..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Konuş ki seni göreyim. -Aristoteles
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Türkiye > Ramazan Karalar




4 Ocak 2014
"Satıldık, Uyandırın Bizi!"  
Ramazan Karalar
Ülkemiz bugün büyük bir kaosun içerisine doğru çekilmekte, hem içeriden hem de dışarıdan yapılan hiyanet ve ihanetlerle bölünme ve parçalanma kıskacına alınmak istenmektedir. Türkiye coğrafyası bugün bir Sevr sürecinin içindedir. Bu bir gerçekliktir. Gerçekleri görmek ve söylemek ise her Türk bireyinin temel görevidir.


:AEBJ:
“SATILDIK, UYANDIRIN BİZİ!”

“… Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
mezardan çıkmanın vaktidir!
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
Sakarya'da, İnönü'nde, Afyon'dakiler
Dumlupınar'dakiler de elbet
ve de Aydın'da, Antep'te vurulup düşenler,
siz toprak altında ulu köklerimizsiniz
yatarsınız al kanlar içinde.
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
siz toprak altında derin uykudayken
düşmanı çağırdılar,
satıldık, uyanın!
Biz toprak üstünde derin uykulardayız,
kalkıp uyandırın bizi!
uyandırın bizi!
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
mezardan çıkmanın vaktidir! ...”
Nazım Hikmet-1959
Ülkemiz bugün büyük bir kaosun içerisine doğru çekilmekte, hem içeriden hem de dışarıdan yapılan hiyanet ve ihanetlerle bölünme ve parçalanma kıskacına alınmak istenmektedir.
Türkiye coğrafyası bugün bir Sevr sürecinin içindedir. Bu bir gerçekliktir. Gerçekleri görmek ve söylemek ise her Türk bireyinin temel görevidir.
Ülkemizin içinde bulunduğu en büyük tehlikeler, vatanın kaleleri olan ekonomik zenginliklerimizin uluslararası tekellere peş keş çekilmesi, Ülkemizin bölünmesinin, Yugoslavya gibi parçalanmasının etnik altyapısının hızla hazırlanması, Kamu Yönetimi temel yasası , BM ikiz sözleşmeleri ve Anayasanın 90. Maddesindeki değişikliğin kabul edilmesiyle ulusal egemenliğin emperyalist güçlerin egemenliğine terk edilmesinin yasal zemininin hazırlanarak üniter yapının temellerine dinamitler döşenmesidir.
Ulusal bir hedef olarak gösterilen Avrupa Birliği’ne ne yapsak, ne pahasına olursa olsun alınmayacağımız AB’nin yetkili ağızları tarafından zaman zaman açıkça kimi zaman da imalı sözlerle dile getirilmekte, “Kemalizm’den vazgeçin” öyle gelin denilmekte ve hatta “özel statü” ile belki denilerek çıkmaz ayın son çarşambası verilecek müzakerelere başlama tarihinin hayali ile millet kandırılmak istenmekte, olmayacak duaya amin denilerek Kıbrıs, Ege, Patrikhane gibi konularda ödün üstüne ödünler verilerek ulusal egemenliğimiz, ulusal bağımsızlığımız tehlikeye düşürülmektedir.
Türk Milletinin en önemli gücü olan ordusu son zamanlarda iç ve dış düşmanlar tarafından hedef alınmakta ve yıpratılmaya çalışılmaktadır. Bu Cumhuriyeti kuran Atatürk’ün üniformalı fotoğrafına tahammülü olmayanlarla, 84 yıllık karanlıktan söz edenler gibi ihanetin değişik renklerinin yanı sıra, hakkındaki tutuklama kararını takiben hemen hastalanıp Amerika’ya giden ve tedavisi hala süren(!) Fetullah Gülen’den aldıkları talimatla Diyarbakır’ın Büyük Ortadoğu Projesinin yıldızı olacağını ilan ederek Batı emperyalizminin başlattığı haçlı seferine gönüllü olan Damat Feritlerin, Vahdettin’lerin günümüz versiyonları Atatürk’ün yaptıklarını yıkmak, yıktıkları yeniden yaratmak için azimle çalışır ve önemli yol almışlardır.
Ülkemizin başına musallat edilen terör belası 30 yıldır ilerleme ve gelişme anlamında ileriye bir adım dahi atılmasına engel teşkil etmekte, ülkeyi yönetenlerin siyasi kararlılık gösterememesi ve sadece laf salatası ile çözüm üretmekten uzak tavırlar sergilenmesi ve dış güçlerin (ABD ve AB) destekleri ile PKK terör örgütü sürekli eylemlerde bulunmuş, bugün meclise dahi destekçilerini sokabilmiştir.
Milliyet kavramını bilmeyen daha da vahimi tanımayan bir iktidarın yönetim sürecinde ülkemiz dört bir taraftan zaptedilmeye çalışılmakta, ekonomik ve ulusal güvenlik açısından zayıflatılmaya çalışılmakta, ülkede yaşamakta olan insanlara gelecek korkusu aşılanmaktadır.
Aşılanmaya çalışılan bu korku ile İstiklal Savaşı’nın öncesindeki süreçte yaşanan korku birbirinin tıpatıp aynısıdır. Anadolu, Orta Doğu ve Kafkas coğrafyasının yeniden çizilmesi, çeşitli devletlerin himayesi gibi istemlerin ortaya çıkması sağlanmaktadır.
Bu gerçekler bilinmesine karşın taraflı ve yandaş basının alakasız yayınları ile yıllarca halka anlatılmadı, insanların dini duyguları sömürülerek toplanan oylarla iyi bir potansiyel yakalayan iktidar ülke zenginliklerini dilediği gibi kullanıyor.
Vatanın kaleleri bir bir zaptedilir, bütün tersanelerine girilirken, ulus harap ve bitap düşmüş fakru, zaruret içindeyken, Gençliğe Hitabe’nin muhatapları olanlar, bu uykudan uyanmak ve ikinci Kurtuluş Savaşını başlatmak zorundadır.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın türkiye kümesinde bulunan diğer yazıları...
Sizin Ampul Kaç Mumluk?

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İşte Bu Benim Ramazan’ım
Her Şeyi "Örtün"!

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Dikiz Aynası [Öykü]
"Senin Eline Diken Batar Mı?" [Eleştiri]
Pkk Şimdi Kimin Güdümünde [Eleştiri]
Bildiğini Bilen mi, Bilmediğini Bilmeyen mi? [Eleştiri]
Kaçmak İstiyorum Buralardan… [Eleştiri]
"Ne Yaptın Kardeş?" [Eleştiri]
Onu Tanımak ve Anlamak [Eleştiri]
Şah! …ve Mat… [Eleştiri]
Geri Dönen Sevgili Olursun Kırşehir [Eleştiri]
Başkanı ve Vekili Kim Seçiyor? [Eleştiri]


Ramazan Karalar kimdir?

Lise çağlarımdan itibaren yazıyorum. Güncel olaylardan yola çıkarak yazdığım bir çok öyküm var. Ancak bir türlü yayınlayamadım. Bu öykülerin bir bölümünü Çağdaş Kırşehir gazetesinde yayınladım. Aynı gazetede güncel siyasi olaylarla ilgili köşe yazarlığı yapmaktayım. Yazdığım yazıların konusu ile yönetenlere, topluma, sisteme, yolsuzluklara, düzene, adaletsizliğe, haksızlığa karşı kendi düşünce ve fikirlerimle bir duruş sergilemeye çalışıyorum. . .


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ramazan Karalar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.