Kýlýbýklýk yada Kalbi Ilýklýk
(Meryem Rabia Taþbilek) 2 Temmuz 2007 |
Tarihe Yön Verenler |
| |
Ýnsaoðlunun lebinden dökülen sözle, kaleminden süzülen kelamýnýn; kalbe doðan tesiriyle sýcak baðýný hesaba katarak O'nun eþine karþý davranýþlarýný anlatmalýyým sizelere. Onun yüzünü hiç görmemiþ olsam da; görmüþ olanlar kadar çok sevmeyi ve sevgisinin hakkýný verebilmeyi temenni ediyorum.
O'nun yaþantýsýyla verdiði canlý örnekliðe baktýðýmda eþler arasý zarif davranýþlarýn, anlayýþ ve yardýmlaþmanýn kýlýbýklýk deðil bilakis kalbi ýlýklýk olduðuna þahit oluyorum. Eðer eþlerin birbirine güzel davranmasý kýlýbýklýk olsaydý kendisi kýlýbýklarýn en önde gideni olurdu sanýrým. Elbette O kalbinin ýlýklýðýný günümüze kadar taþýyan insanlýðýn en güzel örneðiydi. |
|
Baraka
(Meryem Rabia Taþbilek) 3 Eylül 2008 |
7nci Sanat (Sinema) |
| |
Filmin giriþinde gösterilen yüksek daðlar ve akabinde kayan yýldýzlar. Önce insana verilen halifeliðin yapabileceði yüce icreatlara raðmen, sonrasýnda irademizle aþaðýlara doðru düþüþümüzün hemen giriþteki özeti gibi bir þeydi benim için.
“De ki: Herkes bulunduðu hal ve niyetine göre iþ yapar. Bu durumda kimin en doðru yolda olduðunu Rabbiniz daha iyi bilir." Ýsra Suresi 84
Ýlk dikkatimi çeken üzerine reklam afiþi yapýþtýrýlmýþ, hüzünbaz bir yüz. Üzerindeki afiþin yarýsý aþaðýya düþmüþ… Ýçinde yaþadýðýmýz, yaþatýldýðýmýz çarpýk sistem insanoðlunun sorunlarýnýn üzerini suni ve kýsa vadeli hazlar, sentetik boyalarla kapatmaya çalýþsa da bir þekilde patlak veriyor yine de insanýn huzursuzluðu ve mutsuzluðu diye düþündürüyor. |
|
|
Dünümde, bugünümde ve yarýnýmda:
Sorularýn çýkardýðý sürtünme sesi pek de kafiyeli sayýlmazdý. Bu yüzden dýþarýdan duyulduðunda iç gýcýklardý pek çok defa. Ýnsanlar yüzünde soru iþaretleriyle gezen çehrelere tüylü bir þeftaliye dokunmuþcasýna ekþiyerek bakarlardý. Soru sorma yoldaþlýðý yerine, bulunacak olan yeni cevaplarla, hali hazýrda var olan cevaplarýný tokuþturma kolaylýðýný yeðlerlerdi. Bu durum örsünü vuruyordu teraziye. Tebbessümüne inþirah içirilmiþ çocuklar þaþkýnlýkla bakardý bu hale kapý aralýklarýndan. Çocuklar ve kuþlar eflatun bir fon gibi uðuldardý þehrin gürültüsüne boðdurulmuþ can kulaðýmýzda. Fakat þu aþikardý ki, herkesin içindeki karanlýk aydýnlýðýný arýyordu. Aranýyorsa bulunacaktý elbet. Bazýlarýmýz pusuda gözlüyorduk aydýnlýk arayan karanlýðýmýzý. Pütürlü soru iþaretleri törpülüyordu hakikatin önündeki duvarý inceden inceye. Yeni anlamlar yumuþak dokuyu geçip, aklýn sinir uçlarýna dokunup kanatýyordu.
...
Ayrýca bu adreste de yazýlarýmý yayýnlýyorum;
http://www.dilisizmutercim.blogcu.com
|
|