..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir takým þeyler görürsünüz ve "Niye?" diye sorarsýnýz. Ben ise bir takým þeyler düþlerim ve "Niye olmasýn?" diye sorarým. -George Bernard Shaw
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > Aþk Romaný > KEMAL KAVAS




7 Nisan 2011
Kara Kutu  
BÝR PÝLOT'UN YASAK AÞKI VE HÜZÜNLÜ SONU

KEMAL KAVAS


BÝR PÝLOT'UN EVLÝLÝÐÝ,EMEKLÝLÝK SONRASI YENÝ BÝR HAYAT ARAYIÞI VE YAÞADIÐI YASAK AÞKIYLA ÝLGÝLÝ ÇELÝÞKÝLÝ YAÞAM SÜRECÝNÝN ANLATTIÐIM BÝR ROMANDIR.


:CFAJ:
KARA KUTU                                   
                    
BÖLÜM 1
Güzel bir yaz sabahýydý.Derin uykusundan uyanmaya çalýþýyordu.Saatinin uyandýrma alarmý
birkaç dakika önce çalmýþtý.Yataðýndan esneyerek doðruldu.Saatine baktý ;
-Eyvah saat 8:35 geç kaldým, diyerek aceleyle üstünü giyindi.
Bugün iþ görüþmesine gitmesi gerekiyordu ve iþ görüþmesi Atatürk Havalimaný’nda bir
havayolu þirketiyle idi. Hava Kuvvvetleri’nden pilot albay olarak emekli olalý bir yýl
olmuþtu,O’nunla ayný yýlda emekli olan devre arkadaþlarý iþ bulmuþlardý ama O hala uygun bir iþ
bulamamýþ biraz da kendisi hayatý boþlamýþtý.
Aceleyle giyindikten sonra kapýyý açarak hýzlý adýmlarla mutfaða doðru ilerledi.Karýsý
mutfakta kahvaltý masasýnýn baþýnda oturuyordu.Ýçeri girerken karýsýna bakarak:
-Günaydýn Derya , dedi.
-Günaydýn Selim.Seni uyandýrmaya çalýþtým ama uyanmadýn.Ben de gelip kahvaltýyý hazýrladým.
-Ýyi yapmýþsýn.Öyle derin uyumuþum ki alarmý bile duyamadým.Bugün bir iþ görüþmem var
biliyorsun.
-Evet umarým iyi geçer bu iþe ihtiyacýmýz var.
-Evet caným umarým iyi sonuçlanýr.Birazdan çýkacaðým Melis uyandýmý?
-Evet caným biraz önce kahvaltýsýný yaptý ve okula gitti.
Karýsýyla 19 yýllýk evliydiler ve Melis adýnda bir kýzlarý olmuþtu.Melis 17 yaþýndaydý ve
liseye gidiyordu.Karýsý bir inþaat firmasýnda iç mimar olarak çalýþýyordu.Karýsý biraz donuk bir
ifadeyle yüzüne baktý:
-Ben de birazdan çýkacaðým sen kahvaltýný et ve çýkarken kapýyý kilitlemeyi unutma,
anahtarý paspasýn altýna koy.
-Tamam caným merak etme.
Karýsý çayýnýn son yudumunu içti ve hafifçe sandalyeden doðrularak yanýna geldi,yanaðýna
ufak bir öpücük kondurdu ve mutfaktan çýktý. Birkaç dakikalýk bir sessizlikten sonra açýlan kapýnýn
sesini duydu.”Sanýrým çýkýyor”diye içinden geçirdi. Kapý kapandý ve az sonra evde yalnýzdý.
2
Kahvaltýsýný hýzlý lokmalarla bir çýrpýda bitirdi ve yatak odasýna geri döndü.Gardpolabýndan
en yeni takým elbisesini çýkarak çabucak giyindi.Salona döndü,ayakkabýsýný fýrçaladý giyindi
ve evden çýktý. Kapýyý kilitledi ve anahtarý karýsýnýn tembih ettiði þekide paspasýn altýna koydu.
Apartmandan çýktý en yakýn otobüs duraðýna gitmek üzere yola koyuldu.Saatine baktý saat
9: 05 ti.Görüþmesi saat 11:00 de idi.Ýlk gelen Kadýköy otobüsüne bindi.Onbeþ dakikalýk kýsa bir
yolculuktan sonra Kadýköy’de idi.Eminönü iskelesine yöneldi,iskeleye ulaþýr ulaþmaz iki jeton
aldý,içeri girdi.On dakikalýk bir bekleyiþten sonra gemide idi.Bir süre beklemenin ardýndan þehir
hatlarý vapuru Eminönü’ne doðru yola çýktý. Geminin arka açýk oturma bölümünde oturuyordu.
Boðazdan esen hafif yaz esintisi yüzünü yalayarak geçiyordu.Vapur aðýr aðýr boðaz sularýnda
Ýlerlerken Selim derin düþücelere daldý boðazý seyrediyordu bir yandan da geçmiþi düþünüyor gelip
geçen ufak balýkçý teknelerini süzüyordu.Kýsa bir yolculuktan sonra vapur Eminönü Ýskelesi’ne
yanaþtý.Birkaç dakika sonra gemiden indi ve doðruca Atatürk Havalimaný’na gidecek belediye
otobüsüne binmek üzere otobüs duraklarýna yöneldi.Az sonra otobüsü duraða yanaþtý,cüzdanýný
çýkardý içinden bir bilet aldý ve bileti kutuya attý.Ýçeri doðru süzülürken otobüs hareket etti.
Selim yine derin düþüncelere dalarken otobüs de Yeþilköy yolunu yarýlamýþtý.Yaklaþýk 20 dakikalýk
bir yolculuktan sonra Selim havalimanýna en yakýn durakta otobüsten indi.Bir süre havalimaný
firma ofisleri binasýna doðru yürüdükten sonra kapýya ulaþtý.Ýçeri girdi danýþma masasýna gitti.
Görevliye Ýstanbul Havayollarý ofisinin kat ve numarasýný sordu.Ofisin 2.kat 215 nolu oda
olduðunu öðrendi ve dosdoðru bu kata yöneldi.Bir süre sonra firma’ya ulaþtý.Zili çaldý, kapý açýldý
içeri girdi.Ýçeride uzun kahverengi bir masada bir bayan oturuyordu.Sekreter olduðunu tahmin
ettiði bu hanýma doðru yürüdü,yanýna geldiðinde:
-Murat Taþkýn Bey’le 11:oo de bir görüþmem vardý dedi.
-Masadaki haným hafifçe doðruldu yüzüne baktý ve :
-Evet sanýrým siz Selim Tayfun Bey olmalýsýnýz biz de sizi bekliyorduk,dedi.
-Evet Murat Bey geldimi?
-Murat Bey ofisinde siz þöyle buyurun biz zamaný geldiðinde sizi davet edeceðiz.
3
Önüne ilk çýkan kanepeye oturdu.Önündeki masada bulunan gazetelerden birini aldý ve okumaya
baþladý. O gazeteye dalmýþken dakikalar da akýp geçmiþti.Saatine baktý 11:o5’i gösteriyordu.
Sonra sekreter hanýmýn sesiyle irkildi:
-Selim Bey,Murat Bey sizi bekliyor efendim.
Ayaða fýrladý heyecen içinde odaya doðru yöneldi bu arada sekretere teþekkür etmeyi unutmadý.
Az sonra Murat Bey’in odasýnda idi. Oda son derece sade düzenlenmiþ bir odaydý.Önündeki
masada 40 yaþlarýnda kýr saçlý bir adam oturuyordu.Bu Murat Bey olmalýydý.
Adam baþýný hafifçe çevirerek gülümsedi ve eliyle koltuðu iþaret etti:
-Buyrun Selim Bey oturun.
Selim de hafifçe gülümseyerek:
-Merhaba dedi ve önündeki koltuða yavaþça oturdu.
Murat Bey bir yandan önündeki evraklarý incelerken bir yandan da bilgisayarýna göz gezdiriyordu.
“Bu kiþisel özgeçmiþim olmalý” diye düþündü.Kýsa süren bir sessizlikten sonra Murat Bey,
baþýný kaldýrdý ve Selim’e bakarak:
-20 yýl hava kuvvetlerinde pilot subay olarak görev yapmýþsýnýz.Bu bizim için yeterli bir
ön koþuldur tebrikler iþe alýndýnýz firmamýza hoþ geldiniz Selim Bey, dedi.
Selim mutluluktan ve þaþkýnlýktan dona kalmýþtý.
-Teþekkürler Murat Bey umarým her iki taraf için de hayýrlý olur,diyebildi.
Murat Bey beklemeden devam etti:
-Ýþe önümüzdeki pazartesi günü baþlýyacaksýnýz gelirken yanýnýzda bazý evraklarý hazýr
etmeniz gerekiyor, sekreterimiz Aylin Haným size getireceðiniz evraklarý içeren
bir not verecek tebrikler:
Adam elini uzatmýþtý.Tereddüt etmeden uzatýlan eli sýktý,ayaða kalktý arkasýný döndü ve dýþarý
çýktý.Sekreter hanýma doðru yürüdü masaya ulaþtýðýnda:
-Merhaba ben iþe kabul edildim getirmem gereken evraklara ait liste sizde imiþ alabilirmiyim?
-Tabi ki Selim Bey tebrikler.
4
Selim uzatýlan not kaðýdýný aldý, yüzünde mutlu bir gülümseme ile dýþarý çýktý.Uçar adýmlarla binadan
dýþarý çýktý.Geldiði yoldan evine geri döndü.Eve girdiðinde karýsý iþten dönmüþtü ve oturma
salonunda O ‘nu bekliyordu.Ýçeri girdiðinde karýsý:
-Nasýl geçti Selim?
-Çok iyi hayatým iþe kabul edildim.Önümüzdeki pazartesi baþlýyorum.
Karýsý duyduðu habere çok sevinmiþti.Mutlulukla ayaða kalktý kocasýnýn yanýna gitti ve O’na sarýldý.
-Çok sevindim caným bu mükemmel bir haber.Bunu kutlamalýyýz.
-Saðol caným bence de ben dýþarýdan bir þiþe þampanya alayým.
-Tamam caným ben de yemek masasýný hazýrlayayým.
Bu arada kýzlarý Melis oturma salonuna gelmiþti.Karýsý kýzýna gülerek baktý ve:
-Gel caným baban iþe alýnmýþ ne mutlu bir haber deðilmi?
-Evet anne çok sevindim tebrikler baba
Adam kýzýna gülerek baktý , yanýna gelen kýzýný yanaklarýndan öptü ve dýþarý çýktý.Az sonra
elinde bir þiþe þampanya ile geri döndü.
Karýsý bir süre mutfakta yemek masasýný hazýrladý ve ev halkýný yemeðe davet etti.Yemeðe
oturdular.Açtýklarý þampanyayý kadehlere koydular ve kadehlerini mutlu günleri için kaldýrdýlar.
O gece bu mutlu olay vesilesiyle çok güzel geçti.Ertesi gün cumartesi olduðu için Selim’in karýsý
hafta sonu tatili nedeniyle evde idi.Kalktýlar kýsa bir hazýrlýktan sonra kahvaltýlarýný yaptýlar ve Selim
iþ için gerekli evraklarý toplamak üzere evden ayrýldý.Bir kaç yere uðradýktan sonra öðleye doðru
evraklarýný hazýrlamýþtý. Eve döndü karýsý evde idi:
-Merhaba caným nasýlsýn?Evraklarýmý hazýrladým.Melis nerede?
-Arkadaþlarý ile dýþarý çýktý caným.Biz de sinemaya gidelimmi istermisin?
-Neden olmasýn yoðun bir haftaydý þöyle güzel bir filme gidelim de yorgunluðunu atalým.
-Tamam caným O zaman ben hazýrlanayým.
Karýsý kýsa bir süre sonra kýyafetlerini giymiþti,O dýþarýdan geldiði için hazýrdý.Evden çýktýlar,
Kadýköy otobüsüne binmek üzere otobüs duraðýna geldiler.Bir süre otobüs beklediler.Az sonra
5
bekledikleri otobüs geldi. Kadýköy’e gitmek üzere yola çýktýlar.Kýsa bir yolculuktan sonra Kadýköy’e ulaþtýlar.Sahilden aðýr adýmlarla sinemaya doðru yürüdüler.Sinemaya
ulaþtýktan sonra Selim iki tane bilet aldý ve saatine bakarak :
-Filme bir saat var caným istersen bir yere gidip oturalým.
-Tamam caným burda böyle bekleyemeyiz.
Parke taþlarla örülü yoldan yürüdüler yaklaþýk on dakikalýk bir yürüyüþten sonra gördükleri ilk
kafeteryaya girdiler.Ýçeride en ön sýradaki masaya oturdular.Az sonra bir garson yanlarýna gelerek:
-Buyrun efendim,dedi.
Selim garsona:
-Biz bir Türk kahvesi ve bir meyve suyu alalým.
-Kahve nasýl olsun efendim ortamý?
-Orta
-Meyve suyu neli olsun efendim?
-Viþne lütfen
Garson baþýný hafifçe sallayarak sipariþlerini getirmek üzere yanlarýndan ayrýldý.
Selim yüzünde mutlu bir gülümseme ile :
-Burasý çok güzel bir yermiþ ben beðendim yine gelelim, dedi.
Karýsý kendisini onaylar bir ifadeyle baþýný salladý ve:
-Evet caným ben de beðendim yine geliriz.
Az sonra sipariþleri gelmiþti.Kafede 45 dakika kadar oturdular.Güncel konulardan bahsederek
sohpet ettiler.Selim saatine bakarak:
-Filme onbeþ dakika kalmýþ caným istersen çýkalým hem sinemanýn kapýlarý da açýlmýþtýr.
-Haklýsýn caným çýkalým.
Selim baþýný arkaya çevirerek gözleriyle garsonu aradý.Görünce de eliyle iþaret ederek yanýna
çaðýrdý.Garson yanýna geldiðinde :
-Biz hesabý alabilirmiyiz?
Garson:
6
-Tabi efendim.
Garson elindeki kaðýda hesap tutarýný yazarak Selim’e uzattý.Selim cüzdanýný çýkararak 50 tl çýkardý.
Garsona gülümseyerek uzattý.Adam parayý aldý üstünü verdi.Ödemeyi yaptýktan sonra kafeteryadan
çýkarak sinemaya gittiler.
Girdikleri sinema o bölgenin en güzel sinemasýydý.Sinemanýn tavanýý 19.yüzyýl sanatýnýn eseri oyma ve kabartmalarla süslüydü.Ayrýca duvarlarýnda yine tarihi tablolar mevcuttu.
-Bu sinemanýn sanat dolu yapýsýna yýllardýr hayraným Derya’cým, dedi Selim alçak bir sesle.
Karýsý baþýný sallayarak:
-Evet hayatým sen oldum olasý çok iyi bir sanatseversin.
Bu arada film baþlamýþtý. Her ikisi de filme daldýlar.Yaklaþýk iki saat süren film bittiðinde kolkola sinemadan çýktýlar ve mutlu bir þekilde evlerine döndüler.Evde kýzlarý Melis onlarý bekliyordu.
-Nerede kaldýnýz baba sizi merak ettim.
-Neden caným sinemaya gittiðimizi bilmiyormuydun.
-Hayýr çýkarken annem söylemedi.
-Herneyse döndük iþte.Sen neler yaptýn bakalým arkadaþlarýnla eðlendinmi?
Biliyorsun bu sene sýnavlarýn var seneye üniversiteye gideceksin.Bu arkadaþ buluþmalarýný
yaparken derslerine de zaman ayýrýyorsun deðilmi kýzým?
-Evet babacýðým sýnavlarýmý baþarýyla geçeceðim emin olabilirsin.
Selim yüzünde rahat bir ifadeyle devam etti:
-Benim caným kýzým akýllý ve çalýþkandýr baþarýr diyerek karýsýna döndü.
-Caným istersen yemeði hazýrla hep beraber yiyelim.
Son günlerde sürekli iþ görüþmelerine gittiði için eve geç geliyor bu nedenle akþam yemeklerinde ailesi ile birlikte olamýyordu.
Derya kocasýnýn onaylar bir havada baþýný salladý ve :
-Tamam caným haklýsýn yemeði beraber yiyelim bu akþam . Pazartesi iþe baþlýyorsun .
Yarým saat kadar sonra yemek hazýrdý hep beraber mutlu bir akþam yemeði yediler.
Kýzlarý Melis yemekten sonra bilgisayarýyla çalýþmak üzere odasýna gitti.Derya ile Selim de
bütün gece televizyon seyrettiler ve yatak odalarýna çekildiler.
7
Pazartesi sabahýydý Selim sabah 7:oo da uyandý ve aceleyle yataðýndan fýrlayarak üstünü
giyindi.Karýsý hala derin bir uykuda idi.Kahvaltý etmeden evden çýktý.Hýzlý adýmlarla daha önce
kendisine tarif edilen servis bekleme noktasýna gitti. Servis bekleme noktasýnda birkaç kiþi
O ‘nun gibi servis bekliyorlardý. Bu kiþiler ayný firmada çalýþan elemenlardý.
Yanlarýna ulaþtýðýnda baþýný hafifçe sallayarak :
-Günaydýn , dedi.
-Günaydýn siz bugün yeni baþlayacak pilotsunuz sanýrým firmamýza hoþ geldiniz.
-Teþekkürler hoþ bulduk.
Bu arada servis gelmiþti.Selim kibarlýk yaparak arkadaþlarýnýn önce binmelerini bekledi ve en
son kiþi olarak servise bindi, bulduðu ilk boþ koltuða oturdu.
Yaklaþýk 45 dakikalýk bir yolculuktan sonra servis Atatürk Havalimaný’na ulaþtý. Tüm mürettebat
gibi Selim de servisten inerek dosdoðru Ýstanbul Havayollarý Ofisi’ne yollandý.
Açýk kapýdan içeri girdi. Sekreter Haným masasýnda bilgisayarýna bir þeyler yazýyordu.Aðýr adýmlarla
masasýna yaklaþtý.
-Günaydýn ben Selim Tayfun bugün iþbaþý yapýyorum bunlar evraklarým.
Kadýn gülümser bir ifadeyle Selim Bey’e baktý,
-Günaydýn Selim Bey ben evraklarýnýzý alayým.Bugün eðitim uçuþlarýna baþlýyacaksýnýz
az sonra bir arkadaþ gelerek sizi yönlendirecek.Siz þöyle buyurun lütfen.
Adam sekreterin gösterdiði koltuða oturarak beklemeye baþladý.Kýsa bir süre geçmiþtiki
beklediði kiþi yanýnada belirdi. Yanýna gelen adam gülümseyerek elini uzattý:
-Merhaba ben Hakan Altun yardýmcý pilotum.
Selim tereddüt etmeden uzatýlan eli sýktý ve O da gülerek :
-Merhaba ben Selim, dedi.
Hakan Bey eliyle bir yön iþareti yaparak:
-Buyrun pilotlarýn ön eðitim aldýðý bölüme geçelim.
Uzun bir koridordan yürüyerek ilerlediler sonra bir odaya girdiler. Hakan Bey Selim’e dönerek.
8
-Bugün simülatörlü eðitimlerimize baþlýyoruz Selim Bey , dedi. Selim hafifçe baþýný salladý sonra
aklýnda bir soru belirdi:
-Afedersiniz elbiselerimizi deðiþtirmeyecekmiyiz herhalde sivil elbiselerimizle çalýþmayacaðýz?
Hakan Bey hafifçe baþýný O’na doðru çevirdi:
-Evet tabi ki size uçuþ kýyafetleri verilecek ama eðitim günlerinde kendi kýyafetlerinizle
çalýþacaksýnýz.Bu durum Selim’in biraz tuhafýna gitmiþ olsa da durumu kabullenir bir ifade
ile adama bakarak:
-Tamam o halde baþlayabiliriz.
-Selim Bey ben birazdan simülatör kumanda odasýna geçeceðim ve simülatörü çalýþtýracaðým.
Sonra yanýnza gelerek size simülatördeki kumanda aviyoniklerini kýsaca tarif edeceðim.
Bu aþamadan sonra ilk simülatör uçuþunuzu yapacaksýnýz.
Hakan Bey sözünü bitirir bitirmez ilerideki odaya doðru yürümeye baþladý.
“Gittiði oda kumanda odasý olmalý” diye düþündü Selim Hakan kumanda odasýna girerken.
Bu odanýn içinde bulunduklarý bölüme bakan ve duvarý boydan boya kaplayan bir
camekan vardý.Hakan masaya oturdu bilgisayarý açtý.Daha sonra simülatörü kumanda eden
cihazlarý birer birer devreye soktu. Simülatörün dýþ bölümündeki kýrmýzý yeþil spot lambalarý
birer birer yanýp sönmeye baþladý. Hakan içeriden kolunu kaldýrarak Selim’e simülatöre
girmesi için bir iþaret yaptý. Selim iþareti anladý ve yavaþ adýmlarla simülatöre doðru yürüdü.
Cihazýn ön tarafýnda dýþarýdan pek seçilmeyen bir kapý vardý.Açmak için bir kapý kulpu aradý
ama bulamadý. Hakan’a baktý eliyle kapýnýn nasýl açýlacaðýný sorar tarzda bir iþaret yaptý.
Hakan sol elini kaldýrdý iþaret parmaðýyla bir düðmeye dokunmasý gerektiði yönünde
bir iþaret yaptý. Selim tekrar simülatöre döndü cihazýn ön konsolunda olmasý gereken
düðmeyi aradý sol eliyle cihazýn üzerine dokundu ve elini cihazýn üzerinde gezdirmeye
baþladý. Sonra cihazýn konsolunun sol üst tarafýnda küçük bir çýkýntý olduðunu keþfetti.
Bu kapýyý açan düðme olmalýydý. Baþ parmaðýyla çýkýntýya dokundu.Kapý slized open
olarak yana doðru kaymaya baþladý kapý açýlmýþtý. Selim Hakan’a sol kolunu kaldýrarak
9
tamam anlamýnda bir iþaret yaptý. Baþýný hafifçe öne doðru eðerek vücudunu içeri doðru
itti.Simaltörün koltuðuna oturmuþtu.Bu arada Hakan Bey’de simülatör kapýsýnda belirdi.
-Tamam Selim Bey bu önünüzde gördüðünüz aviyonikleri tarif edeyim.
-Ben çoðunun fonksiyonunu biliyorum zaten
-Tamam þu en üstteki seyrüsefer cihazý,altýndaki radar, sol yandakiler hýz ve irtifa göstergeleri.
Üstteki ufak kadran yakýt göstergesi.Bu yan saðdaki cihaz telsiz baðlantýsý diðerlerini sonra
detaylý anlatacaðým zaten.
Selim baþýyla onaylar manada bir iþaret yaptý.
-Tamam Hakan Bey siz cihazý çalýþtýrýn.
-Ben cihazý çalýþtýrdýktan sonra pist baþý yapacaksýnýz. Sonra hýzý kademeli olarak
artýrýp havalanacaksýnýz hýz ve rota planý bende mevcut havalandýktan sonra ben sizi
yönlendireceðim. Ekranýn sol üst köþesinde hareket komutlarýný görebilrsiniz.Bu komutlara
uyun baþarýlar.
Hakan sözünü bitirince simülatörün yanýndan ayrýldý. Yaklaþýk beþ dakikalýk bir bekleme
sonrasýnda Selim’in önündeki televizyon ekranýna benzeyen ekran aydýnlandý.
Cihaz çalýþmýþtý.Selim biraz heyecanlý hatta biraz da endiþeli idi. Ýlk günden hata yapmak
ve rencide olmak istemiyordu.Eliye kumanda kolunu tuttu ve ekrana dikkatle bakmaya
baþladý. Bu arada telsiz kulaklýðýný takmýþtý. Birkaç cýzýrtýya benzer sesten sonra Hakan Bey’in
sesini iþitti.
-Tamam Selim Bey pistbaþý yapýn
Kumanda kolunu ileri doðru itti sonra sola uçak yüz metre gittikten sonra saða doðru
çekti.Pistbaþýndaydý,Hakan’ýn sesi tekrar iþitildi:
-Selim Bey kalkýþa geçebilirsiniz.Hýz 200 rota kuzey batý kuzey doðu
Selim gerekli talimatlarý harfiyen uyguladý.Bir gözüyle de radarý kontrol ettikten sonra
kalkýþý gerçekleþtirdi.Uçak artýk havadaydý. Hakan Bey’in sesi telsizde tekrar iþitildi:
-Selim Bey tebrikler ilk aþamada hatasýz bir kalkýþ yaptýnýz artýk kumanda ekranýna dönün
10
Selim’in tüm dikkati kumanda ekranýnda idi.Ekran simülatördeki kiþiye gerçeklik hissi verebilmek
için gerekli tüm detaylarý düþünülmüþ bir þekilde dizayn edilmiþti.Uçak mavi gökyüzünde
yavaþ yavaþ süzülüyordu. Aþaðýda çok çeþitli renklerde farklý arazi parçalarý belli belirsiz
seçiliyordu. Bir ara radara gözü kaydý radar doðru rotayý göstermiyordu.Heyecanlandý yüzü
sarardý.Telsizin konuþma moduna geçti:
-Hakan Bey doðru rotadamýyým radar ters koordinatý gösteriyor.
-Farkýndayým Selim Bey benden kaynaklanýyor merak etmeyin birazdan ekranda doðru
koordinatlarý göreceksiniz.Görür görmez uçaðý o koordinatlara sokun, merak etmeyin
hatalý bir durum yok.
Selim’in içi biraz olsun rahatlamýþtý. Bir süre bekledi ve gözlerini ekranýn sol üst köþesine çevirdi.
Koordinatlar ekrana bir bir düþmeye baþladý.Selim hemen önündeki elektronik seyrüsefer
cihazýna koordinatlarý girdi.Az sonra uçak doðru rotadaydý.
Uçuþ yaklaþýk yarým saat sürdü. Telsizde Hakan Bey’in sesi tekrar belirdi:
-Uçuþ bitti Selim Bey birazdan ekranýn altýnda iniþ yapacaðýnýz havalimanýný göreceksiniz,
daha sonra uçaðý iniþe geçireceksiniz.
Tüm bu yapýlanlar simülatörde yapýldýðý için herhangi bir hayati tehlike taþýmýyordu
ama Selim yine de bir hata yapmaktan oldukça çekiniyor her hamlesini birkaç saniye
düþünerek yapýyordu. Havalimaný ekranda görüldü.Selim uygun komutlarý vererek uçaðý
havalimanýna indirdi. Ýlk günün simülatör eðitimi tamamlanmýþtý. Selim iniþten sonra simülatörden
çýktý. Hakan da kumanda odasýndan çýkmýþtý. Çýkmadan önce de cihazý kapatmayý unutmamýþtý.
Simülatörün üzerinde yanýp sönen kýrmýzý ve yeþil ýþýklar son kez yandý ve söndü.Simülatör
kapanmýþtý. Hakan yanýna gelen Selim Bey’e elini uzatarak:
-Tebrikler çok baþarýlýydýnýz.
-Teþekkürler.
Þimdi odadan çýkalým ve yemeðe gidelim yemek saatlerimiz her öðlen 12:30 dur. Ýki adam sohpet
ederek koridorda yürüdüler ve yemek salonuna ulaþtýlar. Öðle yemeðinde aralarýnda birbirlerini
11
tanýmaya yönelik koyu bir sohpet geçti.Öðle yemeðinden sonra Hakan Selim’i sohpet ve bekleme
yapýlan bir salona götürdü. Hakan Selim’e akþam 17:30 olan paydos saatine kadar o salonda beklemesi gerektiðini söyledi. Salonun yanlarýna konmuþ olan oturma kanepelerinin hepsinin önünde birer sehpa vardý ve her sehpanýn üzerinde çeþitli dergi ve gazeteler mevcuttu. Selim o gün akþama kadar bu dergi ve gazeteleri okuyarak vakit geçirdi. Bir ara saatine baktý
saat 17:05’i gösteriyordu. Paydos saatine az bir zaman kalmýþtý. Oturduðu kanepeden doðruldu
ayaða kalktý. Bir süre salonun diðer yanýnda bir ileri bir geri gezinmeye baþladý.Bu arada
ilk günü düþünüyor baþarýlý olduðu için içi coþku dolu bir sevinçle kaplanýyordu. Saat 17:30’u
gösterdiðinde bekleme salonunun kapýsýnda Hakan Bey belirdi.Yanýna gelerek kýsýk bir sesle:
-Gün bitti Selim Bey birazdan servisinize binmek üzere çýkabilirsiniz.Yarýn görüþmek üzere.
Selim beklediðini belli eder bir edayla baþýný öne doðru sallayarak:
-Teþekkürler Hakan Bey iyi akþamlar,dedi ve kapýdan çýkarak yavaþ adýmlarla çýkýþ asansörüne
doðru yöneldi. Az sonra dýþarý çýkmýþtý ve servis noktasýna doðru yürüyordu. Tabelasýnda
Göztepe yazan servisi buldu.Servisine bindi ve servisin kalkmasýný beklemeye baþladý.
Saat 18:07 idi ve servis bekleme noktasýndan hareket etti.Yaklaþýk 45 dakikalýk bir yolculuktan
sonra Selim’in oturduðu semte ulaþmýþlardý. Selim sabah bindiði duraða yanaþtýklarýnda servisten
indi ve oturduðu apartmana yöneldi. Yavaþça apartmandan içeri girdi.Oturduðu kata çýkmak
üzere asansöre bindi.3.kat düðmesine dokundu ve asansör yavaþça hareket etti. Asansör 3. Kata
ulaþtýðýnda durdu ve kapýsý yavaþça yana doðru kayarak açýldý. Selim asansörden dýþarý çýktý
ve dairesinin kapýsýnýn önüne geldi.Ýlk iþ gününün iyi geçmesi nedeniyle içi huzur doluydu.
Kapý ziline yavaþça dokundu zil çaldý bir süre bekledikten sonra kapýnýn üzerindeki anahtarýn
sesiyle birlikte kapý açýldý. Kapýyý açan kýzý Melis’ti ve kapýyý açar açmaz gülerek:
-Merhaba babacýðým hoþ geldin günün nasýl geçti?
Adam mutlu bir yüz ifadesiyle içeri girdi.
-Güzel geçti caným kýzým, derken kýzýný yanaklarýndan öptü.
Kýzý Melis babasýna terliklerini uzattý.Selim terlikleri aldý,bu arada ayakkabýlarýný çýkardý ve
kýzýnýn uzattýðý terlikleri ayaðýna geçirdi.
-Annen nerede diye sordu oturma salonuna doðru ilerlerken.
12
-Annem henüz dönmedi babacýðým , dedi kýzý.
-Neden saat neredeyse yedi oldu bu saate kadar gelmesi gerekirdi
Adam düþünceli tavýrlarla oturma salonuna girdi ve salonun baþ köþesindeki koltuða oturdu.
Kýzý Melis de yanýndaki koltuðu seçti ve babasýnýn yüzüne soru sorar bir iafedeyle bakarak koltuða yerleþti.Yaklaþýk yirmi dakika evin hanýmýnýn eve gelmesini beklediler.Bu arada babasý
kýzýna dersleriyle ilgili sorular soruyor biraz olsa da kýzýný bunaltýyordu.Kýzý da sýkýldýðýný belli eder
bir yüz ifadesiyle ama ayný zamanda da sabýrla babasýnýn sorularýna cevap yetiþtiriyordu.
Aralarýndaki sohpet en hararetli anlarýndaydý ki kapý zili iki defa çaldý ve baba kýzýn koyu
sohpetlerini yarýda kesti. Melis hemen kapýya koþtu yerinden kalkarken de heyecanlý ve
neþeli bir ses tonuyla:
-Bu annem olmalý iþte geldi,diye haykýrdý.
-Annem geldi baba diye seslendi kýzý yüksek sesle
Selim sevinmiþ biraz da içi rahatlamýþtý çünkü karýsý Derya eve mutlaka zamanýnda gelirdi ve
geç kaldýðý görülmemiþti.
Genç kadýn kapýdaki kýzýna sarýlarak yanaklarýndan öptü ve tonundan oldukça yoðun olduðu
anlaþýlýr bir sesle :
-Merhaba caným nasýlsýn, diye sordu.
-Ýyiyim anneciðim babam da geldi seni çok merak ettik doðrusu.
Kadýn ceketini ve çantasýný portmantoya koyarak oyalanmaksýzýn hýzlý adýmlarla oturma salonuna
yürüdü. Oturma salonuna gelir gelmez kocasýnýn yanýna gitti, kendini affettirmek ister gibi bir
edayla adamý yanaklarýndan öptü.Sonra yine kýsýk bir ses tonuyla:
-Nasýlsýn caným ilk günün nasýl geçti çok merak ediyorum , diye sordu.
Selim içindeki meraký belli etmemek istercesine sýradan bir yüz ifadesi takýnarak cevap verdi:
-Son derece mükemmeldi caným,bu arada hoþ geldin.
Kadýn kocasýnýn kendisine geç kalýþý ile ilgili bir soru sormamasýndan son derece hoþnut bir
ifadeyle:
-Hoþ bulduk caným gününün iyi geçmesine çok sevindim,dedi.
13
Bu arada kýzlarý Melis de oturma salonuna gelmiþti.Selim ve karýsý yaklaþýk yirmi dakika
o gün olanlar hakkýnda konuþtular, kýzlarý Melis de lafa karýþmadan onlarý dinledi.
Karýsý Deya bir ara televizyonun kumanda aletini istedi kýzýndan, kýzýda hemen ayaða kalkarak
salonun ortasýndaki büyük yemek masasýnýn üzerinde duran kumanda aletini alarak
annesine getirdi. Genç kadýn kumadan aletini alarak televizyonu açtý.Bu arada kocasýyla
sohpete devam ediyordu. Televizyonda akþam haberleri baþladýðýnda evdeki koyu sohpet
yerini sessizliðe býraktý.Karý koca televizyona dikkat kesildi ve haberleri seyretti.
Melis bir süre anne ve babasýyla oturma odasýnda oturdu bir ara cep telefonu çaldý,
telefonunu açtý alçak bir sesle :
-Alo buyurun, dedi
Arayan arkadaþý Sevinç’ti
Heyecanla atýldý kýz:
-Nasýlsýn Sevinç’ciðim ne zamandýr görüþemiyorduk bu ne güzel bir sürpriz.
Daha sonra arkadaþý Sevinç’le koyu bir telefon konuþmasý yaptý , bu arada salondan
çýkarak kendi odasýna geçmiþti.
Derya ve Selim televizyon faslýný bitirmiþler ve mutfaða geçmiþlerdi. Derya bir süre düþündü
ve kocasýna baktý:
-Bugün ne piþireyim ne yalan hiç düþünmedim ne yapacaðýmý
Selim umursamaz bir tavýrla cevap verdi:
-Dünden kalan patates yemeði yokmu caným onu yeriz
-Kalmamýþ caným ben en iyisi güzel bir domates çorbasý yapayým yanýna da güzel bir
makarna nasýl olur caným?
Adam düþünmeden atýldý:
-Harika olur caným senin domates çorban aðýzlara layýk olur bilirim
Genç kadýn hemen tabaklýktan derince bir yemek piþirme kabý çýkardý,buzdolabýna yöneldi,
Buzdolabýnýn kapýsýný açtý,içinden yemekte kullanacaðý malzemeleri aldý ve yemeði hazýrlamaya
14
baþladý.Selim de bu arada oturma salonuna dönmüþtü ve günlük gazeteleri karýþtýrýp okumaya
baþlamýþtý.Bir o köþe yazarý bir diðeri derken kendini iyice kaptýrmýþtýki karýsýnýn sesiyle
irkildi:
-Yemek hazýr buyurun bakalým
Yerinden kalktý yavaþ adýmlarla mutfaða doðru yürüdü içeri geldiðinde karýsý ve kýzý yemek
masasýna oturmuþlar ve yemeðe baþlamak için O’nu bekliyorlardý.Selim de masanýn baþýndan
bir sandalye çekip oturduktan sonra hep birlikte yemeklerini yemeye koyuldular.
Yemekten sonra karýsý ve Selim tekrar oturma salonuna geçerek televizyon seyretmeye
baþladýlar Selim bir yandan da yemekten önce okumaya baþladýðý gazetelere göz gezdiriyordu.
Kýzlarý Melis odasýna çekilmiþ dünden kalma ödevlerini tamamlamaya çalýþýyordu. Gecenin sonunda hepsi yorgun argýn odalarýna çekildi ve derin bir uykuya daldý.
Selim ertesi sabah uyandýðýnda karýsýnýn yatakta olmadýðýný farketti.”Benden önce uyanýp
iþe gitti herhalde” diye düþündü.Karýsý O’ndan erken uyanmýþ kýzý Melis ‘le beraber çýkmýþlardý.
“Geçmi kaldým acaba” diye düþündü.
-Kahrolasý saat çalmamýþ diye söylendi yataðýndan doðrulurken.
Üstünü giyindi hemen mutfaða gitti. Karýsý kahvaltý masasýný hazýr býrakmýþtý. Saate baktý saat
8:35’i gösteriyordu.Kahvaltýsýný yaptý ve aceleyle evden çýktý. O sabah geç kaldýðý için
iþe kendi arabasýyla gitmeyi tercih etti. Yoðun Ýstanbul trafiðinde araba kullanmayý oldum
olasý hiç sevmezdi aslýnda.Hele týkanan ve açýlmak bilmeyen köprü trafiðinden nefret ederdi
ama baþka çaresi de yoktu iþe zamanýnda yetiþmeliydi.Ýkinci günden geç kalarak patronunun
tepksini almak istemiyordu. Cebinden arabasýnýn anahtarýný çýkardý kapýyý açtý seri hareketlerle
motoru çalýþtýrdý vitesi taktý ve gazladý.Oturduðu apartmanýn otoparkýndan çýktý anayola
doðru sürdü arabasýný.Hýzla anayola çýktý ve köprü yoluna saptý.Köprüden geçmesi yaklaþýk
beþ dakika sürdü ve hýzla Atatürk Havalimaný’na yöneldi.Yirmibeþ dakika süren bir araba
yolculuðundan sonra iþyerine ulaþtý.Arabasýný personelin kullandýðý otoparka býraktýktan
sonra Ýstanbul Havayollarý ofisine doðru yürümeye baþladý.Her zamanki yoldan ofise ulaþtý.
Ýçeri girdi sekretere günaydýn diyerek Hakan Bey’i beklemek üzere bekleme salonuna geçti.
15
Oturma salonundaki bekleyiþ onbeþ dakika kadar sürdü.Bu kýsa bekleyiþten sonra Hakan Bey
yanýnda otuz otuzbeþ yaþlarýnda esmer týknaz bir beyle çýkageldi. Selim bir süre Hakan Bey’i bir
süre de yanýndaki genç beyi gözleriyle süzdükten sonra sýcak bir tavýrla:
-Günaydýn nasýlsýnýz Hakan Bey, dedi.
Bu arada da önce Hakan Bey’in sonra da yanýndaki genç beyin elini sýkmayý ihmal etmedi.
Hakan gördüðü sýcak karþýlama karþýsýnda memnuniyetini belli eder bir havada:
-Günaydýn Selim Bey ben iyiyim teþekkürler ya siz?
-Ben de iyiyim sabah evden çýkarken geç kalacaðýmý düþünerek endiþelenedim ama herhalde
zamanýnda geldim deðilmi?
Hakan sorun olmadýðýný anlatmak ister bir yüz ifadesiyle Selim’e bakarak:
-Yok yok merak etmeyin iþinize zamanýnda geldiniz.
Bir ara durakladýktan sonra:
-Bu arada sizi Mehmet Bey’le tanýþtýrayým sizin yardýmcý pilotunuz.Beraber uçacaksýnýz.
Selim ikinci günden kendisine bir yardýmcý pilot tayin edilmesine þaþýrmýþtý ama bu durumu
Belli etmek istemez bir edayla gülümsedi ve:
-Merhaba Mehmet Bey memnun oldum, dedi.
Bu kýsa tanýþma seromonisinden sonra üç adam yine çalýþmak üzere simülatör odasýna
gitmek üzere bekleme odasýndan ayrýldý. O günün oldukça yoðun ama bir o kadar da eðlence
geçeceðini düþündü Selim yavaþ yavaþ ilerlerken. Üçü de az sonra geniþ simülatör odasýnda
idi. Hakan hemen odanýn lambalarýný yaktý ve herhangi bir þey söylemden simülatör
odasýnýn yan tarafýndaki kumanda odasýna geçti.Ýki adam bir süre Hakan Bey’in simülatörü
çalýþtýrmasýný beklediler.Bir kaç dakikalýk bekleyiþten sonra simülatörün kýrmýzý ve yeþil spot
ýþýklarý yanmaya ve cihazýn insaný fazla rahatsýz etmeyen ama derinden bir teknoloji hayranlýðý
yaratan sesi iþitildi. Mehmet Bey Selim’e daha önceden iþe baþlayan biri olarak kýdeminin tecrübesini yansýtmak istiyordu ama bunu küçümsemek amacýyla deðil Selim’in tecrübesizlðini kapatmak için yapacaktý.
Kýsýk bir ses tonuyla:
16
-Ýsterseniz ben önden geçeyim cihazý tanýyorum.
Selim bu beklemdiði teklif karþýsýnda biraz þaþýrdý ve yüzü kýzardý biraz da durum canýný sýkmýþtý
sýkýntýlý bir yüz ifadesiyle Mehmet’e baktý ve :
-Ben dün baþlamýþtým cihazý biliyorum ama yine de nasýl isterseniz buyrunuz, dedi.
Mehmet durumu anlamýþ ama pek oralý olmamýþtý ve bunu yüzündeki pervasýz gülümsemeye
aksettirerek:
-Tamam ben simülatöre girdikten sonra siz buyrun, dedi.
Birkaç saniye sonra ikisi de simülatörde idi. Kulaklýklarýný taktýlar bu sýrada dünki gibi Hakan
yanlarýna gelmiþti yine kýsa bir tarif yaptýktan sonra ikisine de baþarýlar dileyerek yanlarýndan
ayrýldý.Gün bir önceki güne benzer uçuþ faaliyetleriyle geçti.Paydos saatine yarým saat kala
Selim bekleme salonunda beklerken birden cep telefonu çaldý.Arayan orududa beraber çalýþtýðý
ama halen görevde bulunan albay Tamer Bey’di.Telefonda sesi son derece ýlýmlý ve sevecendi.
-Alo Selim merhaba nasýlsýn?
Selim beklemdiði bu telefon karþýsýnda þaþýrdý ama arayan arkadaþý Tamer olduðu için sevinmiþti:
-Merhaba dostum beklemiyordum iyiyim ya sen?
-Ýyiyim saðol uzun zaman oldu sen emekli olduktan sonra…
-Evet abi ben yeni bir göreve baþladým
-Ne güzel çok sevindim ben Ýstanbul’dayým bir görev sebebiyle þu an Taksim’deyim buluþup
birþeyler içelimmi ne dersin?
Selim aldýðý teklif karþýsýnda sevinmiþti “Deðþiklik olur “ diye geçirdi içinden ve düþünmeden
teklifi kabul etti:
-Tamam abi ben þu an iþten çýkmak üzereyim bir saat kadar sonra Taksim’de meydanda buluþalým.
-Tamam Selim orda olacaðým.Telefonu kapattý ve aceleyle bekleme odasýný terkederek
binadan dýþarý çýktý.Otomobiline bindi ve Taksim’e gitmek üzere yola çýktý. Yoðun bir trafikte
süren bir saatlik bir yolculuktan sonra arabasýný Taksim’in en büyük otoparkýna býrakarak
buluþma noktasý olan meydana doðru yürümeye baþladý.
17
Taksim Meydanýna ulaþtýðýnda heykele yakýn bir yerde arkadaþý albay Tamer’i kendisini
beklerken gördü yanýna gitti.Tamer Selim’in yanýna geldiðini anlamamýþtý dalgýn dalgýn
etrafýný seyrediyordu. Selim arkadaþýna sürpriz yapmak için farkettirmeden arkasýna yaklaþtý
ve yavaþça koluna girdi.Tamer beklemediði bu durum karþýsýnda biraz irkildi ama koluna
girenin arkadaþý Selim olduðunu görünce gülümseyerek arkadaþýna selam verdi.
Selim de arkadaþýnýn selamýný alarak:
-Merhaba Tamer’ciðim nasýlsýn seni çok bekletim umarým,dedi.
Tamer arkadaþýnýn içini rahatlatmak ister gibi hemen cevap verdi:
-Yok dostum merak etme fazla beklemedim hoþ geldin.
Bir süre ayak üstü sohpet ettiler daha sonra Selim arkadaþýna Ýstiklal Caddesinde bildiði
çok güzel bir bar olduðunu söyledi ve :
-Ýstersen o bara gidelim,dedi.
Tamer Ýstanbullu olmadýðý için Taksim’i pek bilmezdi hele Ýstiklal Caddesine de hiç gitmemiþti.
Fazla düþünmeden teklifi kabul etti:
-Tamam abi nasýl istersen oraya gidelim ama çabuk gidelim seninle konuþmak istediðim
önemli þeyler var
Ýki arkadaþ Selim’in tarif ettiði bara doðru yürüdüler.Yolda havadan sudan muhabbet ettiler
arada bir de Selim’in yaptýðý þakalarla gülüþüyorlardý.Beþ dakikaklýk bir yürüyüþten sonra
bara ulaþtýlar ve içeri girdiler.Selim garsonun yanýna giderek iki kiþi olduklarýný ve kendilerine
bir masa ayrýlmasýný istedi.Garson da fazla düþünmeden barýn arkalarýnda boþ duran
bir masayý göstererek iki arkadaþý buyur etti.Masaya oturdular garsonu verecekleri sipariþleri
düþünmek üzere bir süreliðine uzaklaþtýrdý Selim.Her ikisi de önlerindeki menüleri inceledikten
sonra :
-Ben viski alacaðým ,dedi Selim gülümseyerek
-Ben de bir kadeh þarap alýrým ,dedi arkadaþý ayný þekilde gülümseyerek
Selim garsona bakarak sol eliyle bir gel iþareti yaptý
18
Garson yanlarýna geldiðinde:
-Bana bir kadeh viski arkadaþýma da þarap , lütfen dedi ve menüleri garsona uzattý
Garson uzatýlan menüleri alarak baþýný öne doðru salladý
-Derhal efendim
-E anlat bakalým nasýl gidiyor askeriye diye sordu Selim garson gider gitmez.
-Bildiðin gibi nasýl býraktýysan öyle deðiþen bir þey yok,dedi Tamer
Selim aldýðý cevaba þaþýrmadýðýný belli eder bir yüz ifadesi ile devam etti:
-Emekllilik güzel ama parasal açýdan insaný zorluyor mutlaka bir yer bulup kapaðý atmak lazým.
-Haklýsýn bir emekli maaþýyla geçinmek zor olmalý
-Hem de nasýl herþey ateþ pahasý bir yandan bizim kýzýn okul masraflarý bir yandan hanýmýn
masraflarý bir yandan evin giderleri gerçi bizim haným çalýþýyor ama giderimiz çok o yüzden
bu iþe girdim,dedi Selim.
Tamer konuyu deðiþtirmek istedi:
-Bu arada karýn ve kýzýn nasýl?
-Çok iyiler kýzým bu sene üniversite sýnavýna girecek
-Ya öylemi ne güzel inþallah kazanýr
-Kazanýr kazanmasýna da istediði bölümü tutturmasý da kolay deðil
-Olur inþallah
Bir süre sessizlik oldu sonra Tamer az önce gelen içkisinden bir yudum alarak Selim’e baktý:
-Selim’ciðim seni hem özlediðim için görmek istedim hem de sana bir teklifim olacak
Selim teklif lafýný duyunca merak ederek sordu:
-Nasýl bir teklif?
-Biz evsahibi olmayan arkadaþlarla biraraya gelerek bir yapý kooperatifi kurduk aidatlarý çok
yüksek deðil iki yýlda tüm üyeleri ev sahibi yapmayý planlýyoruz sen de katýlmak istermisin?
Selim aldýðý teklif karþýsýnda þaþýrmýþtý ve bunu belli eder bir ifadeyle :
-Ne zaman kurdunuz yýllar sonra bir araya nasýl geldiniz?
19
-Ahmet adýnda bir arkadaþ vesile oldu,O ve iki arkadaþ daha kooperatifi kurmuþlar sonra
da bütün dönem arkadaþlarýný arayarak kooperatife davet etmiþler çoðu da kabul etmiþ
Tamer bir defa yutkunduktan sonra sözlerine ayný hararetle devam etti:
-Bana da bir mektupla durumu ilettiler ben de düþünmeden kabul ettim ve Ahmet’i
arayarak katýldýðýmý söyledim sonra da bana verdiði banka hesap numarasýna kooperatif
aidatý olan 350 tl’yi yatýrdým.Þimdi de sana teklif ediyorum.
Selim bir süre düþündükten sonra :
-Vallahi Tamer çok güzel olur bizim kendimize ait bir evimiz yok bu teklif bize uygun
ama ben bir de karýma danýþmak ve fikrini almak isterim,dedi.
Tamer aldýðý cevaptan pek memnun olmasa da bozuntuya vermeden:
-Gayet tabi Selim ailene de bir danýþ onlarýn da fikrini al ben beklerim acelesi yok,diye cevap
verdi.Kooperatif konusu kapandýktan sonra iki arkadaþ bütün akþamý sohpet ederek ve içki
içerek geçirdi. Saat gece yarýsýný gösteriyordu Selim saatine baktý ve arkadaþý Tamer’e
geç olduðunu evden merak edeceklerini söyleyerek bardan ayrýldý. Parkettiði otoparktan
arabasýný alarak dosdoðru evine yollandý. Eve döndüðünde karýsý Derya halen yatmamýþ
oturma salonunda televizyon seyrediyordu.Kocasýnýn eve dönmesine sevinmiþti ama biraz da
sitemle söylendi:
-Hoþ geldin artýk arkadaþ buluþmalarýn geç saatlere sarkmaya baþladý
-Döndüm ya hayatým neden sinirlendin böyle
-Sinirlenmedim ama seni merak ettik hiç olmazsa arasaydýn cebin yanýnda deðilmi?
-Yanýmdaydý ama unutmuþum kusura bakma caným
Karýsý durumu kabullenir bir havada
-Bundan sonra biryere gittiðinde evi de aramayý unutma nerde olduðunu ne yaptýðýný
Bileyim,diye noktaladý konuþmayý

Karý koca geceyi televizyon seyrederek ve kuruyemiþ yiyerek geçirdi.Bu arada Selim
20
karýsýna arkadaþýndan aldýðý kooperatif teklifinden bahsetti ve fikrini sordu:
-Ne dersin hayatým biz de katýlalýmmý kooperatife hem evimiz yok biliyosun artýk
Ýyi kötü bir evsahibi olmamýz lazým ben emekli olalý nerdeyse bir yýl oldu…
Karýsý baþýyla onayladý elindeki gazeteyi okurken sonra baþýný kaldýrdý birkaç saniye
düþündü ve cevap verdi:
-Siz karar vermiþsiniz zaten bence de bir sakýnca yok ama ödemeleri bizi sýkýþtýrýrsa ne olacak?
diye sordu endiþeli bir yüz ifadesiyle
Adam düþünmeden atýldý:
-Endiþelenmene gerek yok caným iþe baþladým biliyorsun hem sen de çalýþýyorsun
Kadýn kocasýna hak verdiðini anlatýr bir imada bulundu
-Ben de çalýþyorum haklýsýn eh girelim öyleyse þu kooperatife.
Selim karýsýný ikna etmiþti hem de fazla zorlanmadan o nedenle sevinçle ayaða kalktý
ve :
-Tamam o zaman Tamer’i yarýn arar formaliteleri halletmesini söylerim ben yatýyorum
sana iyi gecelere caným
Selim hýzlý adýmlarla salondan çýktý ve yatak odasýna gitti.Hemen pijamalarýný giydi ve yattý
az sonra derin bir uykuya dalmýþtý.
Derya bir süre daha salonda gazete okuduktan sonra O da yatak odasýna çekildi ve yattý.
Ertesi sabah aile mutlu bir þekilde uyanmýþtý ve neþe içinde kahvaltýlarýný yaptýlar. Selim’in
eðitim uçuþlarý bitmiþti ve o gün ilk defa deneme seferine çýkacaktý bu nedenle evden
birkaç gün ayrý kalacaktý. Kahvaltýda bu durum üzerine konuþmalar geçti ve daha sonra
tüm aile meþguleyetlerine gitmek üzere evden ayrýldý. O sabah Selim kýzýný okula arabasýyla
býraktýktan sonra dosdoðru Ýstanbul Havayollarý Ofisi’nin yolunu tuttu.Yine yaklaþýk bir
saatlik bir yolculuktan sonra ofise vararak hemen içeri girdi ve bekleme salonundaki yerini
aldý. Otururken bir yandan kahve içiyor bir yandan da sabah gazetelerine göz gezdiriyordu.
Onbeþ dakika sonra Hakan ve Mehmet Bey salonun kapýsýnda görüldü.Adamlar içeri girdikten
21
sonra doðruldu ve yanýna geldiklerinde baþýyla selam vererek:
-Günaydýn,dedi.
Hakan Bey cevap verdi:
-Günaydýn Selim Bey nasýlsýnýz?
-Ýyiyim teþekkürler,size de günaydýn Mehmet Bey
Mehmet de aynen selam vererek:
-Günaydýn Selim Bey,dedi
Hakan beklemeden devam etti:
-Bugün ilk deneme uçuþuna çýkýyorsunuz.Her zamanki gibi yardýmcý pilotunuz Mehmet Bey
olacak.
-Tamam Hakan Bey uçuþ saatimiz bellimi?
-Evet saat onda
-Harika
Hakan birkaç saniye bekledikten sonra:
-Bugün size giyeceðiniz kýyafetlerinizi de vereceðiz isterseniz hemen depoya gidelim ve
Kýyafetlerinizi alalým.
Selim heyecanla atýldý:
-Ben de bu haberi bekliyordum o zaman gidelim
Üç adam beraberce bekleme salonundan çýkarak depoya doðru yöneldiler.Birkaç salon ve holün
içinden geçtikten sonra depoya ulaþtýlar.Hakan Bey kapýyý açarak içeri girdi ve arkadaþlarýný da
içeri davet etti. Odada kapýya yakýn bir köþede bulunan masada bir görevli oturuyordu
içeri girenleri görünce :
-Hoþ geldiniz Hakan Bey
-Merhaba Erkan,sana dün sipariþini verdiðim kýyafetler hazýrmý
-Hazýr iþte bu kolide arkadaþlar hemen kýyafetleri giyebilir
-Saðol arkadaþlar buyrun kýyafetleriniz kýravatlar kolinin altýnda
22
Ýki adam da gösterilen koliden üstünde isimleri yazýlý olan paketleri aldýlar ve deponun
yanýndaki soyunma odasýnda uçuþ kýyafetlerini giydiler.Daha sonra bekleme salonuna geri
dönüldü.Hakan Bey salona girdiklerinde ne yapmalarý gerektiði yönünde açýklama yaptý:
-Arkadaþlar uçuþ saatine kadar bekleme salonunda bekleyeceksiniz uçuþ saatiniz gelmeden
on dakika önce sefer sayýnýzý size bir görevliyle bildireceðiz bugün yurtiçi uçacaksýnýz
ilk uçuþunuz olduðu için size muhtemelen Ankara ya da Ýzmir seferi verilecek bilgiyi
alýr almaz personel aracý sizi uçaða býrakacak vardýðýnýz þehirde uçaktan inmeden buraya
dönmek üzere yeniden uçacaksýnýz benim görevim buraya kadar baþarýlar
Selim beklemeden cevap verdi:
-Yardýmýnýz ve desteðiniz için çok teþekkür ederiz Hakan Bey
Mehmet de aynen teþekkür ettikten sonra Hakan Bey bekleme salonunu terketti .Ýki mesai
arkadaþý artýk yalnýzdý.
Selim biraz oturduktan sonra Tamer’in kooperatif teklifi aklýna gelerek arkadaþýný aramak üzere
cep telefonuna sarýldý.Hemen Tamer’i aradý.Telefon birkaç kez çaldýktan sonra Tamer’in
sesini duydu ve konuþmaya baþladý:
-Merhaba dostum nasýlsýn?
-Ýyiyim Selim ya sen
-Ýyiyim senin teklifin için aradým
-Ne oldu katýlýyormusun?
-Evet karým da onay verdi bugün uçuþum var ilk taksiti yarýn kooperatifin hesabýna yatýracaðým
sen hemen bana banka detaylarýný ver
Tamer sevindi hemen arkadaþýna kooperatifin banka detaylarýný söyledi.Selim aldýðý bilgiyi
cüzdanýndan çýkardýðý not kaðýdýna not etti.
-Bu iþte halloldu oh be diye mýrýldandý Selim
Mehmet kýsýk sesle:
-Evmi alýyorsunuz diye sordu
23
-Evet duydunuz sanýrým
-Evet konuþmalarýnýza kulak misafiri oldum hayýrlý olsun ben de bir kooperatife üye olmuþtum
bir sene önce ama evimi halen teslim alamadým kurada çýkmasýný bekliyorum
Selim hayretle yanýtladý
-A ne tesadüf umarým yakýn zamanda alýrsýnýz evinizi zaten bu zamanda baþka türlü
ev alýnmaz hele bizim gibi çalýþanlar için
-Haklýsýnýz,dedi Mehmet ve iki adam görevliyi beklemeye koyuldular
Yaklaþýk 20 dakika sonra kapýda görevli belirdi ve kapýdan girer girmez yanlarýna gelerek:
-Selim ve Mehmet Bey
Selim atýldý:
-Biziz
-Merhaba size sefer numaranýzý bildireceðim numaranýz ÝH-4754 iyi uçuþlar
Adam beklemeden hemen yanlarýndan ayrýldý.Mehmet Selim’e bakarak:
-Saatiniz kaç ?
-Saat 9:45 olmuþ beþ dakika sonra çýkalým
-Haklýsýnýz tam zamanýnda çýkarsak iyi olur
Beþ dakika kadar bekledikten sonra iki pilot uçaklarýna gitmek üzere bekleme salonundan
çýktýlar. Dar uzun bir koridordan yürüyerek bir önceki gün Hakan Bey’in gösterdiði çýkýþ
kapýsýna geldiler ve servis otobüsüne binmek üzere dýþarý çýktýlar.Servis otobüsü onlarý
bekliyordu. Servis otobüsüne bindiler ve onlar biner binmez otobüs uçaða doðru hareket
etti. Az sonra uçaðýn merdivenlerinin baþýndaydýlar.Selim önden ilerledi ve merdivenlerden
uçaða doðru týrmandý giriþ kapýsýndan içeri girdi.Kapýda bir hostes gülerek karþýladý kendisini
bu arada Mehmet Bey’de O’nu takip ediyordu.Hostes pilotlara baþýyla selam verdi ve:
-Hoþ geldiniz ,dedi
Ýkisi de bir aðýzdan yanýtladý:
-Hoþbulduk
24
Ýki pilot beklemeden uçuþ kabinine geçtiler ve koltuklarýna oturdular.Her ikisi de kulaklýlarýný
takarak önlerindeki göstergeleri kontrol etmeye baþladýlar.Mehmet bir süre göstergeleri
kontrol ettikten sonra kulaklýðýna konuþtu:
-Kule ben ÝH4754’ten kaptan yardýmcýsý Mehmet uçuþ göstergelerimiz sorunsuz uçaðý harekete
hazýrlamak için onayýnýzý bekliyoruz.
Telsiz yanýtladý :
-Onay verilmiþtir.Hava durumu normal
Mehmet Selim’e dönerek:
-Motorlarý çalýþtýrabiliriz Kaptan,dedi
Selim aldýðý onayla motorlarý çalýþtýrmak için gereken iþlemleri yaptý az sonra uçaðýn iki jet
motoru da çalýþmýþtý. Selim göstergeleri son bir kez kontrol ettikten sonra Mehmet’e döndü
ve:
-Uçuþa hazýrýz kuleden kalkýþ onayýný isteyin lütfen, dedi
Mehmet de aldýðý talimatý düþünmeden yerine getirdi:
-Kule motorlarýmýz çalýþtý tüm göstergeler normal kalkýþ için onay bekliyoruz
Kule cevapladý:
-Onay verilmiþtir iyi uçuþlar
Mehmet kuleden aldýðý onayý Selim’e iletti ve her iki pilot göstergeleri son kez kontrol ettikten
sonra Selim sol eliyle tuttuðu kumanda kolunu uçaða hýz vermek üzere eliyle en son
kademeye kadar itti. Uçak önce pist baþýna kadar hýz aldý.Burada Selim uçaðý durdurdu sonra
tüm göstergeleri son kez kontrol edip tüm verilerin normal olduðuna kanaat getirdikten
sonra havalanmak üzere uçaða son sürat hýz verdi.Uçak pistte hýzla yol alarak son hýzda
yerden tekerlek kesti ve baþarýyla havalandýlar. Uçuþun ilk beþ dakikasý geçtikten sonra
kaptan Selim telsiziyle yolculara hitab etti:
-Sayýn yolcularýmýz Kaptanýnýz konuþuyor ÝH4754 sefer sayýlý Ankara uçuþumuz baþlamýþtýr
Hosteslerimiz size her konuda yardýmcý olacak,herhangi bir acil durumda koltuðunuzun
25
sol ön tarafýndaki kolu çekiniz bu sayede oksijen maskeleri aþaðý inecektir.Yolculuðumuz
yaklaþýk 45 dakika sürecek iyi yolculuklar dileriz
Selim yolculara yaptýðý anonsu bitirdikten sonra telsizi kapattý ve tüm dikkatini önündeki
kumanda aletlerine verdi.Selim’in çýktýðý ilk uçuþ seferi sorunsuz bir þekilde tamamlandý.
Uçuþ esnasýnda yolculara hostesler tarafýndan yiyecek,içecek ikramý yapýldý.Yolcular havayolu
firmasýnýn saðladýðý tüm imkanlardan yararlandýlar.
Planlandýðý gibi yaklaþýk 45 dakikalýk bir yolculuktan sonra uçaðýn radarýnda Ankara Esenboða
Havalimaný görüldü.Mehmet Selim’e huzurla bakarak:
-Havalimaný göründü kaptan iniþe geçebiliriz,dedi
-Tamam Mehmet Bey uçaðýn rotasýný iniþ konumuna getiriyorum,diye cevap verdi Selim
Selim kumanda kolunu iniþ yönüne getirdikten sonra telsiziyle Havalimaný Kule’yle temas
kurdu:
-Ankara kule burasý ÝH4754 sefer sayýlý Ýstanbul Havayollarý Uçaðý iniþ için onay bekliyorum
Kule cevapladý
-Ýniþ onayý verilmiþtir
Uçak bir süre iniþ için manevra yaptýktan sonra iniþe geçti.Bir kaç saniye içinde büyük
bir hýzla tekerler piste deðdi.Bir süre daha hýz kaybedene kadar uçak pistte hýzla
ilerledi yavaþladý ve durdu.Uçuþ tamamlanmýþtý.Selim neþeyle telsizini açtý ve yolculara hitab
etti:
-Sayýn yolcularýmýz Ýstanbul Ankara seferini yaptýðýmýz uçaðýmýz Ankara Havalimanýna inmiþtir
Hepinize geçmiþ olsun der mutlu günler dileriz. Telsizi kapattý ve daha sonra iki pilot uçaðý
park noktasýna çektikten sonra dönüþ hazýrlýklarý için beklemeye baþladý.
Dönüþ hazýrlýklarý yaklaþýk bir saat sürdü uçaða yakýt ikmali yapýldý , dönüþ yolcularý uçaða
alýndý diðer detaylar da tamamlandýktan sonra uçak Ýstanbul’a uçmak üzere Ankara
Havalimaný’ndan havalandý. Yolculuk bir öncekine benzer faaliyetlerle tamamlandý ve uçak
Ýstanbul Atatürk Havalimaný’na iniþ yaptý.Yolcular uçaðý terkettikten sonra Selim ve Mehmet
26
uçaðý hangara çekerek motorlarýný durdular ve uçaðý terkettiler.Oldukça yoðun geçen ilk
uçuþ günleri baþarýyla tamamlanmýþtý. Selim uçaðý terketmeden önce baþhostesin kabinine
gitti hostes hanýma teþekkür etti ve uçaðýn çýkýþ kapýsýna yöneldi.Bu arada yardýmcý kaptan
Mehmet uçaðý terketmiþti. Selim aðýr ama kendinden emin adýmlarla merdivenden indi.
Uçaðýn elli metre kadar uzaðýnda parketmiþ olan servis otobüsüne bindi ve huzurlu bir þekilde
otobüsün kalkmasýný beklemeye baþladý.On dakika içinde otobüs diðer uçuþ personeli de
bindikten sonra havalimaný Ýstanbul Havayollarý Ofisi’ne gitmek üzere hareket etti.
Az sonra Selim firmanýn bekleme salonuna ulaþmýþtý.Gözleriyle Mehmet Kaptan’ ý aradý
ama göremedi.Bir gazete alarak pencerenin yanýndaki koltuða oturdu.Gazetesini okuduðu
sýrada yanýnda Hakan Bey belirdi mutlu bir yüz ifadesiyle Selim’e selam verdi:
-Hoþ geldiniz Selim Kaptan artýk size böyle hitap edebilirim ilk uçuþunuzu baþarýyla
gerçekleþtirdiniz tebrikler
Selim’in gözleri gururunu yansýtýr bir ifadeyle parladý ve :
-Teþekkürler son derece memnunum,dedi
Hakan etrafýna bakýndý ve:
-Mehmet Kaptan nerede göremedim diye sordu
Selim baþýný iki yana salladý
-Bilmiyorum otobüste beraberdik ama sonra göremedim ben de O’na bakýnýyordum siz
gelmeden önce
Hakan bir süre daha salonda etrafa bakýndýktan sonra:
-Kýyafetlerini deðiþtirmeye gitti sanýrým,dedi
Selim de baþýyla onayladý.Hakan Bey’le bir süre konuþmadan Mehmet’in gelmesini beklediler.
Bir süre sonra kapýda Mehmet belirdi.Kendi kýyafetlerini giymiþti Hakan’ýn tahmini doðruydu.
Yanlarýna geldi gülerek:
-Merhaba,dedi
Ýki adam da selamý aldýlar bu sýrada Hakan Bey elini Mehmet’e uzatarak:
27
-Tebrikler Mehmet Kaptan ilk uçuþunuzu baþarýyla tamamladýnýz,dedi.
Bu kýsa dönüþ seromonisinden sonra üç adam evlerine dönmek üzere ayrýldýlar.Selim
kýyafetlerini deðiþtirdi.Arabasýna binmek üzere ofisten ayrýldý.Otoparktan arabasýný alarak
evine dönmek üzere yola koyuldu. Köprü yoluna sapmýþtýki birden heyecanla irkildi:
“Eyvah bu akþam kýzý okuldan alacaktým saat kaç acaba umarým geç kalmamýþýmdýr”diye
düþündü.Saatine baktý saat 16:30’u gösteriyordu.”Güzel sanýrým geç kalmadým “diye düþündü
ve kýzýnýn okuluna gitmek üzere Beþiktaþ yoluna saptý.Allahtan o gün köprü giriþ çýkýþlarýnda
fazla bir trafik yoktu.Az sonra Selim kýzýnýn okulunun önündeydi.Arabayý okulun kapýsýnýn
önüne yaklaþýk elli metre kala parketti ve okulun daðýlmasýný beklemeye baþladý.Bir saat
bekledikten sonra okuldan öðrencilerin çýktýðýný gördü.Tüm dikkatini okulun kapýsýna verdi ve
beklemeye devam etti.Bir süre sonra kýzýný okulun kapýsýnda gördü ve sevindi.Bir süre dikkatle
kýzýna baktý ama sonra gördüðü manzara karþýsýnda donakaldý.Kýzýnýn yanýnda bir delikanlý
yürüyordu ve elele tutuþmuþlardý. Bu manzara kýzýný çok seven ve üzerine titreyen bir baba
olarak Selim’i çok üzmüþtü.Ýlk þoku atlattý ve kýzýnýn yaklaþmasýný beklemden arabadan çýkarak
kapýnýn yanýnda dikildi.Bu sýrada kýzý da arabaya yaklaþmýþtý ve babasýný farketti.Yanýndaki
delikanlýya birþeyler söyledi ve delikanlý ile öpüþtü.Delikanlý önce Selim’in olduðu yöne bir süre
baktý ve kýzýn yanýndan ayrýlarak baþka bir yöne doðru yürüyerek uzaklaþtý.Kýzý arabanýn
yanýna gelerek babasýna selam verdi:
-Merhaba baba,
Selim kýzmýþtý ve kýzgýnlýðýný belli ederek:
-Arabaya bin dedi , öfkeyle
Kýz tereddütsüz arabanýn kapýsýný açtý ve arabaya bindi.Selim de kýzýnýn peþinden arabasýna
binerek çalýþtýrdý ve hýzla eve gitmek üzere yola çýktý.
Yolculuk esnasýnda baba kýz bir süre hiç konuþmadýlar uzun süren bu sessizliðin ardýndan
Selim kýzýna döndü ve öfkesini belli eder bir tonda sordu:
-Yanýndaki kimdi Melis cevap ver
28
Melis böyle bir soruyu beklemiyordu.”Demek görmüþ “ diye geçirdi içinden.Bir süre babasýna
ne cevap vereceðini düþündü sonra kekeleyerek:
-A Arkadaþým baba Tufan dedi
Adam kýzýnýn korktuðunu anlamýþtý ses tonunu biraz daha yumuþattý ama hala öfkeliydi:
-Arkadaþýn olduðu belli ama neden elele idiniz?
Kýzýn yüzü sarardý korkuyla karýþýk bir piþmanlýk duygusu içinde:
-Yakýn arkadaþým baba o yüzden elele tutuþmuþtuk
Selim bu cevap karþýsýnda daha da öfkelendi ama kýzýný çok sevdiði için kendini kontrol
etmeye çalýþýyordu.Kýzýna tekrar döndü ve bu defa daha katý bir ses tonuyla:
-Yakýnlýðýnýzýn derecesi ne sevgilimisiniz,diye sordu
Melis babasýnýn kýzgýn tavýrlarýna ve öfkeli sorularýna alýþýk deðildi ama doðruyu söylemenin
kendisini kurtaracaðýný düþünerek cevap verdi:
-Evet baba erkek arkadaþým bir aydýr tanýþýyoruz ve onbeþ gündür çýkýyoruz
Selim kýzýný o kadar çok seviyordu ki O’nu kimselere layýk görmüyordu ve içinde yoðun
bir kýskançlýk hissi belirdi.O anda bu iliþkiye engel olmasý gerekiðini düþündü ve hemen birþeyler
yapmaya karar verdi.Yine de durumu daha da zorlaþtýrmak istemezmiþçesine oldukça yumuþak
bir ses tonuyla konuþmaya baþladý:
-Anladým kýzým gençsin ama henüz böyle iliþkiler için çok erken hem bana ve annene karþý
sorumluluklarýn var daha okuyacaksýn, o yüzden o delikanlý ile bir daha görüþmeni istemiyorum
Melis durumun hiç de iç açýcý olmadýðýný anladý ama arkadaþýndan da kopmak istemiyordu
baþka bir çare düþünene kadar durumu kabul etti:
-Tamam baba sen nasýl istersen
Bu arada eve gelmiþlerdi Selim :
-Bu konuyu evde annenle de konuþacaðýz þimdilik bu kadar yeter dedi ve arabasýný park etmek
üzere kýzýný arabadan indirdi.Kýzý babasýnýn arabayý parketmesini bekledi ve Selim arabayý
parkettikten sonra kýzýnýn yanýna geldi.Daha sonra baba kýz eve çýkmak üzere apartmanlarýna
29
girdiler.Az sonra baba kýz evdeydiler.Karýsý Derya kocasý ve kýzýný kapýda karþýladý ve
gülümseyerek :
-Hoþ geldiniz ,dedi
Sýrayla kocasý ve kýzýný yanaklarýndan öptü.Selim gerginliðini yüzüne yansýttý ama karýsýna
aynen cevap verdi:
-Hoþ bulduk caným
Melis de annesini öptü ve:
-Hoþ bulduk anne , dedi
Selim ceketini çýkarýp portmantoya astýktann sonra hýzlý adýmlarla oturma salonuna geçti.
Derya da O’nu takip ederek oturma salonuna girdi ve kocasýnýn oturduðu koltuðun yanýndaki
koltuða oturdu.Melis olacaklardan endiþeli bir halde kendi odasýna gitmiþti.Salonda bir
süre sessizlik oldu.Derya kocasýnýn yüzüne dikkatli dikkatli baktý kocasýnýn yüzü oldukça asýktý
konuþmuyor gözleriyle salonun ortasýndaki sehpaya dik dik bakýyordu.Ýlk konuþan Derya oldu:
-Ne oldu caným kötü birþeymi oldu neden konuþmuyorsun?
Selim karýsýnýn sorusunu duymamýþ gibi sehpaya bakmaya devam etti.Karýsý tekrar sordu:
-Neyin var Selim cevap versene
Selim içini derin derin çekti ve karýsýna dönerek:
-Melis’i bugün okuldan çýkarken bir delikanlýyla gördüm
-Delikanlýylamý ne var bunda arkadaþýdýr
-Evet ama elele tutuþmuþlardý arabada biraz konuþtuk bana erkek arkadaþý olduðunu
söyledi yani sevgilisymiþ.
Genç kadýn birden yerinden kalkarak büyük bir öfkeyle baðýrdý:
-Ne bu olamaz Melis derhal buraya gel
Melis annesinin O’nu çaðýdýðýný duymamýþtý sadece yataðýnýn ortasýnda oturuyor ve olcaklarý
bekliyordu.Kapýsý birden açýldý ve kapýda annesi belirdi.Çok kýzgýn bir yüz ifadesiyle kýzýna
baktý ve:
30
-Çabuk salona
Melis anlamamazlýktan geldi
-Ne oldu anne odamdayým derslerim var
Annesi hergeçen saniye büyüyen bir öfkeyle yineledi:
-Çabuk salona dedim sana
Kýz istemeye istemeye salona doðru yürüdü içeri girdi ve masanýn yanýndaki sandalyelerden
birine oturdu.Annesi de salona geldi ve kýzýnýn karþýsýndaki koltuða oturdu.
Melis sessiz sessiz önüne bakýyor babasý üzgün bir ifadeyle önündeki sehpayý inceliyordu.
Sessizliði Derya bozdu:
-Kýzým ne yapýyorsun seni uzun zamandýr boþladýk o yüzden oldu erkek arkadaþ da ne demek
oluyor aile þerefimiz ne olacak diye söylendi bir yandan da elleriyle dizini dövüyordu.
Selim sehpaya bakmayý býraktý ve baþýný kaldýrdý yine öfkeli öfkeli konuþtu:
-Annen haklý seni boþladým gözetmedim sen de böyle yaptýn aferin kýzým,dedi.
Melis hiç bir þey yapmadan önüne bakmayý sürdüyordu.Annesi dövünmeye söylenmeye devam
ediyordu.Bir yandan da kýrmýzý yanaklarýndan aþaðýya gözyaþlarý inmeye baþlamýþtý.
-Ah ah bir gören olduysa bize ne demezler aile þerefimiz iki paralýk olacak
Sonra birden öfkeyle kalkarak kýzýnýn üzerine yürümek istedi bunu gören Selim de ayaða
kalkarak karýsýný tuttu ve oturduðu koltuða yeniden oturttu. Bir süre üçünü de sessizlik
aldý.Sonra sessizliði bozan Selim oldu:
-Bugünden tezi yok o delikanlýyla bir daha görüþmeyeceksin ben de okula gidip öðretmeninle
konuþacaðým seni izlemesini isteyeceðim ve en ufak bir þekilde sizi beraber görürse
bana bildirmesini rica edeceðim.O kadar dedi ve ekledi:
-Konu burada kapanmýþtýr.
Melis aðlayarak odasýna kaçtý. Selim ve Derya da yemek yemek için mutfaða gittiler.
Yemeðe kýzlarýný çaðýrmadýlar o günün cezasý olarak böyle bir yol seçtiler. Yemekler yenildi
ve karý koca tekrar oturma salonuna geçtiler. O gece evde günün gerginliði iyiden iyiye
31
hissedildi. Ertesi gün Melis erkek arkadaþýyla konuþarak babasýnýn çok kýzdýðýný söyledi
ve artýk görüþemeyeceklerini söyledi.Delikanlý ise buna boyun eðmemeleri gerektiðini
O’ndan asla ayrýlmak istemediðini anlattý. Melis’in önünde iki seçenek vardý,ya babasýna
ve annesine ihanet edip delikanlýyla gizli gizli görüþecek ya da bu iliþkiyi tamamen bitirecekti.
Arkadaþýný çok sevdiði için O’nu kaybetmeyi göze alamadý ve delikanlýnýn da ýsrarýyla gizli
gizli görüþmeyi kabul etti.

                    BÖLÜM 2
O gün herþey çok güzel baþlamýþtý.Selim her zamanki gibi iþine gitmiþ ve profosyonel
Sözleþme yaptýðý firmasýnda yeni bir sefere hazýrlanýyordu.Tam uçaða gitmek üzere kapýya
yönelmiþtiki cep telefonu çaldý.Telefonu açtý arayan bir bayandý:
-Alo Selim Bey’i aramýþtým
-Buyrun ben Selim
-Ben Muðla Devlet Hastanesinden arýyorum.Ýç hastalýklarý servisinden hemþire Aynur
babanýz biraz önce kalp krizi nedeniyle ameliyata alýndý.Hekimimiz Ali Bey sizi arayarak
haber vermemizi istedi bilginiz olsun
Selim beklenmedik bu haber karþýsýnda þaþkýnlýktan dona kalmýþtý.Bir yandan da büyük bir
üzüntü kapladý benliðini.Nasýl olurdu daha iki ay önce babasýný oturduðu Bodrum’da ziyaret
etmiþti ailecek ve babasý sapasaðlamdý.Kekeleyerek cevapladý bayaný:
-Na na nasýl olur ba ba babam saðlýklýydý þimdi durumu nasýl acaba?
-Þu anda ameliyatta beyefendi ameliyata gireli onbeþ dakika oldu dediðim gibi size
haber vermek için aradým.
Selim þaþkýnlýðý üzerinden attý ve:
-ilgi ve alakanýz için teþekkür ederim ben hemen oraya geliyorum,dedi ve telefonunu
kapattý .Daha sonra elini saçlarýnda gezdirerek oflamaya baþladý bir süre salonda ileri
geri yürüdü ve daha sonra karýsý Derya’ya haber vermeye karar vererek telefonuyla
32
Karsýnýn cep telefonunun numarasýný çevirdi.Telefon iki kez çaldýktan sonra açýldý karþýsýnda karýsý vardý ve O da iþinyerinde çalýþmaktaydý:
-Alo efendim caným
-Caným merhaba babam kalpten ameliyata girmiþ biraz önce beni arayýp haber verdiler
Karýsý da þok geçirmiþti bir süre telefonda bir þey söyleyemeden kalakaldý sonra irkilerek:
-Ciddimisin ama çok iyidi nasýl olur þimdi nasýlmýþ?
-Bilemiyorum ameliyata yeni girmiþ ben hemen Muðla’ya gidiyorum caným
-Tamam tamam hemen git iþinden izin aldýnmý?
-Yok daha yeni aradýlar þimdi izin istemeye ofis müdürüne gideceðim
Derya endiþeli bir sesle onay verdi:
-Hemen caným vakit kaybetme
-Olur Derya seni sonra ararým þimdilik hoþça kal
Derya kocasýný son bir moral vererek
-Moralini bozma Selim inþallah iyileþir dedi ve telefonu kapattý
Selim telefonu kapatýr kapatmaz derhal ofis müdürünün odasýna yöneldi bir kaç salon
ve koridoru geçtikten sonra ofis müdürünün odasýna ulaþtý.Hemen kapýyý çaldý:
-Girin
Selim içeri girdi.Son derece sade döþenmiþ olan bu odanýn ortasýndaki masada kýrk yaþlarýnda
kýr saçlý þiþmanca bir adam oturuyordu.Bu ofis müdürü Tuncay Bey’di.Selim baþýyla selam
verdi:
-Merhaba ben kaptanpilot Selim efendim biraz önce babamýn kalp krizinden ameliyata
alýndýðý haberini aldým hemen yanýna gitmem lazým O nedenle sizden iki günlük izin
rica ediyorum
Adam önce birkaç saniye Selim’e baktý ve baþýný iki yana sallayarak:
- Geçmiþ olsun Selim Bey çok üzüldüm dedi


33
Sonra arkasýna yaslandý eliyle topsakalýný birkaçkez ovuþturdu ve endiþeli bir ses tonuyla:
-Bugünlerde pilot sýkýntýmýz var ama size izin vermezsek çok ayýp etmiþ oluruz o nedenle
izin kaðýdýnýzý hemen hazýrlayacaðým dedi.
Masasýnýn yanýndaki dolaptan bir tomar izin kaðýdý çýkardý bunlardan en üstteki nüshayý
büyük bir dikkatle doldurdu mühürledi ve imzaladý.Ýmzaladýðý kaðýdý Selim’e uzatarak:
-Tekrar geçmiþ olsun size iki gün izin verdim,dedi.
Selim minnet dolu bakýþlarla müdür Tuncay Bey’e bakarak teþekkür etti,iyi günler dileyerek
aceleyle odadan çýktý.Hemen çýkýþ kapýsýna yöneldi.Muðla’ya kendi arabasýyla gitmeye
karar vererek otoparktan arabasýný almak üzere dýþarý çýktý.Otoparka gitti arabasýný buldu
hemen açtý ve binerek çalýþtýrdý.Otoparktan çýktý Atatürk Havalimaný kapýsýna geldi
havalimanýný terketti ve son sürat anayola saptý.
Selim’in Muðla yolculuðu yedi saat sürdü,son sürat gelmiþti.Muðla’ya varýr varmaz arabasýný
gördüðü ilk þahsýn yanýnda durdurarak Muðla Devlet Hastanesi’nin nerede olduðunu sordu
tarifi alýr almaz hastaneye gitmek üzere Muðla içinde sokak sokak ilerlemeye baþladý.
Onbeþ dakikalýk bir aramadan sonra Muðla Devlet Hastanesi kapýsýna varmýþtý.
Arabasýný hastane otoparkýna parkettikten sonra içeri girdi ve danýþma masasýna yöneldi.
Danýþma masasýnda iki sekreter oturuyordu bayanlardan birinin yanýna gitti ve :
-Ýyi günler ben Selim Tayfun babam Orhan Tayfun ameliyata girmiþti durumunu sorabilirmiyim?
Sekreter haným baþýyla selam verdi ve hemen önündeki bilgisayarda adý verilen hastanýn
kimlik bilgilerine ulaþmaya çalýþtý:
-Hemen bakýyorum efendim adýný verdiðiniz hasta ameliyattan çýkmýþ ancak halen yoðun
bakýmda 202 nolu odada þu an kimseyle görüþecek durumda deðil
-Bekleyecekmiyim
-Mecburen efendim
-Peki ameliyat eden doktorla görüþebilirmiyim?
-Evet ama doktoru þu an hastanede deðil yarýn sabah görebilirsiniz
34
-Peki hastanede beklemek istiyorum
-Siz bilirsiniz
Selim aldýðý cevaplardan tatmin olmamakla beraber þu an yapacak bir þey olmadýðýný anlamýþtý
sekretere son kez baktý :
-Teþekkürler,dedi sonra sekreterin yanýndan ayrýlarak sabaha kadar bekleyebileceði oturacak
bir yer aramak üzere hastaneden içeri girdi. Önce babasýnýn yattýðý 202 nolu odaya çýktý
kapý kapalýydý ve içerden herhangi bir ses gelmiyordu.Kendisine verilen bilgilere göre davrandý
ve içeri girmeye çalýþmadý.Odanýn bulunduðu salonda duvar kenarlarýna yerleþtirilmiþ olan
banklardan birine oturdu o sýrada telefonu çaldý arayan karýsýydý:
-Alo caným nasýlsýn hsataneye ulaþtýnmý?
-Ulaþtým caným babam halen komadaymýþ bekliyorum
-Ah caným tekrar geçmiþ olsun inþallah en yakýn zamanda çýkar komadan
-Evet caným ben sabaha kadar hastanade bekleyeceðim
Karýsý tamamen kendisini onaylayarak:
-Tabi caným tabi bekle sen ne olur ne olmaz
-Melis nasýl?
-Büyükbabasýnýn hasta olduðunu öðrenince çok üzüldü aðladý ama þimdi iyi odasýnda
Karýsý bir yandan da kocasýna kendilerinin iyi olduðuna merak etmemesi gerektiðine
dair telkinde bulundu:
-Biz iyiyiz caným bizi merak etme
-Tamam Deryacým iyi akþamlar
-Ýyi akþamlar caným
Her ikisi de iyi akþamlar diledikten sonra Selim telefonu kapattý ve düþünmeye baþladý.
Babasý,annesi aðebeyi Metin ve çocukluk anýlarý bir bir gözünün önünden geçti.Okul yýllarý
askeri okul hayatý babasýnýn asker olmasýna karþý çýkýþý buna raðmen sýnavlara kaçak
giriþi okuldan sonraki subaylýk yýllarýný düþündü ve derin bir ah çekti.
35
Selim derin düþünceler içersinde kendinden geçti tam uyuklamaya baþlamýþtý ki bir elin
omzuna dokunmasýyla irkildi kendine geldi.Baþýný elin sahibini görmek üzere yukarý doðru
kaldýrdýðýnda abisi Metin’in kendisine bakýp gülen yüzünü gördü.Heyecanla ayaða kalktý:
-Abi nasýlsýn diyerek aðabeyine sarýldý
Aðabeyi Metin de O’na sarýlarak:
-Merhaba Selim , dedi
Ýki kardeþ iki yýldýr görüþmüyordu.Metin iki yýl önce Londra’ya ailesini alarak taþýnmýþtý
orada açtýðý Türk Lokantasý’ný iþletiyordu.Haberi alýr almaz uçakla Muðla’ya gelmiþti.
Selim abisinden üç yaþ küçüktü .Çocukluk yýllarý beraber geçmiþti ama o yýllarda da
dahi abi kardeþ olarak aralarý hiç bir zaman iyi olmamýþ aralarýnda daima gizli bir
rekabet yaþanmýþtý.Bu olaydada da birbirlerini aramak zahmetine katlanmamýþlardý.
Gerçi Muðla yolunda Selim’in aklýndan aðabeyini aramak geçmiþti ama o sýrada düþündüðü
baþka þeyler aramayý unutturmuþtu.
-Babamý görebildinmi, diye sordu Selim
Metin biraz önce aðlamýþ ve kýzarmýþ gözlerini kardeþinden kaçýrarak cevap verdi:
-Yok hayýr görmedim ama hala yoðun bakýmda olduðunu biliyorum
Selim yine sordu:
-Doktorunu görebildinmi?
-Yok daha iki saat önce gelebildim doktoru yarýn sabah görebilecekmiþiz öyle dedi
sekreter
-Evet abi bana da aynýsýný söyledi
-Burada sabaha kadar bekliyeceðiz þu an yapacak bir þey yok
Selim baþýný sallýyarak abisini onayladý ve her ikisi de banklara oturdu.Uzunca bir süre
sessizlik oldu. Her ikisi de derin derin iç çekerken Selim aðabeyine döndü:
-Ýþlerin nasýl gidiyor abi Londra nasýl,diye sordu
Aðabeyi babasýnýn üzüntüsünden aðlamaklý bir sesle cevapladý:
36
-Ýyi Londra’da çok güzel ama babamýn bu olayý beni de Meltemi de çok üzdü
-Bizi de çok üzdü abi
Selim konuyu deðiþtirdi:
-Uzun zamandýr görüþemiyoruz neden hiç aramýyorsun
-Ýþlerim çok yoðundu ama sen de aramýyorsun
Anneleri beþ yýl önce vefat etmiþti ve babalarý hayatýnýn son günlerini geçirmek için
Bodrum’dan bir ev satýn almýþtý.Anneleri Perihan Haným’ýn ölümünden beri o evde
yalnýz yaþýyordu.Öðretmen emeklisi olan babalarý emekli maaþýyla hayatýný sürdürüyordu.
Babalarý Orhan Tayfun oldukça zengin biriydi. Babadan kalma arazileri vardý ama bu arazileri
yaþlýlýðýndan ötürü ekip biçemiyordu.Oðullarý da yollarýný çizmiþlerdi ve arazilerle ikisi de
ilgilenmiyordu.
Selim o geceyi banklarda oturarak geçirdi ve arada sýrada aðabeyiyle sohpet etti.
Aralarý hiçbir zaman iyi olmadýðý için bu sohpetler havadan sudan konulardan öteye
geçmedi.Gece yarýsýna doðru Metin Selim’e oldukça can sýkýcý bir konudan bahsetti:
-Selim babam vefat ederse ben büyük olduðum için arazilerin üçte ikisi benim olur
Selim duyduðu bu cümle karþýsýnda donakaldý.Yüzü renkten renge girdi.Oldukça kýzmýþtý.
Babalarýnýn bu halinde nasýl olurda abisinden böyle bir cümle duyardý.Çok da üzülmüþtü.
Baþýný böyle olmaz anlamýnda iki yana salladý ve:
-Abi bunu nasýl söylersin hem de babamýn saðlýðýnda?
-Ama konuþulmalý zamaný geldi bence
Selim içindeki sýkýntý ve öfkeyi dýþa vururcasýna hýþýmla ayaða kalktý koridorda bir
kaç adým attý sonra aðabeyine döndü ve kollarýný iki yana kaldýrdý.Sonra baðýrarak:
-Abimsin yýllarca bana adam gibi aðabeylik yapmadýn beni hep yalnýz býraktýn
þimdi de kalkmýþ miras paylaþýyorsun olmaz olsun böyle kardeþlik
Metin de ayaða kalktý birkaç saniye önceki sevecen tavýrlarý bir kenara itti ve O da
baðýrdý:
37
-Ne olmuþ yani belli ki babam ölecek geçmiþi býrak ben hakkýmý kimselere yedirmem
Bundan sonra fýrtýna koptu iki kardeþ hastane koridorunda þiddetli bir aðýz kavgasýna
tutuþtu.Kavgayý duyan etraftakiler yanlarýna geldi ve iki tarafý sakinleþtirmeye çalýþtý.
Yaklaþýk on dakika süren bu þiddetli aðýz dalaþý yanlarýna gelenlerin gayretleriyle
yatýþtý ama abi kardeþ o dakikadan sonra sabaha kadar birbirleriyle konuþmadý.Ertesi gün
saat 10.00’a doðru bir doktor 202 nolu odanýn kapýsýnda belirdi.Hem Selim hem de aðabeyi
heyecanla doktorun yanýna gelerek babalarýnýn durumunu sordu.Doktor :
-Þu an bilemiyoruz þimdi girip yoðun bakýmdan çýktýmý bakacaðýz,dedi ve kapýdan
içeri girdi.Bir süre sonra dýþarý çýktý ve kapýnýn önünde bekleyen iki kardeþe :
-Siz hastanýn neyi oluyorsunuz?
Selim cevap verdi:
-Oðullarýyýz
-Babanýz yoðun bakýmdan çýktý saat 12:00’de içeri girebilirsiniz ama hastayý yormayýn
içeride onbeþ dakika kalmanýza izin verebiliriz
-Tamam doktor bey teþekkürler
Ýki kardeþ saat onikiye kadar beklediler ve içeri girdiler.Babalarý kendine gelmiþti ve
burnundan takýlan ceþitli cihazlara baðlanmýþtý. Selim hemen babasýnýn baþucuna giderek
babasýna:
-Geçmiþ olsun baba þu an nasýlsýn,diye sordu
Adam baþýný zar zor oynatarak oðluna baktý ve gülümsedi:
-Þu an iyiyim oðlum saðol
Metin de babasýnýn yanýndaydý ve eliyle babasýnýn saçlarýný okþayarak:
-Geçmiþ olsun baba ,dedi
-Saðol evladým aileleriniz nasýl torunlarým iyimi diye sordu babalarý
Selim cevap verdi:
-Hepsi iyi baba ellerinden öperler
38
Metin de devam etti:
-Evet baba hepsi ama senin için üzüldük ailece
Yaþlý adam gülümseyerek devam etti:
-Benim için üzülmeyin iyi olacaðým inþallah
Selim atýldý:
-Ýnþallah babacýðým
Bu konuþmalardan sonra odada bir süre sessizlik oldu.Yaþlý adam pencereden dýþarý bakýyordu.
Selim babasýnýn yanýndaki boþ yataða oturmuþtu ve önüne bakýyor derin derin düþünüyordu.
Aðabeyi Metinse pencerenin yanýnda ayakta duruyordu.Babalarý Orhan bir süre sonra
Metin’e baktý ve:
-Siz neden birbirinizle konuþmuyorsunuz yoksa yine kümsüsünüz,diye sordu.
Bu soru karþýsýnda Metin de Selim de verecek bir cevap bulamadý önce Selim sonra Metin
baþýný kaldýrdý Metin cevapladý:
-Küs deðiliz baba ama dün akþam biraz tartýþtýk
Selim de baþýyla onayladý abisini.Babalarý duyduðu bu habere çok üzülmüþtü,bu dünyada
oðullarýndan baþka hiçbirþeyi yoktu O’nlarýn geçinememesine dayanamýyordu.
Sonra baþýný iki yana sallýyarak Selim’e döndü:
-Oðlum neden abinle kavga ettin size yakýþýyormu beni neden düþünmüyorsunuz.
Rahmetli annenizi de mezarýnda huzurlu yatýrmýyorsunuz,dedi.
Bu sözler iki kardeþi de utandýrdý.Selim abisini zor durumda býrakmamak için tartýþmanýn
konusu hakkýnda babasýna bir þey söylememeyi tercih etmiþti.Utançla baþýný öne eðdi
ve susarak önüne bakmaya devam etti.Abisi Metin yüzünü pencereden dýþarý çevirmiþti
ve dýþarýyý seyrediyordu. Sonra babasýna döndü ve:
-Önemli bir nedeni yoktu baba,dedi.
Böylece konuyu kapatmayý ummuþtu ama babalarý rahatsýzlýðýný ýsrarla belli etmeye devam
ediyordu.
39
Oðullarýný yanýna çaðýrdý ve ellerini uzatarak tutmalarýný istedi.Sonra yorgun yüzünü
her ikisinin yüzüne çevirdi ve:
-Metin Selim siz benim için herþeyden önemlisiniz ben öldükten sonra benden kalan
herþey sizin olacak ve birbirinize dayanak olacaksýnýz.Yoksa bu hayatta birbirinizden
baþka dost bulamazsýnýz.Rahmetli anneniz de böyle olmasýný isterdi,dedi.
Metin babasýný rahatlatmak için:
-Merak etme baba ben kardeþimi asla yalnýz býrakmam dedi.
Selim de baþýný öne doðru salladý ve O da babasýna:
-Evet baba biz asla birbirimizden ayrýlmayýz her ne kadar uzakta yaþasak ta sen
merak etme için rahat olsun,dedi.
Yaþlý adam kendisine verilen bu sözde teminatlarýn kendisini yalnadan da olsa rahatlatmak
için olduðunu bilmiyordu.Güven duyduðunu belli eder bir ses tonuyla:
-Hah þöyle,þimdi birbirinize sarýlýn ve öpüþün bakalým,dedi.
Selim ve Metin birbirlerine sarýlarak öpüþtüler.Bu manzarayý gören babalarý baþýný yastýða
gömdü,gözlerini yumdu ve uyumaya baþladý.
Ýki adam ziyaret saatinin bitmesiyle odadan çýktý doktoru bulmak ve konuþmak için
danýþma masasýna gittiler.Danýþma masasýna gittiklerinde Selim sekreter hanýma babalarý
Orhan Tayfun’u ameliyat eden doktorun ismini sordu ve doktorun operatör doktor Ali Gürhan
olduðunu öðrendi.Sonra abisiyle doktorun odasýný bulmak üzere doktorlarýn ofislerinin
bulunduðu kata çýktý.Biraz sonra doktorun odasýndaydýlar.Doktor Bey genç 27 yaþýnda yeni
mezun bir beydi.Ýki kardeþi odasýnda gülümseyerek karþýladý ve sorularýna sabýrla yanýt verdi.
Önce Selim atýldý:
-Biz ameliyat olan Orhan Tayfun’un oðullarýyýz.Ameliyat nasýl geçti doktor iyileþecekmi?
-Þu anda durumu iyi gözüküyor ama kalp hastalýklarýnda gelecek ne getirir bilemeyiz
ama ameliyat baþarýlý geçti ,dedi.
Selim de abisi de sevinmiþleridi.Selim gülerek:
40
-Yani iyileþecek diyebilirmiyiz
Doktor biraz düþünceli bir tavýrla:
-Ýnþallah ama dediðim gibi kalp çok hassas bir organdýr.Yarýn ne olur bilemem kendine
çok iyi bakmalý.Zaten taburcu olurken kendisine bir diyet vereceðim O diyete göre
beslenecek,dedi.
O günü Selim ve abisi hastanenin bahçesinden dolanarak geçirdiler.Bu arada birbirleriyle
konuþmuyorlardý.Akþam dörtte babalarýnýn ertesi gün taburcu olacaðý haberini aldýlar.
Selim abisiyle ve babasýyla vedalaþtýktan sonra eve dönmek üzere yola çýktý.Abisi Metin babasýný hastaneden çýkarmak için orada kaldý ve geceyi Muðla’da bir otelde geçirdi.
Ertesi gün Selim evinde idi.Ýzinli olduðu için iþe gitmedi.Ailesiyle kahvaltý etti karýsýný
iþine kýzýný da okuluna uðurladý. Öðlene doðru cep telefonuyla aðabeyini aradý.Aðabeyi Metin’den babasýný hastaneden çýkarttýðýný ve eve götürdüðünü,iyi olduðunu yemek yediðini ve
þu anda uyuduðunu öðrendi.Ýçi rahatlamýþtý,bir süre televizyon seyretti sonra dolaþmak
üzere dýþarý çýktý. Bütün gün bir o kahvehane bir bu kahvehane dolaþtý bol bol çay kahve
içti.Akþam beþe doðru evine döndü.Karýsý iþten dönmemiþti ama kýzý okuldan dönmüþtü.
Kýzýný oturma odasýnda kitap okurken buldu.Yanýna gitti yanaklarýndan öptü:
-Nasýlsýn kýzým
-Ýyiyim baba dedem nasýl ameliyatý iyi geçtimi
-Ýyi kýzým amcan dedeni hastanaden çýkarmýþ evine götürmüþ
-Çok sevindim baba inþallah en yakýn zamanda iyileþir
-Evet caným inþallah ,dedi ,sonra oturma odasýndan mutfaða geçti.Kafasý aðabeyi Metin’in
miras hakkýndaki sözleriyle meþguldü.Bu konu aklýna geldikçe caný çok sýkýlýyordu.
“Aðabeyim nasýl böyle düþünür vicdansýz” diye düþündü.Sonra buzdolabýný açtý yiyecek
içecek birþeyler çýkararak masanýn üstüne koydu.Karnýný doyurdu ve oturma odasýna geri
döndü.Bir süre evin kütüphanesinden aldýðý kitabý okudu,gazetelere göz gezdirdi ve televizyon
seyretti. Bu sýrada kapýnýn zili çaldý gelen karýsý Deya olmalýydý.
-Ben açarým diye baðýrdý kýzý ve kapýyý açtý gelen karýsý Derya idi.
41
Melis annesini kapýda karþýladýktan sonra annesiyle beraber oturma odasýna geldiler.
Derya kocasýnýn yanýna gelerek yanaklarýndan öptü ve:
-Merhaba caným,nasýlsýn dedi
-Ýyiyim caným hoþ geldin
-Babanýn durumu nasýl?
-Aðabeyim Metin evine götürmüþ ben oradayken komadan çýkmýþtý
-Çok iyi sevindim inþallah en kýsa sürede ayaða kalkar
-Ýnþallah caným,senin günün nasýl geçti
Derya bu sýrada kalkarak dolaptan viski þiþesini çýkardý bir kadehe koydu ve bir yudum aldý
-Çok iyidi caným yoðundu
-Anladým,sonra Selim de dolabýn yanýna giderek kendine bir kadeh viski doldurdu ve
karýsýyla beraber koyu bir sohpete daldý .Kýzlarý Melis de yanlarýnda oturuyordu bu sýrada
Melis’in cep telefonu çaldý genç kýz telefona baktý sonra korkuyla telefonu meþgule atarak
tekrar cebine koydu.Arayan erkek arkadaþý idi .O’nunla anne babasýnýn yanýnda konuþamazdý
bu nedenle koþar adýmlarla odasýna gitti.Giderken arayanýn kimliðinden þüphelenen annesi
baðýrarak sordu:
-Kimdi arayan kýzým?
Melis odasýndan annesine seslendi:
-Hiç anne bir kýz arkadaþým
-Hangi arkadaþýnmýþ adý ne?
-Hülya anne okuldan sen tanýmazsýn
Kýz annesini ikna ettiðini düþünmüþtü sonra telefonu aldý ,erkek arkadaþýný aradý,telefon
açýldý ,arkadaþý cevap verdi:
-Alo Melis nasýlsýn?
Melis sesini olanca gücüyle kýsarak:
-Merhaba,þu an konuþamayýz ailem yanýmda sonra ara
42
Delikanlý tamam diyerek telefonu kapattý.Melis de telefon kapadýktan sonra dolabýndan kitap ve defterlerini çýkararak günlük ödevlerini yapmaya baþladý.
Derya kýzýnýn söylediklerine inanmýþtý.Arayan kýzýnýn bir kýz arkadaþý olmalýydý.Bir süre
daha kocasýyla muhabbet ettikten sonra mutfaða geçti ve akþam yemeðini hazýrlamaya
baþladý.Yaklaþýk yarým saat sonra kocasýný ve kýzýný yemeðe çaðýrdý.Baba kýz hemen mutfaða
geçtiler ve ailecek akþam yemeklerini yediler.Yemekten sonra Selim oturma odasýna tekrar
döndü gömleðinin cebinden sigarasýný çýkarttý ve bir tane sigarayý alarak çakmaðýyla yaktý.
Sonra sigarasýndan derin bir nefes çekti dumanýný yayarak salonun ortasýna doðru üfledi.
Bu sýrada karýsý Derya bulaþýklarý bulaþýk makinesine koymuþtu ve makineyi daha sonra
çalýþtýrmak üzere kocasýnýn yanýna oturma odasýna geçti.Kocasýna baktý sigara içiyor ve
derin derin düþünüyordu:
-Ne düþünüyorsun bana da bir sigara versene,dedi
Selim dalgýn dalgýn karýsýna baktý sonra masanýn üstüne býraktýðý sigara paketinden bir tane
çýkarýp karýsýna uzattý.Bu sýrada kendi kendine söylenmeye baþladý:
-Ne düþünücem vijdansýz aðabeyimi düþünüyorum
Karýsý kocasýnýn mýrýldanarak söylediklerini duymuþtu:
-Aðabeyin ne yaptý Selim neden vijdansýz dedin
Selim dalgýnlýðýný üzerinden atamamýþtý karýsý soruyu tekrarladý:
-Neler oluyor Selim aðabeyinle ne sorunun var anlatsana meraktan çatlatma insaný
Selim bu defa kendine geldi karýsýna baktý ve anlatmaya baþladý:
-Aðabeyim daha babam ölmeden benimle miras kavgasýna tutuþtu.Arazilerin üçte ikisini
istiyor.Bu yüzden hastanade þiddetli bir tartýþma oldu aramýzda,dedi.
Karýsý þaþýrmýþtý,önce biraz saða sola bakýndý,O da az önce kocasýndan aldýðý ve yaktýðý
sigaradan bir nefes çekti ve:
-Aðabeyin Londra’dan plan yaparak gelmiþ belli baksana neler söylemiþ,dedi.
Selim baþýyla onayladý ve birkaç dakika her ikisi de düþüncelere daldý ve sigara içmeye

43
devam ettiler. Kýsa süren bu sessizlikten sonra Karýsý Derya kocasýna teselli etmek ister gibi
baktý ve :
-Üzme canýný birtanem hem baban ölmedi ki
Selim karýsýný destekler bir ifadeyle baktý :
-Evet caným inþallah iyileþir de sorun hallolur,dedi.
O geceyi kah gazete okuyarak kah televizyon seyrederek kah da babasýndan ve ameliyatýndan
bahsederek geçirdiler ve geceyarýsýna doðru yatak odalarýna çekildiler.
Ertesi sabah Selim tam vaktinde uyandý ve halen evde olan karýsý ve kýzýyla güzel
bir kahvaltý yaptý. Herþeye raðmen neþeyle giyindi ve ailesinden önce evden çýkarak
arabasýyla iþine gitmek üzere yola koyuldu.Yine yoðun bir Ýstanbul trafiðinde zaman zaman
sýkýþýk trafiðin açýlmasýný bekleyerek iþyerine ulaþmaya çalýþtý.Ýki saatlik yolu trafikten
ötürü üç saatte tamamladý ama evden erken çýktýðý için zamanýnda iþyerine ulaþtý.
Arabasýný iþyerinin otoparkýna parkettikten sonra aheste adýmlarla ofise gitti.
Ýçeri girdi ve dosdoðru personel bekleme salonuna yöneldi.Salona ulaþtý içeri girdi ve
her zamankinden biraz daha kalabalýk olan salonda bulduðu bir boþ koltuða oturarak
gazete okumaya baþladý. Tam elindeki gazeteye dalmýþken yanýna otuz otuzbeþ yaþlarýnda
oldukça güzel sarýþýn bir bayan oturdu.Ýnsaný bir bakýþta çarpacak kadar derin mavi
gözlerini adamýnkilere dikerek þuh bir bakýþla güldü.Ýnci gibi diþleri tüm güzelliðiyle
parýldadý ve pembe dudaklarýndan :
-Günaydýn kelimesi döküldü
Selim ellibir yaþýndaydý ve evliydi , son derece kendisini bilen ve mantýklý bir erkekti
ama kalbi bu yaþa kadar hiç hissetmediði hoþ bir letafetle kaplanmýþtý. Bir kaç saniye
hiç bir þey söylemeden kendisine tüm zerafeti ve güzelliðiyle gülümseyen bu bayana
gözlerini alamadan baktýktan sonra kýsýk bir ses tonuyla:
-Günaydýn,dedi ve gözlerini kaçýrdý.
Ayný zamanda kýpkýrmýzý olmuþ yüzünü okuduðu gazetenin sayfalarýna gömmüþtü.O anda
44
ruhunda önüne gem vuramadýðý ve hiç bir zamanda kurtulamayacaðý fýrtýnalar esmeye
baþladý. Selim’in yanýndaki bayan birkaç dakika öylece sessiz ve sakin Selim’in yanýnda
oturdu.Sonra baþýný O’na doðru çevirdi,Selim de baþýný kaldýrdý,kadýna tekrar baktý ve
tekrar ne kadar güzel bir kadýn olduðunu farketti.Dayanamayarak güldü ve:
-Sanýrým siz hostessiniz deðilmi ,dedi.
Genç kadýn kendisiyle ilgilenildiðini farkedince irkildi ve elleriyle saçlarýný düzeltti ayný
zamanda bu durum hoþuna gitmiþti.Gülerek cevap verdi:
-Evet siz de pilotsunuz herhalde
-Evet yeni baþladým adým Selim,Selim Tayfun
-Ben de Meral Pekþen memnun oldum
-Ben de
Genç kadýn bir süre mavi gözlerini adamýnkinden alamadý,bir kaç saniye sonra kendine geldi
ve gözlerini kaçýrdý.Saða sola bakýndý,içmekte olduðu kahvesinden bir yudum aldý sonra
Selim’e döndü ve:
-Ýyi çalýþmalar,dedi.
Sonra ayaða kalktý kapýya doðru yürüdü ve gözden kayboldu
Selim bir süre oturduðu koltukta kalakaldý.Son derece güzel bir bayanla tanýþmanýn
verdiði heyecanla ne yapacaðýný bilemez bir halde oturmaya devam etti.Sonra birden
kendine geldi saatine baktý saatin 10:30 olduðunu görünce hemen ayaða fýrladý ve
uçaðýna gitmek üzere salondan çýktý.Birkaç koridor geçti kapýdan çýktý ve servis otobüsüne
binmek için meydanda yürüdü.Servis otobüsüne bindi.Bir kaç dakika sonra sefer yapacaðý
uçaðýn merdivenlerinde idi. Hýzlý adýmlarla merdivenlerden çýktý.Uçaðýn kapýsýndan içeri
girdi .Ýçeride bir hostes bekliyordu önce bu kadýnýn sýradan bir hostes olduðunu düþündü
günaydýn diyerek pilot kabinine geçmek üzereydi ki bu bayanýn az önce tanýþtýðý bayan
olduðunun farkýna vardý.Þaþýrdý,bir süre kadýna dikkatli gözlerle baktý.Kadýn O’nu tanýmýþtý
ama bunu farkettirmemiþti.Selim kadýnýn yanýna tekrar geldi ve elini uzattý:
45
-Merhaba Meral Haným ben Selim biraz önce tanýþmýþtýk,dedi
Meral de gülerek:
-Merhaba Selim Bey sanýrým ayný görevdeyiz ne teasdüf,dedi
Selim de gülerek:
-Evet hoþ bir karþýlaþma oldu bu.Ýsterseniz uçuþtan sonra beraber çýkalým sizi evinize
býrakabilirim.
Erken baþlayan bu samimiyet havasý Meral’i biraz ürkütmüþtü ama bir kaptan pilottan
gelen bu teklif genç kadýný gizli bir memnuniyet havasýna sokmuþtu.Önce ne diyeceðini
bilemedi.Sonra geri adým atmaya karar verdi:
-Teþekkür ederim ama gerek yok hem zaten ben servisle evime dönüyorum,dedi
Meral’in geri adýmý Selimi de bocalatmýþtý.Düþündü ve yanlýþ olacaðýný O da kabul
ederek:
-Tamam her neyse görüþürüz,iyi uçuþlar,dedi ve pilot kabinine yöneldi.
Selim azsonra pilot kabinindeydi.Yardýmcýsý Mehmet Kaptan çoktan kabine gelmiþti
ve uçuþ hazýrlýklarýný yapmaktaydý.Selim “ merhaba” dedikten sonra koltuðuna oturdu
O da uçuþ için gereken iþlemleri yapmaya baþladý.Bir süre her ikisi de aletleriyle
ilgilendikten sonra Mehmet Selim’e dönerek :
-Hazýrýz Kaptan kule ile irtibata geçelimmi dedi
Selim hemen onay verdi:
-Tamam Mehmet Bey geçebilrsiniz hadi þu kýzý uçuralým
Mehmet memnuniyetle gülümsedi ve telsiziyle kuleye mesaj göndermeye baþladý:
-Havalimaný kule ÝH4754 sefer sayýlý uçak uçuþa hazýrdýr.Kalkýþ için izin istiyoruz
Bir kaç saniye sonra kule cevap verdi
-Tamam 4754 kalkýþ serbest iyi uçuþlar
Mehmet Onay aldýðýný baþýný sallýyarak teyit etti.Selim de gelen kalkýþ izniyle motorlara
tam güç vererek pist baþý yaptýktan sonra uçak büyük bir gürültüyle havalandý.
46
Uçuþ normal baþladý,sorunsuz devam etti ve Ýzmir Havalimaný’nda son buldu.Selim uçuþ boyunca tanýþtýðý hostes Meral Haným’ý düþündü.Ne kadar güzel , ne kadar zarif ve kibar bir bayan olduðunu düþündü.Ayrýca tanýþmýþ olmak da kendisine gizli ama hoþ
bir mutluluk vermiþti. Havalimaný’nda dönüþ hazýrlýklarý esnasýnda çeþitli bahanelerle hostes
kabinine birkaç sefer gitti ve Meral’i görmeye çalýþtý.Son geliþinde Meral’i bir hostes
arkadaþýyla sohpet ederken buldu.Heyecanla kabine girdi ve Meral’ e yaklaþarak:
-Merhaba Meral Haným uçuþ nasýl gidiyor diye sordu
Meral þaþýrmýþtý pilotlar genelde hostes kabinine gelmezdi.Baþýyla arkadaþýný selamladý
ve Selim’e dönerek:
-Merhaba Selim Bey uçuþ son derece iyi gidiyor siz nasýlsýnýz,dedi
Selim kadýnýn kendisine kayýtsýz kalmamasýndan son derece büyük bir memnuniyet duydu.
Gülerek cevap verdi:
-Ýyiyim teþekkürler uçuþ da iyi gidiyor
-Ne güzel sevindim sonra Meral arkadaþýna dönerek:
-Görüþürüz caným dedi ve kabinden çýktý.Kabinden çýkarken Selim’e de dönerek:
-Size de iyi günler Selim Bey dedi.
Selim de sanki birþeyler yapýyormuþ gibi kabinin içinde oyalandýktan sonra kaçar adýmlarla
kabinden çýktý ve pilot kabinine geri döndü.
Ýstanbul’a dönüþ hazýrlýklarý tamamlanmýþtý.Uçaða yakýt ve diðer tüm malzeme ikmalleri
yapýldýktan sonra uçak Ýstanbul’a uçmak üzere havalandý. Sorunsuz bir yolculuktan sonra
Ýstanbul Atatürk Havalimanýna iniþ gerçekleþti yolcular uçaktan tahliye edildi ve uçak
bakým yapýlmak üzere hangara çekildi.O gün tesadüfen uçaktan Selim ve hostes Meral
Haným beraber indiler. Havalimanýnda servis otobüsüne giderken Selim Meral’e
-Sizinle tanýþmak çok güzeldi her zaman görüþmek isterim,dedi
Meral de baþta biraz çekinse de bu son derece hoþ beyle görüþmenin hiç bir zararý
olmayacaðýný düþünerek güldü ve:

47
-Neden olmasýn ,dedi.
Her ikisi de servise bindiler ve ayrý koltuklara oturarak servisin ofis binasýna hareket etmesini
beklemeye baþladýlar.
Selim az sonra otomobilinde idi ve evine doðru yol almaktaydý.Yolda kafasý binbir türü
türlü meseleyle doluydu.Sürekli babasýný , aðabeyini ve ailesini düþünüyordu.Arada sýrada da
yeni tanýþtýðý hostes Meral aklýndan geçiyordu.Yine trafik sýkýþýklýðý olan bir akþamdý ve Selim
evine yola çýktýktan üç saat sonra ulaþabildi.Tüm olumsuzluklara raðmen neþeyle arabasýný
otoparka parketti ve apartmanýndan oturduklarý kata hýzlý adýmlarla çýktý.Evinin önüne geldi
ve zile bastý.Kapýyý karýsý Derya açtý.Kapý açýlýr açýlmaz karýsý hýçkýrýklara boðuldu ve içeri kaçtý.
Selim þaþýrmýþ yüzü sapsarý kesilmiþti aceleyle eve girdi ve ceketini çýkarmadan karýsýnýn
peþinden koþarak oturma odasýna girdi.Odada karýsý ve kýzý ayný kanepeye oturmuþlar
birbirlerine sarýlmýþ aðlýyorlardý.Yanlarýna giderek heyecanla sordu:
-Ne oldu neden aðlýyorsunuz ?
Karýsý aðlýyor ve cevap vermiyordu.Tekrar sordu:
-Birþeymi oldu Derya anlat bana
Karýsý ve kýzý aðlamaya devam ettiler birkaç dakika bu böyle sürdü.Sonra karýsý baþýný
kaldýrdý ve:
-Selim baban diyebildi sonra tekrar aðlamaya baþladý
Selim büyük bir üzüntüyle baðýrdý:
-Eyvah babama ne oldu söyle Derya ne oldu dedim
Genç kadýn bir ara sustu sonra gözyaþlarýný silerken durumu açýkladý:
-Selim babaný kaybettik
Selim duyduklarýna inanamadý, önce yerinde sendeledi sonra olduðu yere çöktü baþýný
ellerinin arasýna alarak aðlamaya baþladý aðlarken :
-Baba babacýðým bizi býraktýnmý babacýðým diyor bu cümleyi sürekli tekrar tekrar söylüyordu.
Bu durum en az bir saat sürdü.Sonra Selim karýsý ve kýzý sustu ve eve derin bir sessizlik
48
çöktü. Üçü de baþlarý önde düþünüyordu arada sýrada Selim bir ah çekiyor sonra tekrar
düþünmeye baþlýyordu.Sonra Derya kafasýný kaldýrdý:
-Aðabeyin haber verdi beni telefonla aradý baþýn saðolsun hayatým,dedi
Selim aðlamaktan kýzarmýþ gözlerini sildi ve:
-Saðol caným ben hemen çýkýyorum sen yarýn telefonla iþyerime haber ver dedi
ve masaya gitti masanýn üzerinde duran kaðýtlardan birinin üzerine iþyerinin telefonunu
yazdý ve karýsýna verdi.Sonra hemen ayaða fýrladý ve aceleyle evden çýktý.Doðruca
otoparktan arabasýný almaya gitti arabasýna bindi ve Bodrum’a gitmek üzere son sürat
yola çýktý.
Yaklaþýk dokuz saatlik bir yolculuktan sonra Selim Bodrum’a babasýnýn evine ulaþtý.
Burasý tek katlý bahçeli bir evdi.Bahçede kýrmýzý güller , papatyalar ve menekþeler sýra
sýra dizilmiþti.Bahçenin ortasýnda 19.yüzyýldan kalma bir çeþme vardý.Bahçenin sonuna
kadar giden bir yaya yolu kapýya kadar uzanýyordu.Ev bahçenin ortasýnda beyaz boyalý
iki katlý bir evdi , ikinci katýnda caddeye bakan bir balkonu vardý ve denizi görüyordu.
Selim açýk olan bahçe kapýsýndan içeri girdi.Bahçeden geçti ve evin kapýsýna geldi.Zile
bastý sonra beklemeye baþladý.Az sonra kapý açýldý kapýyý babasýnýn komþularýndan biri açtý ve:
-Buyurun beyefendi dedi
Selim yaþaran gözlerini silerek:
-Ben Orhan Bey’in oðluyum Selim Tayfun babamýn cenazesi için geldim dedi.
Kadýn Selim’i hemen içeri davet etti ve aðlamaklý bir sesle :
-Oðlum hoþ geldin merhumu dün öðlen kaybettik,þu anda morgda yarýn defnedilecekmiþ
aðabeyin salonda taziyeleri kabul ediyor geç,dedi.Sonra Selim’in önünden yürüyerek
bir koridordan ilerledi ve geniþ bir salona geçti.Selim de kadýnýn peþinden salona girdi.
Burasý son derece geniþ bir salondu , Osmanlý motifleriyle süslenmiþ tavanýnýn ortasýnda
büyük kristal taþlý bir avize vardý,duvarlarýnda büyük tabiat tasvirli tablolar hemen kendini
göstermekteydi.Son derece usta iþlemeleriyle bezeli mobilyalar solunun duvarlarýna paralel
49
yerleþtirilmiþti.Selim içeri girince kalabalýðýn arasýnda aðabeyini fark etti yanýna gitti ve
aðabeyine sarýlarak bir süre aðladý sonra kýsýk bir sesle:
-Baþýmýz saðlosun aðabey,dedi
-Dostlar saðolsun Selim’im dedi aðabeyi sonra O da hýçkýrýklara boðuldu.Etraftakiler hemen
ayaða kalkarak iki kardeþi teselli etmeye çalýþtýlar.Sonra Selim tek tek bütün ziyaretçilerle
tokalaþtý taziye dileklerini kabul etti ve aðabeyinin yanýna oturarak sesizce kalabalýðý
dinlemeye baþladý.Kalabalýktan elli yaþlarýnda sakallý bir bey aðabeyine:
-Metin oðlum Allah kalanlarýnýza ömür versin Allah sabýr versin dedi.
Sonra ayaða kalktý , Aðabey’i Metin’in elini sýktý ve odadan dýþarý hýzlý adýmlarla çýktý.
BÝr süre salonu kalabalýðýn mýrýltýlarý doldurdu.Gelenlerin çoðu konu komþuydu ve hepsi de
rahmetliyi çok seviyordu.Sonra kalabalýk yavaþ yavaþ azalarak evi terk etti.Bir süre sonra
son ziyaretçi de evi terk etti ve evde Selim, aðabeyi Metin ve babasýnýn hizmetçisi Safiye
Haným kaldý.Safiye Haným kýrkbeþ yaþlarýnda kýrsaçlý kapalý bir hanýmdý. Anneleri vefat etmeden
Önce bu evde çalýþmaya baþlamýþtý.O nedenle hem evin hanýmýnýn hem de evin beyinin
cenazelerini defnetmiþ oluyordu.Metanetliydi ama arada derin bir ah çekerek salonun kapýya
yakýn kýsmýnda ayakta duruyordu.Son ziyaretçi de evi terk ettikten sonra Safiye Haným Selim’in
Yanýna gelerek :
-Birþeyler yemek istermisiniz beyim yoldan geldiniz ,dedi
Selim nazikçe teþekkür ettikten sonra:
-Yok Safiye Haným aç deðilim,dedi
Safiye Haným baþýný saygýyla aþaðý doðru salladý sonra arkasýný dönerek salondan dýþarý çýktý
ve kapýyý kapattý.Odada Selim ve aðabeyi Metin yalnýz kalmýþlardý.Bir süre her ikisi de
baþlarýný yere eðerek sessiz sessiz düþündüler sonra Metin kahýr dolu bir ses tonuyla:
-Yarýn babamýzý defnedeceðiz,ben iþlemleri baþlattým,dedi
Selim babasýnýn nasýl öldüðünü öðrenmek istiyordu ve aðabeyine dönerek:
-Nasýl öldü krizmi geldi diye sordu
50
Aðabey’i derin bir ah çekti.Sonra salonun ortasýna kadar inen avizenin kristal taþlarýna gözlerini
dikti ve:
-Ameliyat, ah ah, ameliyat da kalbine giden damarlar zedelenmiþ zarar görmüþ ben eve
getirdikten sonra birkaç gün böyle geçti.Sonra tekrar komaya girdi ve kurtaramadýk,dedi.
Selim aðabeyinin açýklamasýnýn ardýndan aðlamaya baþladý aðlarken ayaða kalktý ve pencerenin
Önüne dikildi.Bir süre uzun uzun pencereden dýþarýyý seyretti onbeþ dakika kadar sonra
Aðabeyine döndü ve:
-Aðabey þimdi ne olacak diye sordu
Aðabeyi Metin derin derin içini çekti ve :
-Rahmetli babamýz bizim iyi geçinmemizi vasiyet etti.Bu tamamen doðru ama mirasý hakkýyla
Paylaþacaðýz.Kalan arazinin üçte ikisini ben üçte birini de sen alacaksýn dedi.
Selim Metin’den böyle bir açýklama bekliyordu.Acý acý gülümsedi ve aðabeyine nefret dolu
bir bakýþ fýrlatarak:
-Evet aðabey sonunda içindekini döktün rahatla bakalým ama ben buna razý deðilim
-Razý ol veya olma böyle olacak
-Hayýr kabül etmem diye baðýrdý Selim
Aðabeyi Metin sanki biraz önce aðlayan O deðilmiþ gibi ayaða kalktý istifini bozmadan:
-O zaman mahkemeye git bu sorunu mahkemede halledelim,dedi.
Selim öfkesine gem vurmaya çalýþýr bir eda ile aðabeyine bakan gözlerini tekrar pencereden
Dýþarý yöneltti ve:
-Tamam öyle olsun aðabey diyerek yan odaya doðru yöneldi ve yan odaya girerek odanýn
sonunda sýrayla dizilmiþ olan sandalyelerden birine oturdu.
O gece Selim aðabeyinin yanýna hiç uðramadý gece boyunca sandalyede oturdu ve
bunun dýþýnda hiç bir þey yapmadý.Gece yarýsýna doðru yanýndaki sandalyelerin üzerine
yattý ve birkaç dakika içinde uyuya kaldý.Ertesi sabah Safiye Haným Selim’i uyandýrdýðýnda
Saat 8:00 di.Selim kalktý yüzünü yýkamak için lavaboya gitti yüzünü yýkadý ve aðabeyinin
51
bulunduðu salona gitti.Aðabeyi de yeni uyanmýþtý ve kahvaltý ediyordu.Selim’i görünce
dün olanlarý unutmuþ bir havada:
-Gel Selim kahvaltýda ne içersin çaymý meyve suyumu?
Selim yavaþ adýmlarla masaya gitti bir sandalye çekti,oturdu ve:
-Aç deðilim aðabey sadece çay alayým,dedi
Aðabeyi ýsrarla Selim’i bir þeyler yemesi için ikna etmeye çalýþtý.Selim de aðabeyi’ne
dün olanlarý hatýrlatmamak için kabul etti.Aðabeyi Safiye Haným’ý çaðýrdý:
-Safiye Haným gelirmisiniz
Safiye Haným hýzlý adýmlarla içeri girdi yanlarýna geldi:
-Buyrun beyim ne arzu etmiþtiniz?
Metin Safiye Haným’a gülerek:
-Kardeþime bir fincan çay bir de servis açýn lütfen,dedi
Aðabeyi bir gün öncesine göre daha keyifliydi,davranýþlarý rahattý ve sanki içinde gizlemeye
çalýþtýðý bir mutluluk vardý.Selim bu durumu hemen fark etti ve içinde aðabeyine karþý
doðan nefret ve hayal kýrýklýðý hissi bir kat daha arttý.Ama çocukluklarýndan beri aðabeyinin
ihtiraslý ve bencil yapýsýný bildiði için bu durumu kabullenmekte zorlanmýyordu.
Az sonra Safiye Haným bir fincan çay ve kahvaltý servisini masaya getirdi.Selim nazikçe
teþekkür etti ve çayýndan birkaç yudum aldý.Aðabeyini kýrmamak için bir þeyler yedi
ve masadan kalkarak salonun solundaki koltuklardan birine oturdu.Aðabeyi iþtahla kahvaltý
etmeye devam ediyordu.Sonra Selim’e dönerek:
-Birazdan babamý morgdan alýp defnedeceðiz Safiye Haným da mezarlýða gelecek ben
törene babamýn arkadaþlarýndan birkaçýný çaðýrdým ,dedi
Selim içindeki öfkeyi bastýrmaya çalýþarak:
-Tamam aðabey definden sonra ben hemen döneceðim iþten izin almadan geldim,dedi
Metin de O’nu onaylar bir havada baþýný salladý bu sýrada masadan kalkarak Selim’e
doðru yürüdü ve tam önünde durarak:
52
-Eh O zaman kalkalým,dedi sonra Safiye Haným’a seslenerek
-Safiye Haným biz çýkyoruz cenaze namazýndan sonra saat 12:00 de bizi mezarlýkta bekleyin sizi ordan alýrým ,dedi.
-Tamam beyim
Ýki kardeþ biraz sonra evden çýktýlar Metin’in arabasýyla morga gittiler.Öðlene kadar resmi
iþlemleri tamamlayarak babalarýný morgdan aldýlar.Cenaze namazý kýlýndý ve naaþ devlet
mezarlýðýna cenaze arabasýnda getirildi.Mezarlýk kapýsýnda Safiye Haným bekliyordu.O’nu da
yanlarýna alarak babalarýnýn defnedileceði mezarbaþýna gittiler.Gittiklerinde babasýnýn arkadaþlarý da mezarbaþýnda bekliyorlardý son derece sade bir törenle babalarýný defnettiler sonra Metin
babasýnýn arkadaþlarýna tek tek teþekkür etti.Saat 12:30 da eve geri döndüler.Selim döndükten sonra aðabeyiyle öpüþüp vedalaþtý Safiye Haným’a da iyi günler dileyerek Ýstanbul’a dönmek üzere arabasýyla yola çýktý.Gece obir sularýnda evine ulaþtý son derece yorgundu.Arabasýný
parketti,hýzlý adýmlarla apartmandan içeri girdi evinin bulunduðu üçüncü kata çýktý ve
kapýyý çaldý.Kapýyý karýsý Derya açtý ve hemen atýlarak kocasýnýn boynuna sarýldý.Sonra
aðlamaklý bir sesle :
-Üzülme caným benim ne yapalým mukadderat dedi
Selim de karýsýnýn kendisini daha kapýda teselli etmesinden az da olsa memnun kalmýþtý ve:
-Haklýsýn caným Allah rahmet eylesin diyebildi
Sonra her ikisi de oturma odasýna geçtiler.Bir süre sessizce oturdular sonra Selim karýsýna
dönerek:
-Melis uyudumu dedi
Karýsý:
-Evet caným bugün hemen yemekten sonra yattý,çok üzgün,dedi
Bu defa Selim soðukkanlý bir tavýrla:
-Ne yapalým caným ölenle ölünmez O da alýþacak bu duruma , dedi
Bir saat kadar oturduktan sonra Selim ve karýsý yatak odalarýna geçtiler ve yattýlar.
Ertesi sabah Selim erken uyandý ve kahvaltý etmeden hemen evden çýktý.Dosdoðru
iþyerine gitti.Öðlene kadar personel odasýnda oturdu.Ýzinli olduðu için O gün uçuþu yoktu.
53
Beklerken aðabeyiyle arasýnda olanlarý düþündü durumu avukatýna danýþmaya karar verdi.
Cep telefonuyla avukatý Tülay Haným’ý aradý.Telefonu iki defa çaldýktan sonra açýldý:
-Alo buyurun ben avukat Tülay
-Merhaba ben Selim Tayfun nasýlsýnýz Tülay Haným
-Merhaba Selim Bey uzun zamandýr görüþemiyorduk ne iyi ettiniz de aradýnýz
-Teþekkür ederim Tülay Haným bir sorunum var size danýþmak istedim
-Buyrun Selim Bey nasýl bir sorun anlatýn
-Telefonda olmaz isterseniz bugün öðleden sonra ofisinize geleyim orada konuþalým
-Tabi ki Selim Bey o zaman saat 15:30 da gelin
-Tamam orada olacaðým iyi günler
-Ýyi günler karýnýza selamlar
Selim telefonu kapattý ve personel müdürünün odasýna gitmek üzere yerinden fýrladý.Koþar
adýmlarla personel odasýna ulaþtý kapýyý çalarak içeri girdi.Ýçeri girdiðinde personel
müdürü Tuncay Bey her zamanki gibi masasýnda oturuyordu.Selim’i görür görmez gülerek:
-Merhaba Selim kaptan hoþ geldiniz dedi
Selim de aðýrbaþlý bir tavýrla:
-Hoþ bulduk Tuncay Bey ,dedi
-Babanýzý defnettinizmi ?
-Evet Tuncay Bey
-Allah taksiratýný affetsin
-Saðolun
-Buyrun sizi dinliyorum
-Aaa Tuncay Bey aðabeyimle aramda miras konusunda bir sorun var bugün avukatýmla
görüþmek istiyorum mümkünse saat 14:00’de çýkabilirmiyim
Tayfun Bey koltuðunda geriye doðru yaslanarak yüzünü ekþitti sonra kafasýný kaþýyarak
-Tamam olur ama bu ay sonuna kadar baþka izin veremem dedi
54
Selim gergin havayý fark etti durumu zora sokmamak için:
-Tamam zaten ben de baþka izin kullanmayacaðým dedi
Tayfun Bey hemen bir izin kaðýdý hazýrladý,imzaladý ve mühürleyerek Selim’e uzattý.
Selim uzatýlan kaðýdý memnuniyetini belli eder bir yüz ifadesiyle aldý ve cebine koydu.
Sonra iyi günler dileyerek aceleyle odadan çýktý. Hýzlý adýmlarla çýkýþ kapýsýna doðru gidiyordu
ki koridorda yeni tanýþtýðý hostes Merla Haným’ý gördü genç kadýn yanýndan geçerken
gülerek yanýna gitti :
-Merhaba Meral Haným nasýlsýnýz dedi
Genç kadýn önce þaþýrdý tanýmamazlýktan geldi sonra konuþmaktan çekindiðini belli ederek:
-Merhaba nasýlsýnýz dedi kýsýk sesle
Selim selamýnýn alýnmasýndan memnun olmuþtu gülümseyerek:
-Ýyiyim saðolun ya siz dedi
Genç kadýn:
-Uçuþdan döndüm de eve gidiyordum
-A ne tesadüf ben de çýkyordum bir iþim var isterseniz gelin sizi Beþiktaþa kadar götürebilirim
Genç kadýn önce kýzardý sonra saða sola bakarak ne diyeceðini bilemedi sonra tereddütle:
-Olabilir aslýnda ben de Sarýyer’e gidecektim oradan geçerim dedi
Bu durum Selim’i son derece mutlu etmiþti heyecanla atýldý:
-E buyrun öyleyse arabam otoparkta
-Tamam
Sonra koridordan ilerlediler çýkýþ kapýsýndan çýkarak otoparka gittiler.Selim arabasýnýn yanýna
gelince gülerek :
-Bu çok iyi oldu bana yol arkadaþlýðý yaparsýnýz dedi ve arabasýnýn kapýsýný açarak içeri girdi.
Genç kadýn güldü ama herhangi bir þey söylemedi.Selim içeri girer girmez ön kapýyý açtý.
Meral arabaya bindi ve Selim arabasýný çalýþtýrarak Beþiktaþ’a gitmek üzere yola koyuldular.
Yola çýktýktan sonra birkaç dakika birbirlerinin konuþmasýný beklediler ikisi de ne söyleyeceðini
55
bilemiyordu. Bu uzun süren sessizlik esnasýnda Selim derin düþüncelere daldý.Bir yandan
karýsýný düþünüyor bir yandan da yanýnda oturan güzel Meral Haným’a olan ilgisinin
nedenini sorguluyordu.Sonra gülerek Meral’e baktý:
-Ne kadar zamandýr bu þirkettesin diye sordu
-Ýki yýldýr çalýþýyorum
-Ben yeni baþladým daha önce askeriyede subaydým emekli oldum buraya geçtim
-Ne güzel
Bu sýrada yolu yarýlamýþlardý .Selim tekrar tüm sempatitisiyle Meral’e baktý ve:
-Gelmek üzereyiz birazdan benim çok sevdiðim bir parkýn önünden geçeceðiz
çok güzel bir çay bahçesi var birer çay içelim isterseniz,dedi
Genç kadýn da durumun hoþuna gittiðini belli eder bir havasý vardý ve gelen tekliften
memnun olmuþtu ve:
-Tamam olur hem vakit geçiririz dedi
Selim parkýn önünde arabayý durdurdu.Sonra beraberce arabadan inerek parkýn içindeki çay
bahçesine gittiler. Bir masaya oturdular Selim garsonu çaðýrarak iki çay sipariþ verdi.
Sonra “artýk yakýnlaþmanýn tam zamaný” diye düþündü ve:
-Seninle sürekli görüþmek isterim Meral dedi
Genç kadýn bu erken gelen yakýnlaþma çabasýný sezmiþti biraz korktu ama bu durum hoþuna
gitmiyor da deðildi:
-Tamam ama henüz yeni tanýþtýk erken deðimli diye sordu
Selim durumu bozuntuya vermeden:
-Evet yeni tanýþtýk ama sana olan duygularým bana zaman tanýmýyor dedi
Genç kadýn utanmýþ yüzü kýzarmýþtý ama yine de bu hoþ bey ‘de kendisini çeken bir
týlsým vardý ve buna karþý koyamýyordu.Baþýný önüne eðdi sonra iki yana sallayarak:
-Þimdilik arada sýrada olabilir sizi daha iyi tanýmam lazým dedi

56
Selim’in içi yoðun bir þehvet ateþi ile yanýyordu.Ne karýsý ne kýzý ne yeni kaybettiði
babasý hiç bir þey umurunda deðildi.Yeni tanýdýðý ve þu anda karþýsýnda oturan bu
alýmlý kadýn aklýný baþýndan almýþtý.Gözleri ateþle yanan kor gibi kadýnýn gözlerine
kilitlendi ve:
-Olur þimdilik bu da bana yeter ama bana telefon numaraný ver dedi
Genç kadýn da telefonunu söyledi.Selim numarayý telefonuna kaydetti. Bu sýrada çaylarý geldi.Arada bir konuþarak arada bir birbirlerine sanki “seni çok seviyorum”
der gibi bakarak çaylarýný içtiler.Sonra Meral heyecanla gülerek:
-Artýk kalkalým isterseniz daha Sarýyer’e gideceðim,dedi
Selim de itiraz etmeksizin
-Tamam kalkalým dedi sonra ayaða kalkarak garsonu çaðýrdý.Ödemesini yaptý ve arabaya
gitmek üzere parktan çýktýlar.Arabaya bindiler sonra Beþiktaþ’a gitmek üzere yola
çýktýlar. Beþ dakika sonra Beþiktaþ’a ulaþtýlar.Ýskeleye yakýn bir yerde Selim yavaþladý ve
durdu sonra gülerek Meral’e baktý ve:
-Çok teþekkür ederim çok güzel bir gündü dediðim gibi seninle görüþmek istiyorum
dedi
Meral kapýyý açtý inerken baþýný Selim’e çevirdi ve alýmlý alýmlý güldü ama bir þey
söylemedi.Sonra arabadan inerek hýzlý adýmlarla uzaklaþtý.Selim Meral’in arkasýndan
birkaç dakika dalgýn dalgýn baktý birden irkildi saatine baktý saat 15:15 ti.Avukatýyla
15:30 için sözleþmiþti.Randevusuna yetiþmek üzere yola çýktý.Randevusuna zamanýnda yetiþti.
Avukatýnýn bürosunun bulunduðu apartmandan içeri girdi.Önünde Avukat Tülay Serper
yazan büronun kapýsýný çaldý.Kapýyý avukatýnýn sekreteri açtý.Ýçeri girdi ve :
-Avukat hanýmla randevum vardý dedi
Sekreter hemen kendisini Tülay Haným’ýn odasýna aldý.
Tülay Haným içerde masasýnda oturuyordu.Kýrkbeþ yaþlarýnda ama yaþýný göstermeyecek
kadar alýmlý bir bayandý. Düz kýzýl saçlarý omuzlarýndan dökülüyor,siyah iri gözleri
dolgun pembe yanaklarý ve geniþ bir alný vardý.Selim’in içeri girdiðini görünce
57
gözlüklerini çýkararak ayaða kalktý ve elini sýkmak için Selim’e elini uzatarak:
-Hoþ geldiniz Selim Bey buyurun dedi
Selim uzatýlan eli sýktý sonra ciddiyetini takýnarak
-Hoþ bulduk avukat haným dedi ve masanýn yanýndaki koltuða oturdu.Avukat haným gülerek
-Nasýlsýnýz aileniz nasýl diye sordu sakince
-Ýyiyim ailem de iyi teþekkür ederim dedi
Avukatý konuya girmeden önce sordu:
-Ne alýrsýnýz çay kahve?
-Çay alayým
Avukatý yanýndaki çaðrý cihazýna bastý.Biraz sonra sekreter içeri girdi ve:
-Buyrun efendim diye sordu
-Kýzým bize bir çay bir de orta kahve söyleyiver dedi
-Tabi efendim hemen
Sekreter dýþarý çýktýktan sonra avukat haným beklemeden konuya girdi:
-Ne sýkýntýnýz var Selim Bey size nasýl yardýmcý olabilirim?
Selim avukata ciddiyetini bozmadan baktý ve konuya girdi:
-Babamý yeni kaybettim avukat haným babamdan geniþ araziler kaldý aðabeyim mirasýn üçte ikisini alacaðýný bana arazinin geri kalanýný vereceðini söyledi.Ben ise kabul etmedim
o zaman dava açmamý söyledi,dedi
Avukat Tülay Haným dikkatle dinledi ve :
-Peki babanýz vasiyetname býrakmamýþmý?
-Hayýr avukat haným aramýzda anlaþmamýzý istedi
-O zaman bu iþi mahkemelik olur
-Ben de o yüzden size geldim kardeþimin aleyhine hemen dava açmanýzý istiyorum
Avukat haným düþünceli düþünceli baþýný kaþýdý, ofisin penceresinden dýþarý baktý
sonra birden Selim’e dönerek : O zaman dava açacaðýz bana vekaletname býrakacaksýnýz sonra davalýnýn ismi ve adresi gerekiyor dedi
58
Selim zaman kaybetmemek için hemen atýldý:
-Davalý aðabeyim Metin Tayfun ben yarýn size vekaletnameyi býrakýrým adresi de yanýna eklerim
dedi.Bu arada gelen çaydan bir yudum aldý ve aceleyle ayaða kalkarak elini avukata uzattý.
Avukat haným elini sýktý ve Selim:
-Desteðiniz için teþekkür ederim ben çýkayým dedi
Avukat gülerek:
-Tamam Selim Bey eþinize selamlar ben gerekeni yapacaðým dedi.
Selim hýzlý adýmlarla avukatýn bürosundan çýktý.Arabasýnýn yanýna geldi sonra iþlerin yolunda
gittiðini düþünerek sevindi ve derin bir nefes aldý.Arabasýna bindi ve evine gitmek üzere
yola çýktý.Bir saat kadar sonra evinin bulunduðu semte ulaþtý.Arabasýný otoparka parketti
ve apartmanýndan içeri girdi.Evinin olduðu kata çýktý.Evinin önüne geldi ve zili çaldý.
Az sonra kapý açýldý kapýyý karýsý açmýþtý.Kocasýný görünce genç kadýn huzurla gülümsedi
ve:
-Hoþ geldin caným dedi
Selim kafasý karýþýk bir halde içeri girdi karýsýný görünce aklýndan Meral geçmiþ utanmýþtý
o anda içi birtakým korkularla doldu yine de kendini toparladý ve karýsýný yanaklarýndan
öptü :
-Hoþ bulduk caným dedi.Ýçeri girdi ceketini çýkardý ve oturma odasýna geçti.Ýçeri girince
þaþýrdý evde yabancý bir haným oturuyordu Selim’i görünce toparlandý .
Karýsý hemen açýkladý:
-Ýþyerinden arkadaþým caným Zehra
Selim gülerek :
-Merhaba nasýlsýnýz dedi
Karýsýnýn arkadaþý gülerek:
-Teþekkrüler dedi sonra birden ayaða kalktý yüzü utançtan kýzararak salondan dýþarý
kaçtý.Karýsý arkadaþýnýn peþinden salondan çýkarken:
59
-Ne oldu Zehracýðým oturuyorduk neden kalktýn birden dedi
Arkadaþý da utancýnýn gizlemeye çalýþan bir ses tonuyla
-Kalkýyým Deryacým evde bir sürü iþ beni bekliyor dedi
Karýsýnýn arkadaþý evden ayrýldý karýsý arkadaþýný yolcu ettikten sonra kocasýnýn yanýna geldi
oturduðu koltuðun yanýndaki koltuða oturdu.Kocasýna baktý adam düþünceliydi.Dalgýn dalgýn
önüne bakýyor ne konuþuyor ne de herhangi bir harekette bulunuyordu.Karýsý önce “iþten
geldi yorgun yalnýz býraksammý” diye düþündü sonra vazgeçti kalktý televizyonu açtý
televizyon seyretmeye baþladý.Onbeþ dakika kadar televizyon seyretti sonra birden
kocasýna döndü:
-Günün nasýl geçti hayatým diye sordu
Selim irkildi aklýnda Meral vardý düþünceleri daðýldý sonra yüzü kýzardý karýsýnýn gözlerine
utanarak baktý:
-Ýyi iyi geçti caným dedi sonra sustu utanç ve suçluluk hissiyle doluydu ama yine de
bu durum kendisinde önü alýnmaz bir baðlýlýk yaratmýþtý.Meral’e olan duygularý o anda
etrafýnda olan herkesten ve herþeyden önemliydi ve buna engel olacak bir þey olmasýný
istemiyordu.Uzun süre sustu ve O da televizyon seyretti.
Karýsý Derya kocasýnda kendisine karþý bir soðukluk hissetmiþti.Zeki bir kadýndý
Kocasýnýn bu derin sesszliði kendisini huzursuz etmiþti ama belli etmek istemedi.
Hiç bir þey yokmuþ gibi davrandý.Sonra mutfaða gitti buzdolabýndan meyve suyu çýkardý
kocasý ve kendisi için birer bardak doldurdu ve oturma odasýna geri döndü.Kocasýna:
-Meyve suyu içermisin caným dedi
Selim sanki baþka biryerlerdeymiþ gibi ilgisiz ve donuktu.Birkaç saniye cevap vermedi
sonra içindeki korku hissi yeniden depreþti karýsýna bir þey belli etmek istemiyordu.
Zoraki gülümsedi ve:
-Tabi içerim caným dedi
Genç kadýn bardaðý kocasýna uzattý.Tekrar yanýna oturdu ve meyve suyundan bir yudum
60
içti.Bir yandan da yüzünde kaskatý bir ifade belirdi.Þüphe dolu gözlerle yanýnda oturan
kocasýnýn yüzüne baktý ve:
-Bugün çok sessizsin belli ki canýný sýkan birþeyler var ya da benim bilmediðim birþeyler
hayýrdýr inþallah dedi
Selim endiþelendi sanki karýsýnýn duyduðu derin þüphe hissini anlamýþ gibi birden heyecanla
ayaða kalktý orasýný burasýný düzeltti tekrar oturdu:
-Bir þey yok caným bugün aðabeyime dava açtým kafam onunla meþgül yoksa baþka bir þey
yok dedi
Karýsýnýn içi rahatlamýþtý ama durumda rahatsýzlýk verici bir acayiplik vardý yine de
soðukkanlýlýðýný muhafaza etmeye çalýþtý.Kocasýna baktý ve:
-Hayýrlýsý olur inþallah caným canýný sýkma dedi
Selim de karýsýný destekler bir havada:
-Ýnþallah caným dedi sonra tekrar yerinden kalktý elindeki boþ bardaðý masanýn üzerine
býrakarak karýsýna döndü :
-Yemek yemiyecekmiyiz benim karným aç Melis nerede diye sordu
Karýsý caný sýkkýn bir ifadeyle:
-Yemek birazdan hazýr Melis odasýnda caným dedi ama yüzünde içindeki sýkýntýnýn izleri
vardý . O da ayaða kalktý kocasýna kinayeli bir bakýþ fýrlattý ve mutfaða geçti.
Selim oturma odasýnda bir süre ayakta hareketsiz durdu ne yapacaðýný bilmez bir halde
bekledi sonra telefonunu çýkardý önce Meral’in numarasýný buldu aramayý düþündü
sonra vazgeçti telefonunu tekrar cebine koydu.Masaya gitti bir sandalye çekti oturdu
ve düþüncelere daldý.Sonra karýsýnýn sesiyle irkildi kendine geldi:
-Buyrun yemek hazýr
Ayaða kalktý mutfaða geçti.Kýzý ve karýsý yemek masasýna oturmuþlar yemeðe baþlamak
için kendisini bekliyorlardý.Masanýn baþýndaki sandalyeye oturdu.Peçetelerden biriyle
kaþýk ve çatalýný sildi ve sakin bir edayla:
61
-Buyrun afiyet olsun dedi
Yemekte fazla bir þey konuþulmadý bir ara kýzýnýn telefonu çaldý.Kýzý da telefonu cevaplamak
için yerinden kalktý ve mutfaktan çýktý.Selim þüphelenmiþti karýsýna döndü:
-Neden burada konuþmadý diye sordu
Karýsý:
-Valla ne bileyim Selim genç iþte dedi
Selim’in caný sýkýlmýþtý.Yüzü gerildi sinirlendi sonra ateþle yanan gözlerle tekrar karýsýna döndü:
-O çocuk aramasýn eðer oysa bunun hesabýný sorarým dedi ve sinirli bir þekilde
yerinden kalkarak kýzýnýn peþinden gitti.Kýzý koridorda duvara yakýn ayakta duruyordu
ve telefonda kýsýk bir sesle biriyle konuþuyordu kýzýna görünmeden dinlemeye baþladý.
Kýzý:
-Tamam buluþuruz ama yarýn olmaz þimdi kapatmam lazým görüþürüz dedi.Telefonunu
kapattý cebine koydu ve geri döndü.O anda babasýný gördü donakaldý yüzü kýzardý
bir þey olmamýþ gibi yanýndan geçip mutfaða gitti yerine oturdu ve yemeðe devam etti.
Selim kýzýnýn peþinden mutfaða girdi ve kýzýna baktý sonra:
-Kiminle buluþacaksýn Melis diye sordu
Kýzý korkuyla baþýný kaldýrdý annesine baktý kadýn babasý gibi soru sorar bir ifadeyle
kýzýna bakýyordu.Sonra baþýný öne eðdi ve babasýna :
-Kýz arkadaþýmla baba diye cavap verdi
Selim yürüdü kýzýnýn yanýna oturdu ve son derece ciddi bir yüz ifadesiyle kýzýna baktý
-Eðer doðru söylemiyorsan baban olarak ergeç bunu anlarým ve hesabýný sorarým dedi sonra
ayaða kalktý bir karýsýna bir kýzýna baktý mutfaktan çýktý oturma odasýna geçti koltuða
oturdu ve gazete okumaya baþladý.Az sonra karýsý yanýna geldi ve O da bir koltuða
oturdu.Uzun süren bir sessizlik oldu.Sessizliði karýsý bozdu:
-Kýzýmýzý takip edelim Selim dedi
Selim karýsýna kýzgýn bir ifadeyle baktý
62
-Haklýsýn caným ben de rahatsýzým o delikanlýyý etrafýnda görürsem sorarým ben O’na dedi
Karýsý da içini çekti ve :
-Bu zamanda evladýna sahip çýkmayanýn sonu iyi olmaz dedi
Selim de baþýný sallayarak karýsýný onayladý:
-Olmaz tabi rezillik olur
O gece evde uzun süren bir gerginlik havasý ortama hakim oldu.
                    BÖLÜM 3
Ertesi sabah Selim saatin alarmý çalar çalmaz kalktý.Gözlerini oðuþturdu.Yanýna baktý
karýsý kalkmýþtý. Üstünü alelacele giyindi.Mutfaða gitti.Kahvaltý masasý hazýrlanmýþtý.Karýsý
musluðun baþýnda akþamdan kalma bulaþýklarý yýkýyordu.Selim:
-Günaydýn caným dedi ve masaya oturdu.
Karýsý O na bakmadan:
-Günaydýn caným sen çaylarý koy dedi
Selim ayaða kalktý ocaðýn üstünde piþen çaydanlýðý aldý ve bardaklarý doldurdu.Bu arada
kýzýný kahvaltýya çaðýrdý:
-Melis hadi kýzým kalk kahvaltý ediyoruz
Sonra çatalýyla önündeki peynirden bir parça alarak aðzýna attý.Ekmekten bir dilim
aldý ve reçel sürdü.Bu sýrada kýzý Melis de kahvaltýya gelmiþti.Üzerinde okul kýyafetleri vardý.
-Günaydýn baba günaydýn anne dedi
Ýkisi de bir aðýzdan:
-Günaydýn caným dediler
Karýsý da masaya oturdu ve kahvaltýyý hep beraber akþamki gerginliði üzerlerinden
atmýþ bir halde yaptýlar.Kahvaltýdan sonra Selim iþe gitmek üzere evden ayrýldý.
Önce notere gitti avukata vereceði iki nüsha vekaletnameyi onaylattý ve iþyerine
gitti.Günü son derece sakin geçti O gün yine uçuþu yoktu.Tüm gün personel odasýnda
bekledi.O gün Meral’i hiç görmedi.Gün bitiminde ofisten çýktý avukatýnýn bürosuna
63
giderek noterden onaylattýðý vekaletnameleri avukatýnýn sekreterine býraktý.Avukatýnýn
bürosundan ayrýlýr ayrýlmaz arabasýna bindi cep telefonunu çýkardý ve Meral’i aradý.
Telefon iki defa çaldýktan sonra Meral cevap verdi:
-Buyrun ben Meral kiminle görüþüyorum
-Merhaba ben Selim
-Nasýlsýnýz Selim Bey
-Ýyiyim teþekkür ederim ben birazdan Beþiktaþ’ta olacaðým geçen gittiðimiz çay bahçesine
uðrayacaðým gelebilirmisin?
-Olur kaçta geleyim?
-Akþam yedide orda ol
-Tamam hemen çýkýyorum
-Oldu görüþürüz
-Görüþürüz
Selim telefonunu kapatýr kapatmaz buluþtuklarý çay bahçesine gimek üzere yola koyuldu.
Çay bahçesine ulaþtýðýnda saat 18:30 olmuþtu.Masalardan birine oturdu ve Meral’i beklemeye
baþladý. Yediye doðru Meral’in çay bahçesinden girdiðini gördü sevinçle ayaða kalkarak
sevgilisinin yanýna gelmesini bekledi.Meral yanýna gelince elini uzattý Selim Meral’in elini
öptü ve:
-Hoþ geldin beni çok mutlu ettin dedi
Meral:
-Hoþbulduk Selim Bey nasýlsýnýz diye sordu
Selim sandalyeye oturdu bir süre saða sola baktý sonra gözleri Meral’in gözlerini aradý.
Gözleriyle Meral’in gözlerine derin derin baktý ve:
-Artýk bana Selim diye hitab edebilirsin dedi
Genç kadýn baþýný salladý:
-Tamam Selim nasýlsýn diye soruyu yineledi
64
Selim içindeki coþkuyu dýþa vururcasýna neþeyle
-Ýyiyim caným teþekkür ederim dedi
Genç kadýn Selim’e parlayan gözleriyle baktý :
-Bu hýzlý birliktelik beni mutlu ettiði kadar endiþelendiriyor da dedi
Selim sevgilisinin endiþesini yersiz buluyordu O’nu rahatlatmak için birþeyler söyledi.
Sonra sað elini kadýnýn masanýn üzerinde duran ellerine götürdü ve avucuna aldý.Derin
derin kadýnýn gözlerine bakarak:
-Seni seviyorum ilk gördüðüm andan beri hiçbirþey seni korkutmasýn caným ben herþeye
göðüs germeye hazýrým dedi
Genç kadýn artýk Selim’e olan aþkýný gizlemiyordu ama korkularýný da muhafaza ediyordu
sonra ellerini kaçýrdý baþýný denize doðru çevirdi.Oturduklarý yer denizkenarýnda idi:
-Ya birgün ayrýlýrsak ben ayrýlýkla sonuçlanacak bir iliþki istemiyorum dedi
Selim hemen atýldý:
-Ayrýlmayacaðýz bir tanem seni temin ederim ömür boyu dedi
Selim bu yasak aþka içinde taþýdýðý þehvet duygularýna yenildiði için atýlmýþtý ve
fütursuzca söylediði yalanlarla genç kadýnýn saf temiz duygularýný sömürüyordu.
Aslýnda bu durumun kendisi de farkýnda olmasýna raðmen genç kadýnýn þuh bakýþlarý
ve baþtan çýkarýcý gülüþleri O’nu aþktan deli ediyordu.Hiç bir þey umurunda deðildi.
Genç kadýn bir süre saða sola baktý biraz önce gelen çaydan birkaç yudum aldý
sonra yine þuh bakýþýný Selim’e çevirdi ve:
-Seninle mutluluðu tattým ama ben ciddiyetten yanayým yani…
Selim hemen kadýnýn sözünü kesti ne demek istediðini anlamýþtý:
-Herþey olur caným zamanla yeter ki biz birbirimizi sevelim dedi.
Genç kadýn ne demek istediðinin anlaþýlmadýðýný düþünmüþtü.O aslýnda son derece
namuslu ve dürüst bir insandý ve kendisi gibi dürüst temiz ve karakter sahibi biriyle
yuva kurmak ve anne olmak istiyordu.Selim’e de saf ve temiz duygularla aþýk olmuþtu.
65
Selim’in de bunu bilmesini istiyor baðlanacaðý adamla ancak evlenme þartýyla ömür
boyu birlikte olabileceðini sevdiði adama biranönce söylemek istiyordu.
O gün çay bahçesinden kalktýktan sonra arabayla Ýstanbul’u gezdiler baþka yerlere de
gittiler ve eðlendiler.Selim sevgilisine hediyeler aldý ve tüm gücüyle O’nu mutlu etmeye
çalýþtý.Gün bitiminde Meral’i evine býrakmak için oturduðu semte kadar gitti.
Meral’in oturduðu sokaðýn baþýnda genç kadýn:
-Burada dur daha fazla girme bir gören olur dedi
Selim de arabayý durdurdu ve Meral’in elini tutarak:
-Çok güzel birgündü aþkým dedi sonra gözleri Meral’in gözlerine kilitlendi.Genç kadýn da
ayrýlýk vakti geldiði için hüzünlenmiþ ateþli gözlerle sevdiði adama bakýyordu.Sonra
Selim Meral’in dudaklarýna doðru eðildi ve O’nu dudaklarýndan öptü.Meral bu hareketi
reddetmedi O da elleriyle Selim’in ellerini tutarak dudaklarýný Selim’in dudaklarýna
býraktý. Birkaç dakika þehvetle öpüþtüler sonra kadýn son derece þiddetli bir utanma
hissiyle baþýný çevirdi :
-Ýyi akþamlar görüþürüz diyerek hýzla arabadan indi ve koþar adýmlarla uzaklaþtý.
Selim içindeki coþku dolu duygularný tadýný arabasýnda oturup sevgilisinin peþi sýra
bakarak çýkarttý.Sonra arabasýný yavaþ yavaþ hareket ettirdi.Evine gitmek üzere
süratle yola çýktý.
Aradan üç ay geçmiþti.Selim’in aðabeyine açtýðý dava sonuçlanmýþtý.Selim
davayý kazanmýþ avukatý mutlu haberi bir hafta kadar önce telefonda bildirmiþti.
Selim babasýndan kalan arazilerin yarýsýnýn sahibi olmuþtu.Meral’le olan gizli iliþkisi
tüm þiddetiyle devam ediyordu.Artýk ailesine fazla zaman ayýrmýyor uçuþu olmadýðý
günlerin çoðunu yasak aþkýyla birlikte olarak geçiriyordu.Bu arada kýzýný erkek arkadaþýyla
birkez daha yakalamýþ ve yakaladýðý akþam evde þiddetle dövmüþtü.Kýzý da aðlayan
gözlerle babasýna:
-Artýk senden nefret ediyorum baba bizi ayýramazsýn demiþti
66
Bu sözler Selim’i derinden yaralamýþ olmasýna raðmen kýzýný affetmiþ ama :
-Eðer O gençle görüþürsen seni evlendiririm diyerek kýzýný bu aþktan caydýrmaya
çalýþmýþtý. Birkaç hafta evden çýkma yasaðý da getirmiþti. Sonra günler geçtikçe karýsýnýn da
ýsrarýyla bu kararýndan vazgeçmiþti.
Selim yoðun uçuþ programýnýn bittiði cumartesi günü yine Meral’i aradý buluþup
Moda’ya gitmek üzere anlaþtýlar.Selim alelacele evden çýktý sýk sýk yaptýðý gibi
karýsýna askeriyeden arkadaþý Tamer’le buluþacaðýný söylemiþti.Arabasýna bindi ve
Meral’le buluþacaðý Moda’ya gitmek üzere yola çýktý.Bir saat kadar sonra Moda’ya
geldi.Çay bahçelerinden birine oturdu.Sonra hemen Meral’i aradý Meral de gelmiþti
ve kendisini yandaki banklarda oturmuþ bekliyordu.Hemen sevgilisinin yanýna gitti.
Meral Selim’i görünce mutluluktan gözleri parladý sevgilisini yanaklarýndan öptü.
Selim:
-Gel istersen yürüyelim buranýn manzarasý çok güzel dedi
Meral de:
-Tamam gidelim dedi
Sonra Selim kolunu Meral’in beline attý ve beraberce Moda sahilinde yürümeye
baþladýlar.Bir süre yürüdüler Selim çok mutluydu ve herþeye boþvermiþ aþkýnýn
verdiði sarhoþlukla kendinden geçmiþ bir halde yürüyor arada sýrada da sevgilisini
yanaklarýndan öpüyordu.Etraflarýnda fazla insan yoktu bu durumdayken sað kolu
kendilerini geçmeye çalýþan bir kadýnýn koluna çarptý.Sonra umursamaz bir tavýrla
baþýný kendisine çarpan kadýna doðru çevirdi o anda karþýsýnda gördüðü yüzü
tanýdý.Bu daha beþ ay kadar önce evde karþýlaþtýðý kadýndý.Karýsýnýn arkadaþýydý.
Ýsmini bilmiyordu ama Selim kadýný tanýmýþtý.Kadýn da Selim’i tanýmýþ gördüðü
manzara karþýsýnda þok olmuþtu.Hiç bir tepki vermedi ama yüzü kýzarmýþtý.
Selim’in önünden kaçar adýmlarla uzaklaþmýþtý ama sanki olacak felaketi haber
verir gibi giderken birkaç kez arkasýna dönüp baktý.Selim hiç bir þey yapamamýþtý
67
ama olacaklarý hissetmiþ gibi içi ürperdi ve büyük bir korkuyla irkildi. Sonra kolunu birden
Meral’in belinden çekti duraksadý bu durum Meral’i de þaþýrttý :
-Ne oldu caným yoruldunmu diye sordu
Selim kýzaran yüzünü kadýndan kaçýrdý denize doðru baktý sonra baþýný iki yana
salladý sevgilisinin elini tuttu ve yürümeye devam etti.Bu arada da Meral’e :
-Bir þey yok caným birden aklýma bir þey geldi de dedi
Genç kadýn hiç birþeyin farkýnda olmadan:
-Ne geldi aklýna aþkým aklýnda hep ben varým sanýyordum dedi
Genç kadýn þaka yapmýþtý ama Selim bunu ciddiye aldý ve birden ciddileþti ve:
-Tabi ki senden baþka bir þey düþünemem caným dedi sonra konuyu geçiþtirmek için
deðiþtirmeye çalýþarak :
-Buranýn manzarasý ne güzel deðilmi caným diye sordu
Genç kadýn da güldü Selim’e baktý ve:
-Evet seni tanýmadan önce arkadaþlarla birkaç kez gelmiþtik çok severim Moda’yý dedi
Bu sýrada bir dondurmacýnýn önüne gelmiþlerdi.Selim Meral’e eliyle dondurmacýyý göstererek:
-Bak dondurmacý caným dondurma yiyelimmi diye sordu ama aklýnda hala deminki
olay vardý aslýnda içi içini yiyordu.
-Tama yiyelim caným dedi Meral
Beraberce dondurmacýya girerek dondurma aldýlar ve yürümeye devam ettiler bir yandan da
dondurmalarýný yiyorlardý.Sonra Selim saatine baktý saat epey geç olmuþtu:
-Caným geç olmuþ istersen seni býrakayým eve gitmem lazým dedi
Meral genelde buluþmalarýndan erken ayrýlan O olduðu için þaþýrmýþtý.Selim’den böyle bir
teklif beklemiyordu ama kýrmamak için:
-Tamam caným ben de eve gideceðim zaten dedi
Beraberce Selim’in arabasýna döndüler ve Meral’in oturduðu semte gitmek üzere yola
çýktýlar.
68
Selim sevgilisini oturduðu semtte býraktýktan sonra hýzla evine yöneldi.Ulaþýr ulaþmaz arabayý
otoparka parkettikten sonra evine gitti.Kapýyý çaldý kapýyý karýsý açtý aðlýyordu, hiç bir þey
söylemden oturma odasýna kaçtý.Selim de peþinden gitti oturma odasýnda karýsýnýn
karþýsýna oturdu .Olacaklarý anlamýþ gibiydi yüzü sapsarý olmuþ kaný çekilmiþ yüzü
derin bir kederle gerilmiþti.Utançtan yanan gözlerle karýsýna baktý ama bir þey olmamýþ
gibi sordu:
-Ne oldu caným neden aðlýyorsun?
-Sen ne olduðunu benden daha iyi bilirsin Selim
Selim karýsýnýn durumu haber aldýðýný anladý.Kesik kesik nefes almaya baþladý iki defa
öksürdü sonra karýsýna tekrar sordu:
-Hiç bir þey anlamadým caným açýklamayacakmýsýn?
-Lanet olsun seninle evlendiðim güne arkadaþým sizi Moda’da görmüþ beni aradý
-Bizimi görmüþ Moda’damý?Ben arkadaþýmlaydým
-Hah ha tabi ama sevgilineymiþsin sarmaþ dolaþ
Sonra kadýn tekrar hüngür hüngür aðlamaya devam etti.Selim de durumun umutsuz olduðunu
anlamýþtý ve derin bir sessizliðe gömülmüþtü.Sonra karýsý birden yatak odasýna gitti
eþyalarýný toplamaya baþladý.Selim peþinden gitmedi oturma odasýnda oturmaya devam
etti.On dakika sonra karýsýnýn sesini duydu:
-Melis hazýrmýsýn gidiyoruz
Selim ayaða kalktý kapýnýn bulunduðu hole çýktý.Karýsý ve kýzý valizlerle evden çýkmaya
hazýrlanýyorlardý.Karýsý yüzüne bakmadan konuþtu:
-Sana elveda Selim ben kýzýmla babamýn evine gidiyorum.Beni bunca yýldan sonra aldattýn.
Artýk evli kalamayýz boþanma dilekçeni hazýrla çünkü ben hemen yarýn avukatýma baþvurup
davayý açacaðým.
Sonra kapýyý açtý kýzý Melis’le beraber dýþarý çýktý ve kapýyý hýzla vurup kapattý.
Selim evde yapayalnýz kalmýþtý.Önce þoktan kurtulamadý ne yapacaðýný bilemiyordu.
69
Oturma odasýna geçti aðlamaya baþladý.Saatlerce aðladý aðlarken de:
-Ben artýk ne yaparým zavallý karýmý aldattým ben ne yaptým allahým yuvam daðýldý
diyordu.Sonra kalktý karýsýný cep telefonundan aradý ama telefon kapalýydý.Gece boyunca
bunu birkaçkez denedi ama nafile karýsýna ulaþamadý.Sonra herþeyin bittiðini anlayarak
yatak odasýna gitti ve yattý.
Ertesi sabah geç uyandý kahvaltý etmeden dýþarý çýktý.Arabasýna bindi ve iþyerine
gitti. O gün uçuþu vardý.Uçuþu sabah saat dokuzbuçuktaydý.Bu saate kadar personel
bekleme salonunda bekledi.Tam uçuþ için salondan çýkarken yanýna Meral geldi ve
oturdu.Yüzü kýpkýrmýzýydý ve aðlamýþ olduðu için gözleri kýzarmýþtý.Derin derin nefes
aldý ve Selim’e baktý:
-Neden bana evli olduðunu söylemedin
Selim þaþýrmýþtý ne diyeceðini bilemedi.Sonra kekeleyerek:
-Nasýl öðrendin caným dedi
Genç kadýn gergin bir sesle:
-Bana caným deme artýk senin sevgilin deðilim dedi
Selim’in yüreði yanmýþtý.Yüzünde büyük bir acý belirdi.Ýki günde ikinci felaketi yaþýyordu.
Sonra Meral’e baktý derin bir soluk aldý:
-Bunu sana söyleyecektim karýmdan boþanýyorum dedi
Genç kadýn ayaða kalktý:
-Ben dürüst biriyle beraber olmayý tercih ederim.Bu konuda bana dürüst olmayan hiç bir
konuda dürüst olmaz o nedenle beni unut ve bir daha arama dedi ve yerinden kalkarak
hýzlý adýmlarla personel odasýndan dýþarý çýkarak gözden kayboldu.
Selim oturduðu koltuða çakýlmýþ kalmýþtý.Bir süre aklýndan bir karýsý bir kýzý bir de sevgilisi
Meral geçti artýk hepsini kaybetmiþti.Kafasý bu düþüncelerle dolu olarak kalktý holden
hava meydanýna çýkan kapýya gitti.Kapýdan çýktý ve kendisini uçaða götürecek olan
servis otobüsüne bindi.
70
Yarým saatlik bir bekleyiþten sonra saat dokuzda uçuracaðý uçaðýna ulaþtý.Merdivenleri çýktý
kapýdaki hostesi selamlayarak pilot kabinine geçti.Yardýmcýsý Mehmet Kaptan kabindeki yerini
almýþtý.Selim düþüncelerle doluydu önce Mehmet Kaptan’ý farketmedi yerine oturdu sonra
yanýnda oturan Mehmet Kaptan’a baktý zoraki gülümsedi ve:
-Günaydýn Mehmet Bey dedi
Mehmet Kaptan da :
-Günaydýn kaptan nasýlsýnýz diye sordu
Selim hem üzgün hem de düþünceliydi sadece:
-Saðol iyiyim demekle yetindi.
Sonra kalkýþ saatini beklemeye baþladý.Mehmet Selim’in soðuk tavýrlarýna alýþmýþtý ama
bu sabah Selim Kaptan’ý hiç tanýyamamýþtý.”Bu adam gün geçtikçe kendini kaybediyor
Allah verede bir hata yapmasa”diye düþündü.Saat dokuzbuçuk olduðunda uçaðýn kapýlarý
kapandý her iki kaptan da telsizini taktý.Hostes kabini kaptaný aradý ve tüm yolcularýn
uçaktaki yerini aldýðýný haber verdi.Selim hemen telsizini açtý ve kuleyi aradý:
-Kule burasý ÝHY4755 sefer sayýlý uçak kalkýþ için hazýrýz
Birkaç saniye sonra kule cevap verdi:
-Kalkýþ için tüm pist hazýr kalkýþa geçebilirsiniz
Selim talimatý aldý yardýmcý Kaptan Mehmet’e:
-Kalkýþ serbest motorlarý çalýþtýralým talimatýný verdi
Mehmet de aldýðý talimat gereði motorlarý çalýþtýrdý.Uçak motorlarý büyük bir gürültüyle
çalýþtý.Birkaç dakika içinde uçak havalanacaðý pistin baþýna gelmiþti.Selim son kez kuleyi
aradý ve kalkýþa geçti.Kumanda kolunu son hýza getirdi ve uçak büyük bir gürültüyle
havalimanýndan havalandý.Yolculuk Adana’ya idi yaklaþýk birbuçuk saat sürmesi
tahmin ediliyordu.Uçaðýn ilk yarým saati normal geçti ve bir sorun yaþanmadý.Selim hala
çok dalgýndý ve aklýnda sürekli Meral vardý bazen de kendisini terkeden karýsý ve kýzýný
düþünüyordu.Bu süre zarfýnda Mehmet Selim’e birþeyler sormuþ ama yanýt alamamýþtý.
71
Bu durum Mehmet’i çok endiþelendiriyordu.Yine de kendisi Selim’in yardýmcýsý olduðu için
bir þey söylemek istemedi.Selim bu arada ne radara bakýyor ne de uçaðýn hýz ve seyrüsefer
göstergelerini kontrol ediyordu.Bu nedenle hýzý maksimum seviyeye çýkarmýþtý ama farkýnda
deðildi.Bu durum yaklaþýk onbeþ dakika daha sürdü.Mehmet de durumu farketmemiþti
çünkü O da sadece radara bakýyor baþka bir göstergeyi kontrol etmiyordu.Herþeye raðmen
Selim Kaptan’la beþ defa uçmuþtu ve kendisine güveniyordu.Bu sýrada uçaðýn sað kanadýndan
gelen büyük bir gürültü duyuldu. Selim ve Mehmet büyük bir korkuya kapýldýlar hemen motor
göstergelerini kontrol ettiler uçaðýn sað motoru devre dýþý kalmýþtý ve yanýyordu.
Selim ne yapacaðýný þaþýrmýþtý.Yolcu kabininden çýðlýklar ve baðýrýþ sesleri geliyor hostesler
yolcularý yatýþtýrmaya çalýþyorlardý.Uçak hýzla irtifa kaybediyordu daha doðrusu düþüyordu.
Selim:”Yapacak hiçbirþey yok düþüyoruz” diye düþündü ve hemen telsiziyle yolculara
seslendi:
-Deðerli yolcularýmýz þu anda kötü bir kaza sonrasý motorumuzu kaybettik uçak
irtifa kaybediyor lütfen kemerlerinizi baðlayýnýz uçaðý araziye indirmeye çalýþacaðýz.
Sonra telsizi kapattý ama çok geçti.Uçak birkaç saniye içinde büyük bir gürültüyle yere
çakýldý.Yere önce burnu çarptý.Çarpmanýn þiddetiyle Kaptanlar Selim ve Mehmet
ezilerek yaþamýný yitirdi.Yolcularýn çoðu da ayný akýbete uðradý.Mürettebatýn da çoðu
bu hazin kazada yaþamýný yitirdi.En son anda telsizlerden þu anons duyuldu:
-ÝH4755 cevap verin durumunuzu bildirin
Yanýt yoktu.Selim arkasýnda kendini seven ama terkeden iki kadýn ve bir evlat býrakarak
hayata veda etti.

BÝTTÝ





Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Kaþýkçý Elmasý [Þiir]
Mehmetçik [Þiir]
Sihirli Fülüt [Þiir]
Sarhoþum [Þiir]
Kozmonot [Öykü]
Ülkemizin Gelecek Perspektifi [Ýnceleme]


KEMAL KAVAS kimdir?

AMASYA'DA 02 TEMMUZ 1972 YILINDA DÜNYA'YA GELDÝM. ÝLKOKULU AMASYA'DA ORTA VE LÝSE'YÝ ÝSTANBUL'DA TAMAMLADIM. Ý. Ü. ÝÞLETME FAKÜLTESÝ'NÝ 1997 YILINDA BÝTÝRDÝM. ASKERLÝK GÖREVÝ SONRASI ÇEÞÝTLÝ FÝRMALARDA MEMUR OLARAK ÇALIÞTIM. 2009 YILINDA AMATÖR OLARAK ROMAÝMN,HÝKAYE VE ÞÝÝR YAZMAYA BAÞLADIM. EN ÖNEMLÝ ESERÝM 2010 YILINDA YAZDIÐIM "KARA KUTU" ADLI ROMANDIR. HALEN "KOZMONOT"ADLI ROMANIMI YAZMAKTAYIM. SAYGILARIMLA

Etkilendiði Yazarlar:
ÞÝMDÝLÝK SADECE OKUMAK


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © KEMAL KAVAS, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.