrtýna artýklarýyla doldu. Ne beyaz yelkenli bir gemi kaldý ortada ne de demir atabileceðimiz bir liman. Sen yoktun, ben de yoktum artýk. Gizli içilen bir sigaraydýn artýk kýzgýnlýðýmda. Ýçime dolarken kapkara nefretin, kim bilir sen neredeydin? Sert rüzgarlarýn altýnda dallarý çýplak bir aðaçtým, senin için yakamý paçamý yýrttýktan sonra. Bir daha çiçek açmayacaktý hiçbir yerim artýk, tüm dallarýmý kýrdýðýn için. Yoktum ben hiç olmadým. Sadece sen vardýn ve sonrasýnda sen ve sana duyduðum nefretin kalacaktý. Sen bir fýrçaydýn, ben bir tablo... Aþkýn bizi çepeçevre edince, mutluluktun, renktin, resimdin. Sen bir ormandýn, sislerin içinde saklý bir ülkeydin. Ben sadece, bana yüreðinde açtýðýn yer kadar gidebildim. Sonra anladým ki yüreðinde gelip geçiçi bir misafirdim. Bir ölüm olsaydýn bu kadar üzülmezdim. Gelip mezarýnda aðlardým. Topraðýna el sürüp, öperdim. Katilim olsaydýn, canýmý bu kadar acýtmazdýn ve beni bu kadar öldürmezdin. Kanýmý içe içe aldýn. Sonra beni bir posa gibi attýn. Bir kahpe olsaydýn, beni arkamdan vursaydýn bu kadar yanmazdým. Beni topuðumdan vurdun. Tüm yollarýmý kanla doldurdun. Bir þerefsiz olsaydýn, derdim ki, bütün þerefsizler hep aynýdýr, tam baþýn dönmeye baþladýðýnda hepsi bir kadeh gibi kýrýlýp gider. Sen bir sokak ortasýnda güpegündüz tecavüzsün. Ne arlanman vardý ne de insanlardan bir korkun vardý. Sen tam bir utanmazdýn. Sana yüzün kýzarmadýðý halde, verdiðim tüm utangaç öpüþler için artýk çok piþmandým.