..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Kendi görüşlerim var -sağlam görüşler-, yine de her zaman onlara katılmıyorum. -G. Bush
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Fuat Türker




23 Temmuz 2011
Mutmain Kalp  
Fuat Türker
“Dünyadaki amacınız nedir?” sorusuna muhatap olan insanların büyük çoğunluğundan, “mutlu olmak” cevabını alırsınız. Hepsi gerçek mutluluğu yaşayabilmenin yollarını arar; mutlu olabilmek için bir hedef belirler. Hedefe ulaştıklarında mutlu olacaklarını düşünürler ancak yanılırlar…


:ADBA:
“Dünyadaki amacınız nedir?” sorusuna muhatap olan insanların büyük çoğunluğundan, “mutlu olmak” cevabını alırsınız. Hepsi gerçek mutluluğu yaşayabilmenin yollarını arar; mutlu olabilmek için bir hedef belirler. Hedefe ulaştıklarında mutlu olacaklarını düşünürler ancak yanılırlar… Ya hayal ettikleri mutluluğu bulamaz ya da kısa süreli bir mutluluk yaşarlar.

Yöneldikleri her hedefte sonuç hep aynıdır. Mutlu olduğunu düşündüğünde dahi, kişinin içini sıkan ve ona huzursuzluk veren onlarca konusu vardır. Bazen de mutlu olduğunu söylerken gerçekte rol yapar; o sahte bir mutluluktur.

İnsanın gerçekten huzur ve mutluluğa kavuşması, sıkıntısız yaşaması, yalnızca Allah’ın hoşnutluğunu hedeflediği bir yaşam sürmesiyle mümkündür. Rahmeti her şeyi kuşatan Rabb’imiz bu gerçeği Kur’an’da haber verir.

Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur. (Rad suresi, 28)

Kur’an’daki bu sırdan habersiz olan bazı insanlar, her yolu denedikleri halde düşledikleri mutluluğu yakalayamamalarının, yaşamın değişmez gerçeği olduğunu düşünürler. Oysa Allah her konuyu çözümüyle birlikte yaratır. Her konudaki sorunun olduğu gibi, mutsuzluğun çözümü de Kur’an’da insanlara bildirilir. İnsanlar ancak Allah’ın emrettiği güzel ahlakı yaşadıkları, O’nun, üzerlerindeki korumasını kavradıklarında dünya hayatından zevk alabilirler. Ancak o zaman çevrelerine Allah aşkıyla bakar, O’nun benzersiz sanatıyla yarattığı güzellikleri gereği gibi takdir edip, mutlu olmayı başarabilirler.

İnananlar her durumda Allah’a güvenen, her işinde O’na yönelip dönen, Allah’ın hoşnutluğunu yaşamının hedefine yerleştiren insanlardır ve Rabb’imizin sonsuz rahmeti, sevgisi ve yardımı sürekli onların üzerindedir. Allah; “…Ve sizin Allah’ın dışında ne bir veliniz vardır, ne bir yardımcınız. (Şura Suresi, 31) ayetiyle haber verdiği gibi, inananların yanındadır ve onları hiçbir zaman yalnız ve yardımsız bırakmayacağını vaat eder.

İmam Rabbanî de Allah’ı anmanın önemi konusunda Mektûbat’ında şu sözleri söyler: “Yavrum! Annenin yavrusuna karşı yaptığı gibi daha ne zamana kadar kendine böyle titreyeceksin? Daha ne güne kadar nefsin için üzülecek, sıkıntılara düşeceksin? Yakında elbet öleceksin. Zümer Suresi 30. ayette şöyle buyruldu; “Gerçek şu ki, sen de öleceksin, onlar da öleceklerdir.” Bu kısa zamanda yapılması gereken en mühim şey, çok zikir yaparak kalbi hastalıktan kurtarmayı düşünmektir. Çabuk biten bu zamanda Allah’ı hatırlayarak, manevi hastalığa ilaç yapmak en büyük vazife olmalıdır. Allah’tan başkasına düşkün olan bir gönülden hiç hayır umulur mu? Dünyaya eğilmiş olan ruhtan, nefs-i emmare daha iyidir.”

Allah’ı anmak; yemek, içmek, soluk almak kadar hayati önem taşır. Kalbi tatmin olmayan kişi şuursuzca, gaflet perdeleri ardında yaşadığının farkında dahi değildir... Kalbi içtenlikle Allah’a bağlamak, her şeyi Allah’ın yaratmakta olduğu gerçeğini düşünmek, insanın gerçekleri görmesini engelleyen perdeleri bir bir kaldırır; dünya ve ahiretin güzelliklerini önüne serer. Şeytan, Allah’a yakınlaştıracak her şey gibi cenneti de insana unutturmaya çalışır. Cenneti her an hatırda tutmak, cennet ehlinin özelliklerini kazanmamıza sebep olacaktır.

Şunu unutmayalım; gerçek mutluluk için Rabb’imize gönülden, tam bir teslimiyetle bağlanmamız ve yaşamımızın her anını Kur’an ahlakına uygun bir şekilde yaşamamız gerekir... Dünya hayatında ne denli zorluk ya da sıkıntıyla karşılaşırsak karşılaşalım, Allah bizim için en hayırlısını yaratır. Sabredelim; olaydaki hayır ve hikmeti görmeye çalışalım.

Ancak Allah’ı anarak ve Onun hoşnutluğunu gözeterek mutlu yaşayabiliriz. O zaman mutmain olur kalbimiz ve –Allah’ın dilemesiyle- daha dünyadayken adeta cenneti yaşarız.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnkârcılar İnananların Sapmasını İsterler
Son Perde
Dinin Çıkarlarını Gözetmek
Anne Babaya İtaat Nasıl Olmalı?
Korkma Ebedi Varsın
Allah Aşkı
Bir Başka Candır Ölüm
Kadere Dair
Kur'an'dan Sorulacaksınız
Her Sabah, Günü Allah'a Adamak

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Neden Kıskanır?
Konuşma Kişiliği Yansıtır
Çocuklar Gibi...
Ne Kadar Aciziz!..
Gerçek Sevgili
Ahirete Hazırlık Kursu
Gerçek Adalet
Duyguları Akıl ve İrade ile Terbiye Etmek
Vakit "Öldürmek" Değil, Kazanmak İçindir
İnsanlar İçin Yaşamak Zordur

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir Otobüs Yolculuğu [Öykü]
Köy Anılarım (!) [Öykü]
Artık Oruç Tutuyorum (Çocuklar İçin Ama Büyükler de Okuyabilir :) [Öykü]
Daldaki Armut (Çocuklar, Gençler ve de Çocuk ve Genç Kalanlar İçin :) [Öykü]
Boyun Eğen Kutlu Kadın [Öykü]
Darwinizm, Komünizmin Bilimsel Kılıfıdır [Eleştiri]
Pkk'nın Hedefi; Komünist Toplum [Eleştiri]
"Kahrolsun O Zan ve Tahminle Yalan Söyleyenler" [Eleştiri]
Dünyalık Peşindeki Din Adamları [Eleştiri]
Şeytanın Çift Taraflı Kıskacı: Bir Yanda Ateizm Bir Yanda Yobazlık [Eleştiri]


Fuat Türker kimdir?

6 yıldır insani ve imani konularda makaleler ve çocuk yazıları yazıyorum. Yaklaşık 5 yıldır Haber Vaktim, Cemaat. com, Sayha Dergi, Edebistan, Turuncu Dergi, Körpe Kalemler, Edebiyat Defteri gibi dergi, portal ve haber sitelerinde yazılarım yayınlanıyor. Yazılarımı ve inandıklarımı paylaşmak için İz Edebiyat'dayım. Ayrıca Risale Çocuk, Kalem. biz ve Beyan/İstikamet Dergisi'nde çocuk yazıları yazıyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
-


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.