Bekleyiş Senfonisi
(Gülcihan Atalay) 17 Ocak 2002 |
Düşler |
| |
bir ihtimal peşinde bir ömrü savurmak ne dâhiyane ne de çılgınca… Bir panayır kalabalığında, lunapark sevincindeki çocuk gibi bekledim seni bir elimde elma şekeri, öbür elimde kırmızı uçan balonla… |
|
Gerekçesine Seni Yazardım
(Gülcihan Atalay) 20 Şubat 2002 |
Düşler |
| |
Ne zaman seni düşünsem; usuldan bir şiir başlar gökyüzünden, dökülür ağır ağır saçlarıma. Tepeden tırnağa mısraya batarım, tepeden tırnağa aşka... |
|
Çılgınlığın Uçurumu / Ussallığın Sınırı
(Gülcihan Atalay) 16 Mayıs 2002 |
Yaşam |
| |
Nerede başlar çılgınlığın uçurumu, ussallığın sınırı nerede biter. Hangi vazgeçilmezlerimiz bizi, yeknesak bir hayatın ipleriyle bağlamıştı... |
|
Aşk Yakar Bütün Teskereleri
(Gülcihan Atalay) 23 Mayıs 2002 |
Sevgi ve Aşk |
| |
En çok neyi yakıştıramadımki kendime... Aşk acısı çekmeyi mi, yaralanmayı mı, gülüp geçmeyi beceremedim diye mi öfkelendim. Belki de “aşk kısa süreli bir ahenkti” gerçekten ama ben çocuksu bir saflıkla, belki dalgınlıkla, belki de bile bile... |
|
Aklın Firar Mevsimidir
(Gülcihan Atalay) 20 Kasım 2010 |
Yaşam |
| |
Sırça kavanozlarında yüreğimizin yeni acılar biriktirmeye gönüllü olma vaktidir… |
|
|
Penceremde narçiçeği bir şafak
Susarım
Kanarsa yaralarım
Korkma
Tütün basarım
Göçebedir acılarım
Yaşarsam
Hüznümü de
Elbette
Sevdalı yaşarım…
|
|