"Neden evrim teorisi bu kadar önemli?" gibi sözlerle, yapýlan fikir mücadelesini kendilerince küçümseyen ya da "artýk Darwin’e kimse inanmýyor, o nedenle bu konuda çalýþmak gereksiz" diyerek önemsemeyen birçok insana rastlarýz. Bu sözler gerçek dýþý mantýklara dayanýr ve çoðu zaman inananlarýn Darwinizm ile mücadelesinin hýzýný kesmeye yöneliktir. Bu gibi iddialar, gerçekte Darwinizm ile fikir mücadelesinden kaçmanýn bahaneleridir.

Ýnsanlarýn bu mazeretlerin ardýna sýðýnmalarýnýn sebepleri nelerdir?

En önemli sebep, bilgi yetersizliðidir ve bu nedenle evrim teorisine duyulan korkudur. Darwinizm’in bilimsel delilleri bulunduðunu zanneden insanlar, bu fikir mücadelesinin bilime karþý yapýldýðýný zannediyor olabilirler. Hatta bazý kiþiler bilimin evrimi ispatladýðýný, evrim konusuyla ilgilenecek olurlarsa etkilenip inançlarýnýn zayýflayacaðýndan endiþe ederler. Bunlarýn tümü çok gereksiz korkulardýr. Çünkü bilim, evrimin bilim dýþý olduðunu göstermiþtir. Son yýllarda ortaya çýkarýlan her yeni bulgu, evrim teorisinin bir yalan ve aldatmacadan ibaret olduðunu ortaya çýkarmýþtýr. Yaratýlýþ ise apaçýk bir gerçek olarak ve tüm kanýtlarýyla gözler önündedir. Bilim, tüm evreni Allah’ýn yoktan yarattýðýný, evrim teorisinin ise bilimsel hiçbir deðerinin olmadýðýný açýkça kanýtlamýþtýr.

Bütün bu gerçeklere raðmen materyalist güçlerin denetimindeki medya ve akademik kaynaklarýn telkinleri öylesine etkilidir ki, evrim teorisi bir tabuya dönüþmüþtür. Evrimi inkar etmek hatta eleþtirmek, bilimle çeliþmek gibi gösterilir.

Batýnýn popüler bilim dergileri ve onlarýn yerli taklitleri, insanlarýn evrim teorisini benimsemesi amacýyla yapýlan propogandanýn öncüleridirler. Bilimsel kaynaklar, ansiklopediler ve biyoloji kitaplarýnýn bu konudaki rolü de görmezden gelinemez.

Eski bir evrimci olan Douglas Dewar, evrim ile medya arasýndaki önemli iliþkiye þöyle dikkat çeker:

"Evrimcilerin basýný ele geçirmelerinin önemini pek az insan kavramýþtýr. Bugün pek az dergide evrim teorisini reddeden makale çýkar. Hatta dini dergilerin bile birçoklarý, insanýn hayvan soyundan geldiðini kabul eden modernistlerin elindedir... Genel konuþursak bütün gazetelerin yazý iþleri müdürleri, evrimi ispat edilmiþ bir olgu olarak bilmekte ve teoriye karþý çýkan herkesi de cehalet ve delilikle suçlamaktadýrlar... Yayýnevleri, yürürlükte olan bir teoriye karþý çýkýp da üzerine hücumlar toplayacak veya raðbet görmeyecek bir kitabý basmazlar... Böylece halk, meseleyi tek yönlü olarak öðrenir. Normal bir insan, evrim teorisini, yerçekimi kanunu gibi ispat edilmiþ bir gerçek olarak bilmektedir." [1]

Ýnsanlar yýllarca bu telkinler nedeniyle Darwinizm’in bilim olduðunu zannettiler. Darwinizm’le mücadelenin de bilime açýlmýþ bir savaþ olduðunu düþündüler. Oysa Darwinizm’in ideolojisi, yukarýda da belirttiðim gibi, Allah’ýn varlýðýný ve yaratýþýný inkar üzerine kurulmuþtur ve savunulma amacý yalnýzca Materyalizm’e bir dayanak saðlanmasýdýr. Darwinizm, Rabb’ine karþý sorumlu olduðunu insana unutturmak ister. Rastlantýlarýn eseri olan bir çeþit hayvan olduðunu telkin eder ve insaný orman kanunlarýna göre yaþamaya yönlendirir.

Darwinist felsefenin 150 yýldýr insanlýða verdiði zararý bilmemeleri nedeniyle, yapýlan fikir mücadelesinin ne denli hayatî olduðunu insanlar anlayamýyor olabilirler. Evrim teorisi konusunda yeterince bilgi sahibi olmayan ya da detaylarýný incelememiþ olan insanlar, Darwinizm tehlikesinin bilincinde deðillerdir. Oysa insanlýða yýllardýr kan, gözyaþý ve acýlar yaþatan sosyal sorunlarýn ve ahlaki dejenerasyonun temelinde evrim teorisi vardýr.

Yýllardýr insanlýðý mutsuzluða sürükleyen ve milyonlarca masum insanýn ölümüne sebep olan komünizm, faþizm, ýrkçýlýk, kapitalizm kaynaklý savaþlar ve bugün de süren terörün asýl kaynaðý Darwinizm’dir. Teorinin dayattýðý çarpýk iddialar, öldürmeyi, köleleþtirmeyi ve sömürmeyi, insanlarýn adeta bir ’doða kanunu’ olarak anlamalarýna sebep olmuþtur. Bu yüzden zayýf, güçsüz ve hasta insanlarýn yok edilmesi, güçlü ve zengin insanlarýn ise üstün konumda olmasý gerektiði insanlara doðal gelmiþtir. Darwinizm’e göre, doðada acýmasýz bir yaþam mücadelesi, güçlünün güçsüzü ezdiði ve sonunda güçlünün hayatta kaldýðý bir çatýþma vardýr. Darwinizm’i benimseyen söz konusu ideolojilerin mensuplarýnca toplumda bir sýnýf çatýþmasý oluþturularak, insanlýðýn geliþip, modernleþeceði zannedilmiþtir.

Bugün dünyada milyonlarca insan, açlýk çeker, zulüm görür, haksýzlýklara uðrar ve yurdundan sürülürken, insanlarýn büyük çoðunluðu bu zulme duyarsýzdýr ve kendi dünyevi çýkarlarýný gözetir. Darwinizm, verdiði telkinlerle bu acý, kan ve gözyaþýnýn sona ermesi için insanlarda bulunmasý gereken vicdani yükümlülük duygusunu köreltmeye çalýþýr. Ýþte bu nedenlerledir ki, öncelikli yapýlmasý gereken Darwinizm’le fikir mücadelesidir. Terör, yoksulluk, ýrkçýlýk, adaletsizlik ve ahlaki dejenerasyonla mücadelede baþarý, bunun ardýndan gelecektir.

Devam Edecek...

Kaynaklar:

[1] Douglas Dewar, Ýnsan: Özel Yaratýk, s. 103-104