Sanat doðaya eklenmiþ insandýr. -Bacon |
|
||||||||||
|
Ýnsanlar yoðun telkinlerle, yaþanan ahlaksýzlýðýn çaðdaþlýðýn bir gereði olduðu yanýlgýsýna düþerler. Bu dejenere yapý, tüm dünyada bilinçli bir þekilde ayakta tutulmaya çalýþýlýr. Yazýlý ve görsel medya, toplumda yaþanan ahlaksýzlýklarý modernlik ve çaðdaþlýk baþlýðý altýnda insanlara iletir. Ahlak dýþý yaþayan ünlüler özellikle gündemde tutulur. Televizyon programlarýnda ve magazin dergilerinde, her tür ahlaksýzlýk sergilenir, yolsuzluk yapanlar, eþcinseller, ahlak deðerlerden uzak kiþiler özenilecek kimselermiþ gibi tanýtýlýr ve karanlýk yaþamlarý çekici gösterilmeye çalýþýlýr. Bu kimselerin ahlaksýzlýklarý cesaret ve modernlik olarak adlandýrýlýr; verilmek istenen mesajlar insanlarýn bilinçaltýna ustaca yerleþtirilir. Yasa dýþý yaþam þeklini öven, gerilimi hatta silahlý çatýþmalarý makul gibi gösteren dizi ve filmler de ayný þekilde olumsuz etki oluþturur. Reklam, sinema, edebiyat, mizah gibi kültürel araçlarda hep ayný mesajlar iþlenir, toplumlar din ahlakýnýn deðerlerini göz ardý etmeye ve inançsýzlýða özendirilir. Ruh saðlýðý için zararlý þov programlarýnda þiddet ve kavga görüntülerinin dozajý gittikçe artmýþtýr. Psikologlar bu tür program ve yarýþmalarýn, hem katýlýmcý hem de izleyicilerin ruh dengesini bozduðunu, onlarý suç iþleme, intihar etme gibi fiillere eðilimli hale getirdiðini ifade ediyorlar. Marjinal müzik gruplarýnýn gündemde tutulmasý, satanizm gibi sapkýn inanýþlara sahip kiþilerin söyleþi programlarýna çýkarýlmasý, sapkýn kiþilerin sempatik gibi gösterilmeleri de dejenerasyonun çarpýcý örneklerindendir. Bugün hýzla yaygýnlaþan ahlaki dejenerasyonun en önemli nedeni dinsizliðin oluþturduðu kendini baþýboþ ve sorumsuz zannetme görüþüdür. Materyalizmin ve dinsizliðin en büyük silahý olan evrim teorisinin bilimsel bir gerçekmiþ gibi zorla benimsetilmeye çalýþýldýðý, bencil, maddiyatçý karakterlerin ön planda olduðu senaryolar yaygýnlaþarak, milyonlarca insanýn izlediði filmlere dönüþtürülür. Bu filmlerin belli bir amaca yönelik olarak kullanýldýðý çok açýktýr. Geçtiðimiz günlerde çekilmiþ bir belgeselde insanlar, medyanýn yönlendirici gücüne karþý þu sözlerle uyarýlýyorlardý: “Ýnsanlarýn çok fazla düþünmeleri istenmiyor. Bu yüzden tüm dünya gün geçtikçe eðlenceyle, medyayla, tv programlarýyla, uyuþturucuyla, alkolle ve aktivitelerin her çeþidiyle dolu hale geldi. Bunlarýn tümü insanlarýn zihnini meþgul tutmak için. Çok az insan gazete ve kitap okuyor; tek gerçeðiniz ekranda gördükleriniz. Þu an dýþarýda, ekranlarda gördükleri dýþýnda hiçbir þey bilmeyen koskoca bir nesil yaþýyor. Bu ekran, bu inançsýz dünyadaki en muhteþem lanet olasý güç. Ve bu inançsýz dünyadaki en büyük þirket, en muhteþem propaganda gücünü kontrol ettiðinde, bu ekranda gerçek diye neler sunulacaðýný kim bilebilir?.. Sizler sabahtan akþama kadar her yaþtan, her renkten, her dinden insan, baþýna oturuyorsunuz. Burada dönen illüzyonlara inanmaya baþladýnýz. Ve televizyondakilerin gerçek, kendi hayatlarýnýzýn ise hayali olduðuna inanmaya baþladýnýz. Televizyon ne derse onu yapmaya baþladýnýz. Onun gösterdiði gibi giyiniyor, onun gösterdiklerini yiyorsunuz. Çocuklarýnýzý onun dediði gibi yetiþtiriyorsunuz; hatta onun istediði gibi düþünüyorsunuz. Allah aþkýna, sizler gerçeksiniz! Hayali olan ekrandakiler…” ’Çaðdaþlýk’ adýna batýnýn dejenere yönlerini taklit ederek oluþan çürüme, bir meyvedeki çürüðün, sepetteki diðer meyvelere de bulaþmasý gibi zamanla herkese zarar verebilir. Her insan dünyada yaþanan ahlaki dejenerasyondan, çatýþmalarýn, savaþlarýn, acýlarýn sürmesinden, insanlarýn zulüm görmelerinden kendisini sorumlu hissetmelidir. Ýnanan insanlar, en önemli görevlerinden olan iyiliði emredip kötülükten sakýndýrma ibadetini samimiyetle yerine getirmeli, çarpýk görüþ, sapkýn felsefeler ve körü körüne Batý taklitçiliðiyle fikir mücadelesi içinde olmalýdýrlar. Din dýþý toplumdaki “çaðdaþ” kiþileri deðil, Allah’ýn kutlu elçilerini ve onlarla birlikte Rabb’leri yolunda malýný ve canýný feda etmiþ olan samimi inananlarý kendilerine örnek almalýdýrlar. Bu samimi çaba, –Allah’ýn dilemesiyle- Kur’an ahlakýnýn yaygýnlaþmasýna ve insanlýðýn aydýnlýk günler yaþamasýna vesile olacaktýr.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Fuat Türker, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |