İnsanlığın hangi filizi köreltilmek istenmişse, tersine o filiz daha gür büyümüştür. -Freud |
|
||||||||||
|
İhtiyacımız olan şeyleri satın alınca bizim malımız olur. İhtiyacımızdan fazla birikimimiz ise servetimiz. Servetin de olsa ,onu ihtiyacından fazla harcarsan İSRAF etmiş olursun. Kısaca fazla olanı faydasız hale getirmektir israf. İsrafın pek çok çeşidi var.Zaman israfı, mal israfı,su israfı,para israfı, yatırım israfı,çocuk israfı,kadın israfı ,akıl israfı, vs çoğaltılabilinir. Peygamber de ”iktisat eden zenginleşir, israf eden fakirleşir ”diyerek elimizdeki olanaklarımızı en doğru şekilde kullanmamızı istemiştir.Geleceği düşünmeden tüketenlerin ileride fakirleşeceğini vurgulanmıştır. Yine ayet de” Yiyin için fakat israf etmeyin, Allah israf edenleri sevmez” buyrulmuştur. Tüm bunlar yüzlerce yıldır davranışlarımıza işlemiş, yaşama biçimimize dönüşmüştür. Çocukluğumda komşumuz Emine Nine vardı. Veremi henüz atlatmıştı.Bir oğlu vardı ,o da askere gidince , elbirliğiyle komşular baktılar .Annem hava kararınca bir bakır tabağa pişirdiğinden kor, üstünü yine bir bakır kapakla kapatır, elime verip, gönderirdi. Emine Nine , tabağa kendi dokunmaz, bize mikrop geçmesin diye dikkat eder, kendi tabağını getirir, bizim boşaltmamızı isterdi.Diğer komşularda sanırım böyle davranırlardı ki ,hiç gündüzün göstere göstere birinin bir şey getirdiğini hatırlamıyorum.Oğlu askerden dönünceye kadar bu sessiz dayanışma sürdü. Zengin olan ne bugünkü gibi giyimiyle, ne de yaşama biçimiyle diğerlerinden ayrılmazdı. Görgüsüzlük sayılır aşağılanırdı israf eden. Günümüzde ise ne kasar çok düğününde dolar saçarsan, ne kadar lüks araca binersen ,her gün başka bir elbise giyersen, hatta ne kadar sık sevgili değiştirirsen o kadar itibar görüyorsun. Nereden nereye.. değil mi! Bizi biz yapan değerleri ne çabuk unutturdular bize. Oysa biz, hep gelecek nesilleri düşünerek yaşardık. Şimdi susuz ,ormansız,madenlerini başkaları kullanmış,havası kirlenmiş,şehirleri kimliğini kaybetmiş,kadınları ikinci sınıf vatandaş olmuş üretmeden tüketen , bir miras yedi konumundaki israfçılar olup çıktık.Kimler bizi bu hale getirdi?Bu kadar kısa sürede nasıl böylesine değiştik? Neden kendimizden başkasını düşünemez olduk? Üstelik toplum hızla muhafazakarlaşırken böylesine değişim yaman bir çelişki değil mi? Çocuklarımız , torunlarımız,gelecek kuşaklarımız acı içinde yaşarken bizleri nasıl anacak dersiniz?Oysa Çanakkale de ,İnönü de,Afyon da yatan sayısız şehitler niçin öldüler? Düşüneniniz var mı?Osmanlı neden yok oldu bilen var mı?Atatürk’ü neden yok etmek istiyorlar ,anlayan var mı? Tarihimizi de israf ettiğimizin farkında mıyız? Elimizdeki kalan son vatan toprağının, yüzde otuzunu da yabancılara satarak, vatanı israf ediyoruz. Verimli toprakların erezyonla , her yıl bir Kıbrıs adası oluşturacak kadar ,akıp gitmesini seyredip ,hiçbir önlem almayarak ,bilimi israf ediyoruz. Tıpkı Cumhuriyeti israf ettiğimiz gibi. Dostlar, en önemlisi galiba aklımızı israf ediyoruz da farkında değiliz! Bu israfın bedelini belki yüzlerce sene, gelecek kuşaklara ödetmeye hakkımız var mı? Yönetenlerin ihtirasları uğruna ,gelecek kuşakları israf etmeye hakları var mı?
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Medine Yıldırım, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |