..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsanlýðýn hangi filizi köreltilmek istenmiþse, tersine o filiz daha gür büyümüþtür. -Freud
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Roman > Aþk Romaný > Kemal Yavuz Paracýkoðlu




16 Ekim 2012
Mevsim Gülbahar (2. Bölüm/4. )  
Kemal Yavuz Paracýkoðlu
Kafeteryada kalanlardan Paþa, Metin’in solcu gruptan ayrýlarak elindeki poþetle kafeteryaya doðru geldiðini görünce dikkat kesildi. “Anlarýz birazdan þu kitaplarýn ne kitabý olduðunu.”


:ACDJ:
Kafeteryada kalanlardan Paþa, Metin’in solcu gruptan ayrýlarak elindeki poþetle kafeteryaya doðru geldiðini görünce dikkat kesildi.
“Anlarýz birazdan þu kitaplarýn ne kitabý olduðunu.”
Kemal, “siz gidin anlayýn. Ben sizin kadar merak etmiyorum,” diyerek onlarla birlikte hareket etmeyeceðini belirtti.
Sinan, Paþa’ya, “Cemal’le Burhan’ý al git. Fazla kalabalýk gerekmez,” dedi.
“Olur.”
Metin kafeteryadan içeri geldi, salonun içindeki kalabalýk masalarýn arasýnda ilerleyerek birisine bakýndý, aradýðýný göremeyince arka taraftaki baþka bir kapýdan çýkarak okulun koridoruna geldi. Koridor oldukça tenhaydý. Tek tük öðrenciler gidip gelmekteydi. Koridor boyunca, hafif bir ýslýkla bir þarký üfleyerek ilerleyip, koridordaki tuvaletlerin kapýsýndan girdi. O tuvalet kapýsýndan girerken, az önce onun çýkýp geldiði kapýdan bu defa, Paþa, Cemal ve Burhan çýkarak tuvaletlere doðru gelmeye baþladýlar.
Metin açýlan hela kapýsýndan çýktýðý an, karþýsýnda Paþa, Cemal ve Burhan dikildi.
Paþa, sýrýtarak, “Oo... Bakýn kim var burada?” dedi.
Burhan, onu, “toprak sahadan defettiðimiz dangalaklardan birisi deðil mi bu?” diye karþýladý.
Cemal, ayný sýnýfta okuduklarý Metin’e sokularak, “Okuldan köklerini bir türlü kazýyamadýðýmýz komünistlerden birisi...” diyerek tamamladý.
Paþa, Metin’in elinde tuttuðu poþet torbayý almaya çalýþtý. “Ver þu torbayý bir bakalým. Ýçinde ne varmýþ!”
Metin, poþeti teslim etmek istemedi. “Sizi ilgilendirmez. Ders kitaplarým var.”
Cemal, arkadaþýna yardým ederek poþeti zorla aldý, içindeki kitaplarý poþeti ters çevirerek yere saçtý. Yere düþen kitaplardan birini alýp inceledi. “Manifesto... Karl Marks... Sýçayým manifestonuza, geri zekâlýlar!”
Cemal kitabý Metin’in suratýna çarpýp darp etmek ister gibi hareketlenince, Metin gerisin geriye helâya kaçmak için davrandý. O an, Paþa tarafýndan yakalanýp çekildi, Burhan da hemen arkadaþýna yardým ederek diðer kolundan yakaladý. Metin iki kiþiye direnerek, itiþ kakýþ ortaya getirildi. Cemal, iki arkadaþýnýn kollarýndan tuttuðu Metin’e sert bir yumruk vurdu. Metin aldýðý darp ile yere düþtü. Cemal, Burhan’ý kapýya doðru ittirdi. “Kapýdan bak sen.”
Burhan, kapý aralýðýna gidip dýþarýyý gözlemeye baþladý.
Cemal, “Seni gidi komin seni! Demek propaganda kitaplarý daðýtacaksýn ha!” diye çýkýþarak Metin’in karýn boþluðuna sert bir tekme indirdi. “Ýstediðin bu mu, ha?”
Ýkinci, arkasýndan rast gele üçüncü tekmeleri savurdu.
Burhan, tuvaletlerin kapýsýna gelen bir öðrenciyi “Helâlar dolu kardeþ. Daha sonra gel,” diyerek durdurdu. Öðrenci, içeride olanlarý fark ederek korkuyla oradan uzaklaþtý.
Metin, tekmeleri yedikçe acý ile iki büklüm kývranýyordu, “Iýh! Ben kimseye biþey daðýtmadým.”
Paþa, “Bunlar ne? Ders kitabý mý?” diyerek elindeki kitabý salladý.
“Bunu okursam, ben de senin gibi komünist olur muyum?” diyerek sýrýttý. “Ha ha ha! Hepinizin boyunun ölçüsünü alacaðýz yakýnda!” dedi.
Cemal, bir tekme daha atýnca, Metin’in aðzýna gelen tekme ile dudaklarý patlayýp kanamaya baþladý. “Bir þey daðýtmýyorsan, neden ayaklarýmýzýn altýnda sürünüyorsun madem, sevgili sýnýf arkadaþým? Ha?”
Paþa, eðilip, “Hiç olmazsa delikanlý gibi kabul et!” diyerek yakasýna yapýþtý onun, “Öteki komünistlerle fýsýr fýsýr konuþup bunlarý daðýtmayý programlamadýnýz mý?”
Metin, “Bunlar, kendimizin. Kimseye daðýtmayacaktýk, yahu!” diye inledi.
Paþa, “Neden bunlarý dersliklere doðru götürüyordun madem?” diye sordu. Yerde yatan gencin elinden tutup onu yerden kaldýracakmýþ gibi çekti. “Ha? Daðýtmayacaktýn... Biþey yapmayacaktýn madem?”
Metin, Paþa’nýn onun ayaða kalkmasýna yardýmcý olacaðýný sanarak doðrulurken, Paþa’dan göðsüne sert bir tekme daha yiyerek sýrtüstü yere düþtü.
“Bu, bizi salak sanýyor galiba!”
Kapýda gözcülük yapan Burhan, birden telaþa kapýldý. “Gelenler var!” Gelenlerin arasýnda biraz önce kapýdan çevirdiði genci fark etti.
Paþa, “Kim?” diye sordu.
Burhan, “Komünistler geliyor,” diye tekrarladý. “Az önce helâya sokmadýðýmýz lavuk toplamýþ, getirmiþ.”
Daha büyük bir telaþla, “bu yandan da… Bu yandan da geliyorlar!”diyerek içeri kaçtý.
Paþa, yerdekinin yanýndan ayrýlarak, “Kaç kiþiler?” diyerek geldi, kapý aralýðýndan koridorda iki tarafa bakýndý. “Ne zaman toplandý bu þerefsizler böyle!”
Burhan, “Köpek sürüsü gibiler,” diyerek telaþlý hareketler içinde tuvaletlerin penceresini açtý, demir parmaklýklý pencereden çýkmak mümkün deðildi, onun niyeti de zaten avluda dolanan tanýdýk birisi görebilmekti. Hemen de amacýna ulaþtý, dýþarýya doðru, “Sebil!” diye seslendi.
Sebil diye seslendiði kýz pencere altýna geldi. “Ne var?”
Burhan, “çabuk kantine git, Sinan’lara solcular tuvaletlerde milliyetçileri sýkýþtýrmýþlar de, çabuk!” diye baðýrdý.
Avludaki kýzla birlikte baþka birkaç öðrenci daha hareketlendi. Karþýlýklý laflar havada uçuþmaya baþladý.
“Komünistler milliyetçileri dövüyormuþ!”
“Faþistler, arkadaþlarýmýzý sýkýþtýrmýþ…”
Paþa, arkadaþlarýný da yönlendirerek, “Gidelim... Dýþarýdakilerle kapýþarak yarma harekâtý yapýp bizimkilerin yanýna ulaþacaðýz,” diye seslenip kapýya yöneldi.
Metin, “kaçýn, kaçýn! Pis faþistler…” diyerek aðzýndaki kanlarý Cemal’e doðru tükürdü. “Kaçamayacaksýn! Öldüreceðim ulan seni!... Ölüsün sen...” diye baðýrmaya baþladý.
Cemal, ona, “sen de canýn sýkýldýkça ölümle tehdit etmeye baþladýn beni, Isýracak köpek diþini göstermez aslaným!” diye seslendikten sonra dýþarý çýkarak kafeterya yönünde hýzlý adýmlarla yürümeye baþladý.
Paþa ile Burhan da onun peþinden seðirttiler. Gelenlerden ikisi Cemal’in önünü kesip elini kolunu yakaladýklarý an Paþa geriden koþarak gelip onun elini tutanlardan birine, adeta havada uçarak bir kafa geçirdi, kafayý yiyenle birlikte kendisi de yere uçtu. Ayný þekilde Burhan’da saldýrýya geçerek, yerdeki Paþa ile zapt edilen kollarýný kurtarmak için boðuþmaya baþlamýþ olan Cemal’i hýrpalamaya baþlayan grubun içine dalýp birinin burnuna denk getirerek bir yumruk savurdu. Küfürleþmeler, baðrýþmalar içinde kavganýn þiddeti arttý.
O arada Ali Ýhsan ve birkaç arkadaþý tuvaletlere girdiler ve yerdeki arkadaþlarýný görünce öfke ve þaþkýnlýkla onun baþýna toplaþtýlar. Ali Ýhsan, yerdeki arkadaþýný kolundan çekerek ayaða dikitti.
“Tam zamanýnda yetiþtik galiba, ha?”
Metin, “Manyak herifler, geberteceklerdi beni,” diye söylendi.
Ali Ýhsan, “öyle bir niyetleri olsaydý gebertirlerdi,” diyerek onu lavabolara doðru götürdü.
Metin, “nereden biliyorsun? Sopayý yiyen benim!” diye mýzmýzlandý.
“Þimdi de onlar yiyor. N’olmuþ?”
Metin’in kan içindeki yüzünü inceleyerek, yaralara belenmiþ tenini gördü. “Bu suratý nasýl tamir edeceðiz bakalým!”
“Suratýmý, Cemal ismindeki kýro soktu bu hale!”
Gelenlerden iriyarý olan birisi, Metin’in yüzündeki yaralara iyice öfkelenerek, “yürüyün, þunlarýn dersini verelim!” diye baðýrýp dýþarý doðru hareketlendi. Ali Ýhsan ve Metin dýþýndakiler dýþarý koþturarak kavgaya katýldýlar.
Metin, yüzünü yýkarken, “kitaplarý da saçtýlar puþtlar...” diye söylenmeyi sürdürdü. “O kýroyu bir punduna getirip, gebertmezsem, þerefsiz, namussuz olayým!”
Ali Ýhsan, onu, “getiririz bir punduna, gebertiriz,” diyerek destekledi.
Koridorda ki patýrtýyý bastýran bir ses týnladý birden: “Arkadaþlar! Nezih hoca vurulmuþ!”
Ani bir “es”, sonra homurdanmalar:
“Kim vurmuþ!”
“Faþolar vurmuþ!”
Sinan ve arkadaþlarý da toplaþýp gelerek kavgaya katýlmýþlardý.
“Kim? Kim?”
“Komünistler!”
Komünistler(!), faþistler(!), bu defa Prof. Dr.Nezih Al’ýn öcü için saldýrdýlar bir birlerine.
Koridorlardaki çatýþma patýrtýlarý birden daha da arttý.
Koridorda bulunan amfilerdeki öðrenciler de amfilerdeki sýralarý sökerek elde ettikleri tahta parçalarý ile dýþarý çýkmýþlar, koridorda iç içe müthiþ bir boðuþma baþlamýþtý.
En nihayet koridora sýðýþamayýnca kavga avluya taþýndý.
Avluda doðu sporlarýný andýran tekmeler, boks maçlarýný anýmsatan yumruklar, karakucak güreþlerini anýmsatan boðuþmalar, itiþip kakýþmalar, havada uçuþmaktaydýlar. Kimin kimi dövdüðü belli olmamaktaydý.
Bu iç içe kavgalar epey sürdükten sonra gruplar mevzilerde yer almaya ve birbirlerine taþ, sopa, ellerine geçirebildikleri ne varsa, her þeyi fýrlattýlar. Bir tarafýn fýrlattýðý her þey ele geçirilir geçirilmez ayný þekilde karþý tarafa fýrlatýlýyordu.
En nihayet sirenler çala çala toplum polisi gelerek bu iki grubun ortasýndaki boþlukta yerlerini aldýlar.
Polislerin bu müdahalesi ile birlikte, az önce birbirlerine karþýdan karþýya taþ, sopa atanlar, saldýrýya geçerek sýcak temas kurmaya baþladýlar. Panzerler onlarýn üzerine su fýþkýrtmaya, polisler biber gazý sýkmaya baþladýlar.
Baþkomiser Cevat Kavak, birbirlerine sýcak temas kuran iki öðrenci grubunun ortasýna daldý. Onu gören polis memurlarýndan bir kaçý daha bu iki grubun arasýna daldý. Baþkomiser Cevat Kavak, öðrencilere isimleriyle hitap etmekteydi. “Paþa, býrak o sopayý elinden. Geri çekil! Sinan, sen bu gençlerin önderi sayýlýrsýn. Býraktýr bu kavgayý þunlara… Cemal, Bora nerede? O da kavga ediyor mu?”
Cemal, kafasýný koltuðuna sýkýþtýrdýðý birisini habire yumruklarken Baþkomiser Cevat Kavak’a, “Yok o… O, Halil’le otogara gitti…” dedi.
Baþkomiser Cevat Kavak, Cemal’in elinden kurtardýðý solcu gence uzaklaþmasýný söyledikten sonra ayný genç yeni bir saldýrýyla baþka bir rakip öðrenciye saldýrdý; ne kadar müdahale etse, dil dökse de, kavga bir türlü durulmak bilmiyordu.
“Alýn þunlarý!” diye emirler yaðdýrdýðý memurlarýnýn, onun bu emirlerini yerine getiremeyeceklerini o da biliyordu.
Ali Ýhsan, Murat 124’ü kavganýn olduðu avlunun yakýnýndaki yolda býraktý, torpido gözünü açýp oradaki tabancayý aldý, beline soktu, koþturarak kavganýn olduðu yere gitti. Kalabalýðýn içine girmeden, Metin’i aradý bir süre, sonra da gördüðü arkadaþýný çekiþtirerek götürmeye çalýþtý. Metin öyle hýrslýydý ki, üstü baþý kan içerisindeydi ve hala tekmelerini, yumruklarýný çalýþtýrarak birilerine zarar vermeye çabalýyordu. Ali Ýhsan onu çekiþtirmek isterken Metin, Ali Ýhsan’ýn belinde sokulu silahý fark ederek çekip aldý, Ali Ýhsan’ýn elinden kurtularak silahý da yirmi beþ- otuz metre ötede birilerini yumruklama telaþý içindeki Cemal’a yöneltti. Baþkomiser Cevat Kavak Cemal’i kolundan çekerek kavganýn dýþýna doðru götürmek için hamle yaptýðý an tabanca ateþ aldý, kurþun, Cemal’le itiþen sýrtý dönük Cevat Kavak’ýn tam da sol kürek kemiðinin üstünden kalbine saplandý. Adam bir külçe gibi orada yere yýðýlýverdi. Tabanca sesi duyulduðunda panikle kaçýþanlar, yerlere yatarak hedef küçültenler oldu. Ali Ýhsan Metin’in kolundan çekiþtirerek, onu adeta sürükleyerek götürdü, arabasýna bindirdi, hareket edip hýzla uzaklaþtý.
Cemal, “Cevat Amcaaa!” diye bir çýðlýk atarak adamý kollarýyla kaldýrmaya çalýþtý. Hemen resmi kýyafetli polislerden yardým edenler oldu, Cevat Kavak’ý kalabalýðýn dýþýna, yolun kenarýna taþýdýlar. Üniversite içindeki Mavi Hastanenin ambulansýný istediler telefonla. Hemen beþ yüz metre mesafeden ambulans tamý tamýna yirmi beþ dakika sonra geldi. Yok, yok, bu yirmi beþ dakikanýn sadece on dakikasý ambulansýn geliþine aitti, diðer onbeþ dakika telefon etmek için harcanmýþtý.
O arada Baþkomiser Cevat Kavak, ölmüþtü.
*



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn aþk romaný kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/40)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/37)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/36. )
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/10. (1. Bölüm Sonu)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/39)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/35. )
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/38)
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/34. )
Mevsim Gülbahar - (2. Bölüm/32. )
Mevsim Gülbahar (2. Bölüm/7. )

Yazarýn roman ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Bizim Köyün Ayýlarý
Paþazade... 2
Paþazade…1.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/1.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/3.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/9.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/4.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/2.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/8.
Mevsim Gülbahar - 1. Bölüm/6.

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Part - Time Seviþmeler [Þiir]
Bir "Hiçbir Þey" Olmak [Þiir]
Deliler Bayramý [Þiir]
Nazlý Nazlý Karýlar... [Þiir]
Gülbahar'ým; Can Çiçeðim! [Þiir]
Ýkimiz Ýçin [Þiir]
Hayatým [Þiir]
Halepçe [Þiir]
Senden Önce, Sensiz [Þiir]
Çapkýn Kýz... [Þiir]


Kemal Yavuz Paracýkoðlu kimdir?

Okur yazar, okuduðunu anlar, yazdýðý okunur, emekli büro memurluðundan devþirerek, kendi kendine oldu yazar. . .

Etkilendiði Yazarlar:
Hiç kimseden etkilenmemiþtir, kendine özgü bir yazý dili kullanýr...


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Kemal Yavuz Paracýkoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.