Bir Bir Gece Masalları...
(Fatih PESTİL) 29 Aralık 2005 |
Aşk ve Romantizm |
| |
artık o gidip geldiğim yerin anlamı oluveriyor /
bir gecede oluşuveriyor tapınağım /
senin melek bakışlarınla kutsanmak için /
ve adak sunmak için gülüşüne bedenimi /
kusana kadar içmek pahasına /
parasız kalmayı da göze alarak /
ve her şeyi /
ve de her şeyi /
yanıbaşına geliyorum cuma cumartesi geceleri |
|
Geceyarısı Cinayetleri 2
(Fatih PESTİL) 14 Kasım 2005 |
Beklenmedik |
| |
Her şeyin bittiği yerde başlayan bir masaldı bu; bir söylence belki... Kimselerin bilmediği bir ezgi, hayatın görmezden geldiği bir yazgıydı. Öyle ki mütemadiyen sevdalanmalar ve daha da mütemadiyen terk edilişler üzerine kurulu bir yap-boz oyunuydu. |
|
03. 11. 2005
(Fatih PESTİL) 3 Kasım 2005 |
İronik |
| |
Marketten çıkaraken çarpıştık Melek’le. Ben o sıralar hala öyle bir güzelliğin ve her yanına renk renk ışıltılar saçan, kısa saçlı, fındık burunlu, çimen gözlü bu ilahenin adının Melek olduğunun bilincinde değilken yani. Marketin kapısında, hem de ç |
|
Nurullah Çıkmazsokak Soruyor
(Fatih PESTİL) 2 Kasım 2005 |
Gülmece (Mizah) |
| |
Demek istediğim bunlar neden 40 tane? Yani ortalama olarak bu rakam neden esas alınıyor? Bu durumun bir efsanesi, bir çıkış noktası var mı? Ne bileyim, bunu 40 haramiler bulmuş mesela diye falan… o da olmazsa bulan adam 40 yaşındaymış gibisinden bi |
|
Kayıp Senfoni
(Fatih PESTİL) 1 Kasım 2005 |
Bireysel |
| |
çapaklı uykular geziyor gözlerimde /
arınmıyorlar her sabahki abdestlerinde ne yazık... /
melul bakıyorlar faili meçhul dünyaya /
en meşhur dizelerin arasından da olsa /
acıyorlar... /
|
|
Yoksun Mahkum
(Fatih PESTİL) 1 Kasım 2005 |
Bireysel |
| |
Çok sakallı bir dedenin ölümünde soğuverir hayat /
Bir Cuma salasına yetiştirilir milad... /
Yepyeni bir hayatın ilk anlarıdır /
Ve fakat /
Torunlar farkında değildirler.... |
|
Sahipsiz
(Fatih PESTİL) 1 Kasım 2005 |
Yaşam |
| |
Artık acıları zulalara saklamalıyız /
Gerektiğinde kullanmak üzere /
Artık gözyaşlarını ispiyonlamalıyız hayatın düşlerine, /
Gerçekler saklı kalmalı, hayatın rafine gençliğinde... |
|
Sussun Sessizliğimiz
(Fatih PESTİL) 1 Kasım 2005 |
Başkaldırı |
| |
Aynı yazgının yolcusu gibi /
Çok tanıdık acıları anlattık durduk /
Usandık /
Nafile.. /
/
Neredeyse durmadan ağlayarak geçicekti ki ömür /
Yağmurlar yağdı beklenmedik zamanlarda.. /
Rahatladık... /
Sevindik yoldaşlığına /
Mikail aleyhisselamR |
|
Geceyarısı Cinayetleri 1
(Fatih PESTİL) 10 Temmuz 2004 |
Beklenmedik |
| |
Sustu adam... Bir anda çocukça küsme krizlerine girdi. Perdelerini kapadı, hatta belki pijamalarını bile giydi. Akşam karanlığına sarılıp yattı. Üşüyordu ve sabahın serinliği bastırdığında – koskoca adam- altına işeyebilirdi, tıpkı eskisi gibi, tıpk |
|
|
sevdalanmaya sevdalı bir tiyarocu. Edirne - Ankara arasında, iki karasal iklimde ömür törpüleyen, kah gülen kah güldüren, çokça yazan, düşünen, dudaklarına dertli ezgiler iliştiren ve üreten, ağlayan bir palyaço tadında bir adam...
|
|