..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Fırtınalar insanın denizi sevmesine engel olamaz. -Maurois
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Türkiye > Didem Duruöz




14 Haziran 2013
Bir Çapulcu, Suskunlar Ordusundan Ayrılan Biri  
Didem Duruöz
Türkiyedeki ve dünyadaki tüm çapulcular için. Benim için en değerli çapulcular olan kalbimde yaşayan canımın içi babam, yaşamımın her saniyesinde iyi ki varsın dediğim canımın içi annem ve her zaman yanımda olan,elimi tutan canımın içi ablam için. Bana hayatlarının ve hayatımın her döneminde insanlığı çapulculuğu yaşatıp,öğrettikleri için.Yazımda anlattığım kadar dört dörtlük çapulcu olamasam da kalbinde, zihninde, ruhunda, sesinde, sözünde çapulculuğun izleri olan biriyim. Bir Çapulcu, Suskunlar Ordusundan Ayrılan Biri Bir çapulcu için insanlar, kardeştir. Bir çapulcuya göre, insan onuru eşittir. Bir çapulcu diğerini, ötekileştirmeyendir. Bir çapulcu, bir diğer çapulcunun fikrine katılmasa dahi, onun fikrine, fikrini ifade edişine saygı gösterendir. Çapulcu olmak kolay iş değildir. Önceliklerini belirlemeyi gerektirir. Çapulcunun temel değerleri anlayış, hoşgörü, empati, sevgi, saygı, eşitlik, özgürlük, adalet, barış üzerine inşa edilmiştir. Bir çapulcu halkın parçasıdır. Bir çapulcu halkın, tüm canlıların hakları için bedel ödemeyi göze alandır. Çapulcu olmak herkesin harcı değildir, bir tercih meselesidir. Çapulcu olmak, kazan kazan, kazan yaklaşımında olmayı gerektirir. Bir çapulcu yalnız kendisinin, insanların, hayvanların haklarının değil, ağlayamayan ağaçların, sesini çıkaramayan toprağın, yardım çığlığı atamayan doğa ananın haklarının da takipçisi ve bekçisidir. Bir çapulcu söyleyecek sözü olan biridir. Bir çapulcu bilgi ve tecrübelerin ışığında kendi doğrularının peşinden giden kişidir. Bir çapulcu elini taşın altına koymayı seçen kişidir. Çapulcunun gönül gözü açık, vicdanı sağlamdır. Bir çapulcu gerçeğe saygılıdır. Bir çapulcu, farklılıkların zenginliğinden çoğalır. Bir çapulcu geleceğe umutla bakandır. Bir çapulcunun mayasında daha büyük çapulcuların izleri saklıdır. Çapulcu olmak için bilmek yetmez, bilgiyi hayatın içine işlemek gerekir. Bir çapulcu suskunlar ordusundan ayrılan biridir. Bir çapulcu savaşmak yerine barışmayı tercih edendir. Bir çapulcu mizahla, sanatla, orantısız zekayla direnen kişidir. Bir çapulcu herkesin bir hikayesi olduğunu ve bu hikayeleri duydukça gelişeceğini, değişeceğini, olgunlaşacağını güzelleşeceğini bilen kişidir.


:AGGF:
Bir çapulcu için insanlar, kardeştir. Bir çapulcuya göre, insan onuru eşittir. Bir çapulcu diğerini, ötekileştirmeyendir. Bir çapulcu, bir diğer çapulcunun fikrine katılmasa dahi, onun fikrine, fikrini ifade edişine saygı gösterendir.
Çapulcu olmak kolay iş değildir. Önceliklerini belirlemeyi gerektirir. Çapulcunun temel değerleri anlayış, hoşgörü, empati, sevgi, saygı, eşitlik, özgürlük, adalet, barış üzerine inşa edilmiştir. Bir çapulcu halkın parçasıdır. Bir çapulcu halkın, tüm canlıların hakları için bedel ödemeyi göze alandır.
Çapulcu olmak herkesin harcı değildir, bir tercih meselesidir. Çapulcu olmak, kazan kazan, kazan yaklaşımında olmayı gerektirir. Bir çapulcu yalnız kendisinin, insanların, hayvanların haklarının değil, ağlayamayan ağaçların, sesini çıkaramayan toprağın, yardım çığlığı atamayan doğa ananın haklarının da takipçisi ve bekçisidir.
Bir çapulcu söyleyecek sözü olan biridir. Bir çapulcu bilgi ve tecrübelerin ışığında kendi doğrularının peşinden giden kişidir. Bir çapulcu elini taşın altına koymayı seçen kişidir. Çapulcunun gönül gözü açık, vicdanı sağlamdır. Bir çapulcu gerçeğe saygılıdır. Bir çapulcu, farklılıkların zenginliğinden çoğalır. Bir çapulcu geleceğe umutla bakandır. Bir çapulcunun mayasında daha büyük çapulcuların izleri saklıdır.
Bir çapulcu yaşdan azadedir. Bir çapulcu, değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu bilir. Bir çapulcu spontan, sorun çözücü, paylaşımcı ve ekip ruhuna inanan biridir. Bir çapulcu otokontrolü olan, sorumluluk alan kişidir. Bir çapulcu emek veren, sabreden, vazgeçmeyen, ufak hesaplar peşinde olmayan kişidir. Bir çapulcu hep neyi daha iyi yapabilirimin peşindedir? Bir çapulcu orantısız güç karşısında orantısız zekayla barışan, başını dik tutandır.
Bir çapulcu içten ve samimidir. Bir çapulcu, hasrete göğüs gerendir. Bir çapulcu sadece kendi içindeki çocuğun değil, diğer insanların içindeki çocuğun da sesini dinleyen, feryadını işitendir. Bir çapulcu hiç tanımadığı bir kişiye de, tanıdığı sevdiklerine gösterdiği özeni gösterir. Bir çapulcu korkarken bile cesur davranan, yeri geldiğinde arkadaşının korkusunu kovalayandır. Bir çapulcu gerektiğinde şiddete katlanır, hatta tokat yediği yanağın diğerini uzatır. Bir çapulcunun bazen sevdiklerini üzmesi gerekir. Ancak çapulcu için endişelenen kişi o çapulcuyla gurur duymayı da bilir. Hatta yeri geldiğinde, endişelenen kişi kendi çapulculuğunu dünya aleme gösterir. O artık sade kendi çapulcusunu değil, tüm çapulcuları koruma altına alan kişidir.
Çapulcu olmak için bilmek yetmez, bilgiyi hayatın içine işlemek gerekir. Bir çapulcu suskunlar ordusundan ayrılan biridir. Bir çapulcu savaşmak yerine barışmayı tercih edendir. Bir çapulcu mizahla, sanatla, orantısız zekayla direnen kişidir. Bir çapulcu herkesin bir hikayesi olduğunu ve bu hikayeleri duydukça gelişeceğini, değişeceğini, olgunlaşacağını güzelleşeceğini bilen kişidir.
Bir çapulcunun tarihi ikiye ayrılır, çapulculuk öncesi, çapulculuk sonrası.
O artık aynı kişi değildir, bakış açısı genişlemiş, kendisini geliştirmiş, tarihte izi anılacak kişidir. Bir çapulcu için renkler, farklılıklar hayatının zenginliğidir. Çapulcular gökkuşağı gibidir, birbirinden farklı renkler birleşerek bir güzellik meydana getirir.                        

.Eleştiriler & Yorumlar

:: ::
Gönderen: Vildan Sevil / , Türkiye
18 Haziran 2013
Sevgili Duruöz, yüreğindekio insancıl özü ve aklındaki birikimi yansıtan bu yazı için teşekkürler sana. Çok duygulanarak, severek okudum. Sevgiler...Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim Vildan Hanım. Yazım çapulculara dair gözlemlerimi yansıtıyor. Ayrıca eklemeyi unutmuştum ben de tüm çapulculara saygı, sevgi ve en içten teşekkürlerimi sunuyorum.Sevgi ve Saygılarımla.Didem

:: Çapulcu biber gazı sıkmaz...
Gönderen: Ömer Faruk Hüsmüllü / , Türkiye
18 Haziran 2013
Polisin sıktığı biber gazı nedeniyle yüzlerce insan hastanelerde tedavi ediliyor. Belki de içlerinden ölenler bile olacaktır ya da olmuştur da gizleniyordur. Bugün okudum ve çok üzüldüm Gezi Parkında sıkılan gazlar yüzünden çok sayıda kuş, kedi ve köpek ölmüş. Müslüman geçinen gazcılar acaba bunun hesabını öteki dünyada nasıl verecekler?*** Yazınız için yürekten kutluyorum. Selam, sevgi ve saygılarımla... Ömer Faruk Bey,haklısınız çapulcu biber gazı sıkmaz, şiddet uygulamaz. Çapulcunun en önemli farkını vurgulamışsınız.Benim bildiğim kadarıyla malesef 4 can kaybedilmiş durumda. Malesef hayvanlarda şiddet kurbanı. Çapulcular kendi gözleri yanarken bir yandan hayvanlara ellerinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorlardı. Çapulcular yaralı hayvanları iyileştirmeye, yalnız kalan hayvanlara yuva bulmaya da çalıştılar. Bazılarında başarılı da oldular. Bu değerli ve anlamlı yorumunuz için teşekkür ederim.Gerçekten zor zamanlar yaşıyoruz, dudaklarımızdaki buruk gülümsemeye gözyaşları eşlik ediyor. Çapulcular kendilerini mizahla, sanatla ifade etmeyi seçiyorlar. Umarım şu anda kendilerini bu yolla ifade etmemeyi seçenlerde bir gün; bu ifade şeklini benimsemeyi tercih ederler.Bugün bende oyunun içinde de olsa şiddeti kullanan bir çocuğa bir kıvılcım gönderdim, umarım onu biraz düşündürmeyi başarmışımdır. Sizinle bu olayı paylaşmak istedim. Bugün otobüs durağında ilkokul çağlarında bir çocuk tanıdığı bir kadınla kendince oyun oynadı. Kadının işaret parmağı ile gösterdiği yerlere bakmasını istedi, sonra da kadının yanağına hafif bir tokat attı. Kadın sesini çıkarmadı. Ben çocuğa bunu nerden öğrendiğini sordum. Ben buldum dedi. Sana bu neden doğru geliyor dedim.Yanıt vermedi. Aynı şeyin sana yapılmasını ister misin dedim. Evet dedi. Gel o zaman dedim. Ayakları geri gitti. Sonra kendisine kadına vurduğu gibi vurdu. Birkaç saniye sonra sesimi duyacağı kadar ona yaklaştım. Sana dokunmayacağım, vurmayacağım dedim. Sen bir oyun bulmuşsun ve karşındakinin sana güvenmesini istiyorsun, oyunun sonunda kendi elini öpüp onun yanağına koyman daha güzel olmaz mı dedim.Tamam dedi. Beni dinlediğin için teşekkür ederim dedim.Yanımdaki tokat attığı kadına da bir kıvılcım sundum ona dedim. Kadın gülümsedi.Umut; gizli saklı, uzakta. Aynı zamanda yanı başımızda. Selam, sevgi ve saygılarımla.Didem

:: ::
Gönderen: Vildan Sevil / , Türkiye
17 Haziran 2013
Sevgili Duruöz, yüreğindekio insancıl özü ve aklındaki birikimi yansıtan bu yazı için teşekkürler sana. Çok duygulanarak, severek okudum. Sevgiler...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Cem Mumcu - Kendine Bakma Kitabı
Duru Sohbetler 2
Duru Sohbetler 1
Korkuların; Engellerindir Yaşam Sevinçlerinin!
Sarmaşık Sakal Yansımaları
Anlamlandırma Arayışı
Hayal Kafesi
Gündüz Düşlerim 2
Sekiz Saniye Yansımalarım B
Bir Aldanışın Ardından

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kırılmak [Şiir]
Yaşam yakında yakala [Şiir]
Sanatla Soluklanmak [Şiir]
Haykırmak İstiyorum [Şiir]
Anne Çocuk Eğitim Vakfı - Anne Destek Semineri [Öykü]
Gelen Gülüş [Öykü]


Didem Duruöz kimdir?

Kendini arayan, dünyayı ,hayatı anlamlandırmaya ve onun içinde etkin olarak var olmaya çalışan, suskunlar ordusundan ayrılmaya çabalayan biriyim. Yazılarımda bazen; aklımdan, yüreğimden, içimden geçenleri, bazende farklı kişilikleri deneyimleme örneklerimi görebilirsiniz.

Etkilendiği Yazarlar:
Doğan Cüceloğlu, Jülide Sevim, Üstün Dökmen, Louise Hay,Allice Miller,Leyla Navaro,Emre Kongar,Kemal Sayar, Milan Kundera, Engin Geçtan,Türkay Demir, Gabriel Garcia Marquez, J.R.R.Tolkien,


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Didem Duruöz, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.