Herþeye imgelem karar verir. -Pascal |
|
||||||||||
|
Biri, Musa’ya (A.S.) gelmiþ. Ona þöyle söylemiþ: — Hayvanlarýn dilini, Tüm söylediklerini Öðrenmek istiyorum, Yardým etsen diyorum. N’olur ey peygamber sen, Bana bunu öðretsen! Ey cömert, ey lütufkâr Sana gelmez bir zarar. Musa demiþ: “Yarabbi, Þeytan bunun sebebi... Ona fitne veriyor; Adam bunu bilmiyor. Öðretirsem kendine, Zarar verir dinine. Öðretmezsem bu sefer, Bana der mi peygamber?” Allah, nida ederek Resule bildirerek: “Ey resulüm öðret sen, Kulumun dileðinden. Söyle ne soruyorsa, Yapsýn ne istiyorsa. Bilmediðini sormak, Ýstediðini yapmak, Kulluðun gereðidir. Görecek kaderidir.” Musa (A.S.), ona acýmýþ. Nasihate baþlamýþ: — Ey adem, bu hevesten Ýsterim ki vazgeç sen. Bu sana göre deðil. Sonu kötü bunu bil... Haydi geç bu sevdadan, Sonra olursun piþman. Yol yakýnken dön geri. O demiþ: — Etme bari... Köpekle, tavuklarýn Sade bu hayvanlarýn; Dilini öðreneyim. Ne söylerler bileyim... Ýkna edemeyince, Demiþ ki: — Bak sadece, Kümes hayvanlarýnýn; Köpekle, tavuklarýn Dilini bileceksin. Sonunu göreceksin... Adam, erkenden kalkmýþ. Kapý önüne çýkmýþ. Oturmuþ sandalyeye, Baþlamýþ beklemeye. Sofra bezi elinde Hizmetçi geldiðinde, Kedi, köpek, tavuklar... Baþýna toplanmýþlar. Bir parça bayat ekmek Düþünce “pat” diyerek, Hizmetçinin elinden; Horoz önce köpekten Kapýp yerken ekmeði, Köpek ona demiþ ki: — Sen taneyi de yerdin. Þimdi bana zulmettin! Kýsmetimdi o benim, Söyle ben ne yiyeyim? Horoz demiþ: — Gamlanma, Dövünüp boþa yanma. Güven Yüce Allah’a, At ölecek sabaha. Doyasýya et yersin, Ekmekten çok seversin... Adam bu söyleþiyi, Ýþitince her þeyi, Pazara çekmiþ atý, Az dememiþ fiyatý. Satýp dönmüþ evine. Demiþ: “Kurtuldum yine! Bir zararý defettim. Bu iþi iyi ettim...” Öbür sabah yerine Kapýnýn eþiðine, Oturmuþ dinlemeye. Koyulmuþ beklemeye. Kapý açýlmýþ birden, Hizmetçi içeriden; Çýkýp, çýrpmýþ sofrayý. Horoz yine kýl payý Düþen ekmeði hemen, Önce kapmýþ köpekten. Aldýðýnda aðzýna, Köpek seslenmiþ ona: — Seni düzenci, hain! Yalan çýktý haberin... “At ölecek” dediydin, Kýsmetimi yediydin. Ne at var, ne geberik. Söyle hele histerik! Þimdi ne edeceksin, Bir sebep diyeceksin... Horoz demiþ: — Gerçekti! Ýnan ki ölecekti... Sahibimiz apardý, Bir zararý kurtardý... At öldü baþka yerde. Ama yarýn bu evde, Bir katýr var ölecek. Köpekler sevinecek. Yarýn büyük þölen var, Bekle sabaha kadar... Adam, bu konuþmayý Ýþitince olayý; Götürmüþ katýrý da, Satýp gelmiþ pazarda. Ertesi gün ayný yer, Köpek demiþ bu sefer: — Söyle yalaný yine, Buldun mu bir bahane? Davullu, dümbelekli; Kirli tüylü, telekli! Demiþtim “kördür gözün,” Yine çýkmadý sözün... Horoz demiþ: — Þaþtým ben! N’olur sitem etme sen... Katýrý sahibimiz, Götürürken hepimiz, Görmüþtük etme inkâr. Bu adam bir sahtekâr! Onu da satýp geldi, Bu iþi nasýl bildi? Kederlenme arkadaþ, Boþ yere etme telâþ. Kölesi var ya evin, Ölecek sabahleyin. Öldüðünde köleler, Bir ziyafet verirler. Bekle yarýna kadar, Hepimize bayram var... Adam, bu konuþmayý Ýþitince olayý, Köleyi satýp gelmiþ. Gururlanmýþ, sevinmiþ. El açarak Mevla’ya, Baþlamýþ bir duaya: “Binlerce þükür sana, Bu dili verdin bana. Ýþin kolayýn buldum, Çok zarardan kurtuldum. Ölecek ne var daha? Hele yarýn sabaha, Bakalým ne söylerler, Horozlar ve köpekler?” Sabah erkenden yine, Çýkmýþ evin önüne. Gelince hizmetçisi, Karýþmýþ hayvan sesi. Köpek horoza demiþ ki: — Bu kaç oldu seninki? Saçma sapan konuþan, Ne bulursun yalandan? Ah zavallý insanlar! Sizlere inanýrlar. Vakitsiz ötersiniz, Hep yalan söylersiniz... Horoz kanat çýrparak, Köpeðe yanaþarak: — Köpek kardeþ hâþâ biz, Yalan nedir bilmeyiz. Bizden vakitsiz öten, Kesilir kellesinden. Bize lütfûdur Hakk’ýn Namaz vaktine yakýn, Gelir görevli melek. Uyandýrýr, der tek tek: “Emri vardýr Allah’ýn, Haydi, horozlar kalkýn. Uyarýn insanlarý, Kýlsýnlar namazlarý...” Bu nedenle horozlar, Doðrudan ayrýlmazlar. Olacaðý bilmiþtim, Ben doðru söylemiþtim. Adam satýp malýný, Kurtardý zararýný (?) Bilmedi nankör insan, Karar vermiþ Yaradan. Mala gelecek ziyan, Sadakaydý canýndan. Yarýn kendi ölecek! Mirasý bölünecek. Boz öküz kesilecek, Bir yemek verilecek. Daðýtýlacak herkese, Bize de vardýr hisse. Kendisini satamaz, Ölümden kurtulamaz... Satmasaydý birini, Canýna perde idi... Adam bu konuþmayý, Anlayýnca olayý; O Hakk Peygamberine, Koþup gitmiþ evine. Yaþlar dolmuþ gözüne. Baðrýna ve dizine, Yumruklarýný çarpmýþ. Aðlayarak yalvarmýþ: — Yandým ey Musa yandým! Kurtar beni, et yardým. Ölüm kapýma gelmiþ, Ömrüm tükenip bitmiþ! Dünya malýna kandým, Gerçekten çok yanýldým... Musa (A.S.) demiþ adama: Þimdi bana yalvarma. Uyardým önce seni, Dinlememiþtin beni. Ne buldun sen lisandan? Kurtulsana belâdan... Sezdirdim sana bunu. Akýllý kiþi, sonu Aklýyla görür önce; Ahmaklar, iþ bitince... Adam çok çok üzülmüþ, Musa’ya (A.S.) þöyle demiþ: — Ben eyledim bir kusur, Yüzüme vurma n’olur. Rabbim’e yalvar hele, Bir çare bul ölüme! Ben naçar ve aciz kul, Versene bana akýl... Musa (A.S.) demiþ: — Çare yok, Yayýndan fýrlamýþ ok. Çýkan ok, dönmez yaya; Ölenler de dünyaya... Ancak imanýný ben Kurtarmayý Rabbim’den; Niyaz eyleyeceðim, Bunu dileyeceðim. Hemen orada adam, Demiþ: — Aman of kafam! Adamý aparmýþlar, Yataða yatýrmýþlar. Azrail (A.S.) yanýndadýr, Caný boðazýndadýr... Seher vaktinde Musa (A.S.), Bir dua etmiþ kýsa: — Yarabbi o yanýldý. Bir denize atladý. Deðildi ki su kuþu, Ondandýr boðuluþu. Gözünü hýrs bürüdü, Hep dikine yürüdü. Haddini aþtý ama Baðýþla hatýrýma. Ey kulunu gözeten, Ey dileklerini veren… Ey dirilten, ey Rahîm Þudur senden dileðim: Settar, etme imansýz. Sen Tevvap’sýn gümânsýz... Hakk Celle nida etmiþ. Resule þöyle demiþ: “Yeraltýnda ölünün, Ýstiyorsan tümünün, Canýný da veririm. Hepsini diriltirim... Diliyorsan ruhunu, Hemen bedene onu Derhal çevireceðim; Canýný vereceðim. Ýmanýný korudum, Adýna baðýþladým.” Musa (A.S.) demiþ: — Ey Rahman, Bu ölümlü dünyadan Herkes bir gün gidecek. Sen dirisin yalnýz, tek. Gerçek asýl orasý, Yokluk yurdu burasý… Þu yalancý dünyanýn, Yok olacak varlýðýn, Deðilim ki seveni. Azîm, orda bizleri Azat et cehennemden, Dileðim budur senden... Ahmet KARAASLAN 01/06/1998 - KAYSERÝ
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Ahmet KARAASLAN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |