Türkçe Olimpiyatlarý Ve Kelebek Etkisi

Hasan TÜLÜCEOÐLU

Dokuz yýldýr düzenlenen Türkçe olimpiyatlarý etkinlikleri Ülkemiz ve Türkçemiz adýna geçmiþte hayali bile kurulamayacak büyük bir baþarýdýr. Farklý ýrk ve ülke çocuklarýndan kendi dilimizi dinlemek bizlere mavera ötesi duygular yaþatýyor. Bu baþarýyý alkýþlamamak mümkün deðil.

Bilindiði gibi bu, özel gayretlerle farklý ülkelerde açýlan Türk okullarýnýn baþarýsý. Dokuz yýldýr bu okullarda öðrenciler arasýnda Türkçemizi en güzel þekilde icra etme yarýþý hýzlanarak devam ediyor.

Þubat ayý baþlarýnda gece geç vakit -yanlýþ hatýrlamýyorsam samanyoluhabertvde- Türk okullarýnda Türkçe olimpiyatlarýna hazýrlýklarýn baþladýðý haberini izledim. Ýnternette yüzeysel araþtýrmamda olimpiyat hazýrlýklarýnýn bir çok ülkede ekim kasým aralýk gibi çok erken bir zamanda baþladýðý bilgilerine ulaþtým.

Gerçek ya da suni gündem, her zaman insanlarý birinci dereceden meþgul etmiþtir. Okullarda öðrenci psikolojisi açýsýndan baktýðýmýzda eðitim yýlý baþýnda oluþturulan gündem tüm yýl boyu öðrencilerin birinci önceliði olup onlarý meþgul eder. Lise ikinci sýnýfta, 1981 sonunda Milli Basketbol takýmýmýz Yunanistan’ý yenerek ilk defa Balkan þampiyonu olduðunda o ve devamý yýllarda okulun hep boþ kalan basketbol sahasý öðrenci kaynar olmuþtu. Futbol topunun aksine iri ve aðýr pekte sevimli olmayan basketbol toplarý, pota ve küçük beton çizgili saha öðrencilerin gözdesiydi. Öðretmenler bile bir anlamda dinlenme ve stres atma amacýyla oynadýklarý voleybolu býrakýp basketbol oynamaya baþlamýþlardý. Ayný yýllarda Cumhurbaþkaný Kenan Evren’in saðlýk için spor yapmanýn önemine vurgu yapmasý ve siyah beyaz ekranlarda eþofmanýyla koþmasý sonrasý kadýn-erkek bir çok insan eþofmanlarýyla sokaklarý doldurmuþlardý.

Halk nazarýnda üstün Batý dillerini ve bilim ve tekniðini en iyi öðreten okullar olarak görülen yabancý okullar bizde Osmanlý’nýn son döneminde açýlmaya baþlamýþtý. Bazýlarýnca kabul edilmese de bu okullar misyonerlerin ülkemizdeki eðitim faaliyetleriydi. Misyonerlerin eðitim faaliyetlerinin amacý Afrika’da direk hýristiyan yapmak iken Türkiye ve benzer Müslüman ülkelerde ise daha farklýydý. Robert Kolej’in kurucusunun okul yeri olarak Fatih’in fetihte Ýstanbul’a ilk girdiði bölgeyi özellikle seçtiði anlatýlýr.

Seksenli yýllarda peþ peþe öðrenci yurtlarý açan dindarlarýn en büyük hayali ülkemizdeki yabancý kolejler benzeri okullar açmaktý. Üstat Said Nursi Hazretleri eserlerinde fen ve din ilimlerinin birlikte tedris edilmesi gerektiðini vurgular. Bu özellikte bir üniversiteyi Van’da açma giriþimleri yarýda kalmýþtýr. Fen ilimlerinin tedrisi çok önemlidir. Doksanlarda dindar insanlarýn açtýðý kolejler azda olsa meyveler vermeye baþlamýþtýr. Bilimsel çalýþmalarda bu okullarda okuyan öðrenciler öne çýkmýþtýr. Asýl popülerliðe de bilimselliðiyle ulaþmýþtýr.

Bilimsel geliþmesini tamamlamýþ Batý dünyasý beraberinde oluþturduðu Batý Kültür’ünü teknolojik ürünleriyle birlikte tüm dünyaya dayatmýþtýr. Bilimsel çalýþmalarý ile sonuç ve verileri kendinde saklý kalýrken dil kültür ve teknolojik ürünlerini dünyaya empoze etmektedir. Her toplumun kendine has bir kültürü vardýr; ancak bir diðerini etkilemek için bilgi ve teknik ve teknoloji olarak ta güçlü olmanýz gerekmektedir. Hala Batý kompleksinden kurtulamamýþ ‘muasýr medeniyetler’ seviyesine ulaþamamýþ millet olarak bizim baþkalarý üzerinde etkin ve etkili olmamýz; Batý tarzý kültür transfer etmemiz gerçekçi olmak gerekirse pek mümkün olmayacaktýr. Bir Ýngiliz, dilini öðretirken kültürünü de empoze eder; ama bu bizim Türkçe öðretimimizde yukarda bahsedildiði üzere bu aþamada tam geçerli ve etkin deðildir.

Türkçe olimpiyatlarý, Türk okullarýnýn, bu okuldaki öðrenci ve ailelerin birinci gündemi olmuþtur. Þampiyonluða ulaþmak için aylar öncesinden hummalý bir folklorik çalýþma yapýlmaktadýr.

Bizde 23 Nisan ve 19 Mayýs folklorik çalýþmalarý nisan ayýndan itibaren okullarýmýzda eðitim-öðretimi en asgari düzeye indirir.

Avrupa’nýn bizim nazarýmýzda güçlü olmasý bilim ve teknikteki geliþmesi nedeniyledir.

Güçlü ve etkili olmak spordan folklardan ve müzikten deðil, bilgiye ulaþmaktan geçmektedir. Elbette ki bunlarda onu tamamlayacaktýr.