ÖZGÜRLÜĞÜN ÜLKESİ
Hayattan bıkmış bir haldeyim. Sıkıcı dünya beni dert sahibi yapmaktan başka birşeye yaramıyor artık düşünüyorum yapmak istediğim onca şey varken düzene niye boyun eğiyorum. Ya da yaptığım şeylerden niye hep sorgulanıyorum diye ,evet bu düşüncelerle yattım yattağa ve bir rüya gördüm…
Bir ülkedeyim tepeden baktım yemyeşil dört tarafı denizlerle çevrili bir ada niteliğinde ama sadece o var sanki dünyada tek başına bir dünya gibi , şimdi sokaklarındayım o ülkenin ,evlere bakıyorum 2, 3 katlı evler bir köy havası var ama modern gözüne hiçbir çarpıklık ilişmiyor. Yürüdüm önüme koskocaman bir bina çıktı kat olarak değil genişlik açısından . Ayaklarımın beni oraya götürdü girdim içeri bir kültür evi niteliğinde önce gözüme koskocaman bir kütüphane ilişti sonra tiyatro salonu müzik salonu ve birçok şey ,bir ses duydum hoşgeldiniz dedi. Merhaba dedim . neresi burası ? bende onun için burdayım dedi. Başladı anlatmaya burası özlemini çektiğiniz ama anca rüyanızda görebileceğiniz bir ülke dedi .
Siz ülkenizde eğitim onca para harcarsınız dedi. Eğitim sıkıntılıdır dedi. Ama bizim ülkemizde özel okul, dershane falan yoktur.okuma yazma bilmeyen yoktur burada. Okuma yazma bilmek zorunludur çocuklar doğarlar belli bir yaşa gelince ne olmak istediklerine karar verirler hiçbir baskı altında kalmadan yetenekleri doğrultusunda yetiştirilirler. Her mesleğin eğitimi mevcuttur. Tek bir okulumuz vardır ve çocuklar eğitimine burda başlar ve burda bitirirler. fırsat eşiliği esastır.
Sizin dünyada para kazanmak uğruna birbirinizi yer bitirirsiniz savaşlar eder para uğruna onca masum cana bir çırpıda kıyabilirsiniz. Bizim ülkemizde para yoktur.para niteliği taşıyan bir kart vardır. Bu karta puan yüklenir ve buna göre harcama yapılır. Herkesin sevdiği işi yaptığı bir ülke olduğundan dolayı herkese verilen puanda aynıdır. Özel sektör yoktur. Market, alışveriş ve benzeri ihtiyaçlar devlet kontrolündedir. Vatandaşın yaptığı bu harcamalar su ve elektrik olarak geri dönmektedir, suya elektriğe para vermeyiz. Herkesin kazandığı birinin kazanırken birinin kaybetmek zorunda olmadığı bir ülkedir bizimkisi.
Siz teknolojiyi her türlü kötülük için kullanırsınız savaşmak için, dedikodu yapmak ,yalan yanlış bir çok şeyde teknolojiyi alet edersiniz. Bizde teknolojinin bütün olanakları mevcuttur ama yalnız yararımıza olan bizi geliştiren eğiten yönünü alırız. Biz teknolojinin sınırını biliriz.
Siyasetimiz yoktur aslında siyaset yapacak ortam yoktur. Doğduğunda liderlik vasfı olanları genetiğine göre belirler ve o şekilde eğitiriz. Liderimiz sadece denetler düzeni sağlar kendi çıkarını düşünmez çünkü. Yalan, kavga olmaz bizim siyasetimizde.
Hukuk vardır bizde ama kendi içimizde sağlarız önce hukuku. Adelete inanırız . suç işleyen fazla olmaz ama olursa onları içimizde barındıramayız. Direk atarız ülkemizden onlarda sizin kirli dünyaya giderler yabancılık çekmezler. Ama biz haklı olanı suçlamayız ,düşüncelerinden dolayı atmayız .ülkemizden gidenler hırsızdır, kalleştir, güvenilmezdir, yalancıdır, ondan giderler.
Bizde sanata ve spora büyük önem verilir hobi olarak yapılır ama zorunludur . herkes sanatçıdır ,sporcudur . sanatı ve sporu birlik bütünlük ve huzur için yaparız . herkes sanatla uğraşınca sanatın değerini daha iyi anlarız. Sporla uğraşınca sağlığın kıymetini biliriz.

Sağlık diyince bizde hastalık olmaz, tüm insanlarımız sağlıklıdır. Kıymetini bilirler. Çünkü biz birbirimize değer veririz ve kendi kendimizi hasta edecek faaliyetlerde bulunmaktanda çekiniriz.
Siz orda özgürlük için uğraş verirken ve bu uğraş uğruna hapishanelerde sürünürken yalancıları kalpazanları kendinize lider yapıp kendinizi sömürtürken ,bizde özgürlük önemli bir kavramdır. Biz insanların düşüncelerine önem veririz kimin ne düşündüğü bizim için değerleridir. kimseyi düşüncelerinden dolayı dışlamaz, suçlamaz, yargılamayız. bizde düşünen ve düşündüklerini korkmaktan söyleyebilmek esastır. Bizde din vicdan özgürlüğü vardır. Kimseyi seçimlerinden ötürü ayırmayız ayrımcılık yapmayız. Kalıplaşmış yargılardan uzak durur yeniyi daha yeniyi ararız.
Bizim insanımız özgürdür. Bizim insanımız insanı sever. Bizim insanımız bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşamayı bilir. Bizim insanımız hoşgörülüdür. Bizim insanımız adelet sahibidir. Bizim insanımız egodan arınmıştır.bizim insanımızın amacı huzurlu yaşamaktır. Evet huzurlu yaşarız suçsuz yaşarız kardeşçe yaşarız o yüzden bizim ülkede ölüm diye bişey yoktur .
Nasıl oluştu bu ülke dedim niye bilmiyoruz? yıllar önce düşüncelerinden dolayı hapis yatan ve idam edilen, öldürülen aydınlar kurdu dedi. Ülkelerinde yapamadıklarını, yapmak isteyip hayal edipte canlarından oldukları şeyleri yapabilmeleri adına hediye edildi. Ve fırsat verildiğinde insanların biraz olsun eğitilip doğrunun yanlışın farkında olup nasıl güzel bir dünya kurabileceklerini gösterdiler. İnsanların çıkarlarından vazgeçipte huzur içinde yaşayabileceklerini gösterdiler.
Peki dedim ben niye burdayım. Şuan rüya görüyosun dedi. Bu ülkeyi gör istedik çünkü böyle bir dünyada yaşamana izin vermezler. Siz kendi kendinizi sıkıntı içine sokmaya alışmışsınız kaderinizi kendiniz belirlemiz ve buna boyun eğmişsiniz. İnsanca yaşamayı öğrenmemiş kendi sonunuzu kendiniz belirlemişsiniz. Demem o ki istediğin dünya istediğin ülke hiçbir zaman olmayacak cehalet yenilmeyecek bencillikten vazgeçilmeyecek ve bu uğurda hayal kurmaktan , rüya görmekten öteye geçilmeyecek ÖZGÜRLÜĞÜN ÜLKESİ gerçekleşmeyecek ….
Evet farkındayım uyandım ve yalan dünyaya gözümü yeniden açtım
UMUT ERDEM